karagümrük
Kayıtlı Üye
Türkiye'nin en renkli karakteri Yılmaz Vural'dan Gazete Habertürk'e olay yaratacak açıklamalar...
Süper Lig’in süper karakteri, yerinde duramayan, taklalar atan hocası... “Türkiye’nin Barcelona’sı biziz, Guardiola’yı ceplerimden çıkarırım” diyecek kadar iddialı. Daum’un İstiklal Marşı’nı okumasına “yalakalık” diyecek kadar da dürüst! Kasımpaşaspor’un hocası Yılmaz Vural isyanlarda!
Htspor'un haberine göre, Can Kozanoğlu'nun "Bu maçı alıcaz" kitabında yazar; "Kimi hoca geçimlidir, kimi hoca geçimsizdir. Kimisi sert görünür, yumuşaktır; kimisi sert görünür, kayadır. Hocalar genellikle şikâyetçilerdir, anlaşılmamış insanların kırıklığı içindedirler. En yakın dostları ise, iyi de geçinseler birbirlerine de girseler futbolculardır. Hocalarla topçular kader arkadaşıdır. Oradan buraya, buradan oraya gide gele, ine çıka bir hayat. Zaten bütün hocalar eski topçudur. Son duraktan, topçuluk hattının bittiği yerden aktarma bileti almışlardır." Sanki Yılmaz Vural'ı tarif eder bu cümleler. Yılmaz Vural, "Yazsam roman olur, acıklı bir film" olur dediği yolculuğunu işte böyle anlatır.
"FB'Yİ YENECEK MİSİNİZ" DE SORU MU?
KASIMPAŞASPOR SİZDEN, SİZ BURADAN OLMAKTAN MUTLU MUSUNUZ?
Çok. Çarşıda esnaf, taraftarların karşılamasına bakınca sanki onlar da mutlu gözüküyor. Kasımpaşaspor 89 yıllık bir takım, ama son altı ayına bakarsanız, medyada yer almadığı kadar yer alıyor. Demek ki bu takıma, ülke futboluna bir katkımız var. Ama tabii futbol neticeye çok bağlı bir olay.
GEÇENLERDE, "REZİL BİR OYUN" DEDİNİZ
Oyun 90 dakika; adam bir topa vuruyor, 40 metreden ötekinin sırtına çarpıyor, gol oluyor ve kaybediyorsunuz. Her işte hafta sonları dinlenilir, bizim işte bütün hafta çalışıyorsun, bir de her hafta sonu sınav veriyorsun. Ve kaybetmek hiç hoş olmuyor. Bu işin bilimsel bir tabanı, adaleti yok. Böyle olunca "Aa, ne güzel oyun" mu diyeceksiniz.
ADALETSİZLİĞİNİZDEN Mİ YORULDUNUZ
Bazen top, hakem, rakip takım, yöneticiler, oyuncular, seyirciler; kısacası kimin ne yapacağı belli olmuyor. Dünyanın en zor işi, insanla yapılan bir şeyin başında olmak. Ama "rezil" derken, sevdiğim işi de aşağılamıyorum.
BAŞBAKANIN DESTEĞİ VAR MI KASIMPAŞASPOR'A?
Stadımızın adı Recep Tayyip Erdoğan. Sağolsunlar, yarım yamalak da olsa bir tesisimiz var. 12 oda var, 27 kişiyiz. Yetersiz de olsa en azından böyle bir yeri medeniyete kavuşturmuş. Burada top oynamış. Buraya daha farklı bakıyor, ama müdahalesi yok. Hakem haksızlıklarına uğrayan, sahipsiz bir takım burası. Kendisini ne gördüm, ne konuştum. Ama kulübün bürokratik işlemleri daha kolay halloluyor, manevi desteği çok.
HAFTAYA SANKİ BAŞBAKAN DERBİSİ VAR. KASIMPAŞASPOR-FENERBAHÇE NE OLUR MAÇ?
GS hariç bütün takımları evinde yendik. Biz iyi oynayan bir takımıyız. Ayrıca, bu da soru mu?
