ßLaCK.AnqeL
Bayan Üye
Hiperaktif Deyip Geçme! “Günümüz çocukları kadir kıymet bilmez oldular. Laf anlamaz
saygı duymazlar. İtaat etmez
sorumluluk nedir bilmez
derslerine çalışmazlar. Oysa bizim zamanımızda...”
Ancak
günümüzde DİKKAT DAĞINIKLIĞI ve HİPERAKTİVİTE denen bir özel durum var ki yukarıdaki kuşaklar arası fark ile açıklanamaz. Eski öğretmenler
sınıfta sırasında oturamayan çocukları pek bilmezler. Son yirmi yıldır
öğretmenler sınıfta yerinde duramayıp devamlı dolaşan çocuklarla karşılaşmaktalar. Bu çocuklar
kendilerini derse verememekteler. Oysa bu çocuklar geri zekalı değiller. Çünkü kendilerini kısa sürede olsa derslerine bir verseler
öğrenebiliyorlar. Esas mesele
onları dersin başında tutabilmekte.
Sonuç olarak
çoğu zeki oldukları halde bu çocuklar
derste başarısız olmaktadır. Ayrıca
bu çocuklar sınıftaki davranışları ile arkadaşlarının da dikkatini dağıtmaktadır. Arkadaşlarının kalemine defterine ‘sataşmakta'
hatta hırçın tavırları ile zaman zaman onların canlarını yakmaktalar. Doğal olarak
pek çok çocuk böyle hiperaktif bir çocukla arkadaşlık etmek istememektedir. Bunun sonucunda bu çocuklar dışlanmaktadırlar.
Haklı olarak
diğer çocukların velileri de dersin akışını bozan
kendi çocuklarının eşyalarına ve hatta kendilerine zarar veren
düz duvara tırmanan bu çocukların sınıfta olmasına rıza göstermemekteler. Konunun diğer halkasını oluşturan öğretmenler için de sınıfta bir hiperaktif öğrencinin varlığı
hem müfredatın sürdürülmesinde hem sınıf ahenginin korunmasında çeşitli sorunlar çıkarmaktadır. Bu konunun bir halkasını da hiç şüphesiz
hiperaktif bir çocuğa sahip aile oluşturmaktadır. Okul çağına kadar biraz şımarıktır
biraz hareketlidir diyerek çocuğunun peşi sıra saçını süpürge eden aile
okul kapısında ‘red ‘ cevabı almaya başlayınca
adeta ‘ŞOK' geçirir. Öğretmen değiştirilir sorun çözülmez
ağırlaşır. Okul değiştirilir sorun çözülmez
ağırlaşır. Son halka
şüphesiz
hiperaktif çocuğun kendisidir.
Önceleri ‘inatçı
tembel
dikkatsiz
başarısız' gibi sıfatlar ile aşağılanan çocuk
giderek çığırından çıkar.
‘Ah! Şu büyükler bir anlasalar onun dikkatini toplamamakta inat etmediğini...
Ah! Bir anlasalar onun dikkatinin toplanamadığını...
Ah! Bir bilseler bu kadar çok hareketli olmasının onun elinde olmadığını...' En vicdan yakan durumun ise onun bu durumu bile anlatamayacak kadar küçük ve zavallı olduğunu.
Ah! Bir bilseniz
bu çocukların çoğunun uygun bir yaklaşımla tamamen normal davranışlara sahip olabileceklerini...
Ah! Bir bilseniz onları sınıftan atmak yerine topluma kazandırmanın gerekliliğini...
Tam tersine onları sınıftan atarak onları yok edemeyeceğinizi... Ve hatta topluma sorunlu birer erişkin olarak katacağınızı... Üstelik bunun farkına bile varamayıp
‘Ah! Eski devirler ne güzeldi
oysa şimdiki gençlik...' diye hayıflanacağınızı.
Ancak
Sonuç olarak
Haklı olarak
‘Ah! Şu büyükler bir anlasalar onun dikkatini toplamamakta inat etmediğini...
Ah! Bir anlasalar onun dikkatinin toplanamadığını...
Ah! Bir bilseler bu kadar çok hareketli olmasının onun elinde olmadığını...' En vicdan yakan durumun ise onun bu durumu bile anlatamayacak kadar küçük ve zavallı olduğunu.
Ah! Bir bilseniz
Ah! Bir bilseniz onları sınıftan atmak yerine topluma kazandırmanın gerekliliğini...
Tam tersine onları sınıftan atarak onları yok edemeyeceğinizi... Ve hatta topluma sorunlu birer erişkin olarak katacağınızı... Üstelik bunun farkına bile varamayıp