İmam Ali'nin yakın arkadaşları SALMAN ve EBU ZERR ile olan konuşmasıdır!
İmam Ali dedi ki:Ey Selman ve Ey Ebu Zerr!
Onlar Hz. Muhammedin nübüvvetine emrolundular. İşte o kolay olan Hz. Muhammed'i dindir.
Kitapta buyuruyor ki: Namazı kılsınlar. Her kim Benim Velayetimi ikame etmişse, ancak o, NAMAZINI KILMIŞTIR.
Benim Velayetimi ikame etmek ise çok zordur. Ona seçilmiş olanlar dışında hiçkimse tahammül edemez.
Dedim ki: Ey Emirül-müminin! Mümin kime denir ve onun sınırı ve ölçüsü nedir?
Buyurdu ki: Ey Ebu Abdullah! Mümin o dur ki, Bizim ilmimiz ve öğrettiklerimiz ona ulaştığında onu kabul etmek için kalbini açar, tereddüt ve şüphe etmez.
Selman dedi ki: Ey ALİ! Namazı kılmak senin Velayetini ikame etmek midir?
Buyurdu ki: Evet ey Selman! Bunun onayı kitaptaki şu sözdür: Sabır ve namazdan yardım isteyin. Ve şüphesiz namaz Tanrı'ya yakın olanların dışındakilere çok zor ve ağırdır. (Bakara, 45).
Sabır, Muhammed'dir.Namaz ise, Benim Velayetimi ikame etmektir.
Çünkü kaderiler, cebriler, hariciler ve diğer nasibiler Hz. Muhammedi kabul ediyorlar. Aralarında bu konuda ihtilaf yoktur. Ama onlar Velayette ihtilaf ettiler. Çok az bir grup dışında çoğu karşı çıkıp inkâr ettiler.
Onun için namaz ağırdır buyruldu. O ikisi denilmedi.Çünkü Velayeti taşımak seçkin olanların dışındakilere çok ağırdır.
Kitabullahta Hz. Muhammed'in nübüvveti ve benim velayetim hakkında buyurdu ki ;"Nice kullanılmaz hale gelmiş kuyular ve (ıssız kalmış) ulu saraylar vardır."Hacc 45.
Saray Hz. Muhammed'dir ,kapatılan kuyu ise benim velayetimdir.Onu kapatıp karşı çıktılar.
Benim velayetime ikrar etmeyene Hz. Muhammed'in nübüvvetine ikrarın faydası olmaz.
Kaynak: Bihar-ul Envar: c. 26, sf. 2, Nuraniyyet Hadisi
Görüldüğü gibi Hz. ALİ'ye göre Namaz sadece günün belirli vakitleri gerçekleştiren ibadet değil ALİ'nin Batıni Öğretilerini ikame etmektir.
"İmam,hakkında öyle bir tebligat yapıldı ki, Sıffinde Şamlı bir genç, Hz. Alinin namaz kılmadığını söylemişti."
El-Miyarul- Muvazine, s.160.
İmam Cafer'e göre;
Tüm imamlar makam ve mertebe olarak Hz. Muhammede denktirler. (Usûl-u Kâfi, Cilt 1, Sayfa: 270)
İmam Caferi Sâdık buyurdu ki : Bütün peygamberlerin peygamber oluşu ve bütün resullerin gönderilmesi bizim velayetimiz ve bizim başkalarından üstün olduğumuz konusu üzeredir.
İmam Bakır'a göre;
Bizim velayetimiz Tanrının Velayeti ile aynı olup bütün peygamberler bunun üzerine gönderilmiştir.
İmam Muhammed Bâkır buyurdu ki; Tanrı,Alinin velayetine dair bütün peygamberlerden ahit aldı.Onlardan Ali'nin velayeti konusunda misak aldı.
İmam Bakır buyurmuştur ki:
Kâim (Mehdi) kıyam ettiğinde, yollarınızı genişletecek. Yol üzerinde olan her camiyi yıkacak
Ğaybet-i Şeyh Tusî, S. 475.
KILINMIŞ NAMAZIM kıldırırlarsa
Alınmış abdestim aldırırlarsa
Sizde ŞAH diyeni öldürürlerse
Ben de bu yayladan ŞAH'a giderim
Pir Sultan Abdal
Genç Aleviler / Baba İlyas'dan Alıntı
İmam Ali dedi ki:Ey Selman ve Ey Ebu Zerr!
