ParadokS
Kayıtlı Üye
Doç Dr. Ercüment Karasulu, ilaç deneylerinde Türk kobayların hayatını kaybettiği yönündeki iddialara ilişkin, ''Böyle bir durum hiç olmadı, mümkün değil. Çünkü zaten kullanılagelen ilaçlar bunlar'' dedi.
''893 Türk Kobay, dev ilaç şirketlerinin kurbanı oldu'' yönündeki iddiaya ilişkin açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Karasulu, bu iddiayı içeren haberin 2009 yılında çıktığını, 2010 ve 2011'de tekrar edildiğini söyledi.
Doç. Dr. Karasulu, Türkiye'de yürütülen klinik araştırmaların uluslararası mevzuat kapsamında hazırlanan mevzuata göre yürütüldüğünü ve çok sıkı denetimlere tabi olduğunu ifade etti.
Sadece ARGEFAR'da değil, Türkiye'deki bütün araştırma hastanelerinde bu klinik çalışmaların yapıldığını belirten Doç. Dr. Karasulu, ''Ve bunların hepsi Sağlık Bakanlığı Etik Kurul'dan onay alıyor, ardından da Sağlık Bakanlığı'ndan izin alınıyor. Bu, her noktada, her aşamada söz konusu'' dedi.
Karasulu, merkezde 2005'ten bu yana klinik araştırmalar yapıldığını, bu çalışmaların da beşeri ilaçlar, yani insanlar tarafından halihazırda kullanılan ilaçlar üzerine olduğunu dile getirdi.
Araştırmaya katılacak gönüllülere araştırma hakkında dünya normlarında bilgilendirme yapıldığını kaydeden Doç Dr. Karasulu, ''Bu bilgilendirmenin üzerine, şu söyleniyor. 'Gönüllü olmak istiyor musunuz, istiyorsanız şunu da bilin, bu çalışmanın herhangi bir anında çalışmadan çıkabilirsiniz. Bu sizin inisiyatifiniz ve sorumluluğunuzdadır' deniyor'' şeklinde konuştu.
Doç. Dr. Karasulu, Merkezde ne tür araştırmaların yürütüldüğü yönündeki soru üzerine, ''Piyasada var olan, mesela soğuk algınlığı veya grip ilacına ilişkin, bir başka jenerik firma muadilini geliştirmek istiyor. Muadili geliştirilecek ilaç zaten Türkiye'de insanlar tarafından kullanılagelen bir ilaç. Bunun benzerini geliştirmek üzere çalışmalar yapılıyor. Yani piyasada olan bir ilaç'' dedi.
Bu çalışmalar sırasında bugüne kadar hayatını kaybeden denek bulunup bulunmadığına ilişkin soruya Karasulu, ''Böyle bir durum hiç olmadı, mümkün değil. Çünkü zaten kullanılagelen ilaçlar bunlar'' ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin muadil ilaç yapmanın ötesine geçip, ilaç geliştiren bir ülke olmayı tartışması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Karasulu, ''Bizde zaten yeni ilaç keşfi yok, bu olmadığı için bu konuda biraz geriyiz. Nasıl yeni ilaç keşifleri yaparız, nasıl gelişiriz, biz bunları tartışıyoruz. Ülke olarak bunlara kafa yormamız gerekiyor'' diye konuştu.
''893 Türk Kobay, dev ilaç şirketlerinin kurbanı oldu'' yönündeki iddiaya ilişkin açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Karasulu, bu iddiayı içeren haberin 2009 yılında çıktığını, 2010 ve 2011'de tekrar edildiğini söyledi.
Doç. Dr. Karasulu, Türkiye'de yürütülen klinik araştırmaların uluslararası mevzuat kapsamında hazırlanan mevzuata göre yürütüldüğünü ve çok sıkı denetimlere tabi olduğunu ifade etti.
Sadece ARGEFAR'da değil, Türkiye'deki bütün araştırma hastanelerinde bu klinik çalışmaların yapıldığını belirten Doç. Dr. Karasulu, ''Ve bunların hepsi Sağlık Bakanlığı Etik Kurul'dan onay alıyor, ardından da Sağlık Bakanlığı'ndan izin alınıyor. Bu, her noktada, her aşamada söz konusu'' dedi.
Karasulu, merkezde 2005'ten bu yana klinik araştırmalar yapıldığını, bu çalışmaların da beşeri ilaçlar, yani insanlar tarafından halihazırda kullanılan ilaçlar üzerine olduğunu dile getirdi.
Araştırmaya katılacak gönüllülere araştırma hakkında dünya normlarında bilgilendirme yapıldığını kaydeden Doç Dr. Karasulu, ''Bu bilgilendirmenin üzerine, şu söyleniyor. 'Gönüllü olmak istiyor musunuz, istiyorsanız şunu da bilin, bu çalışmanın herhangi bir anında çalışmadan çıkabilirsiniz. Bu sizin inisiyatifiniz ve sorumluluğunuzdadır' deniyor'' şeklinde konuştu.
Doç. Dr. Karasulu, Merkezde ne tür araştırmaların yürütüldüğü yönündeki soru üzerine, ''Piyasada var olan, mesela soğuk algınlığı veya grip ilacına ilişkin, bir başka jenerik firma muadilini geliştirmek istiyor. Muadili geliştirilecek ilaç zaten Türkiye'de insanlar tarafından kullanılagelen bir ilaç. Bunun benzerini geliştirmek üzere çalışmalar yapılıyor. Yani piyasada olan bir ilaç'' dedi.
Bu çalışmalar sırasında bugüne kadar hayatını kaybeden denek bulunup bulunmadığına ilişkin soruya Karasulu, ''Böyle bir durum hiç olmadı, mümkün değil. Çünkü zaten kullanılagelen ilaçlar bunlar'' ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin muadil ilaç yapmanın ötesine geçip, ilaç geliştiren bir ülke olmayı tartışması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Karasulu, ''Bizde zaten yeni ilaç keşfi yok, bu olmadığı için bu konuda biraz geriyiz. Nasıl yeni ilaç keşifleri yaparız, nasıl gelişiriz, biz bunları tartışıyoruz. Ülke olarak bunlara kafa yormamız gerekiyor'' diye konuştu.