yns
Kayıtlı Üye
Sonunda katil oldum.. Öldürdüm karıyı.. Bu mektubu da yazıyorum ki bunalımdan çıkamaz intihar edersem beni anlayan birileri olur belki...
Bakın karıyı neden öldürdüm anlatayım..
Herşey 2 yıl önce bu mahalleye, daha doğrusu apartmana taşınmamizla başladı... Karım yeni komşular edindi.. Altımız üstümüz geveze kadınlarla doldu, gelgitler günler münler başladi bilirsiniz işte muhabbeti.. Bir gün alışveriş yaptım eve döndüm. Elimde bir torba dolusu erzak. Zaten trafik yüzünden burnumdan soluyorum. Eve girdim. Karıma gülümseyerek konuşmaya başlayacaktım ki, bana şöyle dedi:
- Kazım bu ne bu?
- Erzak karıcım, alışverişten geliyorum.
- Erzak anladık da neden bu kadar?
- Eh işte bi kaç gün yetecek kadar, haftasonu süpermarkete gideriz.
- Yandaki komşunun kocası hergün iki file dolu geliyor senin haberin var mi?
Cok şaşırmıştım. Böyle bir huyu yoktu bu kadının. Ses etmedim. Ertesi gün iki torba doldurdum geldim. Bir buket de çiçek.. Ne dese bayılırsınız?
- Kazııııııım ne bu ne?
- Sana çiçek getirdim karıcım.
- Onu anladık, neden 8 tane gül?
- Sen seversin...
- Hayır işte. Ben orkide seviyorum. Karşı komşumuz daha dün karısına 3 tane tabak kadar orkide bulmuş getirdi, senin haberin var mi?
Yahu ne oluyor bu karıya.. Eskiden böyle diildi. Daha ertesi gün bir orkide buldum, elim yine dolu 2 file, bi de ne zamandır istediği klasik müzik kasetlerini aldım geldim.....
- Kazıııııım bu ne bu?
- Orkide, istemiştin ya hani!
- Hayır onu demiyorum, bu kasetler.
- Haa senin cok istediğin kasetler vardi ya hani.
- Aaaa ben sana bunları al mi dedim? Ben bunları seviyorum dedim.
- Ama karıcım.
- Ama mama istemem. Ben istemeden birşey alınmayacak! Hem bana CD alacaksın bundan sonra. Bütün apartmanda CD çalamayan bi ben kaldım. Bundan sonra CD alınacak bu eve.. Bak haftaya günüm var. Hemen CD istiyorum.
- Hanııııııım bak sana ne aldım!
- Aaaa Kazım?
- Şaşırdın ve çok sevindin di mi?
- Bu ne bu?
- Sanyo müzik seti hem de CD çaları var. Bak bunlar da CD'ler.
- Kazım sen ne müsrif ve işe yaramaz bi herifsin?
- Ne oldu karıcım?
- Sanyo alınır mı hiç?
- Neden ki Sanyo'da birşey mi var?
- Tabi ki, apartmandaki herkesin Sony'si, Pioneer'i var. Ben nasıl göstericem bunu millete. Ühü ühüüü. Hüngüüüürrrr. Bunun watt'ı da düşük. Superbass'i da yok. Ühüüüü, sen beni sevmiyorsun, ühhüüüüüüü....
Allalaaa, karıya bak yaa, nereden ne buldu şimdi? Hem nerden öğrenmiş duymuş bu abidik gubidik lafları? Ulan karılar kendi aralarinda superbass'dan mı konuşuyolar? Yoksa devir değişti de ben başka bi cağda mı yaşıyorum, nedir yarabbim bu karabasan.. Gittik Sony ile değiştirdik tabi. 3D-Deepbass'lısını aldık, hanım hava atacak inşallah. Sony alanlara da cep telefonu veriyolarmış iyi mi? Hem de hattı kartı bedava. Eh hanım haklıymış demek ki. Gerçi iki kat para ödedim ama bedava cep telefonu verdiler, o da aradan çıktı Hemen eve koşarak döndüm:
- Hanııııııııımmm baksana cep telefon hediyesi de varmış!
- Kazım?
- Gulp!
- Bu ne bu?
- Ce ce cep tele.... tele.....
- Görüyoruz kör diiliz! Cep telefonu ile kurtulabiliceğini mi sandın bunlar demode oldu artık. Herkesin var cep telefonu. Sen hangi devirde yaşıyosun? Bak alt komşunun kocası karısına bilgisayar aldı. Hem de internetli. Bi hava atıyor ki sorma. Ben de istiyorum.
