T.C. DANIŞTAY KARARI – Yedinci Daire
Esas No : 1997/552
Karar No : 1998/505
Katma Değer Vergisi
Temyiz İsteminde Bulunan: Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına .......... Tır Gümrük Müdürlüğü
Karşı Taraf: .......... Sanayi Ticaret Turizm İnşaat Limited Şirketi
İstemin Özeti: .......... Tır Gümrük Müdürlüğünde tescilli 11.02.1993 gün ve 894 sayılı gümrük giriş beyannamesi kapsamında ithal olunan eşyanın faturasında gösterilen iskonto tutarının matraha ilavesi suretiyle yapılan ek katma değer vergisi tahakkukuna vaki itirazın reddine ilişkin işlemi; Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “İthalatta matrah” başlıklı 21. maddesinde ithalatta vergi matrahını oluşturan unsurların sayıldığı, aynı kanunun “Matraha dahil olmayan unsurlar” başlığını taşıyan 25. maddesinin (a) fıkrasında ise, teslim ve hizmet işlemlerinde fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen ticari teamüllere uygun miktardaki iskontoların, gümrük vergisi matrahına dahil edilemeyeceğinin sarih bir şekilde ifade edildiği; olayda, davacı şirket tarafından ithal olunan eşyalarla ilgili olarak, idare tarafından gerekli tespit ve muayeneler yapıldıktan ve beyanın doğruluğu kabul edildikten sonra, beyana göre tahakkuk ettirilen vergi ve resimlerin mükellefçe ödendiği, gümrük kontrolörünce sonradan yapılan inceleme üzerine düzenlenen raporda, faturada gösterilen iskontonun ticari teamüllere uygun olmadığı, bu nedenle, matraha ilave edilmelerinin önerilmesi nedeniyle uyuşmazlık konusu ek tahakkukun yapıldığının anlaşıldığı; ancak, gerek inceleme raporunda, gerekse idare tarafından verilen savunmalarda, ticari teamüllere göre iskonto miktarının ne olduğu veya ne olabileceği hususunda herhangi bir açıklama, ölçü veya miktar ortaya konulmadığı, zira, bu konuda belirleme yapmanın idarenin yetkisinde de olmadığı, iskontonun, alım-satıma taraf olanların serbestçe kararlaştırabilecekleri; yasalara uygun olarak düzenlenen belgelerde iskonto miktarının açıkça gösterilmesi halinde, aksi kanıtlanmadığı sürece buna itibar edilmesi gerektiği, olayda da, mükellef tarafından ibraz edilen belgelerdeki iskonto miktarının aksi kanıtlanmadığı anlaşılmakla, söz konusu tutarın ithalde alınan katma değer vergisi matrahına ilavesi suretiyle yapılan ek tahakkukta, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 25. maddesi hükmü karşısında isabet görülmediği gerekçesiyle iptal eden Ankara 7.Vergi Mahkemesinin 22.11.1996 günlü, E:1995/267, K:1996/1341 sayılı kararının; eşya faturasında gösterilen ve mükellef tarafından gümrük vergisi matrahına ilave edilen iskonto tutarının, katma değer vergisi matrahına da ilavesinin Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “İthalatta matrah” başlıklı 21. maddesi hükmü gereği olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimim Selman AYDIN’ın Düşüncesi: Uyuşmazlık, davacı şirket tarafından ithal edilen eşyaya ait faturada gösterilen ve mükellefçe gümrük vergisi matrahına ilave edilen iskontonun, katma değer vergisi matrahına ilave edilmediğinin saptanması üzerine yapılan ek tahakkuktan kaynaklanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “İthalatta matrah” başlıklı 21. maddesinin (a) bendinde, “ithal edilen malın gümrük vergisine esas olan kıymeti” ithalatta katma değer vergisinin matrahını oluşturan unsurlardan biri olarak sayılmış, madde hükmünde, matraha dahil olmayan unsurlar belirtilmiştir.
İthal edilen malın gümrük vergisi tarhına esas olan kıymetin tespitine ilişkin kurallar ise, 1615 sayılı Gümrük Kanunu’nda düzenlenmiş olup, anılan kanuna göre belirlenen gümrük vergisi tarhına esas kıymetin, aynen, ithalde alınan katma değer vergisi matrahına dahil edilmesi, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 21. maddesinin yukarıda açıklanan (a) fıkrası hükmü gereğidir. Anılan maddede yalnızca vergi matrahına dahil olan unsurlar sayılmış, matraha dahil olmayan unsurlar, dolayısıyla da iskontolar hakkında herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Zira, ithale konu eşya faturasında gösterilen iskontonun kabul edilip edilmeyeceği ya da hangi oran veya miktara kadar kabul edilebileceği hususları, tümüyle ithale konu eşyanın gümrük vergisine esas kıymetinin tespitine yönelik olup, yukarıda da açıklandığı gibi, bu konuda ortaya çıkan ihtilafların, gümrük mevzuatı çerçevesinde çözümlenmesi gerekmektedir.
