Hive Hanlığı
Bugünkü Özbekistan , Türkmenistan ve Kazakistan sınırları içinde kalan bir alanda , 1512 - 1920 yılları arasında varlığını sürdürmüş olan Türk devleti.
Tarihçe
Hanlık , 1506 yılı sonrasında Safevi idaresine geçmiş olan Harezm bölgesinde Şibanoğulları'ndan (Şeybaniler) Yadigar Han soyundan İl Bars yönetiminde verilen kurtuluş savaşı sonucunda kurulmuştur. Başlangıçta hanlık merkezi günümüz Özbekistan'ında Harezm Vilayeti'nin başkenti Ürgenç şehri olmuştur.
1576 yılında Ceyhun (Amuderya) Nehrinin yatak değiştirip , Aral Gölüne akması sonucu ortaya çıkan kuraklık ve Kalmık istilası ile kötüleşen ekonomik durum sonucunda hanlıkta hakimiyet bir süre için Özbek kabile reislerine geçmiştir.
1603 yılında Arap Mehmed Han (1603 - 1623) hanlığın merkezini kuraklaşan Ürgenç'ten Hive'ye taşımış ve devlet genel olarak başşehrinin adı ile anılmaya başlanmıştır.
1717’de Rusya ile yapılan savaşta ,Çar I. Petro’nun ordusuna yenilen hanlık , İranlı Nadir Şah tarafından işgal edilerek onun 1747 yılında ölümüne kadar İran’a bağlı kaldı. Kongratlar'dan Muhammedd Emin İnak (1770 -1791) , Yadigaroğullarının hanlığına son verip kendi hanedanını kurdu.
Yüz yıldan fazla başta kalan Yadigar Han soyundan gelen Hive Hanları , Osmanlılarla anlaşıp, zaman zaman İran topraklarına akınlar yapmışlardır.
Hanlık , Muhammed Rahim Han (1806-1825) zamanında Ruslarla dostça ilişkiler kurdu. Buna rağmen , Osmanlılar'ın , İngilizler ve diğer devletlerle savaşmasından yararlanan Ruslar, her fırsatta Hive Hanlığı'na saldırdılar. 1873 sonbaharında Rus Türkistan genel valisi von Kaufman komutasında başlayan Rus saldırısı ile 29 Mayıs 1873 tarihinde Hive'nin düşmesi sonucu hanlığın toprakları Ruslar tarafından işgal edildi. 12 Ağustos 1873 tarihinde yapılan , II. Seyid Muhammed Rahim Han'ın (1864 - 1910) imzaladığı antlaşmayla Rus himayesi kabul edildi. II. Seyid Muhammed Rahim Han'dan sonra , oğlu İsfendiyar Töre (1910 - 1918) ve sonra da onun oğlu Abdullah (1918-1920) hanlık yaptılar.
Son han Abdullah , 2 Nisan 1920 tarihinde kendi isteği ile görevden çekildi ve kısa bir süre sonra Moskova'da öldü (Bazı kaynaklar , uzun süre aç bırakılmak sureti ile öldürüldüğünü belirtir). Bu şekilde tamamen Rus hakimiyetin giren hanlık 17 Nisan 1920'de Harezm Sovyet Halk Cumhuriyeti'nin (1920 - 1924)kurulması ile tamamen ortadan kalktı.
Yönetim
Kuruluşundan işgaline kadar 27 hanın başa geçtiği Hive Hanlığı'nda devlet ; çifte hükümdarlık , dört bey ve dört vezir (mihter, kuş beyi, mahrem ve dîvân beyi) yöntemi ile yönetilirdi. Hanlığı oluşturan kabilelerin başında beyler vardı. Arazi sulama işlerine bakanlara Mirab , askeri işlere bakanlara Daruga , iç işlere bakanlara ise Ağa denirdi. Bozkırdan gelip yerleşen Özbekler, yerli halkı kültür bakımından etkilemişlerdi.
Hive hanları , zamanlarının büyük kısmını iç isyanlar ve düşmanlarla uğraşarak geçirmelerine rağmen , hakim oldukları topraklarda birçok cami, medrese ve kütüphane yaptırdılar. Kültürü yaygınlaştırmak için matbaa kurdular. Toprakları sulayıp , tarımsal verimi arttırmak için kanallar açtırdılar.
Hive hanlarının yaptırdıkları mimarî eserlerin bir bölümü günümüze kadar ulaşmıştır. Rus istilasından bir süre önce , Munis Mihrab ile Muhammed Rıza Algehi tarafından yazılan ülke tarihine dair eserin bir kopyası , II. Mehmed Rahim Han tarafından İstanbul’a gönderilerek , Osmanlı padişahına hediye edilmiştir.
Bu devletin hükümdarlardan Ebü'l Gazi Bahadır Han (1643-1665) aynı zamanda bir tarihçi olup , Türk ve Türkmen tarihine dair iki Türkçe kitap yazmıştır.
alıntıdır...
