` nazLı ..
Bayan Üye
Genel hamilelik belirtilerinin sebepleri nelerdir?
Sabah bulantıları veya sadece bulantı hamileliğin ilk döneminde en genel görülen belirtidir. Hormonal olduğu düşünülür, (çoğu hormon fetus ve plasenta tarafından üretilmiştir). Hamileliğin 3-4. haftalarında başlayıp, genelde 10-12. haftalarda azalır ve yok olur. Bazen ısrarla, 14-16. haftalara kadar devam eder, hatta bazen çok nadiren tüm hamilelik boyunca devam eder. Başka bir alışılmadık durum ise, 12. hafta gibi belirtilerin yok olup, hamileliğin sonuna doğru tekrarla-masıdır. Sigara içmek sabah bulantılarını şiddetlendirir.
Baş dönmeleri ve şişkinlikler hakkında neler söylenebilir?
Baş dönmeleri genelde hamileliğin sonlarında görülür. Kısmen, hamilelik süresince çok olan projesteron hormonu (yumurtalıkta bulunan ve gebeliğe tesiri olan bir hormon) sebep olabilir. Bu, özellikle yatay pozisyondan kalkarken tansiyonun düşmesine neden olur. Baş dönmelerinin bir diğer nedeni ise anne adayının geriye doğru yattığında uterusun kan basıncıyla kann boşluğuna yaptığı baskıdan kaynaklanır. Bu kalbe geri akan kanla karışır ve otururken veya kalkarken kadın baygınlık hissedebilir. Nitekim kanın fetusa ve rahme tedarikini de azalttığından, hamilelik sırtüstü yatma pozisyonu caydırıcıdır.
Şişkinlik, vücudun su tutmasına neden olan projesteron hormonunun seviyesisinin yüksek olmasından kaynaklanmaktadır. Bebeğin beslenmesine hazırlık olarak, başka hormonlar da göğsün büyümesine neden olur. Bu nedenle, göğüslerde ağırlık, hafif tıkalılık ve hatta duyarlılık hissi olabilir.
Bağırsak alışkanlıkları hakkında neler söylenebilir?
Kabızlık, hamilelikte yaygındır ve yine suçlu projesteron hormonudur. Bazı kadınlar mide ekşimesine maruz kalırlar, bu da yine projesteron yüzünden olur. Her iki problem de doğumdan sonra sona erer. Hamilelikte bu tip semptomların tedavisi yetersizdir.
Hamilelikte idrarda şeker bulunmasının "anormal olmadığını" söylerler. Bu doğru mudur?
Evet. Böbreklere doğru kan akışındaki değişiklikler, hamilelikte idrara doğru şeker kaybı olduğunu gösterir. Bu durum herhangi bir hastalık olduğunu ifade etmez. Hamilelikte idrardaki şeker asla şeker hastalığı olarak nitelendirilmemelidir. Şüphe duyulacak başka durumlar varsa, -aşın susuzluk, cenin boyutunun genişliği ve amniyotik sıvının aşırı miktarda olması hamilelikte şeker hastalığı için hemen araştırma yapılması gerekir, fakat tek başına şeker görülürse, bu çok düşük bir ihtimaldir veya bir anlam taşımamaktadır.
Hamilelikte bazı bölgelerde pigment birikmesi sonucu ciltte koyuluklar olabilir.
Hamilelikte göğüs ucu etrafında, göbek deliğinde ve perinede (apış arası) pigmentlerin çoğalması yaygındır. Ayrıca, göbekten kasığa uzanan koyu çizginin oluşumu da yaygındır. Tüm bunlar normaldir ve ciltteki koyulaşma geçicidir, doğumdan birkaç hafta sonra yok olur.
Karpal (el-ayak bileğine ait) tünel sendromu nedir?
