Kıyamet Suresi; 1-2, Şems Suresi; 5-10

meridyen2

Kayıtlı Üye
Kuran'ın Bazı Sırları: Kıyamet Suresi; 1-2, Şems Suresi; 5-10

kuranin_bazi_sirlari__kiyamet_suresi;_1-2_sems_suresi;_5-10_tr.jpg


Kıyamet Suresi; 1-2

“İNSAN NEFSİNİ KINADIĞINDA AKILLANIR. NEFSİNİ TEMİZE ÇIKARTTIĞINDAYSA AKLİ DENGESİ BOZULUR.”

Adnan Oktar'ın 17 Nisan 2011 Tarihli A9 TV, Kanal Avrupa ve Çay Tv'deki Canlı Sohbetinden

ADNAN OKTAR: Kıyamet Suresi, Rahman Rahim Olan Allah’ın adıyla, şeytandan Allah’a sığınırım. “Hayır, kalkış (kıyamet) gününe and ederim.” Kıyamet işte bu, kalkış. Ayağa kalkış. “Ve yine hayır; kendini kınayıp duran nefse de and ederim.” Kendini, nefsini, insanın kınaması çok makbuldür. Akıllı olmasını sağlar. Nefsini temize çıkarttı mı bir insan hasta oluyor, akli dengesi bozulur. Öyle tipler vardır, eleştirirsin hemen kendini övmeye başlar. “Yok öyle değil böyle” derler. Halbuki “doğru, Allah razı olsun, daha iyi olurum. Eksik hatalı yönlerimi düzeltirim inşaAllah” demiş olsa, aklın kapısı orada işte. Yani Allah korkusu ve nefsi temize çıkartmamak, nefsi kınamak, hatta Alak Suresi’nde Allah, nefsini yücelten bir insandan bahsediyor. Darwin’in vaktini, Darwin’in ölüm tarihini veriyor, inşaAllah.

Şems Suresi; 5-10

Adnan Oktar’ın 26 Nisan 2011 Tarihli Kaçkar Tv’deki Canlı Sohbetinden

ADNAN OKTAR: Şems Suresi, Rahman ve Rahman olan Allah’ın adıyla, şeytandan Allah’a sığınırım. “Göğe ve onu bina edene, yere ve onu yayıp döşeyene, nefse ve ona 'bir düzen içinde biçim verene', sonra ona fücurunu ve ondan sakınmayı ilham edene,” demek ki insan kötülük yaptığında kötülük yaptığını biliyor. Bak, Allah ayette diyor; “sonra ona fücurunu ve ondan sakınmayı ilham edene,” “fücurunu da ilham ediyorum” diyor Allah, “ondan sakınmayı da ilham ediyorum.” “Ben farkına varmadım” yok. Bir insan kötülük yaptığında biliyor. Allah söylüyor bak ayette; “Sonra ona fücurunu (sınır tanımaz günah ve kötülüğe olan eğilimini) ve ondan sakınmayı ilham edene (andolsun).” Hani diyorlar ya; “ben bilseydim, yapmazdım.” Neyi bilmiyorsun? Bayağı iyi biliyorsun. “Sakınmayı bilmiyordum.” Sakınmayı da biliyorsun, Allah ilham ediyor. Biraz konuştuğunda zaten itiraf eder. “Onu arındırıp-temizleyen gerçekten felah bulmuştur.” Nefsini arındırıp, temizleyen ne diyecek? “Ben şöyle iyiyim, böyle iyiyim” demeyecek. Eksiğini, kusurunu samimi kabul edecek. Ve onu arındırıp, temizleyecek. O zaman ne diyor Allah; “felah bulmuştur,” kurtuluş bulmuştur. “Onu örtüp-saran da elbette yıkıma uğramıştır.” Bir şey söylüyorsun, “yok, o bende yok;” bir şey söylüyorsun, “yok, ben öyle bir şey yapmadım;” “yok, yanlış anlaşıldım.” Sarıyor, sürekli sarıyor, nefsini sarıyor. Bakın, “örtüp sarana da” diyor. “Elbette yıkıma uğramıştır” diyor. Örtüp, sarmayacak, bilakis açacak; “doğru söylüyorsun, Allah razı olsun. Hata yaptım, eksiğim var” diyecek. Veyahut şöyle, “dediğini yapıyorum ama eksik olmuş demek ki, yanlış olmuş; daha iyisini yapacağım, inşaAllah” diyecek. “Ben de öyle bir şey yok” dedin mi, ayet ne diyor; “onu örtüp-saran da elbette yıkıma uğramıştır.” Delirir, ene kesilir Bediüzzaman’ın tabiriyle. Bütün vücudu ene kesilir. Firavunlaşır, Allah esirgesin.
(makale harun yahya)

Bu makale, İlmi Mercek Dergisi 84. sayı (Haziran 2011) 34. sayfada yayınlanmıştır.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol puff
Geri
Üst