karagümrük
Kayıtlı Üye
Kışın hareketsiz yaşam kilo almayı kaçınılmaz hale getiriyor.
Diyetisyen Müge Arslan, kışı fit ve sağlıklı geçirmenin 7 yolunu anlattı. Haftanın 4 günü 45 dakika kadar egzersiz yapılması uyarısında bulunan Arslan, yumurta, süt, yoğurt, peynir, et grubu gibi yüksek protein içeren gıdaların düzenli tüketimine önem gösterilmesi gerektiğini söyledi.
Yaz aylarında dikkat edilen düzenli beslenme, kilo kontrolleri ve hareketli yaşam, kış mevsiminin gelmesiyle yerini yanlış beslenme alışkanlıklarına, hareketsiz yaşama ve bunun sonucu da alınan kilolara ve hastalıklara bırakıyor.
Kış mevsiminin vazgeçilmezleri arasında olan kuru baklagillere (nohut, kuru fasulye, mercimek vb.) kış aylarında sofralarımızda mutlaka haftada en az iki gün yer veriniz. Kuru baklagiller çok iyi bir protein kaynağı olduklarından dolayı, yemeklerimize lezzet vermek ve besleyici değerini artırmak için eti protein yönünden fakir olan sebzelerle beraber tüketin.
Kış mevsimiyle beraber baş gösteren grip, bronşit, soğuk algınlığı gibi hastalıklardan korunmak için antioksidanlardan (A, C, E vitaminleri, Selenyum, Çinko, Magnezyum) zengin beslenerek bağışıklık sistemimizi daha çok güçlendirmeliyiz. Bu aylarda çok bol bulunan turunçgil, havuç, brokoli, kabak, Brüksel lahanası, yeşil biber, karnabahar, mandalina, maydanoz, roka, tere, meyvelerin tüketilmesi ile bu vitaminleri sağlayabilirsiniz. Taze sıkılmış meyve suları, vücudumuzu gribal enfeksiyonlara karşı korumasında etkilidir. Meyve suları bekletilmeden hemen içilmelidir. Bol bol salata tüketilmelidir. Salatalar hazırlanınca hiç bekletilmemelidir. Bekletildiğinde C vitamini kaybı hızlı olur. Bu vitamin ısı, ışık gibi etkenlerden kolayca etkilenir.
Yağlı yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Özellikle katı yağ olarak bilinen tereyağı, margarin tüketiminden kaçınılmalıdır. Yemeklere eklenecek zeytinyağı ve sıvı yağlar dikkatli tüketilmelidir. Fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumlar, sıvı yağlar, kuru baklagiller, tahin gibi besinler E vitamini yönünden zengindir. Balık, balık yağı, fındık ve cevizde bulunan omega-3 yağ asitleri güçlü bir antioksidandır ve bağışıklık sisteminin güçlenmesinde etkilidir. Ayrıca zeytinyağı, fındık yağı gibi yağlarda bulunan omega-9 yağ asitlerinin de bağışıklık sistemimiz üzerine olumlu etkileri vardır.
Kış aylarında kahve, çay gibi içecekler yerine bitki çayları ve C vitamini yönünden zengin olan kuşburnu çayını tercih ediniz.
Yumurta, süt, yoğurt, peynir, et grubu gibi yüksek protein içeren gıdaların düzenli tüketimine önem gösterin. (Haftada 1 - 2 kez yumurta tüketebilirsiniz.)
Kış aylarında güneş ışıklarını çok daha az alabildiğimizden ötürü, D vitamininden yoksun kalmakta ve D vitamini gereksinimlerimizi karşılamakta güçlük çekmekteyiz. Kemik ve diş gelişimi için de önemli olan D vitaminin diğer bir kaynağı balıktır. Bu nedenle haftada en az 2 kez düzenli balık tüketmeliyiz.
Havanın güneşli olduğu günlerde 20 dakika kadar güneş ışığından direkt yararlanmalıyız. Kış aylarında da yaz aylarında olduğu gibi fiziksel aktivitemize dikkat etmeliyiz. Haftanın 4 günü 45 dakika kadar egzersiz yapılması yeterli olacaktır.