Bir veya bazen iki elin parmaklarında ağrı, hissizlik ve hatta hastalık hissedildiği durumdur. Bu durum sadece hamilelikle sınırlandırılamaz fakat ilk olarak hamilelik esnasında ortaya çıkabilir. Bu durumda, su tutumu kısmen suçlanabilir. Az da olsa, bu belirtilerden kurtulmak için bazen cerrahi müdahale gerekmektedir. Ama çoğu vakada, parmakların tahta ile sarılması duruma yardımcı olabilir. Genelde doğumdan sonra yok olur.
GÖRÜNEN BELİRTİLER
Hamilelikte devamlı büyüyen boyutu rahim nasıl etkiler?
Rahmin boyutunun sürekli büyümesiyle, hamileliğin gelişiminin bağdaşması doğaldır.
Rahim hamilelik öncesinde 30-50 gr kadarken, ağırlık olarak her dönem 25-30 kez büyüyerek lOOOg (1 kg)' a kadar ulaşır. Hamilelik öncesinde rahim oyuğu 4-5 mi kadarken, dönem sonunda, 1000 katı kadar büyüklüktedir. Bu yapı, bir kadının yumruğundan bile küçükken, içinde bir bebek, plasenta ve sıvıyı barındıracak kadar büyür ve hepsiyle birlikte, 8kg'ya veya daha fazlasına (çoklu hamileliklerde mesela) ulaşır.
Hamilelik göbeği ne zaman belli olur?
12. haftaya kadar dışarıdan belli olmaz. Çünkü bu zaman kadar hamilelik tamamen pelvistedir. İstisna olarak çoklu hamileliklerde göbek daha erken çıkabilir. Kadının yapısına göre, 18-20 haftadan önce göbek çıkmayabilir. Bu yan dönemden sonra, karın şişer ve bedenin büyümesi hızla gözle görülür olur.
Nasıl olur da bazı kadınlar çok iri gözükürken, bazı kadınların hamilelikleri doğum döneminde bile zor anlaşılır?
Birçok etken buna sebeptir. Uterusun içerdikleri, karnın büyüklüğünü etkiler (ikiz taşıyan bir karın daha büyük olur), fakat bu tek etken değildir. Karın kaslarının durumu ve büyüyen rahmi idare edişi de önemlidir. Diğer bir etken ise, karın duvarında, cilt altında birikmiş yağ miktarıdır. Bu, dış görünüşü etkileyecek kadar büyük olabilir. Revaçta olan inanışın tersine, aslında, hamile karnının büyüklüğü bebeğin büyüklüğünü göstermek için zayıf bir rehberdir.
Aşağı jenital bölgesinde ne gibi değişiklikler beklenmektedir?
Vulva ve vajinaya giden kanda aşırı bir yoğunluk görülür. Bu bölgeler tıkanır ve vajinanın uzama ve esneme kabiliyeti artar, doğuma hazırlanır. Bazı durumlarda, vulvada varisli damarların ortaya çıkmasıyla, bu genişleme problem yaratabilir. Durum, aşın rahatsız edici olabilir ve doğumdan önce tedavisi mümkün değildir. Genelde, vajinal akıntı çoğalır ki, bu durum çoğu kadını alarma geçirir. Fiziksel değişiklikler bir yana, vaj inanın PH seviyesinin düşüşü daha asitli olmasına neden olur. Bu bakteriyel enfeksiyonları önlemeye yardımcı olur. Mamafih, pamukçuk oluşumunun artışı hamilelikte yaşanan ortak bir sorundur. Pamukçuk, hamileliği tehlikeye atmaz, sadece hamileye sıkıntı veren ana sorunlardan biridir.
Çatlaklara neden olan nedir? Çatlak oluşumu önlenebilir mi?
Karnın gerilmesi, cildin altındaki bağlayıcı dokuların kopmasına neden olur ve böylece çatlaklar oluşur. İşte bu yüzden, çatlak hamileliğin değişmez özelliğidir.
Bazıları diğerlerinden bu durma daha yatkındır. Aşırı şişmanlık bu oluşumun ihtimalini yükseltir. Bir de sarışın kadınlann daha yatkın oldukları savunulur.