- Innngg... Hadi ya?
- Tabi ya, senin bunlardan haberin yok tabi. Elalem uzaya gidecek yakında.
- Ama karıcım biliyosun seneye düşünüryoduk zaten bilgisayar falan...
- Anlamam ben. Hemen istiyorum. Haftaya günüm var, göstericem.
Ulan karı esas ben sana yakında gününü göstericem... Ama ses etmedim yine. sonradan düşündüm aslında haklı, ne gösterecek öbür kadınlara? Hemen arkadaşlardan biraz anlayanlara telefon ettim cepten. Ooo amma da meraklısı varmış bu işin.. Hepsi koşup geldi. Kimi diyo Pentium III al, öbürü diyo modemi 56 olsun, beriki diyo voodoo kartı taktır. Eüzibillahimin... Nedir hocam bu Vudu? Gittik bilgisayarcıya. Beni evirdi çevirdi elimdekini avcumdakini aldı. Üstünede 3 senet yaptı, bilgisayarımızı aldık. Doğru eve koştum, hanım bayılacak artık, bilgisayarımız bile var. Komşulara bile yetiştik. Pardon caği yakaladık diyorum.
- Hanııııııımmm!
- Kazıııııııııım!!!!!!!!!!!!!!!!!!
- Hönk?
- Bu ne bu Kazım?
- Oooo... Eeee... 300 megahertz, CD romlu, 56K modemli, ekranı da (dur kacti) hah15 inç
- Kazım!!!
- Neeeee.............
- Kazım sen bir *****sın! Kazım sümsük herif! Bunu mu kakaladılar sana....!!!!
- Ne var kine?
- Kazım bu Pentium II bile diil
- Ama 300 mhz. (Ah keşke öbür arkadaşı dinleyip P-II alsaymışım, işimiz var şimdi)
- Kazım bu Cyrix! Gözün de mi görmedi? Bu olmaz! Etikette "Intel Inside" yazacak..!!!
- Ama karıcım ne farkı var ki, yokmuş yani hiç bir farkı, bunun da interneti var.
- İstemeeeeeeeeem istemem..... hayatta elimi sürmem. Bu P-III olacak. Hem bunun diski de küçük. Ben bunun neresine ne download ediyim? Üstteki komşu bi site bulmuş bütün resimli yemek tarifleri varmış. Bu diske sığar mı bunlar hiç? Ne biçim adamsın sen Kazım? Beni rezil mi edeceksin elaleme?
Ses etmedim, madem faydali birşey alıyoruz, hanım faydalanacak, belki daha iyi yemek yapar, eğdim boynumu gittik değiştirdik, iki kat para ödedik ama bir PIII-450 aldık. Olsun yaa, biricik karım, ne karılar var her ay bilezik kolye diye tuttururlar. Bu arada sabır taşına dönmüşüm çatlamak üzereyim........
Birkaç ay daha dayanabildim, çünkü anlayacağıniı üzere bu iş burada bitmedi.. Eve ne getiriyosam bi kulp bulundu, kimden ne gördü ve duyduysa istedi.
- Kazım...!!! Karşı komşular dolby prologic almışlar. Ben de istiyorum.
- Kazım....!!! Yan komşular CD yazıcı almışlar. Bana hemen 8X hızlısı alınacak.
- Kazım.....!!!Üst komşular arabaya GPS taktırmışlar. Taktır çabuk yollarda kaybolmayalım.
- Kazım......!!! İki alttakilere Çarkıfelek'ten araba çıktı. Bende istiyorum, ara hemen, bana da çıksın !
- Kazım.....!!! İki üsttekiler digital çanak taktırttı. Çık çatıya sen de tak. Benim yok dedirtme bana...!!!!
- Kazım... !!! Kapıcının karısının bile DVD playeri var !
Aylar içinde eriyip yitiyordum. Elde avuçta kalmadığı gibi bilmem kaçıncı tüketici kredisini tüketmiş, bellibaşli bütün bankalara borç takmış, bilmem kaçıncı kredi kartını bağlatmış vaziyetteydim. Hayret bi şekilde bankalar hala daha geliyolar:
Bireysel hesap açalım,depozitli hesabımız var, hesabınızda para yokken para çekın, buyrun burdan yiyin.. Ben kafayı yemişim birader borç içinde yüzüyoruz zaten.Ulan peki bu kadar parayı bu apartmandakiler nereden buluryodu? Bir gün karım yine karşıma geçti:
- Kazım! Bütün apartmandaki kocaların yan geliri var senin neden yok? Rüşvet mi yersin, mafya mı olursun, gece işi mi bulursun, ne yapacaksan yap, ben anlamam!