Olayda ise, faturada gösterilen iskontonun ithale konu eşyanın gümrük vergisine esas kıymetine ilave edilip edilemeyeceği konusunda taraflar arasında herhangi bir ihtilaf bulunmadığından, anılan iskonto tutarının ithalde anılan katma değer vergisi matrahına ilave edilmesi suretiyle ek tahakkuk yapılmasında kanuna aykırılık bulunmamaktadır.
Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 25. maddesinin (a) fıkrasında yer alan, “teslim ve hizmet işlemlerinde fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen ticari teamüllere uygun miktardaki iskontolar”ın matraha dahil olmadığı yolundaki hüküm ise, yurt içi teslimlere konu emtianın vergi matrahının tespitinde de uygulanması mümkün değildir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz istemini kabulü ile, ek tahakkukun terkini yolundaki mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Yavuz YOKLAMACIOĞLU’nun Düşüncesi: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1.fıkrasında; temyiz incelemesi sonunda Danıştay’ın; a)Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b)Hukuka aykırı karar verilmesi, c)Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı öngörülmüştür.
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen hususlar, yukarıda belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymadığı gibi, mahkeme kararının dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, bu kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte de görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, davacı şirket tarafından ithal olunan eşyanın faturasında gösterilen iskontonun, mükellefçe gümrük vergisi matrahına dahil edilmekle birlikte, ithalde alınan katma değer vergisi matrahına dahil edilmediği hususunun gümrük kontrolörünce yapılan inceleme sırasında tespiti üzerine, söz konusu iskonto tutarının katma değer vergisi matrahına ilavesi suretiyle ek tahakkuk yapılamasından kaynaklanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “İthalde matrah” başlıklı 21. maddesinde; “İthalde verginin matrahı aşağıda gösterilen unsurların toplamıdır” denildikten sonra, (a) bendinde; “ithal edilen malın gümrük vergisi tarhına esas olan kıymeti” ithalatta katma değer vergisinin matrahını oluşturan unsurlardan biri olarak sayılmıştır.
İthal edilen malın gümrük vergisi tarhına esas olan kıymetinin tespitine ilişkin kurallar ise, 1615 sayılı Gümrük Kanunu’nda düzenlenmiş olup, anılan kanuna göre belirlenen gümrük vergisi tarhına esas kıymetin, aynen, ithalde alınan katma değer vergisi matrahına dahil edilmesi, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 21. maddesinin yukarıda açıklanan (a) fıkrası hükmü gereğidir. Anılan maddede, yalnızca vergi matrahına dahil olan unsurlar sayılmış, matraha dahil olmayan unsurlar, dolayısıyla da iskontolar hakkında herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Zira, ithale konu eşya faturasında gösterilen iskontonun kabul edilip edilmeyeceği ya da hangi oran veya miktara kadar kabul edilebileceği hususları, tümüyle, ithale konu eşyanın gümrük vergisine esas kıymetin tespitine yönelik olup, yukarıda açıklandığı gibi, bu konuda ortaya çıkan ihtilafların, gümrük mevzuatı çerçevesinde çözümlenmesi gerekmektedir.
Olayda ise, faturada gösterilen iskontonun ithale konu eşyanın gümrük vergisine esas kıymetine ilave edilip edilmeyeceği konusunda taraflar arsında herhangi bir ihtilaf bulunmadığından, iskonto tutarının ithalde alınan katma değer vergisi matrahına ilave edilmesi suretiyle ek tahakkuk yapılmasında kanuna aykırılık bulunmamaktadır.
Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 25. maddesinin (a) fıkrasında yer alan, “teslim ve hizmet işlemlerinde fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen ticari teamüllere uygun miktardaki iskontolar”ın matraha dahil olmadığı yolundaki hüküm ise, yurt içi teslimlere konu emtianın vergi matrahı tespitine yönelik olup, söz konusu hüküm, ithalde alınan katma değer vergisi matrahının tespitinde de uygulanması mümkün değildir.
Bu itibarla, yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurulmak suretiyle bir karar tesisi gerekirken, ek tahakkuka vaki itirazın reddine ilişkin işlemin yazılı gerekçeyle iptali yolunda verilen mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüne; mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 18.02.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.
