Efsunkar
Bayan Üye
Gücünün yettiğini, azmini ve gayretini seferber eder ve dahi katık edip kendin açarsın. Kimi küçük bir odaya çıkarır seni, kimi uzun bir sofaya, kimi alabildiğine geniş, ferah bir avluya. Hayat köşkünün mekânlarıdır bunlar.
Kimine fazla büyük gelir, kimine iyice dar. Kimi kapı da vardır ki, onu açınca bir köprü çıkar. Bu köprü hayat yolunun üzerindeki sayısız ve de çoğu dipsiz uçurumu aşmaya yarar. Kimi bu kapıyı açınca pek bir korkar. Hem de öyle korkar ki; onu açtığı gibi hemen kapatır. Kimi de nimet, ikram bilir bulduğu köprüyü, Yaradanına sığınıp üzerinden geçer. Ömrü, azmi, gayreti ve dahi cesareti nispetinde nasibine doğru yürür.
Bâtın kapılara gelince; onların anahtarları aramakla bulunmaz asla. Zira o anahtarla münhasıran Zat-i Kibriyanın Yed-i kudretindedir. Ancak O, dilediğinde açar o kapıları, ikram ve ihsanda bulunur kendi katından. Ve yine ancak O, dilemedikçe asla açılmaz, açılamaz o kapılar. Bazen de açtığı gibi kapatır onları, kul liyakat kesbetmeyince.
Batın kapılarının açılmasına liyakat ise, o makama erme niyaz ve talebinden değil- hâşâ- Hak Teâlâya kulluk makamının haddini her nefes alıp verişinde alabildiğine bilmek ve gözetmekten geçer ancak. Bu da maddi ve manevi varlığının her zerresiyle, gözün başka bir şey görmemecesine, aklın başka hiçbir şey bilmemecesine, gönlün başka hiçbir şey çekmemecesine, pak ve kavi, diri ve müteyakkız bir şuurla teslim olmaktır O Rabbül Alemine!
Aşk Düşünce Yollara Ktb.dan
Kimine fazla büyük gelir, kimine iyice dar. Kimi kapı da vardır ki, onu açınca bir köprü çıkar. Bu köprü hayat yolunun üzerindeki sayısız ve de çoğu dipsiz uçurumu aşmaya yarar. Kimi bu kapıyı açınca pek bir korkar. Hem de öyle korkar ki; onu açtığı gibi hemen kapatır. Kimi de nimet, ikram bilir bulduğu köprüyü, Yaradanına sığınıp üzerinden geçer. Ömrü, azmi, gayreti ve dahi cesareti nispetinde nasibine doğru yürür.
Bâtın kapılara gelince; onların anahtarları aramakla bulunmaz asla. Zira o anahtarla münhasıran Zat-i Kibriyanın Yed-i kudretindedir. Ancak O, dilediğinde açar o kapıları, ikram ve ihsanda bulunur kendi katından. Ve yine ancak O, dilemedikçe asla açılmaz, açılamaz o kapılar. Bazen de açtığı gibi kapatır onları, kul liyakat kesbetmeyince.
Batın kapılarının açılmasına liyakat ise, o makama erme niyaz ve talebinden değil- hâşâ- Hak Teâlâya kulluk makamının haddini her nefes alıp verişinde alabildiğine bilmek ve gözetmekten geçer ancak. Bu da maddi ve manevi varlığının her zerresiyle, gözün başka bir şey görmemecesine, aklın başka hiçbir şey bilmemecesine, gönlün başka hiçbir şey çekmemecesine, pak ve kavi, diri ve müteyakkız bir şuurla teslim olmaktır O Rabbül Alemine!
Aşk Düşünce Yollara Ktb.dan