Bi tokat çaktım ki ben bile inanamadım. Karı boylu boyunca yerdeydi.
- ...
Karıyı eşek sudan gelene kadar dövdüm.Ambulans cağırdım, doğru hastaneye. Bir süre korktum beni sorguya çekerler mi diye ama karı şikayetçi olmadı. Haftaya taburcu oldu geldi. Eve girer girmez:
- Kazım, Allah belacığını versin herif!
- Ne var lan yine ne?
- Beni sigorta hastanelerinde süründürdün, Allah da seni teneşirlerde süründürsün!
- Ne diyon karı, ne diyon seennnnnnnn.....!!!!!!
- Karşı komşunun kocası karısını özel sağlık hastanesinde baktırmış gül gibi! Millet karısını dövüyor ama özel hastanelerde özel odalarda baktırıyor. Beni rezil ettin ele güne!
- Ha?
- Yan komşu var ya, dövmekle kalmamış, ayaklarını da kırmış karısının, sen ne biçim herifsin? Gücün mü yok? İktidarın mı yok? Sen ne biçim erkeksin heriiiiff!
Bunu duydum ya gözüm dönmüş. Ne kendimi biliyorum ne olanları hatırlıyorum. Karıyı 39 yerinden bıçaklayıp serdim yere. Üstüne 15-20 bıçak daha saplamışım, bıçak saplanmadık yerim kaldı demesin diye!
İşte böyle... Sanıyosunuz ki herşey çözümlendi. Hayır. şimdi hapisteyim fakat daha kötü durumdayım. Her gece kabus görüyorum. Karım her gece rüyama giriyor.... Bana ne diyor biliyor musunuz?
- Kazım ...
Yok, boşverin. Söyleyip sizi de deli etmeyeyim şimdi. Neyseki yalnız diilim. Üst komşum üst ranzada, alt komşum alt ranzada, yan komşular da yan koğuştalar...
Bakın karıyı neden öldürdüm anlatayım..
Herşey 2 yıl önce bu mahalleye, daha doğrusu apartmana taşınmamizla başladı... Karım yeni komşular edindi.. Altımız üstümüz geveze kadınlarla doldu, gelgitler günler münler başladi bilirsiniz işte muhabbeti.. Bir gün alışveriş yaptım eve döndüm. Elimde bir torba dolusu erzak. Zaten trafik yüzünden burnumdan soluyorum. Eve girdim. Karıma gülümseyerek konuşmaya başlayacaktım ki, bana şöyle dedi:
- Kazım bu ne bu?
- Erzak karıcım, alışverişten geliyorum.
- Erzak anladık da neden bu kadar?
- Eh işte bi kaç gün yetecek kadar, haftasonu süpermarkete gideriz.
- Yandaki komşunun kocası hergün iki file dolu geliyor senin haberin var mi?
Cok şaşırmıştım. Böyle bir huyu yoktu bu kadının. Ses etmedim. Ertesi gün iki torba doldurdum geldim. Bir buket de çiçek.. Ne dese bayılırsınız?
- Kazııııııım ne bu ne?
- Sana çiçek getirdim karıcım.
- Onu anladık, neden 8 tane gül?
- Sen seversin...
- Hayır işte. Ben orkide seviyorum. Karşı komşumuz daha dün karısına 3 tane tabak kadar orkide bulmuş getirdi, senin haberin var mi?
Yahu ne oluyor bu karıya.. Eskiden böyle diildi. Daha ertesi gün bir orkide buldum, elim yine dolu 2 file, bi de ne zamandır istediği klasik müzik kasetlerini aldım geldim.....
- Kazıııııım bu ne bu?
- Orkide, istemiştin ya hani!
- Hayır onu demiyorum, bu kasetler.
- Haa senin cok istediğin kasetler vardi ya hani.
- Aaaa ben sana bunları al mi dedim? Ben bunları seviyorum dedim.
- Ama karıcım.