Esas No : 1997/552
Karar No : 1998/505
Katma Değer Vergisi
Temyiz İsteminde Bulunan: Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına .......... Tır Gümrük Müdürlüğü
Karşı Taraf: .......... Sanayi Ticaret Turizm İnşaat Limited Şirketi
İstemin Özeti: .......... Tır Gümrük Müdürlüğünde tescilli 11.02.1993 gün ve 894 sayılı gümrük giriş beyannamesi kapsamında ithal olunan eşyanın faturasında gösterilen iskonto tutarının matraha ilavesi suretiyle yapılan ek katma değer vergisi tahakkukuna vaki itirazın reddine ilişkin işlemi; Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “İthalatta matrah” başlıklı 21. maddesinde ithalatta vergi matrahını oluşturan unsurların sayıldığı, aynı kanunun “Matraha dahil olmayan unsurlar” başlığını taşıyan 25. maddesinin (a) fıkrasında ise, teslim ve hizmet işlemlerinde fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen ticari teamüllere uygun miktardaki iskontoların, gümrük vergisi matrahına dahil edilemeyeceğinin sarih bir şekilde ifade edildiği; olayda, davacı şirket tarafından ithal olunan eşyalarla ilgili olarak, idare tarafından gerekli tespit ve muayeneler yapıldıktan ve beyanın doğruluğu kabul edildikten sonra, beyana göre tahakkuk ettirilen vergi ve resimlerin mükellefçe ödendiği, gümrük kontrolörünce sonradan yapılan inceleme üzerine düzenlenen raporda, faturada gösterilen iskontonun ticari teamüllere uygun olmadığı, bu nedenle, matraha ilave edilmelerinin önerilmesi nedeniyle uyuşmazlık konusu ek tahakkukun yapıldığının anlaşıldığı; ancak, gerek inceleme raporunda, gerekse idare tarafından verilen savunmalarda, ticari teamüllere göre iskonto miktarının ne olduğu veya ne olabileceği hususunda herhangi bir açıklama, ölçü veya miktar ortaya konulmadığı, zira, bu konuda belirleme yapmanın idarenin yetkisinde de olmadığı, iskontonun, alım-satıma taraf olanların serbestçe kararlaştırabilecekleri; yasalara uygun olarak düzenlenen belgelerde iskonto miktarının açıkça gösterilmesi halinde, aksi kanıtlanmadığı sürece buna itibar edilmesi gerektiği, olayda da, mükellef tarafından ibraz edilen belgelerdeki iskonto miktarının aksi kanıtlanmadığı anlaşılmakla, söz konusu tutarın ithalde alınan katma değer vergisi matrahına ilavesi suretiyle yapılan ek tahakkukta, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 25. maddesi hükmü karşısında isabet görülmediği gerekçesiyle iptal eden Ankara 7.Vergi Mahkemesinin 22.11.1996 günlü, E:1995/267, K:1996/1341 sayılı kararının; eşya faturasında gösterilen ve mükellef tarafından gümrük vergisi matrahına ilave edilen iskonto tutarının, katma değer vergisi matrahına da ilavesinin Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “İthalatta matrah” başlıklı 21. maddesi hükmü gereği olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimim Selman AYDIN’ın Düşüncesi: Uyuşmazlık, davacı şirket tarafından ithal edilen eşyaya ait faturada gösterilen ve mükellefçe gümrük vergisi matrahına ilave edilen iskontonun, katma değer vergisi matrahına ilave edilmediğinin saptanması üzerine yapılan ek tahakkuktan kaynaklanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “İthalatta matrah” başlıklı 21. maddesinin (a) bendinde, “ithal edilen malın gümrük vergisine esas olan kıymeti” ithalatta katma değer vergisinin matrahını oluşturan unsurlardan biri olarak sayılmış, madde hükmünde, matraha dahil olmayan unsurlar belirtilmiştir.
İthal edilen malın gümrük vergisi tarhına esas olan kıymetin tespitine ilişkin kurallar ise, 1615 sayılı Gümrük Kanunu’nda düzenlenmiş olup, anılan kanuna göre belirlenen gümrük vergisi tarhına esas kıymetin, aynen, ithalde alınan katma değer vergisi matrahına dahil edilmesi, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 21. maddesinin yukarıda açıklanan (a) fıkrası hükmü gereğidir. Anılan maddede yalnızca vergi matrahına dahil olan unsurlar sayılmış, matraha dahil olmayan unsurlar, dolayısıyla da iskontolar hakkında herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Zira, ithale konu eşya faturasında gösterilen iskontonun kabul edilip edilmeyeceği ya da hangi oran veya miktara kadar kabul edilebileceği hususları, tümüyle ithale konu eşyanın gümrük vergisine esas kıymetinin tespitine yönelik olup, yukarıda da açıklandığı gibi, bu konuda ortaya çıkan ihtilafların, gümrük mevzuatı çerçevesinde çözümlenmesi gerekmektedir.
