Hazret-i Ömer-ül Faruk
Allah'ın resulüne, ikinci halifedir,
Dokuzuncu göbekten, onun nesebindendir.
Müslüman olunca o, gizlenip kalamadı,
Kâbeye gitmek için yerinde duramadı.
Müslümanlar kırk kişi olmuştu onun ile,
Hazret-i Ömer önde, geldiler hep Kâbeye.
İleriye atıldı, o heybetli kahraman,
Müşriklere yaklaşıp, şöyle okudu meydan:
(Hey, beni bilen bilir, bilmeyen varsa bilsin,
Hattab oğlu Ömerim, çıldıran varsa gelsin!
Dayısı Ebu Cehil, orada donup kaldı,
Toplanan kalabalık, şaşkınlıkla dağıldı.
Heybeti müşriklere korku, dehşet saçardı,
Şeytan yolda rastlasa ondan hemen kaçardı.
Hicretler gizli iken onunki açık oldu,
Onu gören düşmanın kalbine korku doldu.
Açıktı basireti, hakkı iyi bilirdi,
İctihadı Kurana hep muvafık gelirdi.
Alçak gönüllü idi, meşhurdu adaleti,
İnsanlara acırdı, pek çoktu merhameti.
Özü sözü doğruydu, bu yüzden Faruk dendi,
Edildi büyük ihsan, Cennetle müjdelendi.
Ne büyük şereflere, kondu hazret-i Ömer,
Sultanlar sultanına, olmuştu kayınpeder.
Hazret-i Alinin de, olmuş idi damadı,
İslama hizmet için usanıp yorulmadı.
Hazret-i Ömerle Hak, ziynet verdi İslama,
Onun kılıcı ile din yayıldı cihana.
O, İslamın sesini her tarafa duyurdu,
Onun için Resul-ü ekrem şöyle buyurdu:
(Benden sonra Peygamber, gelmiş olsaydı eğer,
Ömer bin Hattab elbet, olur idi Peygamber.)
Hak nuruyla bakardı, keskindi firaseti,
Çoktur onun hasleti, sayılmaz fazileti.
Allah'ın resulüne, ikinci halifedir,
Dokuzuncu göbekten, onun nesebindendir.
Müslüman olunca o, gizlenip kalamadı,
Kâbeye gitmek için yerinde duramadı.
Müslümanlar kırk kişi olmuştu onun ile,
Hazret-i Ömer önde, geldiler hep Kâbeye.
İleriye atıldı, o heybetli kahraman,
Müşriklere yaklaşıp, şöyle okudu meydan:
(Hey, beni bilen bilir, bilmeyen varsa bilsin,
Hattab oğlu Ömerim, çıldıran varsa gelsin!
Dayısı Ebu Cehil, orada donup kaldı,
Toplanan kalabalık, şaşkınlıkla dağıldı.
Heybeti müşriklere korku, dehşet saçardı,
Şeytan yolda rastlasa ondan hemen kaçardı.
Hicretler gizli iken onunki açık oldu,
Onu gören düşmanın kalbine korku doldu.
Açıktı basireti, hakkı iyi bilirdi,
İctihadı Kurana hep muvafık gelirdi.
Alçak gönüllü idi, meşhurdu adaleti,
İnsanlara acırdı, pek çoktu merhameti.
Özü sözü doğruydu, bu yüzden Faruk dendi,
Edildi büyük ihsan, Cennetle müjdelendi.
Ne büyük şereflere, kondu hazret-i Ömer,
Sultanlar sultanına, olmuştu kayınpeder.
Hazret-i Alinin de, olmuş idi damadı,
İslama hizmet için usanıp yorulmadı.
Hazret-i Ömerle Hak, ziynet verdi İslama,
Onun kılıcı ile din yayıldı cihana.
O, İslamın sesini her tarafa duyurdu,
Onun için Resul-ü ekrem şöyle buyurdu:
(Benden sonra Peygamber, gelmiş olsaydı eğer,
Ömer bin Hattab elbet, olur idi Peygamber.)
Hak nuruyla bakardı, keskindi firaseti,
Çoktur onun hasleti, sayılmaz fazileti.