Habertürk
Diyetisyen Müge Arslan, kışı fit ve sağlıklı geçirmenin 7 yolunu anlattı. Haftanın 4 günü 45 dakika kadar egzersiz yapılması uyarısında bulunan Arslan, yumurta, süt, yoğurt, peynir, et grubu gibi yüksek protein içeren gıdaların düzenli tüketimine önem gösterilmesi gerektiğini söyledi.
Yaz aylarında dikkat edilen düzenli beslenme, kilo kontrolleri ve hareketli yaşam, kış mevsiminin gelmesiyle yerini yanlış beslenme alışkanlıklarına, hareketsiz yaşama ve bunun sonucu da alınan kilolara ve hastalıklara bırakıyor.
Kış mevsiminin vazgeçilmezleri arasında olan kuru baklagillere (nohut, kuru fasulye, mercimek vb.) kış aylarında sofralarımızda mutlaka haftada en az iki gün yer veriniz. Kuru baklagiller çok iyi bir protein kaynağı olduklarından dolayı, yemeklerimize lezzet vermek ve besleyici değerini artırmak için eti protein yönünden fakir olan sebzelerle beraber tüketin.
Kış mevsimiyle beraber baş gösteren grip, bronşit, soğuk algınlığı gibi hastalıklardan korunmak için antioksidanlardan (A, C, E vitaminleri, Selenyum, Çinko, Magnezyum) zengin beslenerek bağışıklık sistemimizi daha çok güçlendirmeliyiz. Bu aylarda çok bol bulunan turunçgil, havuç, brokoli, kabak, Brüksel lahanası, yeşil biber, karnabahar, mandalina, maydanoz, roka, tere, meyvelerin tüketilmesi ile bu vitaminleri sağlayabilirsiniz. Taze sıkılmış meyve suları, vücudumuzu gribal enfeksiyonlara karşı korumasında etkilidir. Meyve suları bekletilmeden hemen içilmelidir. Bol bol salata tüketilmelidir. Salatalar hazırlanınca hiç bekletilmemelidir. Bekletildiğinde C vitamini kaybı hızlı olur. Bu vitamin ısı, ışık gibi etkenlerden kolayca etkilenir.
Yağlı yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Özellikle katı yağ olarak bilinen tereyağı, margarin tüketiminden kaçınılmalıdır. Yemeklere eklenecek zeytinyağı ve sıvı yağlar dikkatli tüketilmelidir. Fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumlar, sıvı yağlar, kuru baklagiller, tahin gibi besinler E vitamini yönünden zengindir. Balık, balık yağı, fındık ve cevizde bulunan omega-3 yağ asitleri güçlü bir antioksidandır ve bağışıklık sisteminin güçlenmesinde etkilidir. Ayrıca zeytinyağı, fındık yağı gibi yağlarda bulunan omega-9 yağ asitlerinin de bağışıklık sistemimiz üzerine olumlu etkileri vardır.
Kış aylarında kahve, çay gibi içecekler yerine bitki çayları ve C vitamini yönünden zengin olan kuşburnu çayını tercih ediniz.
Yumurta, süt, yoğurt, peynir, et grubu gibi yüksek protein içeren gıdaların düzenli tüketimine önem gösterin. (Haftada 1 - 2 kez yumurta tüketebilirsiniz.)
Kış aylarında güneş ışıklarını çok daha az alabildiğimizden ötürü, D vitamininden yoksun kalmakta ve D vitamini gereksinimlerimizi karşılamakta güçlük çekmekteyiz. Kemik ve diş gelişimi için de önemli olan D vitaminin diğer bir kaynağı balıktır. Bu nedenle haftada en az 2 kez düzenli balık tüketmeliyiz.
Havanın güneşli olduğu günlerde 20 dakika kadar güneş ışığından direkt yararlanmalıyız. Kış aylarında da yaz aylarında olduğu gibi fiziksel aktivitemize dikkat etmeliyiz. Haftanın 4 günü 45 dakika kadar egzersiz yapılması yeterli olacaktır.
Habertürk