SORUMSUZ DAVRANIRSAN DAYAĞI YERSİN
FUTBOL BİR ŞOVSA, SİZ DE ŞOVMEN MİSİNİZ?
Futbol sektöründe çalışanlar modern çağın gladyatörleridir. Bugün futbol ekonomisi 1 trilyon dolara geldi. Arkasında sponsorları, medyası var. İnanılmaz bir güç!
FUTBOLCULARINIZI BAZEN İTİP KAKIYORSUNUZ, BAZEN KUCAKLIYORSUNUZ. DÖVDÜĞÜNÜZ FUTBOLCU BİLE OLDU.
Eğitimde yalnız okşamak, sevmek yok. Sen insanlığını unutursan, sana insan gibi davranılmaz. Eğer bir maç oynayacaksan, o maçta sen sahadan sorumsuzca atılıyorsan, milyonlarca insan senden bir şey bekliyorsa, dayağı yersin. Bir-iki tane dövdüm, onlar da çok çileden çıkardı. Zaten bak, silinip gittiler. İnsan eğitmek kolay değil. Ben eğitici antrenör tipiyim. Yeri geldiğinde ağabey, baba olurum. Futbolcunun ruh halini parmak ucuyla hissederim.
SİZ FUTBOLCUDAN YANA MI, YÖNETİMDEN YANA MI TAVIR ALIRSINIZ?
Yönetim der ki, "İster döv, ister sev, ama ben kümede kalayım." Ya da şampiyon ol der. Bense yönetimle ters düşmek pahasına tavrımı hep futbolcudan yana koyarım.
DAUM YİYORSA GELSİN BURAYI ÇALIŞTIRSIN
"TÜRKİYE'NİN BARCELONA'SI BİZİZ" DEDİNİZ.
Barcelona'dan bir şey kopyaladığımız yok. Orada Guardiola diye bir arkadaş var, takımın altyapısından yetişme, onu antrenörlük bilgisi olarak sağ cebimden alır sol cebime koyarım. Ama, uyguladıkları oyun tarzı, felsefesi insanların görmek istedikleri bir felsefe. Çin'e kadar taraftarı var. Bana da, eğer riyakarlık yapmıyorlarsa, "Hocam Barcelona gibi oynuyor senin takım" diyorlar.
DÜNYA BARCELONA'YI KONUŞUYOR, AMA TÜRKİYE SİZİ KONUŞMUYOR.
Bu tiraj meselesi. Bizim konuşulmamız tirajı etkilemez. Sabaha kadar bizi yazsınlar, biz izlenmeyiz.
MAÇ SIRASINDA YAPTIĞINIZ HAREKETLER KARİYERİNİZİ ERKİLEMİŞ OLABİLİR Mİ?
Türkiye'ye ilk geldiğimde benim bu tavırlarımı yadırgayanlar 25 sene çektirdiler bana, şimdi "Yılmaz Hoca" gibi olmayanlara hocalık teklif etmiyorlar. Madem bunu kabul edecektin, 25 sene niye beklettin?
NEDEN MİLLİ TAKIMA SİZ ÇAĞIRILMIYORSUNUZ?
Sen Türkiye'de CV'yle iş yapıldığını, bir yere çağrıldığını gördün mü? İki üniversite bitirmişim. İddia ediyorum, dünyada benim yaptığım futbol eğitimini almış bir ikinci adam yoktur.
DAUM'LA DA AYNI OKULDAN MEZUNSUNUZ.
Adam geldi buraya 4 milyon Euro alıyor, biz geldik 400 milyar alıyoruz. Antep-Beşiktaş maçında takla attım diye büyük takımlar bana "Bunun davranışları çok hafif kalıyor" diye görev vermedi, adam kokain içiyor, ülkesi kovuyor, sen kabul ediyorsun. Senin ülkenin insanının anası ağlamış, gurbette kendi çamaşırını elde yıkamış, geçinmek için diskoteklerde fedailik yapmış, bu haksızlığa nasıl çıldırmazsın? Bana verilen değere bak, ona verilen değere bak. Gelsin burada yapsın bakalım aynı işi.
YAPAMAZ MI?