Onlar Hz. Muhammedin nübüvvetine emrolundular. İşte o kolay olan Hz. Muhammed'i dindir.
Kitapta buyuruyor ki: Namazı kılsınlar. Her kim Benim Velayetimi ikame etmişse, ancak o, NAMAZINI KILMIŞTIR.
Benim Velayetimi ikame etmek ise çok zordur. Ona seçilmiş olanlar dışında hiçkimse tahammül edemez.
Dedim ki: Ey Emirül-müminin! Mümin kime denir ve onun sınırı ve ölçüsü nedir?
Buyurdu ki: Ey Ebu Abdullah! Mümin o dur ki, Bizim ilmimiz ve öğrettiklerimiz ona ulaştığında onu kabul etmek için kalbini açar, tereddüt ve şüphe etmez.
Selman dedi ki: Ey ALİ! Namazı kılmak senin Velayetini ikame etmek midir?
Buyurdu ki: Evet ey Selman! Bunun onayı kitaptaki şu sözdür: Sabır ve namazdan yardım isteyin. Ve şüphesiz namaz Tanrı'ya yakın olanların dışındakilere çok zor ve ağırdır. (Bakara, 45).
Sabır, Muhammed'dir.Namaz ise, Benim Velayetimi ikame etmektir.
Çünkü kaderiler, cebriler, hariciler ve diğer nasibiler Hz. Muhammedi kabul ediyorlar. Aralarında bu konuda ihtilaf yoktur. Ama onlar Velayette ihtilaf ettiler. Çok az bir grup dışında çoğu karşı çıkıp inkâr ettiler.
Onun için namaz ağırdır buyruldu. O ikisi denilmedi.Çünkü Velayeti taşımak seçkin olanların dışındakilere çok ağırdır.
Kitabullahta Hz. Muhammed'in nübüvveti ve benim velayetim hakkında buyurdu ki ;"Nice kullanılmaz hale gelmiş kuyular ve (ıssız kalmış) ulu saraylar vardır."Hacc 45.
Saray Hz. Muhammed'dir ,kapatılan kuyu ise benim velayetimdir.Onu kapatıp karşı çıktılar.
Benim velayetime ikrar etmeyene Hz. Muhammed'in nübüvvetine ikrarın faydası olmaz.
Kaynak: Bihar-ul Envar: c. 26, sf. 2, Nuraniyyet Hadisi
Görüldüğü gibi Hz. ALİ'ye göre Namaz sadece günün belirli vakitleri gerçekleştiren ibadet değil ALİ'nin Batıni Öğretilerini ikame etmektir.
"İmam,hakkında öyle bir tebligat yapıldı ki, Sıffinde Şamlı bir genç, Hz. Alinin namaz kılmadığını söylemişti."
El-Miyarul- Muvazine, s.160.
İmam Cafer'e göre;
Tüm imamlar makam ve mertebe olarak Hz. Muhammede denktirler. (Usûl-u Kâfi, Cilt 1, Sayfa: 270)
İmam Caferi Sâdık buyurdu ki : Bütün peygamberlerin peygamber oluşu ve bütün resullerin gönderilmesi bizim velayetimiz ve bizim başkalarından üstün olduğumuz konusu üzeredir.
İmam Bakır'a göre;
Bizim velayetimiz Tanrının Velayeti ile aynı olup bütün peygamberler bunun üzerine gönderilmiştir.
İmam Muhammed Bâkır buyurdu ki; Tanrı,Alinin velayetine dair bütün peygamberlerden ahit aldı.Onlardan Ali'nin velayeti konusunda misak aldı.
İmam Bakır buyurmuştur ki:
Kâim (Mehdi) kıyam ettiğinde, yollarınızı genişletecek. Yol üzerinde olan her camiyi yıkacak
Ğaybet-i Şeyh Tusî, S. 475.
KILINMIŞ NAMAZIM kıldırırlarsa
Alınmış abdestim aldırırlarsa
Sizde ŞAH diyeni öldürürlerse
Ben de bu yayladan ŞAH'a giderim
Pir Sultan Abdal
Genç Aleviler / Baba İlyas'dan Alıntı