Olayda ise, faturada gösterilen iskontonun ithale konu eşyanın gümrük vergisine esas kıymetine ilave edilip edilemeyeceği konusunda taraflar arasında herhangi bir ihtilaf bulunmadığından, anılan iskonto tutarının ithalde anılan katma değer vergisi matrahına ilave edilmesi suretiyle ek tahakkuk yapılmasında kanuna aykırılık bulunmamaktadır.
Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 25. maddesinin (a) fıkrasında yer alan, “teslim ve hizmet işlemlerinde fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen ticari teamüllere uygun miktardaki iskontolar”ın matraha dahil olmadığı yolundaki hüküm ise, yurt içi teslimlere konu emtianın vergi matrahının tespitinde de uygulanması mümkün değildir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz istemini kabulü ile, ek tahakkukun terkini yolundaki mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Yavuz YOKLAMACIOĞLU’nun Düşüncesi: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1.fıkrasında; temyiz incelemesi sonunda Danıştay’ın; a)Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b)Hukuka aykırı karar verilmesi, c)Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı öngörülmüştür.
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen hususlar, yukarıda belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymadığı gibi, mahkeme kararının dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, bu kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte de görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, davacı şirket tarafından ithal olunan eşyanın faturasında gösterilen iskontonun, mükellefçe gümrük vergisi matrahına dahil edilmekle birlikte, ithalde alınan katma değer vergisi matrahına dahil edilmediği hususunun gümrük kontrolörünce yapılan inceleme sırasında tespiti üzerine, söz konusu iskonto tutarının katma değer vergisi matrahına ilavesi suretiyle ek tahakkuk yapılamasından kaynaklanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “İthalde matrah” başlıklı 21. maddesinde; “İthalde verginin matrahı aşağıda gösterilen unsurların toplamıdır” denildikten sonra, (a) bendinde; “ithal edilen malın gümrük vergisi tarhına esas olan kıymeti” ithalatta katma değer vergisinin matrahını oluşturan unsurlardan biri olarak sayılmıştır.
İthal edilen malın gümrük vergisi tarhına esas olan kıymetinin tespitine ilişkin kurallar ise, 1615 sayılı Gümrük Kanunu’nda düzenlenmiş olup, anılan kanuna göre belirlenen gümrük vergisi tarhına esas kıymetin, aynen, ithalde alınan katma değer vergisi matrahına dahil edilmesi, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 21. maddesinin yukarıda açıklanan (a) fıkrası hükmü gereğidir. Anılan maddede, yalnızca vergi matrahına dahil olan unsurlar sayılmış, matraha dahil olmayan unsurlar, dolayısıyla da iskontolar hakkında herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Zira, ithale konu eşya faturasında gösterilen iskontonun kabul edilip edilmeyeceği ya da hangi oran veya miktara kadar kabul edilebileceği hususları, tümüyle, ithale konu eşyanın gümrük vergisine esas kıymetin tespitine yönelik olup, yukarıda açıklandığı gibi, bu konuda ortaya çıkan ihtilafların, gümrük mevzuatı çerçevesinde çözümlenmesi gerekmektedir.
Olayda ise, faturada gösterilen iskontonun ithale konu eşyanın gümrük vergisine esas kıymetine ilave edilip edilmeyeceği konusunda taraflar arsında herhangi bir ihtilaf bulunmadığından, iskonto tutarının ithalde alınan katma değer vergisi matrahına ilave edilmesi suretiyle ek tahakkuk yapılmasında kanuna aykırılık bulunmamaktadır.
Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 25. maddesinin (a) fıkrasında yer alan, “teslim ve hizmet işlemlerinde fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen ticari teamüllere uygun miktardaki iskontolar”ın matraha dahil olmadığı yolundaki hüküm ise, yurt içi teslimlere konu emtianın vergi matrahı tespitine yönelik olup, söz konusu hüküm, ithalde alınan katma değer vergisi matrahının tespitinde de uygulanması mümkün değildir.
Bu itibarla, yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurulmak suretiyle bir karar tesisi gerekirken, ek tahakkuka vaki itirazın reddine ilişkin işlemin yazılı gerekçeyle iptali yolunda verilen mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüne; mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 18.02.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.