Yiyorsa gelsin! 30 sene Almanya'da çalıştım, ikinci üçüncü sınıf insan muamelesi gördüm. Onlar, bizim hıyarlar gibi alıp da yabancıyı başa getirmiyor ki orada. Kendi insanına sahip çıkıyor. Getirmez abi! Bizim burada ille bir grubun adamı olacaksın. Bizim gibi ülkelerde olur bu saçmalık!
YABANCI HOCALARLA DERDİNİZ NE?
Türkiye'de en gücüme giden şu; Kanuni Sultan Süleyman'dan kalma, yabancılara tanınan kapitulasyonlar var ya, o aynen devam ediyor. Buna çok üzülüyorum. Eğer bir Türk antrenör, yedi maç kazanamazsa, ona nasıl davranılıyorsa, ötekine de öyle davranılması lazım. Yabancıya sabırlı davranılmasının esprisi ne? Yabancı yalakalığı bu! Biz bu imkansızlıklarla büyük takımlara kafa tutuyorsak, büyük takımlarda neler yaparız onu bir düşünsünler.
PEKİ DAUM'DAN NE İSTİYORSUNUZ? GEÇENLERDE YALAKA DEDİNİZ.
Ona verilen değeri görünce sinirim bozuluyor. Almanların Türkleri ne kadar sevdiğini benden daha iyi kimse bilemez. Yapma bu kadar da oynama! Bizim insanımızın duygularıyla oynamasın. İstiklal Marşı'nı ben zor söylüyorum, o nasıl söylüyor? Ağzını oynatmakla olur mu? Hissetmek lazım. Burada biz Hakk'a tapan diyoruz, senin ne alakan var Hakk'a tapmakla bilmem ne? Samimi bulmuyorum.
EN VERİMLİ ÇAĞINDA ADAMA "PROSTATLI" DERLER...
KARİYERİNİZDE BÜYÜK TAKIMLAR YOK DİYE ÜZÜLÜYOR MUSUNUZ?
Türk insanı enternasyonal seviyede yetersiz diye Hiddink geldi. Federasyon yetkilisi çıktı; "Fatih Terim'den daha iyisi Türkiye'de yok, o yüzden Hiddink'i getiriyoruz" dedi. Şimdi bunu söyleyen adam; kendi kendini aşağılıyor. Futbol adamlarını eğiten sensin, bu senin kabahatin. Kaldı ki ben Türk antrenörü falan değilim. Avrupa'da yetişmiş bir Türk'üm ve Alman vatandaşıyım. Ama işte bizden faydalanmak istemiyorlar.
SİZE, TEKLİF GELMEZ Mİ ARTIK, O VAGON KAÇTI MI, ŞİMDİ SIRA ERTUĞRUL SAĞLAM GİBİ GENÇ JENERASYONUN MU?
Antrenörlüğün jenerasyonu diye bir şey yok. Bu meslekte 86 yılından beri durabilmek bir başarı. Ama bu da Türkiye'de yanlış yorumlanıyor. Adamı en verimli çağında alır prostatlı sınıfına koyarlar.
3 BÜYÜKLERDEN TEKLİF GELİRSE HANGİSİNE GİDERSİNİZ?
Fark etmez. Hangisi daha önce gelirse, ona giderim.
KAÇ YIL DAHA BU İŞİ YAPACAKSINIZ?
Sahnede öleyim derler ya, biz de sahalarda ölelim, süresi yok. Ama benim asıl istediğim bir takım sahibi olmak. Ben kendi kendimi kovayım, başkası kovmasın beni!
ÇOK ŞÜKÜR HOMOSEKSÜEL DEĞİLİM
AİLENİZ?
Eşim Almanya'da öğretmenlik yapıyor. İki oğlum Londra'da ekonomi okuyor. Burada ailemle yaşıyorum, babam 90 yaşında, babamla beraberim. Ben gidiyorum, eşim geliyor.
EN İSTİKRARLI AŞKINIZ KİM, FUTBOL MU, EŞİNİZ Mİ?
