DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar, davalı-davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava; işyeri ihtiyacı sebebiyle tahliye davası istemine ilişkindir. Mahkeme davayı reddetmiş, hükmü her iki taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1 - Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün gerekçesinin taraflardan birine yol gösterme ile nitelendirilemeyeceğine göre davalının temyiz itirazları yerinde değildir.
2 - Davacıların temyizine gelince;
1.7.1986 başlangıç tarihli ve on yıl süreli sözleşmede kiralanan, Petrol Ofisi akaryakıt istasyonu, lokanta ve çayhane olarak tarif edildiği görülmektedir. Mahallinde yapılan keşifte bu yerin 605.53 m2 genişliğinde olduğu, üzerinde bir kısım musakkaf binaların bulunmasına rağmen galip vasfının musakkaf olmadığı saptanmıştır. Bu itibarla, 6570 sayılı Yasanın uygulama yeri bulunmamaktadır. Ancak davacılar, dava dilekçesinde olayları naklettikten sonra Borçlar Kanunu hükümlerine de dayanarak tahliye istediklerini belirtmişler ve mahkemece de davanın aynı nitelikte olduğu kabul edildiğine göre davanın akdin feshi ile tahliye davası olduğunun kabulü icabeder. On sene süreli olan akdin sonunda, bu yerin tahliyesinin istenmesi olayda sadece 6570 sayılı Yasanın uygulanmasını gerektirmez. On yıllık kira süresinin sonunda dava açıldığı, hatta daha önceden akdin yenilenmesine rıza gösterilmediği bildirildiğine göre, HUMK.nun 8. maddesi hükmü sebebiyle Sulh Hukuk Mahkemesinde bu davanın açılması doğrudur. Süre bitimi sebebiyle akdin feshi ve tahliye isteği sadece İcra İflas Kanununun 272 ve sonraki maddelerine göre icradan istekte bulunulmasını gerektirmez. İcra İflas Kanununun da kabul ettiği biçimde genel hükümlere göre ayrı tahliye davası açılması mümkündür.
Bu itibarla, işin esasının incelenip ona göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın reddedilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm, bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda ikinci bentte yazılı nedenle hükmün davacı yararına (BOZULMASINA) ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz eden davacıya iadesine, 11.6.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ******
KARAR : Dava; işyeri ihtiyacı sebebiyle tahliye davası istemine ilişkindir. Mahkeme davayı reddetmiş, hükmü her iki taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1 - Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün gerekçesinin taraflardan birine yol gösterme ile nitelendirilemeyeceğine göre davalının temyiz itirazları yerinde değildir.
2 - Davacıların temyizine gelince;
1.7.1986 başlangıç tarihli ve on yıl süreli sözleşmede kiralanan, Petrol Ofisi akaryakıt istasyonu, lokanta ve çayhane olarak tarif edildiği görülmektedir. Mahallinde yapılan keşifte bu yerin 605.53 m2 genişliğinde olduğu, üzerinde bir kısım musakkaf binaların bulunmasına rağmen galip vasfının musakkaf olmadığı saptanmıştır. Bu itibarla, 6570 sayılı Yasanın uygulama yeri bulunmamaktadır. Ancak davacılar, dava dilekçesinde olayları naklettikten sonra Borçlar Kanunu hükümlerine de dayanarak tahliye istediklerini belirtmişler ve mahkemece de davanın aynı nitelikte olduğu kabul edildiğine göre davanın akdin feshi ile tahliye davası olduğunun kabulü icabeder. On sene süreli olan akdin sonunda, bu yerin tahliyesinin istenmesi olayda sadece 6570 sayılı Yasanın uygulanmasını gerektirmez. On yıllık kira süresinin sonunda dava açıldığı, hatta daha önceden akdin yenilenmesine rıza gösterilmediği bildirildiğine göre, HUMK.nun 8. maddesi hükmü sebebiyle Sulh Hukuk Mahkemesinde bu davanın açılması doğrudur. Süre bitimi sebebiyle akdin feshi ve tahliye isteği sadece İcra İflas Kanununun 272 ve sonraki maddelerine göre icradan istekte bulunulmasını gerektirmez. İcra İflas Kanununun da kabul ettiği biçimde genel hükümlere göre ayrı tahliye davası açılması mümkündür.
Bu itibarla, işin esasının incelenip ona göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın reddedilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm, bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda ikinci bentte yazılı nedenle hükmün davacı yararına (BOZULMASINA) ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz eden davacıya iadesine, 11.6.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ******