‘’kendimi masallara adar mıydım’’

bal_böceği

€q0iSt
Prenses
Kayıtlı Üye
aglamak_esmalale.jpg





İklimin ayaza bilenmiş ellerinden ödünç alıyorum yine ve yeni bir seferi daha…Vakit kimin şakaklarından dökülüyor usulcabilmiyorum…Üstündeki ince çiziklerinden sızan kanlı kelamlar sarıyorumkimse bilmez anlamlarını hangi lisanda saklıyorum ve içime ne derleyip ardından böylesine neyi topluyorum…


‘’büyük dertlerin dilsizliğiniküçük dertler çözermiş’’…



Anla ki;ben sadece sayıklamayı öğreniyorum…



‘’usanmadımuslanmadım’’


Ad-(ım)-sız bir mesafe;satır başlarının saçlarını acımasızca kazıyor defterimden...Doğumuna gün sayılan bir paragrafın hizasındaki çocukça koşuşlardaha henüz dolaşmışken yaşamın ayaklarına…Ben düşmüşken tüm bildiğim bucakların ucundan…Ve sen;sol cepkeninde kaybolmuş bir nokta’nın son nefesini içine çekmişken…


‘’utanmadım karşılıksız sevmelerden’’


Bakir ve papatya kokan bir mektubun sayfalarında dokuyorum yankıları…Unutulmak için hatırlanacak gecelerin demine bir yaprak lahza daha ekliyorum ve o koyuldukçaben aklanıyorum…
Hem katili hem de maktulu oynamayı becermiş yaşa’n’mış’lık’lar’ı kalıntısızca katlediyorummakamı nihavent’e el vermiş notalarından…


‘’açık yara misaliyüreğimin hali’’


Bir sevda’nın kaderini göğsünden ince ince oyararakçıkışsız girintilerinden yaratmaksa böylesine cesurca ve bir şiirin avuç içlerinde kahramanca savaşmaksa…


Demiştim ki;’’bukokunla tüt(s)ül(en)en kabuğu içinden bağlı bir kalp yarası’’…


‘’aşktan başka bir şeye inanmadım’’


Ömrü milimlik arşınlardan biçilmiş yollarda hiçbir zaman rastlaşmadım onunla…Yolculuğumun gidiş bileti dönüşsüz kesilmişti esasında…Çetelemin ayak uçlarında hitapsız buyruklar vardıiçime gark edilmiş girdaplarımda sırtı dönük varışlar…


‘’öğrenmedi gönül yaşlanmayıdünya zamanıyla gün saymayı’’


Esrik bir vaktindibine imzasını vuran kitabında yazılı lügatlarımın parçacıkları…Muamma hem de öylesi bir muammadır ki bu;ne gitmeyi becerebildik her defasında ne de kalmayı…Arsız bir araf’ın eksiksizce eksik bırakılmış sayıklama´lar´ı…


‘’saldım semaya özgüren kara sevdayı’’


Eski ve öksüz susmalaraüvey sefkatler sürme durağıdır şimdi…Şehrin virane efsanelerini gözbebeklerinde devşirmiş ıslak saçlı o küçük çocuğatek bir nefeste sarılmak gibi…Gizli öznelerin hayat boşluklarına sığdırılmış ezik ve küçük ve dikişsiz özlemlerdir adresi...Geçitsiz ve lahuti…


‘’senden başka bir şeye inanmadım’’


Devrikti onunla kurulmuş her tümce…Ne düzlemde iyileşiyordu illetleri ne de boylamda…Birbirinin mezarını çiğneyenler ve tek bir lokmada yutanlardı bir vaktin sevgili-ler-i…Ve düş’tü’ler ve devrildiler kıyametlerinin sırat köprülerinden…


‘’bunalmadımbulanmadım’’


Tarihsiz sözcüklerin izleridir kursağımızda yaşayan…Duman altı sigaralardan yüreklerimize taşınan ve es´leri azaltan…Amâ sular boyunca durulup bir türlü taşırılamayan…Sabahın kıpırtısız nidalarında uyanan ve güneşi de sırf bu yüzden;ay sayan…


‘’yoksa orman misali yanar mıydım’’


Sezgiler kısırlaştırır bazen o ışıltılı hevesleri…Kaçmaya medarın yoktur kalmaya inancın…Son harfi tamamlanmamış bir duanın rengine yamarsın açık kaçıklarını…Ardından söversin bildiğin tüm lanetlere…Ve bilirsin ki;düşlerisevda’nın perdelerine asamazsın…


‘’aşktan ölmeseydimaşka doğmasaydım’’


Miâdısessiz harflerle doldurmuş kelimelerin kuraktır mevsimleri...Sonbahar’ıKış’ıİlkbahar’ı ya da Yaz’ı…Fark etmez susuzluğun Nisan´ı ya da Kasım’ı…Bir’dir tüm vakt-i zaman acılarının dalgalanan bayrağı…
Ceseticelladıyaşayanı ya da geride kalanı...


‘’kendimi masallara adar mıydım’’


''Devranımın seyrindeküsurlu hecelerimin öyküleri;kavlimin kervanından geçmez satır nihayetleri''
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst