imamı şabiden düşündüren örnekler..

DiReNiS

Bayan Üye
"500 sahabe ile görüştüğü kaydedilen ve İmam-ı Azama da hocalık yapmış Kufe'nin meşhur alimi İmam-ı Şabi'nin hatıraları...





İmam-ı Şabi'den düşündüren örnekler...

AHMED ŞAHİN

500(Beş yüz) kadar sahabe ile görüştüğü kaydedilen, 104 tarihinde vefat etmiş olan Kûfe'nin meşhur alimi İmam-ı Şabi'nin hatıraları, düşünmeye değer önemli örneklerdir.
Bizzat aralarında bulunduğu büyüklerin, birbirlerine karşı gösterdikleri tarihî saygı, sevgi örneğini şöyle anlatır İmam-ı Azam'ın da hocası olan İmam-ı Şabi:
Kûfe'de bir cenaze namazındaydık. Ashabın ileri gelenleriyle zamanın alimlerinin de hazır bulunduğu cenazede, Resulüllah'ın (sas) amcasının oğlu Abdullah bin Abbas, vahiy kâtibi Zeyd bin Sabit, Hazreti Ömer'in meşhur hukukçusu Kadı Şüreyh de vardı. Namazdan sonra herkes birer ikişer vedalaşıp ayrılırken, ben de gidip vahiy kâtibi Zeyd bin Sabit'in atını getirerek binmesi için önüne çektim. Zeyd önüne gelmiş olan ata binmek üzere iken öteden gören Abdullah bin Abbas, koşarak geldi, Zeyd'in basacağı üzengiyi elleriyle tutarak bir hizmetçi gibi binmesine yardım etti. Bunu gören vahiy kâtibi, mahcubiyetle feryat etti: "Resulüllah'ın amcasının oğlu! Ne yapıyorsun, çek elini üzengiden! Senin bana hizmet etmenden ben utanırım!"

Abdullah bin Abbas'ın buna cevabı gönülden oldu:

- Biz Kur'an'a hizmet edenlere hizmet etmeyi görev biliriz!.. Bunun üzerine bindiği atın üstünden aşağı eğilerek: 'Elini uzat da bir bakayım!' diyen vahiy kâtibi Zeyd, üzengiyi tutan eli tutup kaldırarak dudaklarını yapıştırıp üç defa öptü: 'Biz de Resulüllah'ın Ehl-i Beyt'inin elini öpmeyi görev biliriz' karşılığını verdi. İki büyük zatın bu karşılıklı saygı ve sevgilerini geriden seyredenler söylendiler:

- Büyüklerin kıymetini yine büyükler bilir!.. Biri Resulüllah'ın (sas) vahiy kâtibi, diğeri de Resulullah'ın Ehl-i Beyt'inden amcasının oğlu. Evet, onlar toplum içinde böyle örneklik ettiler. Şimdikiler de birbirlerine karşı böylesine hürmetli ve saygılı örnekler veriyorlar mı acaba? Düşünülmeye değer bir durum doğrusu...

İmam-ı Şabi'nin Kadı Şüreyh ile olan bir hatırası da fevkalade düşündürücüdür... Kendisi şöyle anlatır meşhur Kadı Şüreyh ile olan bir sohbetini:

- Hazret-i Ömer'in (ra) baş kadısı Şüreyh ile beraberdim. Huzuruna davalı bir kadın gelip ağlamaya başladı. Şüreyh'in kulağına eğilerek; 'Bu kadın galiba suçsuz!' dedim. Bu defa Şüreyh de benim kulağıma eğilerek cevap verdi:

'Yusuf'u kuyuya atan kardeşleri de babalarına suçsuzluklarını ağlayarak anlatmışlardı, unutma! Kadı Şüreyh'i bir daha takdir ettim. Davaları görüntüye aldanmadan inceleyip hüküm veriyordu. Adamın biri bir gün Kûfe Mescidi'nin avlusunda Şabi'yi tenkit yağmuruna tuttu. Tenkitleri baştan sona sabırla dinleyen Şabi'nin cevabı en sonunda şundan ibaret oldu: "Söylediklerin bende varsa Allah beni affetsin; yoksa seni affetsin! Çünkü iftira etmiş olursun." Şabi, ilmi, sadece amel etmek için öğrenir, öğrettiklerine de amel etmeleri için öğretirdi. Bu konuda söyledikleri ise fevkalade mühimdi. Şöyle anlatıyordu öğrendiğiyle amel edenlerle etmeyenlerin sonunu: "Cennettekiler cehenneme giden tanıdıklarını görünce şaşırıp soracaklar: 'Biz sizden dinlediklerimizle Cennete geldik. Nasıl olur da siz Cehenneme gidersiniz?' Onların cevapları kısa olacaktır: 'Siz, bizden dinlediklerinizle amel ettiniz, biz ise size dinlettiklerimizle amel etmedik! Aramızdaki fark bundan ibarettir!"

Kendisine sorulan sorulara hemen cevap vermeyip önce düşünmeyi tercih eden Şabi, bu konuda da şöyle derdi: "Bilmediğine, bilmiyorum diyerek susan adamın kazandığı sevap, biliyorum diyerek konuşandan az değildir!.. Çünkü nefse en zor gelen şey, bilmiyorum diyebilmektir. Bilmiyorum diyen adam, en zoru başarmıştır. Kitaplık çaptaki bir sözü de şöyledir: "Unutmayınız; dostlarında ayıp arayan çok ayıp bulur; ama çok dost bulamaz

 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
bypuff
Geri
Üst