KAMULAŞTIRMA • GERİ ALIM DAVASI
Taraflar arasındaki "Yargılamanın Yenilenmesi Yoluyla Taşınma*zın İadesi ve Tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kü*çükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair veri*len 24.12.2002 gün ve 1993/1025 E. 1995/969 K. sayılı kararın incelen*mesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Da*iresinin 07.04.2003 gün ve 2003/2842*4964 sayılı ilamı ile;
(...Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 23. maddesi uyarınca kamulaştırılan taşınmazın iade*i muhakeme yoluyla geri alınması istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare ve*kilince temyiz edilmiştir.
Kamulaştırma Kanununun 23. maddesinde kamulaştırmayı yapan idarece kamulaştırma amacına uygun hiçbir işlem ve tesisat yapılmaz ve*ya kamu yararına yönelik bir ihtiyaca tahsis edilmeyerek taşınmaz mal ol*duğu gibi bırakılırsa mal sahibinin taşınmazı geri alabileceği öngörülmüş*tür.
Dosyada mevcut Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1993/1025 Esas ve 1993/969 Karar sayılı dava dosyasında, davacının bu geri alım hakkına dayanarak açtığı davanın reddedildiği ve bu red ka*rarının da 13.3.1997 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taşınmazların sa*hibi olan davacının kesinleşen bu red kararından sonra iade*i muhakeme yoluyla geri istemesi HUMK’un 445. maddesinde yazılı hususlardan hiçbi*risine uymadığından davanın reddi yerine, kabulüne karar verilmesi, doğ*ru görülmemiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnil*miştir.
TEMYİZ EDEN: Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Dava, kamulaştırılan taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Yasası*nın 23. maddesi uyarınca yargılamanın yenilenmesi yolu ile geri alınma*sı istemine ilişkindir.
Davacı, davalı Milli Savunma Bakanlığı tarafından kamulaştırılan Küçükçekmece ilçesi, İkitelli Köyü 108, 110, 112, 117 ve 2320 parsel sa*yılı taşınmazlarının askerî tatbikat ve atış alanı olarak kullanılmak üzere kamulaştırıldığını, ancak bu taşınmazların kamulaştırma amacı yönünde kullanılmadığını, bu nedenle Kamulaştırma Yasasının 23. maddesi uya*rınca açtığı davanın, davalı idarenin davaya konu taşınmazların kamu*laştırma amacı doğrultusunda kullandığını bildiren yazısı dayanak alına*rak reddedilip Yargıtay on******* geçerek kesinleştiğini, ancak yıllar sonra aynı yerde Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 29.11.1995 gün ve 1993/1025 Esas 1995/969 K. sayılı ilamı ile aynı za*manda ve aynı amaçla kamulaştırılan taşınmazların kamulaştırılmasın*dan vazgeçildiğini öğrendiğini, davalı idarenin emsal dosyadaki belgelere göre 2320 numaralı parselin kamulaştırmasından da vazgeçmiş ve bazı taşınmazların önceki maliklerine iade edilmiş olduğunu, davalının kendi*lerinin bu bilgiye ulaşmasını engellediğini, önceki mahkemenin hükmü*ne dayanak aldığı, idarenin 15.10.1995 tarihli yazısının gerçeği yansıt*madığını ileri sürerek, yargılamanın yenilenmesi yoluyla Kamulaştırma Yasasının 23. maddesine göre dava konusu taşınmazların kendisine ia*desine karar verilmesini istemiştir.
Davalı idare, davada yargılamanın yenilenmesi nedenlerinin bulun*madığını, dava konusu taşınmazın arsa ofisine tahsis edilene kadar ka*mulaştırma amacı doğrultusunda kullanıldığını ileri sürerek davanın red*dini istemiştir.
Mahkemenin, dava konusu yerde bulunan ve aynı amaçla kamulaş*tırılan diğer tüm taşınmazların içerisinde yer aldığı 2663 sayılı parselin, ihtiyaç kalmayan taşınmazların satışını düzenleyen 189 sayılı kanuna gö*re satılması nedeniyle, burada bulunan diğer parsellerin kamulaştırma*sının durdurulduğu ve daha sonra kamulaştırmadan vazgeçildiği, bir kı*sım taşınmazların sahiplerine iade edildiği, davacının ise bu belgelere te*sadüfen ulaştığı, iade koşullarının ve yargılamanın yenilenmesi koşulla*rının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin olarak kurduğu hü*küm, özel dairece yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmuş mahkeme ön*ceki kararında direnmiştir.