- Ama mama istemem. Ben istemeden birşey alınmayacak! Hem bana CD alacaksın bundan sonra. Bütün apartmanda CD çalamayan bi ben kaldım. Bundan sonra CD alınacak bu eve.. Bak haftaya günüm var. Hemen CD istiyorum.
- Hanııııııım bak sana ne aldım!
- Aaaa Kazım?
- Şaşırdın ve çok sevindin di mi?
- Bu ne bu?
- Sanyo müzik seti hem de CD çaları var. Bak bunlar da CD'ler.
- Kazım sen ne müsrif ve işe yaramaz bi herifsin?
- Ne oldu karıcım?
- Sanyo alınır mı hiç?
- Neden ki Sanyo'da birşey mi var?
- Tabi ki, apartmandaki herkesin Sony'si, Pioneer'i var. Ben nasıl göstericem bunu millete. Ühü ühüüü. Hüngüüüürrrr. Bunun watt'ı da düşük. Superbass'i da yok. Ühüüüü, sen beni sevmiyorsun, ühhüüüüüüü....
Allalaaa, karıya bak yaa, nereden ne buldu şimdi? Hem nerden öğrenmiş duymuş bu abidik gubidik lafları? Ulan karılar kendi aralarinda superbass'dan mı konuşuyolar? Yoksa devir değişti de ben başka bi cağda mı yaşıyorum, nedir yarabbim bu karabasan.. Gittik Sony ile değiştirdik tabi. 3D-Deepbass'lısını aldık, hanım hava atacak inşallah. Sony alanlara da cep telefonu veriyolarmış iyi mi? Hem de hattı kartı bedava. Eh hanım haklıymış demek ki. Gerçi iki kat para ödedim ama bedava cep telefonu verdiler, o da aradan çıktı Hemen eve koşarak döndüm:
- Hanııııııııımmm baksana cep telefon hediyesi de varmış!
- Kazım?
- Gulp!
- Bu ne bu?
- Ce ce cep tele.... tele.....
- Görüyoruz kör diiliz! Cep telefonu ile kurtulabiliceğini mi sandın bunlar demode oldu artık. Herkesin var cep telefonu. Sen hangi devirde yaşıyosun? Bak alt komşunun kocası karısına bilgisayar aldı. Hem de internetli. Bi hava atıyor ki sorma. Ben de istiyorum.
- Innngg... Hadi ya?
- Tabi ya, senin bunlardan haberin yok tabi. Elalem uzaya gidecek yakında.
- Ama karıcım biliyosun seneye düşünüryoduk zaten bilgisayar falan...
- Anlamam ben. Hemen istiyorum. Haftaya günüm var, göstericem.
Ulan karı esas ben sana yakında gününü göstericem... Ama ses etmedim yine. sonradan düşündüm aslında haklı, ne gösterecek öbür kadınlara? Hemen arkadaşlardan biraz anlayanlara telefon ettim cepten. Ooo amma da meraklısı varmış bu işin.. Hepsi koşup geldi. Kimi diyo Pentium III al, öbürü diyo modemi 56 olsun, beriki diyo voodoo kartı taktır. Eüzibillahimin... Nedir hocam bu Vudu? Gittik bilgisayarcıya. Beni evirdi çevirdi elimdekini avcumdakini aldı. Üstünede 3 senet yaptı, bilgisayarımızı aldık. Doğru eve koştum, hanım bayılacak artık, bilgisayarımız bile var. Komşulara bile yetiştik. Pardon caği yakaladık diyorum.
- Hanııııııımmm!
- Kazıııııııııım!!!!!!!!!!!!!!!!!!
- Hönk?
- Bu ne bu Kazım?
- Oooo... Eeee... 300 megahertz, CD romlu, 56K modemli, ekranı da (dur kacti) hah15 inç
- Kazım!!!
- Neeeee.............
- Kazım sen bir *****sın! Kazım sümsük herif! Bunu mu kakaladılar sana....!!!!
- Ne var kine?
- Kazım bu Pentium II bile diil
- Ama 300 mhz. (Ah keşke öbür arkadaşı dinleyip P-II alsaymışım, işimiz var şimdi)
- Kazım bu Cyrix! Gözün de mi görmedi? Bu olmaz! Etikette "Intel Inside" yazacak..!!!
- Ama karıcım ne farkı var ki, yokmuş yani hiç bir farkı, bunun da interneti var.
