2010 Avrupa Kültür Başkenti kapsamında Işıl Özgentürk Atölyesi'nde sinemayla tanışanlarla profesyonel yönetmenler birlikte film çekiyor. Filmler kültür merkezleri ve kahvehanelerde gösterilecek.
" Yazar ve senarist Işıl Özgentürk yedi yıldır kendi adını taşıyan atölyesinde polis bakkal şirket sahibi öğrenci emekli gibi her meslekten ve yaştan insana bu duyguyu aşılamaya çalışıyor ve onları film çekmeye davet ediyor. Bugüne kadar davete 125 kişi icabet etti. Hatta atölyeye katılanlar çektikleri kısa filmlerle festivallerde ödüller aldı. Şimdilerde bu atölyede sinemayla tanışanlar kameralarını İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti kapsamında hayata geçirilen Dürbünümde 1001 İstanbul filmi için İstanbul'a çeviriyor.
Dürbünümde 1001 İstanbul projesi 10 yönetmenin kısa filminden oluşuyor. Filmlerde İstanbul'daki sıradan insanların yaşamıyla ilgili kimi sert kimi ironik kimi duygusal hikâyeler anlatılacak. Projeye birkaç profesyonel yönetmen de dahil olacak. Bunlardan ikisi yabancı. 2010'un diğer Avrupa kültür başkentlerinden Peç ve Essen ile kültürel işbirliği adına bir Macar ve bir Alman yönetmen projeye dahil olacak. Özgentürk Handan İpekçi ile Özcan Alper'i de film çekmeleri için davet etmeyi düşünüyor.
İKİ FİLM TAMAMLANDI
10 filmden ikisi çekildi. Kayık adlı filmin yönetmeni Özgentürk'ün atölyesinde yetişen Alican Durbaş. Kitap okuyup düşlere dalan ihtiyar bir sahaf ile torunu anlatılıyor. İkinci film Macar yönetmen Gabor Ferenczi'nin Doğumdan Ölüme İstanbul'u.
Işıl Özgentürk filmleri İstanbul'un 39 ilçesindeki kültür merkezleri ve kahvehanelerde göstereceklerini söylüyor ve ekliyor: "Ansızın bir kahvehaneye gireceğiz ve filmleri göstereceğiz. İzleyenlerle konuşacağız. İnsanları hikâyelerini filmleştirebilecekleri konusunda cesaretlendirmek istiyoruz."
Özgentürk projesini cumartesi vefat eden Zeki Ökten'e adayacaklarını da belirtiyor.