Bezmish
Kayıtlı Üye
ABDnin, doğu kıyıları Sandy Kasırgası ile mücadele ederken, dünya da süper güçün 6 Kasımda yapılacak başkanlık seçimlerine odaklandı. Halen başkanlık koltuğunda oturan Barack Obama ile Cumhuriyetçi aday Mitt Romney arasındaki çekişme de kıyasıya sürüyor. 1 haftadan az bir sürenin kaldığı başkanlık seçimleri için yapılan kamuoyu yoklamaları da başa baş gidiyor. Her iki aday da televizyonda canlı yayında 3 kez karşı karşıya gelerek kozlarını paylaştı. Obamanın televizyon tartışmalarından 2-1 galip ayrıldığı görüşü ağırlık kazanırken, artık son sözü seçmenler söyleyecek. Peki tüm dünyanın merak ettiği, sonuçlara göre bazı dengeleri de değiştirecek başkanlık yarışı, Türkiyeyi nasıl etkileyecek? Türkiye için Obamanın kazanması mı daha iyi, yoksa Romneynin mi? Siyaset bilimcilerin görüşü Obamadan yana ancak her ne olursa olsun sonucun ilişkileri değiştirmeyeceği kanaati de hakim...
Obamanın politik tavrı daha iyi
Soli Özel (Habertürk Yazarı-Kadir Has Üniversitesi Öğretim Görevlisi):
BEN Obamanın kazanmasını istiyorum. Romneyin iktisat politikasına egemen olan felsefesinin sadece Türkiye değil, herhangi bir toplum için tehlikeli ve zararlı olduğunu düşünüyorum. Dış politikada Amerikanın yapabilecekleri konusunda çok kötü bir işaret olduğu kanısındayım. Bukalemun gibi kendini zihnine uydurarak konuştuğu için güvenilmez buluyorum. Obamanın ciddi liderlik sorunları olduğu kanaatindeyim, buna karşılık gerek ekonomik politikaları gerek ise topluma bakışı bana daha yakın. Dış politikada da bugüne kadarki gibi ihtiyatlı olacağını düşünüyorum.
Demokratlar işbirliği araçlarını kullanıyor
Beril Dedeoğlu (Galatasaray Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı):
DEMOKRATLARIN kazanmasının Türkiye açısından daha olumlu sonuçlar doğuracağını düşünüyorum. Obama, dış politikasında işbirliği öncelikli davranan bir eğilim sergiliyor. Gerek Ortadoğunun yeniden yapılanmasında, gerek Avrupa ile ilişkilerde kırıcı bir dil yerine, kırıcı araçlar yerine; işbirliği araçlarını kullandığını görüyoruz. Özellikle Rusya ile olan ilişkilerinde, denetlenebilir bir rekabet uygulamaya çalışan bir ABD var. Dolayısıyla bu, Türkiyenin sert tutumlarla karşılaşmaması, işbirliği içinde davranması anlamına gelir ki, şu an Türkiyenin de buna ihtiyacı var.
Cumhuriyetçiler asker yanlısıdır
Ahmet Altan (Gazeteci-Yazar):
BEN Amerikanın ileriye bakan yüzünü, ileri teknolojlerin bir şekilde belirlediğini düşünüyorum. Eğer Cumhuriyetçiler gelirse askerler öne çıkar. Cumhuriyetçiler gelirse, Türkiyede yeniden askeri dönem egemenlik kazanır. Çünkü Cumhuriyetçilerin Türkiyedeki aktif siyasetçileri siviller değil, askerler olmuştur. Demokratlar ise askerleri muhatap almayan, sivilleşme ve barıştan yana bir tavır içindeler. Mesela, Türkiye pek ayrımında durmadı ama Clinton geldiğinde, Genelkurmaydan kimseyi muhatap almamıştı. Cumhuriyetçiler gelirse, bu uzaklaşma askerler vasıtasıyla daha hızlı gelişir. Obama seçimleri kazanırsa bu sivil vesayeti aşacağımızı düşünüyorum.
Romney Türkiyeye daha yakın durur
Prof. Dr. Süha Bölükbaşı (ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi):
BEN aslında ikisi arasında pek bir fark olduğunu düşünmüyorum. Dünya çok değişti. O kadar hızlı değişti ki, Taliban, Ortadoğudaki gelişmeler, İsrail vs. ortalık tam bir arapsaçına dönmüş durumda. Bu nedenle A veya B kişisinin kazanmasının benim açımdan pek bir fark yaratacağını düşünmüyorum. Çünkü bu olaylar Türkiye ve Amerikanın dış politikası dışında gelişiyor. Geleneksel Cumhuriyetçi Demokrat karşıtlığına dönecek olursak, çok fazla da fark etmiyor. Cumhuriyetçiler bilindiği gibi daha fazla güvenlik bağlamlı hareket ederler, Demokratlar daha ılımlılar. Sonuçta, pratikte çok bir fark olduğunu düşünmüyorum. Cumhuriyetçi adayın Türkiyeye daha yakın durması bekleniyor aslında.
