Karala(ğ)malar

Orhanca

Kayıtlı Üye
1/1 Bana;
deli gözeneklerimde binlerce sınırsız manzara
ellerim ah ellerim bariz gül kurusu
ve mimli köy yanığı
asi ve matemli bir halk cereyanına sundurmadır yüreğim
sonrası tozlu yanık ve dualı yokuşlara öykünen gözlerim
tırmansan ve tutunsan kirpiklerimdeki saklı sözlerden
kirlenmez bakışların..

sürgünüm kör ve karadır;
ne zaman isli sisli efsunlu ve zeytuniye kesmiş
yitik bir ülkeden söz etsem kararır bahtım
inceden başlar bir sürek avı
ayak ucundayken ikircikli kararım..
ve asılmıştır önderi içimdeki her isyanın
biliyorum artık her ırmak boşuna akacak
bir initiharla arınsam da
kirlenmiş ve terkedilmiş bu sancılı şiir kalacak..
 
---> Karala(ğ)malar

1/2 Samed''e;
bir mustazafsın sen gah vakur gah delişmen
ve bir intifadayı çağrıştırır gözlerini ufka dikmen..
____ufuk; esmer yaldızlı müstemleke çocuklarının hayata
____ve bıyığına hüzün yansımış adamların
____aşka çizdikleri sınırdır
senden söz ederken aklıma hep mahzun tren vagonları gelir
yağmurda ıslak ve kaygan kız tenine benzeyen
bilirsin yağmurda ne çok severim ıslak tren raylarını
yine bilmelisin ki;
en çok rüzGARda kaçak yürüyen çocuklar severim

çocuklar bir gün aniden;
yamalı pantolonlar kadar hırçın ve utangaç
ve hiç kimsenin bilmediği ''bir hüzün ve aşk kızıllığında''
ufku alıp gideceler sınırı çizilmemiş ülkelerin ardına..
boşalacak göğün ve mavinin içi
sen gözlerin ve silahlarınla sefere çıkacaskın Allah''a doğru
gönderin ortasında vatansız kalmış bayrak gibi
umudunun rengini yitirmiş epriyen bu şiir kalacak..
 
---> Karala(ğ)malar

1/3 Anneme;
hiç bir dile yakışmayan bir bataklık
ve boşluğa sessizce fırlatılmış lirik bir çığlığım ben usulca
bunu en güzel annem anlatırdı çünkü,
şiir gibi konuşur ve ağıda benzer annemin sesi;
isyankar ve mütevekkil bir yaşam biçimi..
ona sarıldığım an
İsmail''in topuklarını hissederim gözlerimde
gamzlerimde zemzem birikir
sonrası kelepçe ve lastik kokusu ve yasadışı hasret;
babamsa annemle aramda hep apaydınlık bir keder
Cebrailin çölümüze inen kanadı..

çöl dedim de kaburgalarımın mengene tarafı sızladı
çöl cinnet ve Leyla..
dilime yansır sebepsiz ve kadim bir beddua
'annemden sonra bana su veren eller kırılsın'
çünkü yaşamla lanetlendim ömrüm hüsran dolacak
ben aslımı ararken tozlu yollarda
yalancı ve leyli leylalar size kalsın
mahşerde merhametten utanmaktır bana yeter
anneler mahşerde hamlini terkederken o gerçek yalnızlıkta
çıplaklığıma libas bu şiir kalacak..

 
---> Karala(ğ)malar

1/4 Orhan'a;
bak işte dilimi şarkın siyah ağıt hizmetine yolladım yine
sesimin terkisindeyken blues ve caz
acının otağını imlerken ezgilerim sevilesidir
sesimi seversin
söyle şimdi kaç yıpranmış şarkı dillendireyim sana
karanlık ve yenilgi dolu
kaç kere tekmelensin mezarım şarkul evsat''ta
hımbıl ve ehl-i salib tanrılarca
babilde kaç kere helak yaşasın asma bahçelerim
söyle nereye yayılayım ki çirkin kalmasın
bilirsin sebepsiz yaymadı vebayı sürgündeyken hacerul esvet
terkedilmiş ve yıkılmıştı çünkü hicaz...

___ve sen!
___içindeki her şehri yıkmayı düşünen çocuk
___mekke'' de fetholundu ya her şehir zaten yıkılacak
___ve metruk mahallerde bir yalnızlık bir de Allah çoğalacak...

yüz yıllardır üstüme kustuğun gümüş kurşunlara
hala bir bağlama tınısı sesimleyim
rahmini deşer çatlatırcasına kendisini kendinden doğurur iniltilerim
susacaksın, susacak musiki, unutulacak her enkaz
siyaha sevdalı gözlerin şahid olsun ki
süreğinde bir tek bu manasız şiir koşturacak
 
---> Karala(ğ)malar

1/5 Ölüme;
henüz yirmi üçünde taze bir gelin müjdeler kendi intiharını
bir tek soğuğun ve suskunluğun yakıştığı mezarlara
ve kar yağar bir yandan garip adamın migren sancılarına
siyahı en çok seven adam derim ben ona
kar etmez beyninin labirentlerinde asılı kalmış ergen kız gözleri
ve korkmaz her intiharda homurdayan cehennem sıcaklığından
bir titreme alır kalbinin pencerelerini

ve anlar ki ölüm:
panjurlarını sadece geceye açan bir sığınaktır gündüzlerden
ve anlar ki en ince sızıda saklıdır taslağı çizilmiş ruh üşümeleri

dedim ya ömür dediğin yaşam ile lanetlenmektir
yani anlamsız sabahlar ve akşamlar seramonisi..
yazgının yerini ifşa ettik her dehlizde ve dedik ki;
''vasiyyet yazgıya işarettir''
sonsuzluğa bağlanmak için her bağı koparmaktır..

şimdi!
gel ey yaşamın zamansız beklenen şahmaranı ey ölüm
gel bir okşayış bir sevgi ol tenime
gel ve öp beni; bir çiçeği hoyratça koparır gibi
bir yıldızı apansız kaydırırcasına
bir yılanın başını ezer gibi
gel ve devşir beni yıldırımlar yüklü buselerinden

gel hemen ve şimdi..
yoksa
bu hayat yüreğimin pencerelerini karartacak
yoksa
her şey bir gölge gibi silindiğinde gözlerimden
bitecek umut, hüsranla son bulacak sürek avlarım
bir bir solacak ezelden ebede uzanan avuçlarım
boşalacak içimin meydanları,
kuruyacak sevgili pınarlarım
faydasız kalacak divan edebiyatının o kekre tadı
kabuslarda devinim yaşayacak garip cereyan; yedi hece
tek sermayem bu yalancı şiirim kalacak...
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol puff
Geri
Üst