h.i.m.e.s.54
Kayıtlı Üye
İnternetin can alıcı konusu olan ''aşk'' a geldi sıra.
İnternette aşk,kimi zaman iyi şekilde sonuçlanmış olsa da genellikle sağlam temeller üzerine oturtulmuş bir eylem olmadığı için hüsranla ya da rezillikle biter.
İnsan internette nasıl aşık olur.Benim bugüne dek gördüğüm kadarıyla insanlar internette ''3'' bilemedin ''5'' günde körkütük,ölümüne aşık olabiliyorlar.Nasıl mı?
Kahramanlarımız internetin herhangi bir ortamında selamlaşıyor,tanışıyor ve biraz sohbet ederek samimi oluyorlar.Kendilerini iki dakikada yeni tanıştıkları birine bağlayabiliyorlar.Daha kim olduğunu bilmeden,neyin nesi olduğunu anlamadan,tamamiyle rol,avuntu ve zaman geçirme adına yapılıyor denilebilecek bir ''ilişki'' ye başlıyorlar.
İnternet aşkı,hemen olanlar,biraz beklenip olanlar ve gerekli bir zamandan sonra olanlar(düzgün,gerçek,samimi olanı) diye üç bölüme ayrılıyor bana göre.Burada birinci kısımdaki insanlar,zaten interneti sevgili,yavuklu bulmak için kullanan insanlar oluyorlar.biraz bekleyip ilişkiye başlayanlar ise ''yeter artık bekledim işte,artık ilişkiye başlasak saçma bir ilişki damgası yemeyiz'' diye düşünenler yani birincilerden pek fark yok.üçüncüler ise internet ortamını gayet saf,temiz iyi bir niyetle kullanırken,gerçekten samimi bulduğu,çekici bulduğu ve güvendiği bir insanla karşılaşıp,kendine yakın hissetmesiyle başlıyor.
Bu üç çeşit insanımızın internet kullanımında da fark bulunuyor.Örneğin birinci çeşitimiz,internette tüm karşı cinslerine karşı sempatik davranma,hoş görünmeye çalışma,samimi olma çabalarında bulunur.Bu arkadaşlarımız kendilerini gerçek bir sanal aşk yaşıyorum diye avuturlarken,aynı zamanda yeni tanıştıkları ve diğer karşı cinslerlede alakalarını kesmez,samimi olmaya çalışır ve ''belki onu da ayarlarım'' şeklinde düşünürler.
Maalesef sanal dünya şuan bu tarz insanlarla dolup taşmaktadır.Sanal aşkı çocuk oyuncağı zanneden,samimi hislere gerek duymadan tanıştıkları insanlarla özel şeyler yaşayıp,aşığım diyen karaktersiz insanlarla doludur.Bilinmelidir ki aşkın gerçeğide sanalıda emek gerektiren,emekler boşa harcandığında acı çektiren bir eylemdir.Bu eyleme kalkışılırken düzgünce düşünülmeli,olgun kararlar verilmeli,samimi hislere sahip olunmayan insanlara rol gereği ''aşkım,bitanem,herşeyim'' ve benzeri şeyler söylenmemelidir.Sonunda acı çeken yine iki taraf olur çünkü rol olduğu birgün mutlaka anlaşılacaktır.
Bir de şu tip insanlar vardır ki bunların ikiside bilirler boş bir iş yaptıklarını.o ona aşkım der o ona bitanem der ama ikiside bilirlerki bu ısmarlama bir ilişkidir.Sanalın büyüsüne kapılmış iki iradesizin ''saldım çayıra mevlam kayıra'' deyişidir.İki tarafta ''oh be buldum yine bitane'' diyerek işe başlarlar ve günlerce haftalarca devam ederler.sonucu yine boştur,bomboştur çünkü roldür.Mutluluk oyunudur.
Tabi bu işin sonunda görüşenler,görüştüklerinde saf,temiz duygularla vakit geçirenler olduğunu gözardı edemeyiz.evlilikler ve uzun süreli düzgün beraberliklerde vardır.Zaten öyle olduğunda,bu ilişkinin gerçek bir mahalle,okul,işyerinde tanışılan insanla yaşanan ilişkiden farkı kalmaz.herşey gerçek olmuştur.bunun olması içinde sanal ortamda gerçek,samimi hisler gereklidir.
Ben bunları neden yazıyorum? Günümüz gençliği,kendisini iki şekilde harap etmektedir.Birincisi şu meşhur ''online oyunlar'',diğeride ''iki günde bulunan'' sanal sevgililerdir.Bunlar insanlara zarar verir,kişilik bozukluğuna sebep olur,irade gelişimini ve ruh sağlığını bozar.Bunu okuyan bir insanın,artık internette 2 günde tanıştığı bir insana ''aşık oldum ya,deliriyorum buna,ölümüne seviyorum'' diyerek hem kendini hem karşısındakini kandırması zorlaşır çünkü bu yazı okuyan kişiye birşeyler öğretir.
Sanal aşk,kişilerin birbirlerini gerçekten tanıyabileceği zaman evresinde yaşandığı ve samimi hisler duyulduğu sürece gerçeğe dönüşür.Gerisi boştur,sadece resmine bakıp,''yakışıklıymış,güzelmiş e o zaman aşık olayım ya'' diyen bir insandan ne gerçek bir aşık olur ne de düzgün,hayırlı bir insan.dolayısıyla özellikle internet gençliğimiz bu konuda hassas olmalı,kendilerine karakterli ilişkiler kurmalıdırlar.İnternette aşk yok demiyoruz,sadece 2 günde aşık olunmaz diyoruz bu ortamda.
Yazımı bitirirken,benim gibi internet ortamında gerçek sevgiyi,güveni,saygıyı bulmuş ve ilerletmiş insanları tebrik ediyor,2 günlük rol aşklarıyla hem kendilerini hem karşısındakileri kandıranları kınayarak,böyle boş şeyleri bırakıp,kendilerini yetiştiren,etraflarına faydalı olan bireyler olmalarını diliyorum.
Biraz uzun bır yazı oldu ama tamamıyla okuyan olursa gercek duygularını uzunca yazmalarını ıstıyorum..
İnternette aşk,kimi zaman iyi şekilde sonuçlanmış olsa da genellikle sağlam temeller üzerine oturtulmuş bir eylem olmadığı için hüsranla ya da rezillikle biter.
İnsan internette nasıl aşık olur.Benim bugüne dek gördüğüm kadarıyla insanlar internette ''3'' bilemedin ''5'' günde körkütük,ölümüne aşık olabiliyorlar.Nasıl mı?
Kahramanlarımız internetin herhangi bir ortamında selamlaşıyor,tanışıyor ve biraz sohbet ederek samimi oluyorlar.Kendilerini iki dakikada yeni tanıştıkları birine bağlayabiliyorlar.Daha kim olduğunu bilmeden,neyin nesi olduğunu anlamadan,tamamiyle rol,avuntu ve zaman geçirme adına yapılıyor denilebilecek bir ''ilişki'' ye başlıyorlar.
İnternet aşkı,hemen olanlar,biraz beklenip olanlar ve gerekli bir zamandan sonra olanlar(düzgün,gerçek,samimi olanı) diye üç bölüme ayrılıyor bana göre.Burada birinci kısımdaki insanlar,zaten interneti sevgili,yavuklu bulmak için kullanan insanlar oluyorlar.biraz bekleyip ilişkiye başlayanlar ise ''yeter artık bekledim işte,artık ilişkiye başlasak saçma bir ilişki damgası yemeyiz'' diye düşünenler yani birincilerden pek fark yok.üçüncüler ise internet ortamını gayet saf,temiz iyi bir niyetle kullanırken,gerçekten samimi bulduğu,çekici bulduğu ve güvendiği bir insanla karşılaşıp,kendine yakın hissetmesiyle başlıyor.
Bu üç çeşit insanımızın internet kullanımında da fark bulunuyor.Örneğin birinci çeşitimiz,internette tüm karşı cinslerine karşı sempatik davranma,hoş görünmeye çalışma,samimi olma çabalarında bulunur.Bu arkadaşlarımız kendilerini gerçek bir sanal aşk yaşıyorum diye avuturlarken,aynı zamanda yeni tanıştıkları ve diğer karşı cinslerlede alakalarını kesmez,samimi olmaya çalışır ve ''belki onu da ayarlarım'' şeklinde düşünürler.
Maalesef sanal dünya şuan bu tarz insanlarla dolup taşmaktadır.Sanal aşkı çocuk oyuncağı zanneden,samimi hislere gerek duymadan tanıştıkları insanlarla özel şeyler yaşayıp,aşığım diyen karaktersiz insanlarla doludur.Bilinmelidir ki aşkın gerçeğide sanalıda emek gerektiren,emekler boşa harcandığında acı çektiren bir eylemdir.Bu eyleme kalkışılırken düzgünce düşünülmeli,olgun kararlar verilmeli,samimi hislere sahip olunmayan insanlara rol gereği ''aşkım,bitanem,herşeyim'' ve benzeri şeyler söylenmemelidir.Sonunda acı çeken yine iki taraf olur çünkü rol olduğu birgün mutlaka anlaşılacaktır.
Bir de şu tip insanlar vardır ki bunların ikiside bilirler boş bir iş yaptıklarını.o ona aşkım der o ona bitanem der ama ikiside bilirlerki bu ısmarlama bir ilişkidir.Sanalın büyüsüne kapılmış iki iradesizin ''saldım çayıra mevlam kayıra'' deyişidir.İki tarafta ''oh be buldum yine bitane'' diyerek işe başlarlar ve günlerce haftalarca devam ederler.sonucu yine boştur,bomboştur çünkü roldür.Mutluluk oyunudur.
Tabi bu işin sonunda görüşenler,görüştüklerinde saf,temiz duygularla vakit geçirenler olduğunu gözardı edemeyiz.evlilikler ve uzun süreli düzgün beraberliklerde vardır.Zaten öyle olduğunda,bu ilişkinin gerçek bir mahalle,okul,işyerinde tanışılan insanla yaşanan ilişkiden farkı kalmaz.herşey gerçek olmuştur.bunun olması içinde sanal ortamda gerçek,samimi hisler gereklidir.
Ben bunları neden yazıyorum? Günümüz gençliği,kendisini iki şekilde harap etmektedir.Birincisi şu meşhur ''online oyunlar'',diğeride ''iki günde bulunan'' sanal sevgililerdir.Bunlar insanlara zarar verir,kişilik bozukluğuna sebep olur,irade gelişimini ve ruh sağlığını bozar.Bunu okuyan bir insanın,artık internette 2 günde tanıştığı bir insana ''aşık oldum ya,deliriyorum buna,ölümüne seviyorum'' diyerek hem kendini hem karşısındakini kandırması zorlaşır çünkü bu yazı okuyan kişiye birşeyler öğretir.
Sanal aşk,kişilerin birbirlerini gerçekten tanıyabileceği zaman evresinde yaşandığı ve samimi hisler duyulduğu sürece gerçeğe dönüşür.Gerisi boştur,sadece resmine bakıp,''yakışıklıymış,güzelmiş e o zaman aşık olayım ya'' diyen bir insandan ne gerçek bir aşık olur ne de düzgün,hayırlı bir insan.dolayısıyla özellikle internet gençliğimiz bu konuda hassas olmalı,kendilerine karakterli ilişkiler kurmalıdırlar.İnternette aşk yok demiyoruz,sadece 2 günde aşık olunmaz diyoruz bu ortamda.
Yazımı bitirirken,benim gibi internet ortamında gerçek sevgiyi,güveni,saygıyı bulmuş ve ilerletmiş insanları tebrik ediyor,2 günlük rol aşklarıyla hem kendilerini hem karşısındakileri kandıranları kınayarak,böyle boş şeyleri bırakıp,kendilerini yetiştiren,etraflarına faydalı olan bireyler olmalarını diliyorum.
Biraz uzun bır yazı oldu ama tamamıyla okuyan olursa gercek duygularını uzunca yazmalarını ıstıyorum..