Uyuşmazlık, somut olayda HUMK m. 445'de öngörülen yargılamanın yenilenmesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplan*maktadır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; dava konusu 9 pafta 108, 110, 112, 117 ve 43 pafta 2320 parsel nolu taşınmazlar ile başka kişilere ait bir çok parselin, davalı idarece atış alanı olarak kullanılmak üzere Aralık 1983'de kamulaştırdığı, 19.07.1984 tarihinde davacı tarafından ferağ verilmek suretiyle davalı idare adına tapuya kaydedildiği, takdir edilen bedelin ar*tırımı için açılan davada kısmen kabul edilerek bedelin kesinleştiği ve bu davanın görülmesi sırasında kamulaştırılan parsellere ait bilgi ve krokile*rin dosyaya gönderildiği anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından 15.07.1993 tarihinde dava konusu taşınmazların davalı idarece kamulaştırma amacına uygun şekilde atış alanı olarak kul*lanılmadığı, olduğu gibi bırakıldığı iddiası ile Küçükçekmece 2.Asliye Hu*kuk Mahkemesinde geri alım davası açılmış ise de, mahkemece taşınmaz*ların atış alanı olarak kullanıldığı, ayrıca atış alanı ve gümrük alanı ola*rak kullanılması halinde her hangi bir tesis yapılmasının gerekmediği ge*rekçesi ile, 1993/1025 Esas ve 1995/969 Karar sayılı ilamı ile, bu dava reddedilmiş ve Yargıtay denetiminden geçerek 13.03.1997 tarihinde ke*sinleşmiştir.
Yargılamanın iadesi olağanüstü bir kanun yoludur ve sebepleri HUMK’un 445. maddesinde sınırlı (tahdidi) olarak sayılmıştır. Bu sayı*lanlar dışındaki bir nedenle yargılamanın iadesi talep edilemez. (YHGK.17.04.1996 gün ve 1996/10*112*282 sayılı ilamı). Davacı da HUMK’nun 445'de sayılan sebeplerden 1 nolu bente dayanmıştır.
Yargılamanın yenilenmesi, bazı ağır yargılama hatalarından ve eksik*liklerinden dolayı, maddi anlamda kesin hükmün ortadan kaldırılmasını ve daha önce kesin hükme bağlanmış olan bir dava hakkında yeniden yargılama ve inceleme yapılmasını sağlayan olağanüstü bir kanun yolu*dur. Dolayısıyla yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurabilmesi için ön*celikle hükmün kesinleşmiş olması şarttır.
Yargılamanın yenilenmesi nedenleri şunlardır;
1*Yeni bir senet veya belgenin ele geçirilmiş olması (HUMK’un 445/1).
Davacı bu bente dayandığından, bu bendi daha yakından incelemek*te yarar bulunmaktadır. Yeni bir senet ya da belgenin ele geçirilmiş olma*sının yargılamanın yenilenmesi nedeni olabilmesi için, aşağıdaki koşulla*
rın tümünün birlikte gerçekleşmesi gerekir. Buna göre;
a) Bu senet yada belgenin davaya bakıldığı sırada mevcut olması,
b) Yeni ele geçirilmiş olan senet veya belgenin, hükmü etkileyecek ni*
telikte olması,
c) Bu senet veya belgenin hükmün verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması,
d) Bu yeni senet veya belgenin yargılama sırasında bir zorlayıcı ne*denden (mücbir sebep) veya lehine hüküm verilen tarafın eyleminden do*layı elde edilememiş olması,
e) Yargılamanın yenilenmesini isteyen tarafın bu senet veya belgeyi yargılama sırasında elde edememesinde kusurlu olmaması gereklidir.
Buna göre, kendi kusuru ile bu senet veya belgeyi yargılama sırasın*da elde edememiş ve mahkemeye vermemiş olan taraf yargılamanın yeni*lenmesi isteminde bulunamaz.
2*Hükme esas alınan senedin sahte olduğunun bir mahkeme hük*mü ile saptanmış olması (HUMK’un 445/2.)
3*Hükme esas alınan bir ilamın kesin hükümle ortadan kaldırılmış
olması (HUMK’un 445/3).
4*Tanığın yalan tanıklıktan dolayı mahkum olması (HUMK 445/4.)
5*Bilirkişinin gerçeğe aykırı rapor vermekten mahkum edilmiş olma*
sı (HUMK m.445/5).
6*Karşı tarafın yalan yeminden dolayı mahkum edilmiş olması (HUMK’un 445/6).