Şimdi eşim demezsem başıma dert aldıracaksın bana! Ama maalesef bizim işimiz ailenin önünde geldi. Tanrı her şeyi beraber vermiyor. Tabii ki üzülüyorum, çocukların büyümesini görmedim. Eşim sıkıntılarını paylaşamadı. 30 yıldır evliyiz, toplasan beş sene görmüşüzdür birbirimizi. Başarının hikâyesi çok acıklı! Koskocaman bir roman olur. Ama tercih edeceksin.
BİR MAÇTA DA OĞLUNUZ YARALANMIŞ DEĞİL Mİ?
89 senesi. Oğlan 4 yaşındaydı. Sarıyer - Bursaspor maçından sonra, 2-1 yenmişiz, Bursaspor'dayım o zaman. Sarıyer'li 50-60 kişi bizim ön camlara atladı. Camlar patladı. Çocuğun neredeyse kafası kopuyordu. 95 senesinde ben Sarıyer'e antrenör oldum, oğlum benimle uzun süre konuşmadı. Hâlâ paramparçadır yüzü.
HAYATINIZ FİLME ÇEKİLSE SİZİ KİM OYNAR?
Ben kendim oynarım ya!
HOCAM SİZ ÇAPKIN MISINIZ?
Allaha çok şükür, homoseksüel değilim. Karım da karşı cinstendir, bir erkek arkadaşım yok.
STATTA BİR HANIMLA GÖRÜNTÜLENDİĞİNİZ İÇİN SORDUM.
Benim çok hanım arkadaşım vardır. Daha güzel sohbet edersin kadınlarla, dertlerini paylaşırsın.
TAKIMI CUMA NAMAZINA GÖTÜRÜYORMUŞSUNUZ
Ben Cuma namazına çocukluğumdan beri giderim de, takımı götürmüyorum, herkesin ne yaptığından bana ne. Hoşuma gidiyor Allah'a yalvarmak. Çok önemli bir işim yoksa muhakkak giderim. Çağdaşımdır ama Allah'a sığınırım, baş başa konuşuruz. Namaza giden çocukları engellemem. Cuma programını namaza göre yaparım. Ramazanlarda da oruç tutanlar vardır, tutmamaları gerektiğini anlatırım. İnançlı olmak kötü bir şey değil, ama başka alanlarda kullanmak hoş değil.
Habertürk
Süper Lig’in süper karakteri, yerinde duramayan, taklalar atan hocası... “Türkiye’nin Barcelona’sı biziz, Guardiola’yı ceplerimden çıkarırım” diyecek kadar iddialı. Daum’un İstiklal Marşı’nı okumasına “yalakalık” diyecek kadar da dürüst! Kasımpaşaspor’un hocası Yılmaz Vural isyanlarda!
Htspor'un haberine göre, Can Kozanoğlu'nun "Bu maçı alıcaz" kitabında yazar; "Kimi hoca geçimlidir, kimi hoca geçimsizdir. Kimisi sert görünür, yumuşaktır; kimisi sert görünür, kayadır. Hocalar genellikle şikâyetçilerdir, anlaşılmamış insanların kırıklığı içindedirler. En yakın dostları ise, iyi de geçinseler birbirlerine de girseler futbolculardır. Hocalarla topçular kader arkadaşıdır. Oradan buraya, buradan oraya gide gele, ine çıka bir hayat. Zaten bütün hocalar eski topçudur. Son duraktan, topçuluk hattının bittiği yerden aktarma bileti almışlardır." Sanki Yılmaz Vural'ı tarif eder bu cümleler. Yılmaz Vural, "Yazsam roman olur, acıklı bir film" olur dediği yolculuğunu işte böyle anlatır.
"FB'Yİ YENECEK MİSİNİZ" DE SORU MU?
KASIMPAŞASPOR SİZDEN, SİZ BURADAN OLMAKTAN MUTLU MUSUNUZ?
Çok. Çarşıda esnaf, taraftarların karşılamasına bakınca sanki onlar da mutlu gözüküyor. Kasımpaşaspor 89 yıllık bir takım, ama son altı ayına bakarsanız, medyada yer almadığı kadar yer alıyor. Demek ki bu takıma, ülke futboluna bir katkımız var. Ama tabii futbol neticeye çok bağlı bir olay.
GEÇENLERDE, "REZİL BİR OYUN" DEDİNİZ
Oyun 90 dakika; adam bir topa vuruyor, 40 metreden ötekinin sırtına çarpıyor, gol oluyor ve kaybediyorsunuz. Her işte hafta sonları dinlenilir, bizim işte bütün hafta çalışıyorsun, bir de her hafta sonu sınav veriyorsun. Ve kaybetmek hiç hoş olmuyor. Bu işin bilimsel bir tabanı, adaleti yok. Böyle olunca "Aa, ne güzel oyun" mu diyeceksiniz.
ADALETSİZLİĞİNİZDEN Mİ YORULDUNUZ
Bazen top, hakem, rakip takım, yöneticiler, oyuncular, seyirciler; kısacası kimin ne yapacağı belli olmuyor. Dünyanın en zor işi, insanla yapılan bir şeyin başında olmak. Ama "rezil" derken, sevdiğim işi de aşağılamıyorum.
BAŞBAKANIN DESTEĞİ VAR MI KASIMPAŞASPOR'A?
Stadımızın adı Recep Tayyip Erdoğan. Sağolsunlar, yarım yamalak da olsa bir tesisimiz var. 12 oda var, 27 kişiyiz. Yetersiz de olsa en azından böyle bir yeri medeniyete kavuşturmuş. Burada top oynamış. Buraya daha farklı bakıyor, ama müdahalesi yok. Hakem haksızlıklarına uğrayan, sahipsiz bir takım burası. Kendisini ne gördüm, ne konuştum. Ama kulübün bürokratik işlemleri daha kolay halloluyor, manevi desteği çok.
HAFTAYA SANKİ BAŞBAKAN DERBİSİ VAR. KASIMPAŞASPOR-FENERBAHÇE NE OLUR MAÇ?
GS hariç bütün takımları evinde yendik. Biz iyi oynayan bir takımıyız. Ayrıca, bu da soru mu?
SORUMSUZ DAVRANIRSAN DAYAĞI YERSİN
FUTBOL BİR ŞOVSA, SİZ DE ŞOVMEN MİSİNİZ?
Futbol sektöründe çalışanlar modern çağın gladyatörleridir. Bugün futbol ekonomisi 1 trilyon dolara geldi. Arkasında sponsorları, medyası var. İnanılmaz bir güç!
FUTBOLCULARINIZI BAZEN İTİP KAKIYORSUNUZ, BAZEN KUCAKLIYORSUNUZ. DÖVDÜĞÜNÜZ FUTBOLCU BİLE OLDU.
Eğitimde yalnız okşamak, sevmek yok. Sen insanlığını unutursan, sana insan gibi davranılmaz. Eğer bir maç oynayacaksan, o maçta sen sahadan sorumsuzca atılıyorsan, milyonlarca insan senden bir şey bekliyorsa, dayağı yersin. Bir-iki tane dövdüm, onlar da çok çileden çıkardı. Zaten bak, silinip gittiler. İnsan eğitmek kolay değil. Ben eğitici antrenör tipiyim. Yeri geldiğinde ağabey, baba olurum. Futbolcunun ruh halini parmak ucuyla hissederim.
SİZ FUTBOLCUDAN YANA MI, YÖNETİMDEN YANA MI TAVIR ALIRSINIZ?
Yönetim der ki, "İster döv, ister sev, ama ben kümede kalayım." Ya da şampiyon ol der. Bense yönetimle ters düşmek pahasına tavrımı hep futbolcudan yana koyarım.
DAUM YİYORSA GELSİN BURAYI ÇALIŞTIRSIN
"TÜRKİYE'NİN BARCELONA'SI BİZİZ" DEDİNİZ.
Barcelona'dan bir şey kopyaladığımız yok. Orada Guardiola diye bir arkadaş var, takımın altyapısından yetişme, onu antrenörlük bilgisi olarak sağ cebimden alır sol cebime koyarım. Ama, uyguladıkları oyun tarzı, felsefesi insanların görmek istedikleri bir felsefe. Çin'e kadar taraftarı var. Bana da, eğer riyakarlık yapmıyorlarsa, "Hocam Barcelona gibi oynuyor senin takım" diyorlar.
DÜNYA BARCELONA'YI KONUŞUYOR, AMA TÜRKİYE SİZİ KONUŞMUYOR.
Bu tiraj meselesi. Bizim konuşulmamız tirajı etkilemez. Sabaha kadar bizi yazsınlar, biz izlenmeyiz.
MAÇ SIRASINDA YAPTIĞINIZ HAREKETLER KARİYERİNİZİ ERKİLEMİŞ OLABİLİR Mİ?
Türkiye'ye ilk geldiğimde benim bu tavırlarımı yadırgayanlar 25 sene çektirdiler bana, şimdi "Yılmaz Hoca" gibi olmayanlara hocalık teklif etmiyorlar. Madem bunu kabul edecektin, 25 sene niye beklettin?
NEDEN MİLLİ TAKIMA SİZ ÇAĞIRILMIYORSUNUZ?
Sen Türkiye'de CV'yle iş yapıldığını, bir yere çağrıldığını gördün mü? İki üniversite bitirmişim. İddia ediyorum, dünyada benim yaptığım futbol eğitimini almış bir ikinci adam yoktur.
DAUM'LA DA AYNI OKULDAN MEZUNSUNUZ.
Adam geldi buraya 4 milyon Euro alıyor, biz geldik 400 milyar alıyoruz. Antep-Beşiktaş maçında takla attım diye büyük takımlar bana "Bunun davranışları çok hafif kalıyor" diye görev vermedi, adam kokain içiyor, ülkesi kovuyor, sen kabul ediyorsun. Senin ülkenin insanının anası ağlamış, gurbette kendi çamaşırını elde yıkamış, geçinmek için diskoteklerde fedailik yapmış, bu haksızlığa nasıl çıldırmazsın? Bana verilen değere bak, ona verilen değere bak. Gelsin burada yapsın bakalım aynı işi.
YAPAMAZ MI?
Yiyorsa gelsin! 30 sene Almanya'da çalıştım, ikinci üçüncü sınıf insan muamelesi gördüm. Onlar, bizim hıyarlar gibi alıp da yabancıyı başa getirmiyor ki orada. Kendi insanına sahip çıkıyor. Getirmez abi! Bizim burada ille bir grubun adamı olacaksın. Bizim gibi ülkelerde olur bu saçmalık!
YABANCI HOCALARLA DERDİNİZ NE?
Türkiye'de en gücüme giden şu; Kanuni Sultan Süleyman'dan kalma, yabancılara tanınan kapitulasyonlar var ya, o aynen devam ediyor. Buna çok üzülüyorum. Eğer bir Türk antrenör, yedi maç kazanamazsa, ona nasıl davranılıyorsa, ötekine de öyle davranılması lazım. Yabancıya sabırlı davranılmasının esprisi ne? Yabancı yalakalığı bu! Biz bu imkansızlıklarla büyük takımlara kafa tutuyorsak, büyük takımlarda neler yaparız onu bir düşünsünler.
PEKİ DAUM'DAN NE İSTİYORSUNUZ? GEÇENLERDE YALAKA DEDİNİZ.
Ona verilen değeri görünce sinirim bozuluyor. Almanların Türkleri ne kadar sevdiğini benden daha iyi kimse bilemez. Yapma bu kadar da oynama! Bizim insanımızın duygularıyla oynamasın. İstiklal Marşı'nı ben zor söylüyorum, o nasıl söylüyor? Ağzını oynatmakla olur mu? Hissetmek lazım. Burada biz Hakk'a tapan diyoruz, senin ne alakan var Hakk'a tapmakla bilmem ne? Samimi bulmuyorum.
EN VERİMLİ ÇAĞINDA ADAMA "PROSTATLI" DERLER...
KARİYERİNİZDE BÜYÜK TAKIMLAR YOK DİYE ÜZÜLÜYOR MUSUNUZ?
Türk insanı enternasyonal seviyede yetersiz diye Hiddink geldi. Federasyon yetkilisi çıktı; "Fatih Terim'den daha iyisi Türkiye'de yok, o yüzden Hiddink'i getiriyoruz" dedi. Şimdi bunu söyleyen adam; kendi kendini aşağılıyor. Futbol adamlarını eğiten sensin, bu senin kabahatin. Kaldı ki ben Türk antrenörü falan değilim. Avrupa'da yetişmiş bir Türk'üm ve Alman vatandaşıyım. Ama işte bizden faydalanmak istemiyorlar.
SİZE, TEKLİF GELMEZ Mİ ARTIK, O VAGON KAÇTI MI, ŞİMDİ SIRA ERTUĞRUL SAĞLAM GİBİ GENÇ JENERASYONUN MU?
Antrenörlüğün jenerasyonu diye bir şey yok. Bu meslekte 86 yılından beri durabilmek bir başarı. Ama bu da Türkiye'de yanlış yorumlanıyor. Adamı en verimli çağında alır prostatlı sınıfına koyarlar.
3 BÜYÜKLERDEN TEKLİF GELİRSE HANGİSİNE GİDERSİNİZ?
Fark etmez. Hangisi daha önce gelirse, ona giderim.
KAÇ YIL DAHA BU İŞİ YAPACAKSINIZ?
Sahnede öleyim derler ya, biz de sahalarda ölelim, süresi yok. Ama benim asıl istediğim bir takım sahibi olmak. Ben kendi kendimi kovayım, başkası kovmasın beni!
ÇOK ŞÜKÜR HOMOSEKSÜEL DEĞİLİM
AİLENİZ?
Eşim Almanya'da öğretmenlik yapıyor. İki oğlum Londra'da ekonomi okuyor. Burada ailemle yaşıyorum, babam 90 yaşında, babamla beraberim. Ben gidiyorum, eşim geliyor.
EN İSTİKRARLI AŞKINIZ KİM, FUTBOL MU, EŞİNİZ Mİ?
Şimdi eşim demezsem başıma dert aldıracaksın bana! Ama maalesef bizim işimiz ailenin önünde geldi. Tanrı her şeyi beraber vermiyor. Tabii ki üzülüyorum, çocukların büyümesini görmedim. Eşim sıkıntılarını paylaşamadı. 30 yıldır evliyiz, toplasan beş sene görmüşüzdür birbirimizi. Başarının hikâyesi çok acıklı! Koskocaman bir roman olur. Ama tercih edeceksin.
BİR MAÇTA DA OĞLUNUZ YARALANMIŞ DEĞİL Mİ?
89 senesi. Oğlan 4 yaşındaydı. Sarıyer - Bursaspor maçından sonra, 2-1 yenmişiz, Bursaspor'dayım o zaman. Sarıyer'li 50-60 kişi bizim ön camlara atladı. Camlar patladı. Çocuğun neredeyse kafası kopuyordu. 95 senesinde ben Sarıyer'e antrenör oldum, oğlum benimle uzun süre konuşmadı. Hâlâ paramparçadır yüzü.
HAYATINIZ FİLME ÇEKİLSE SİZİ KİM OYNAR?
Ben kendim oynarım ya!
HOCAM SİZ ÇAPKIN MISINIZ?
Allaha çok şükür, homoseksüel değilim. Karım da karşı cinstendir, bir erkek arkadaşım yok.
STATTA BİR HANIMLA GÖRÜNTÜLENDİĞİNİZ İÇİN SORDUM.
Benim çok hanım arkadaşım vardır. Daha güzel sohbet edersin kadınlarla, dertlerini paylaşırsın.
TAKIMI CUMA NAMAZINA GÖTÜRÜYORMUŞSUNUZ
Ben Cuma namazına çocukluğumdan beri giderim de, takımı götürmüyorum, herkesin ne yaptığından bana ne. Hoşuma gidiyor Allah'a yalvarmak. Çok önemli bir işim yoksa muhakkak giderim. Çağdaşımdır ama Allah'a sığınırım, baş başa konuşuruz. Namaza giden çocukları engellemem. Cuma programını namaza göre yaparım. Ramazanlarda da oruç tutanlar vardır, tutmamaları gerektiğini anlatırım. İnançlı olmak kötü bir şey değil, ama başka alanlarda kullanmak hoş değil.
Habertürk