Kim kazanırsa kazansın ilişkiler daha da güçlenir
Ekim Alptekin (Türk-Amerikan İşadamları Derneği (TABA/AmCham) Başkanı):
KAMUOYU yoklamalarına göre Obama yarışı az farkla önde götürüyor. Fakat bu seçim, küçük farklarla kazanılacak bir seçim olacaktır. Seçmenler kişisel olarak Obamayı seviyor ancak Obamanın oy oranını tehlikeye atabilecek en önemli unsur ekonomik kriz. Amerikanın kriz döneminde güç kaybettiğine yönelik bir algı var. Obamanın ekonomiyi rakibi Mitt Romneyden daha iyi yönettiğine dair güçlü bir algı oluşturması gerekiyor. Başbakan Erdoğan ile ABD Başkanı Barack Obama arasında yakın bir dostluk ilişkisi bulunuyor. Romneyin seçilmesi liderler düzeyinde ilişkileri zayıflatabilir fakat iki ülke arasındaki ilişkinin temelleri değişmeyecektir. Obama seçilse dahi kongrede çoğunluğun Cumhuriyetçilerde olması bekleniyor. Demokratlarla olduğu gibi Cumhuriyetçilerle de ilişkilerin ihmal edilmemesi gerek. Sonuçta kim kazanırsa kazansın, Türkiyenin ABD ile uzun soluklu ve güçlü dostluğunun daha da derinleşmesine engel değildir.
Romney sınırlı bir siyasetçi
Hüseyin Bağcı (ODTÜ Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi):
OBAMA... Çünkü Obama Rusya dahil, Avrupa dahil herkesin tercih ettiği biri. Romney konuşmalarında genelde soğuk savaş dönemi siyasetçileri andırıyor. Uygulamaya soktuğu değerler evrensel değil Hıristiyan yanlısı. Obama daha evrensel, daha geniş farklı dillere, dinlere yansıyan bir tutuma sahip. Romney daha sınırlı bir siyasetçi imajı çiziyor.
Sadece üslup ve tarz farkı var
Ali Bulaç (Gazeteci-Yazar):
BENİM kanaatime göre strateji tayini konusunda bir fark yok. Fakat üslup ve tarz farkı var. Türkiye ve İslam kamuoyuna Obama daha yakın görünüyor. Kişisel olarak Cumhuriyetçilerden tedirginlik duyan bir insanım. Obamanın iletişime daha açık bir başkan olduğunu düşünüyorum.
Obama ile büyük sorun yaşamadık
Salih Tuna (Gazeteci-Yazar):
BENİM tahminim Obamanın kazanacağı yönünde. Türkiyenin şu andaki genel politikasına da, Obamanın daha uygun profil çizdiğini söyleyebilirim. ABD ile Obama döneminde büyük sorunlar yaşanmadı. Erdoğan belirli bir uyumu sağladı. Obama ile uyum içinde çalıştığını düşünüyorum. Tabii sonuçta Türkiyenin menfaatleri önemli ve Türkiye kendi bağımsız menfaatini hesaplayarak yoluna devam etmektedir. Ancak bazı ülkelerle olduğu gibi menfaatler çerçevesinde ABD ile de karşılıklı bağımlılıklar söz konusudur. Obamanın izlediği politikaların Türkiye açısından uygun olduğu kanaatindeyim.
Obamanın kazanması bizim için hayırlı olur
Prof. Dr. Kamer Kasım (Abant İzzet Baysal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı ve USAK Başkan Yardımcısı):
OBAMA 4 yıldır ABD Başkanı olan ve politikaları Türkiye açısından bilinen bir isim. 1 Mart tezkeresinden sonra gerilen Türk-Amerikan ilişkileri, Obama döneminde büyük ölçüde düzeldi. Obamanın Suriye politikası, Romney kadar net değil. Romney Suriyeli muhaliflere silah yardımının gerekliliğini vurgularken, Obama bu fikre mesafeli duruyor. Bu yönüyle Romney Türkiyeye yakın olsa da, İsrail ve İran politikasında Türkiyeyi zorlayacak adımlar atacak. Cumhuriyetçiler askeri önlemler konusunda Demokratlara nazaran her zaman daha istekli olmuşlardır. Olası İran operasyonu ve İsraille ilişkiler düşünüldüğünde Romneyin kazanmaması Türkiye için daha hayırlı olacaktır.