- İstemeeeeeeeeem istemem..... hayatta elimi sürmem. Bu P-III olacak. Hem bunun diski de küçük. Ben bunun neresine ne download ediyim? Üstteki komşu bi site bulmuş bütün resimli yemek tarifleri varmış. Bu diske sığar mı bunlar hiç? Ne biçim adamsın sen Kazım? Beni rezil mi edeceksin elaleme?
Ses etmedim, madem faydali birşey alıyoruz, hanım faydalanacak, belki daha iyi yemek yapar, eğdim boynumu gittik değiştirdik, iki kat para ödedik ama bir PIII-450 aldık. Olsun yaa, biricik karım, ne karılar var her ay bilezik kolye diye tuttururlar. Bu arada sabır taşına dönmüşüm çatlamak üzereyim........
Birkaç ay daha dayanabildim, çünkü anlayacağıniı üzere bu iş burada bitmedi.. Eve ne getiriyosam bi kulp bulundu, kimden ne gördü ve duyduysa istedi.
- Kazım...!!! Karşı komşular dolby prologic almışlar. Ben de istiyorum.
- Kazım....!!! Yan komşular CD yazıcı almışlar. Bana hemen 8X hızlısı alınacak.
- Kazım.....!!!Üst komşular arabaya GPS taktırmışlar. Taktır çabuk yollarda kaybolmayalım.
- Kazım......!!! İki alttakilere Çarkıfelek'ten araba çıktı. Bende istiyorum, ara hemen, bana da çıksın !
- Kazım.....!!! İki üsttekiler digital çanak taktırttı. Çık çatıya sen de tak. Benim yok dedirtme bana...!!!!
- Kazım... !!! Kapıcının karısının bile DVD playeri var !
Aylar içinde eriyip yitiyordum. Elde avuçta kalmadığı gibi bilmem kaçıncı tüketici kredisini tüketmiş, bellibaşli bütün bankalara borç takmış, bilmem kaçıncı kredi kartını bağlatmış vaziyetteydim. Hayret bi şekilde bankalar hala daha geliyolar:
Bireysel hesap açalım,depozitli hesabımız var, hesabınızda para yokken para çekın, buyrun burdan yiyin.. Ben kafayı yemişim birader borç içinde yüzüyoruz zaten.Ulan peki bu kadar parayı bu apartmandakiler nereden buluryodu? Bir gün karım yine karşıma geçti:
- Kazım! Bütün apartmandaki kocaların yan geliri var senin neden yok? Rüşvet mi yersin, mafya mı olursun, gece işi mi bulursun, ne yapacaksan yap, ben anlamam!
Bi tokat çaktım ki ben bile inanamadım. Karı boylu boyunca yerdeydi.
- ...
Karıyı eşek sudan gelene kadar dövdüm.Ambulans cağırdım, doğru hastaneye. Bir süre korktum beni sorguya çekerler mi diye ama karı şikayetçi olmadı. Haftaya taburcu oldu geldi. Eve girer girmez:
- Kazım, Allah belacığını versin herif!
- Ne var lan yine ne?
- Beni sigorta hastanelerinde süründürdün, Allah da seni teneşirlerde süründürsün!
- Ne diyon karı, ne diyon seennnnnnnn.....!!!!!!
- Karşı komşunun kocası karısını özel sağlık hastanesinde baktırmış gül gibi! Millet karısını dövüyor ama özel hastanelerde özel odalarda baktırıyor. Beni rezil ettin ele güne!
- Ha?
- Yan komşu var ya, dövmekle kalmamış, ayaklarını da kırmış karısının, sen ne biçim herifsin? Gücün mü yok? İktidarın mı yok? Sen ne biçim erkeksin heriiiiff!
Bunu duydum ya gözüm dönmüş. Ne kendimi biliyorum ne olanları hatırlıyorum. Karıyı 39 yerinden bıçaklayıp serdim yere. Üstüne 15-20 bıçak daha saplamışım, bıçak saplanmadık yerim kaldı demesin diye!
İşte böyle... Sanıyosunuz ki herşey çözümlendi. Hayır. şimdi hapisteyim fakat daha kötü durumdayım. Her gece kabus görüyorum. Karım her gece rüyama giriyor.... Bana ne diyor biliyor musunuz?
- Kazım ...
Yok, boşverin. Söyleyip sizi de deli etmeyeyim şimdi. Neyseki yalnız diilim. Üst komşum üst ranzada, alt komşum alt ranzada, yan komşular da yan koğuştalar...