Bugünkü Özbekistan , Türkmenistan ve Kazakistan sınırları içinde kalan bir alanda , 1512 - 1920 yılları arasında varlığını sürdürmüş olan Türk devleti.
Tarihçe
Hanlık , 1506 yılı sonrasında Safevi idaresine geçmiş olan Harezm bölgesinde Şibanoğulları'ndan (Şeybaniler) Yadigar Han soyundan İl Bars yönetiminde verilen kurtuluş savaşı sonucunda kurulmuştur. Başlangıçta hanlık merkezi günümüz Özbekistan'ında Harezm Vilayeti'nin başkenti Ürgenç şehri olmuştur.
1576 yılında Ceyhun (Amuderya) Nehrinin yatak değiştirip , Aral Gölüne akması sonucu ortaya çıkan kuraklık ve Kalmık istilası ile kötüleşen ekonomik durum sonucunda hanlıkta hakimiyet bir süre için Özbek kabile reislerine geçmiştir.
1603 yılında Arap Mehmed Han (1603 - 1623) hanlığın merkezini kuraklaşan Ürgenç'ten Hive'ye taşımış ve devlet genel olarak başşehrinin adı ile anılmaya başlanmıştır.
1717’de Rusya ile yapılan savaşta ,Çar I. Petro’nun ordusuna yenilen hanlık , İranlı Nadir Şah tarafından işgal edilerek onun 1747 yılında ölümüne kadar İran’a bağlı kaldı. Kongratlar'dan Muhammedd Emin İnak (1770 -1791) , Yadigaroğullarının hanlığına son verip kendi hanedanını kurdu.
Yüz yıldan fazla başta kalan Yadigar Han soyundan gelen Hive Hanları , Osmanlılarla anlaşıp, zaman zaman İran topraklarına akınlar yapmışlardır.
Hanlık , Muhammed Rahim Han (1806-1825) zamanında Ruslarla dostça ilişkiler kurdu. Buna rağmen , Osmanlılar'ın , İngilizler ve diğer devletlerle savaşmasından yararlanan Ruslar, her fırsatta Hive Hanlığı'na saldırdılar. 1873 sonbaharında Rus Türkistan genel valisi von Kaufman komutasında başlayan Rus saldırısı ile 29 Mayıs 1873 tarihinde Hive'nin düşmesi sonucu hanlığın toprakları Ruslar tarafından işgal edildi. 12 Ağustos 1873 tarihinde yapılan , II. Seyid Muhammed Rahim Han'ın (1864 - 1910) imzaladığı antlaşmayla Rus himayesi kabul edildi. II. Seyid Muhammed Rahim Han'dan sonra , oğlu İsfendiyar Töre (1910 - 1918) ve sonra da onun oğlu Abdullah (1918-1920) hanlık yaptılar.
Son han Abdullah , 2 Nisan 1920 tarihinde kendi isteği ile görevden çekildi ve kısa bir süre sonra Moskova'da öldü (Bazı kaynaklar , uzun süre aç bırakılmak sureti ile öldürüldüğünü belirtir). Bu şekilde tamamen Rus hakimiyetin giren hanlık 17 Nisan 1920'de Harezm Sovyet Halk Cumhuriyeti'nin (1920 - 1924)kurulması ile tamamen ortadan kalktı.
Yönetim
Kuruluşundan işgaline kadar 27 hanın başa geçtiği Hive Hanlığı'nda devlet ; çifte hükümdarlık , dört bey ve dört vezir (mihter, kuş beyi, mahrem ve dîvân beyi) yöntemi ile yönetilirdi. Hanlığı oluşturan kabilelerin başında beyler vardı. Arazi sulama işlerine bakanlara Mirab , askeri işlere bakanlara Daruga , iç işlere bakanlara ise Ağa denirdi. Bozkırdan gelip yerleşen Özbekler, yerli halkı kültür bakımından etkilemişlerdi.
Hive hanları , zamanlarının büyük kısmını iç isyanlar ve düşmanlarla uğraşarak geçirmelerine rağmen , hakim oldukları topraklarda birçok cami, medrese ve kütüphane yaptırdılar. Kültürü yaygınlaştırmak için matbaa kurdular. Toprakları sulayıp , tarımsal verimi arttırmak için kanallar açtırdılar.
Hive hanlarının yaptırdıkları mimarî eserlerin bir bölümü günümüze kadar ulaşmıştır. Rus istilasından bir süre önce , Munis Mihrab ile Muhammed Rıza Algehi tarafından yazılan ülke tarihine dair eserin bir kopyası , II. Mehmed Rahim Han tarafından İstanbul’a gönderilerek , Osmanlı padişahına hediye edilmiştir.
Bu devletin hükümdarlardan Ebü'l Gazi Bahadır Han (1643-1665) aynı zamanda bir tarihçi olup , Türk ve Türkmen tarihine dair iki Türkçe kitap yazmıştır.
alıntıdır...