Çatlaklar, koyulaşabilir, bazen koyu kahve hatta siyah olabilir. Doğumdan sonra rengi açılır, gümüşi beyaz ve düzensiz çizgiler olur. Zaman içinde, çeşitli losyonların çatlak oluşumunu önlediği iddia edilmiştir. Fakat buna dair kesin bir kanıt yoktur.
Kasılmaların, hamileliğin erken döneminde başladığı söylenir, öyleyse bu doğru mudur ve nedeni nedir?
Doğum öncesi kasılmaları deneyimi kadından kadına değişir. Aynı zamanda bir kadının bir hamileliğinden diğerine göre de değişir. 14. haftada başlayan ağrısız kasılmalardan hamile kadın bihaberdir. Hamilelik ilerledikçe, bir yok olup, bir ortaya çıkarak devam eder.
30. haftaya doğru, kadın bunların farkına varmaya başlayabilir, fakat bu dönem de nerdeyse hep ağrısız geçer bu kasılmalar. Braxton-Hicks adıyla bilinirler. Plasenta ve fetüs, bu kasılmalara neden olan bir sürü hormon üretir. Buna karşılık, mevcut diğer hormonlar (projesteron da bunların arasındadır), verdiği etkiyle durumu dengeler ve elde olmayan bir erken doğumu engeller.
Sabah bulantıları veya sadece bulantı hamileliğin ilk döneminde en genel görülen belirtidir. Hormonal olduğu düşünülür, (çoğu hormon fetus ve plasenta tarafından üretilmiştir). Hamileliğin 3-4. haftalarında başlayıp, genelde 10-12. haftalarda azalır ve yok olur. Bazen ısrarla, 14-16. haftalara kadar devam eder, hatta bazen çok nadiren tüm hamilelik boyunca devam eder. Başka bir alışılmadık durum ise, 12. hafta gibi belirtilerin yok olup, hamileliğin sonuna doğru tekrarla-masıdır. Sigara içmek sabah bulantılarını şiddetlendirir.
Baş dönmeleri ve şişkinlikler hakkında neler söylenebilir?
Baş dönmeleri genelde hamileliğin sonlarında görülür. Kısmen, hamilelik süresince çok olan projesteron hormonu (yumurtalıkta bulunan ve gebeliğe tesiri olan bir hormon) sebep olabilir. Bu, özellikle yatay pozisyondan kalkarken tansiyonun düşmesine neden olur. Baş dönmelerinin bir diğer nedeni ise anne adayının geriye doğru yattığında uterusun kan basıncıyla kann boşluğuna yaptığı baskıdan kaynaklanır. Bu kalbe geri akan kanla karışır ve otururken veya kalkarken kadın baygınlık hissedebilir. Nitekim kanın fetusa ve rahme tedarikini de azalttığından, hamilelik sırtüstü yatma pozisyonu caydırıcıdır.
Şişkinlik, vücudun su tutmasına neden olan projesteron hormonunun seviyesisinin yüksek olmasından kaynaklanmaktadır. Bebeğin beslenmesine hazırlık olarak, başka hormonlar da göğsün büyümesine neden olur. Bu nedenle, göğüslerde ağırlık, hafif tıkalılık ve hatta duyarlılık hissi olabilir.
Bağırsak alışkanlıkları hakkında neler söylenebilir?
Kabızlık, hamilelikte yaygındır ve yine suçlu projesteron hormonudur. Bazı kadınlar mide ekşimesine maruz kalırlar, bu da yine projesteron yüzünden olur. Her iki problem de doğumdan sonra sona erer. Hamilelikte bu tip semptomların tedavisi yetersizdir.
Hamilelikte idrarda şeker bulunmasının "anormal olmadığını" söylerler. Bu doğru mudur?
Evet. Böbreklere doğru kan akışındaki değişiklikler, hamilelikte idrara doğru şeker kaybı olduğunu gösterir. