İslam, insanlık için gelmiş son ve en mükemmel dindir.Peygamber (sav) de hayatı ile İslam'ın nasıl yaşanacağını çok açık bir şekilde ortaya koyarak mükemmelliği perçinlemiştir.Hemen akla her şey açıksa onca tartışma,değişik mezhepler neden var diye bir soru gelebilir.Onların olması zaman içerisinde meydana gelen gelişmeler ve ortaya çıkan yeni sorunlardır.Bunlara çözüm aramada izlene yollar farklılıkları ortaya koymuştur.
Allah Resulü(sav) ün vefatından bir müddet sonra sahabeyi kiramdan da kimse kalmayanıca gerek nüfus bakımından gerekse ortaya çıkan sorunların çoğalması ve kültürel gelişmelerin de etkisiyle -ki buna İslam'ın coğrafi bakımdan da hızla genişlemesi eklene bilir- "çözüm üretmede" sıkıntı doğunca ilk olarak İmamı Azam(ra) meselelere el atmış ve iki ana kaynak başta olmak üzere -yani Kuran ve sünnet merkezli- meselelere çözümler üretmeye başlamıştır. Çözümler üretirken aynı zamanda talebede yetiştiren bu büyük alim zamanla talebeleri ile uzun müzakereler yapmak suretiyle de elan olan sorunlara değil sadece muhtemel meselelerde çözümler üretmişlerdir.
İmamı Azam(ra) hazretlerinin ortaya koyduğu usul ve esaslar daha sonra yıllarca meselelere çözüm de kullanılmıştır. Ancak zamanla farklı oluşumların ortaya çıkması ve üretilen iç ve dış siyasi odaklı problemler çözüm yolunda farklılıkları da beraberinde getirmiştir.Bu konuda ayrıca ele alınabilir.
Fakat ne yapıldıysa İmam Azam ın o büyük İmamın(İnadına Ebu Hanife diyor bazıları) ortaya koyduğu usul ve esaslar hala geçilememiş ve insanlar ondan istifade etmeye büyük bir azimle devam etmektedirler.
İşte günümüzde belli başlı ilahiyat hocalarından özelliklede eğitimini Avrupa'nın İslam(!!!) kürsülerinde tamamlamış çıplak ve ya giyinik uyarıcılar bu atmosferi kıramayınca -yani gerek İmamı Azam'ın (ra) gerekse diğer 3 hak mezhebin imamlarının ortaya oydukları usul ve esasları ortadan kaldıramayınca -"Hangi İslam" adı altında masumane kılıfı ile kendi oluşturdukları yerli oryantalizm kokan metotlarını değiş yollarla halka benimsetmeye çalışıyorlar.
"Gelenek" diyerek küçümsemeye çalıştıkları geçmiş dönemde ortaya konan ve ana merkezini Kuran ve Sünnet in oluşturduğu muhkem kaleleri yıkmaya çalışmaları Müslümanların sadrına asla şifa olmamıştır olmayacaktır.Amaç İslam'ı en güzel şekilde yaşamak ve hayatın her alanına hakim kılmak ise o dönemin usul ve esasları tatbik sahası arıyor.
İslam hiçbir çağa uydurulacak bir din değildir;böyle bir İslam başka bir şey olur.Dönemin paradigmasına göre mevzi alıp ondan sonrada geçmiş üzerinden İslam'ın özünü devre dışı bırakmaya çalışmak iyi niyetle bağdaşmıyor.
Hülasa ben İslamı hayatımın her alanına hakim kılmak istiyorum , günümüzün sorunlarına çözümü onlardan arıyorum diyenlere o "geleneğin" çözümleri cap canlı duruyor.
ALINTI
Allah Resulü(sav) ün vefatından bir müddet sonra sahabeyi kiramdan da kimse kalmayanıca gerek nüfus bakımından gerekse ortaya çıkan sorunların çoğalması ve kültürel gelişmelerin de etkisiyle -ki buna İslam'ın coğrafi bakımdan da hızla genişlemesi eklene bilir- "çözüm üretmede" sıkıntı doğunca ilk olarak İmamı Azam(ra) meselelere el atmış ve iki ana kaynak başta olmak üzere -yani Kuran ve sünnet merkezli- meselelere çözümler üretmeye başlamıştır. Çözümler üretirken aynı zamanda talebede yetiştiren bu büyük alim zamanla talebeleri ile uzun müzakereler yapmak suretiyle de elan olan sorunlara değil sadece muhtemel meselelerde çözümler üretmişlerdir.
İmamı Azam(ra) hazretlerinin ortaya koyduğu usul ve esaslar daha sonra yıllarca meselelere çözüm de kullanılmıştır. Ancak zamanla farklı oluşumların ortaya çıkması ve üretilen iç ve dış siyasi odaklı problemler çözüm yolunda farklılıkları da beraberinde getirmiştir.Bu konuda ayrıca ele alınabilir.
Fakat ne yapıldıysa İmam Azam ın o büyük İmamın(İnadına Ebu Hanife diyor bazıları) ortaya koyduğu usul ve esaslar hala geçilememiş ve insanlar ondan istifade etmeye büyük bir azimle devam etmektedirler.
İşte günümüzde belli başlı ilahiyat hocalarından özelliklede eğitimini Avrupa'nın İslam(!!!) kürsülerinde tamamlamış çıplak ve ya giyinik uyarıcılar bu atmosferi kıramayınca -yani gerek İmamı Azam'ın (ra) gerekse diğer 3 hak mezhebin imamlarının ortaya oydukları usul ve esasları ortadan kaldıramayınca -"Hangi İslam" adı altında masumane kılıfı ile kendi oluşturdukları yerli oryantalizm kokan metotlarını değiş yollarla halka benimsetmeye çalışıyorlar.
"Gelenek" diyerek küçümsemeye çalıştıkları geçmiş dönemde ortaya konan ve ana merkezini Kuran ve Sünnet in oluşturduğu muhkem kaleleri yıkmaya çalışmaları Müslümanların sadrına asla şifa olmamıştır olmayacaktır.Amaç İslam'ı en güzel şekilde yaşamak ve hayatın her alanına hakim kılmak ise o dönemin usul ve esasları tatbik sahası arıyor.
İslam hiçbir çağa uydurulacak bir din değildir;böyle bir İslam başka bir şey olur.Dönemin paradigmasına göre mevzi alıp ondan sonrada geçmiş üzerinden İslam'ın özünü devre dışı bırakmaya çalışmak iyi niyetle bağdaşmıyor.
Hülasa ben İslamı hayatımın her alanına hakim kılmak istiyorum , günümüzün sorunlarına çözümü onlardan arıyorum diyenlere o "geleneğin" çözümleri cap canlı duruyor.
ALINTI