DAVA : Mahalli Mahkemesi'nden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı Tahliye-Alacak davasına dair karar Davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava akde aykırılık ve fuzuli işgal nedeniyle tahliye ve ödenmeyen kira alacağının tahsili isteğine ilişkindir. Mahkemece alacak talebinin reddine, davalıların tahliyesine karar verilmiş hüküm davalılardan kiracı J. S. tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı kiralananı davalılardan J.S.'ya kiraladıkları kira sözleşmesinin 8. maddesinde devir yasağı da olmasına rağmen davalının diğer davalıya devrettiğinden bahisle kiracı aleyhine akde muhalefet nedeniyle tahliye ve kira alacağının tahsili, diğer davalının ise fuzuli işgal nedeniyle tahliyesini istemiştir.
Mahkeme 1. kararda akde muhalefetin giderilmesi için davalılara süreli ihtar çekilmediği gerekçesi ile davayı reddetmiş, karar dairece onanmışsa da, davacının karar düzeltme istemi üzerine davalılardan fuzuli şagil için ihtar çekilmesine gerek olmadığı halde bu davalının durumu tartışılmadığı gerekçesi ile bozulmuş, yerel mahkemece de bu bozmaya uyulduğu halde, hakkındaki dava reddedilip onanarak kesinleşen davalı kiracı J.S. aleyhine yeniden tahliye kararı verilmesi doğru değildir. Zira düzeltme istemi üzerine onama kararı fuzuli şagil şirket aleyhine bozulmuştur. Ancak bozma kararında maddi hata sonucu onama kararının tümü kaldırılmış ise de, bu zuhule müstenit bulunduğundan davacı yararına davalı kiracı J.S. bakımından usuli kazanılmış hak doğurmayacağından adı geçen aleyhine açılan tahliye davasının reddine ilişkin hüküm kesinleşmiştir. Hüküm kesinleştiğine göre mahkemece yeniden bu davalı aleyhine tahliye kararı verilmesi hatalı olmakla bu davalı hakkında verilen tahliye kararının bozulması icabetmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle davalı J.S.'nin tahliyesine ilişkin hüküm kısmının BOZULMASINA; istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 15.5.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
KARAR : Dava akde aykırılık ve fuzuli işgal nedeniyle tahliye ve ödenmeyen kira alacağının tahsili isteğine ilişkindir. Mahkemece alacak talebinin reddine, davalıların tahliyesine karar verilmiş hüküm davalılardan kiracı J. S. tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı kiralananı davalılardan J.S.'ya kiraladıkları kira sözleşmesinin 8. maddesinde devir yasağı da olmasına rağmen davalının diğer davalıya devrettiğinden bahisle kiracı aleyhine akde muhalefet nedeniyle tahliye ve kira alacağının tahsili, diğer davalının ise fuzuli işgal nedeniyle tahliyesini istemiştir.
Mahkeme 1. kararda akde muhalefetin giderilmesi için davalılara süreli ihtar çekilmediği gerekçesi ile davayı reddetmiş, karar dairece onanmışsa da, davacının karar düzeltme istemi üzerine davalılardan fuzuli şagil için ihtar çekilmesine gerek olmadığı halde bu davalının durumu tartışılmadığı gerekçesi ile bozulmuş, yerel mahkemece de bu bozmaya uyulduğu halde, hakkındaki dava reddedilip onanarak kesinleşen davalı kiracı J.S. aleyhine yeniden tahliye kararı verilmesi doğru değildir. Zira düzeltme istemi üzerine onama kararı fuzuli şagil şirket aleyhine bozulmuştur. Ancak bozma kararında maddi hata sonucu onama kararının tümü kaldırılmış ise de, bu zuhule müstenit bulunduğundan davacı yararına davalı kiracı J.S. bakımından usuli kazanılmış hak doğurmayacağından adı geçen aleyhine açılan tahliye davasının reddine ilişkin hüküm kesinleşmiştir. Hüküm kesinleştiğine göre mahkemece yeniden bu davalı aleyhine tahliye kararı verilmesi hatalı olmakla bu davalı hakkında verilen tahliye kararının bozulması icabetmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle davalı J.S.'nin tahliyesine ilişkin hüküm kısmının BOZULMASINA; istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 15.5.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.