7*Karşı tarafın hükme etkili hile kullanmış olması (HUMK m.445/7)
8*Vekil veya mümessil olmayan kişilerin huzuru ile davanın görül*müş olması (HUMK m.445/8).
9*Davaya bakması yasak olan hâkimin hüküm vermiş olması (HUMK m.445/9).
10*Bir dava hakkında birbirine aykırı iki hüküm bulunması (HUMK m.445/10) gerekir. (Prof. Dr. Baki Kuru Hukuk Muhakemeleri Usulü 6.Bas*kı Cilt 5. 2001 sayfa: 5164 vd).
Bu durumda, davacının yargılamanın iadesi talebinin kabul edilmesi mümkün değildir. Şöyle ki;
Somut olaya baktığımızda; 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 23/3. maddesine göre aynı amacın gerçekleşmesi için birden fazla taşın*maz mal birlikte kamulaştırıldığı takdirde bu taşınmaz malların duru*mun bir bütün oluşturduğu kabul edilerek, geri alma hakkı buna göre değerlendirilir. Davacının açtığı bedel artırma davasında dava konusu ta*şınmazların dışında davalı idarece atış alanı olarak kullanmak gayesi ile başka şahıslara ait parsellerinde kamulaştırıldığı konusunda bilgi ve bel*ge vardır. Zaten bu konu davacının da kabulündedir. Davacının geri alım davası açarken, diğer kamulaştırılan parsellerin son durumunu da öğ*renmesi gerekirdi. Zira geri alma davasını açma süresi bu parsellerden kamulaştırması ve bedeli en son kesinleşen parselin kesinleşme tarihin*den itibaren hesaplanır. Bu hazırlıklar yapılmadan açılan davanın hak düşürücü süreden reddedilme ihtimali mevcuttur. Bu itibarla, diğer araş*tırmaların yanında, Tapu Sicil Müdürlüğünden bu parseller hakkında bilgi almak gerekir. TMK’nın 1020 (eski 928) maddesine göre tapu sicili herkese açıktır. İlgisi olduğunu ispat eden herkes gerekli bilgi ve belgele*rin kendisine gösterilmesini veya bunların örneklerinin verilmesini iste*yebilir. Kimse tapu sicilindeki bir kaydı bilmediğini ileri süremez. Davacı*nın da açacağı geri alma davasından bahsederek bu belgelere ulaşması mümkün olup, davasını açmadan bunu başaramaması durumunda bile, dava açtığında, henüz davanın başında mahkemeden bunu talep ederek, yine bu belgelere rahatlıkla ulaşabilmesi olanağı mevcuttu. Dosya kapsa*mından davacının bu tür bir araştırma yapmadığı anlaşılmaktadır. Bu iti*barla yargılama sırasında davacının bu belgelere ulaşmasını engelleyen zorlayıcı nedenden bahsetmek mümkün değildir. Bu belgelere ulaşama*masında davalı idarenin bir eylemi de söz konusu değildir.
Öte yandan, davacının bahsettiği belgeler HUMK’un 445/1 de ifade edilen nitelikteki belgelerden de değildir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanu*nunun 22. maddesine göre, kamulaştırmanın ve bedelinin kesinleşme*sinden sonra taşınmaz malların kamulaştırma amacına veya kamu yara*rına yönelik her hangi bir ihtiyaca tahsisi lüzumu kalmaması halinde, keyfiyet idarece mal sahibi veya mirasçılarına 7201 sayılı Tebligat Yasası hükümlerine göre duyurulur. Ancak, burada idare bu şekilde hareket et*meye zorlanamaz. Davacının emsal gösterdiği ÖT, idareye müracaat ede*
rek taşınmazı iade almış ise de, davacının açtığı davada idare iadeye ya*naşmamıştır.
Kamulaştırmadan vazgeçmeye gelince;
2942 sayılı Yasasının 21. maddesine göre idare ancak kamulaştırma ve bedel kesinleşinceye kadar kamulaştırmadan vazgeçebilir. Olayımızda olduğu gibi daha sonra kamulaştırmadan vazgeçilemez. Bu itibarla, dava konusu 2320 nolu parselin kamulaştırmasından da idarenin vazgeçmesi, teknik açıdan mümkün değildir.
Açıklanan nedenlerle, yargılamanın iadesi davasının Özel Dairenin kararında belirtildiği gibi reddedilmesi gerekirken mahkemece kabul ka*rarı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Direnme kararı bu nedenle bozul*malıdır.
SONUÇ: Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda ve Özel Dairenin bozma ilamında gösterilen nedenler*le ve HUMK’un 429. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.04.2004 gü*nünde oybirliği ile karar verildi.