' Kontes..
Bayan Üye
Cümleler saklı parmak uçlarımda
Yüreğim; Eskitilmeyi kabullenmenin eşiğindeyken
Hırçın ezgiler çıkıyor kapalı kapılarımın aralığından
Asırlardır yüreğime cam kırığı gibi batıp duran
Cümleler saklı parmak uçlarımda
Sorgu meleklerinin sorgusundan bağırarak uyandığım kabusumsun
Halbuki bu siyah gölgeler arasında nasılda parlıyordun
Sanki meydan okuyordun içimde var ettiğim onca parçalanmış geçmişime
Şimdi sırtımda iyice ağırlaşan saplı bıçağından,
Sana okunuyor şiirlerim
Bir bir çıkarıp atıyorum üzerimden bana bıraktığın ne varsa
Geri çekiliyorum
Tek bir şiirimi bırakmayacağım göçerken
Oysa tek cümle yeterdi değil mi sevmelere
Artık ne yana koşsam,
Hep bir kuble ileride duruyor uçurum
Ben oyunu oynayamadım sevgilim
Direndikçe bittim
Odama vuran loş esaretinin uzayan gölgesinde,
Hayallerimi kısaltıyorum,
Uygun adım yanılgılarımla
Ne haykırışlar bitirdim,
Duvarları çatlamış odamda
Ve kaç gözleri yaşlı gömdüm sabrımın bağrına
Sen hiç anlayamadın.
Kibrit çöpünde hep kısayı çeken yaşamlarım oldu
Hep sınır noktasında durdu aşklarım
Dünya savaşları ateşledim sevginin bağrında
Sen hiç anlayamadın.
Bir hükmünle sürgün ettiğin yalnızlıktan,
Hangi gerçeğin penceresine vursam, yalana açılıdı kanatları,
Yalanmış
Ne sen Şirin gibi durabildin karşımda,
Ne ben Ferhat olabildim deldiğim dağlarla
Ama sen yaşa fazla geldiğim kalabalıklarında
Ben gecenin koynunda dolaşıyorum,
Kafamda çatışmalar
Geç gelen yağmurlarda ıslağım
Ne zaman kaçıp gitsem esaretinden,
Acı acı siren sesleri geliyor peşimden
Süngüler ve silahlar doğruluyor yüreğime
Satırları eksik bu ezginin
Bu türkü yüreksiz
Acımazsız kabuslara uyuyuyorum
Ama sen yaşa fazla geldiğim kalabalıklarında
Benim hayallerime pusu atılmış
Hendekler kazılmış uzun uzun
Haykırıyorum bu kabustan
Sussam, kelimelerin kalbinde canavar uyanır
Konuştuklarım az geldi
Şimdi haykırıyorum
Ben savaşarak yenildim
Paylaş iblislerle ganimetimi
Kalmadı verilecek hesabım.
Yüreğim; Eskitilmeyi kabullenmenin eşiğindeyken
Hırçın ezgiler çıkıyor kapalı kapılarımın aralığından
Asırlardır yüreğime cam kırığı gibi batıp duran
Cümleler saklı parmak uçlarımda
Sorgu meleklerinin sorgusundan bağırarak uyandığım kabusumsun
Halbuki bu siyah gölgeler arasında nasılda parlıyordun
Sanki meydan okuyordun içimde var ettiğim onca parçalanmış geçmişime
Şimdi sırtımda iyice ağırlaşan saplı bıçağından,
Sana okunuyor şiirlerim
Bir bir çıkarıp atıyorum üzerimden bana bıraktığın ne varsa
Geri çekiliyorum
Tek bir şiirimi bırakmayacağım göçerken
Oysa tek cümle yeterdi değil mi sevmelere
Artık ne yana koşsam,
Hep bir kuble ileride duruyor uçurum
Ben oyunu oynayamadım sevgilim
Direndikçe bittim
Odama vuran loş esaretinin uzayan gölgesinde,
Hayallerimi kısaltıyorum,
Uygun adım yanılgılarımla
Ne haykırışlar bitirdim,
Duvarları çatlamış odamda
Ve kaç gözleri yaşlı gömdüm sabrımın bağrına
Sen hiç anlayamadın.
Kibrit çöpünde hep kısayı çeken yaşamlarım oldu
Hep sınır noktasında durdu aşklarım
Dünya savaşları ateşledim sevginin bağrında
Sen hiç anlayamadın.
Bir hükmünle sürgün ettiğin yalnızlıktan,
Hangi gerçeğin penceresine vursam, yalana açılıdı kanatları,
Yalanmış
Ne sen Şirin gibi durabildin karşımda,
Ne ben Ferhat olabildim deldiğim dağlarla
Ama sen yaşa fazla geldiğim kalabalıklarında
Ben gecenin koynunda dolaşıyorum,
Kafamda çatışmalar
Geç gelen yağmurlarda ıslağım
Ne zaman kaçıp gitsem esaretinden,
Acı acı siren sesleri geliyor peşimden
Süngüler ve silahlar doğruluyor yüreğime
Satırları eksik bu ezginin
Bu türkü yüreksiz
Acımazsız kabuslara uyuyuyorum
Ama sen yaşa fazla geldiğim kalabalıklarında
Benim hayallerime pusu atılmış
Hendekler kazılmış uzun uzun
Haykırıyorum bu kabustan
Sussam, kelimelerin kalbinde canavar uyanır
Konuştuklarım az geldi
Şimdi haykırıyorum
Ben savaşarak yenildim
Paylaş iblislerle ganimetimi
Kalmadı verilecek hesabım.
Hüseyin Başar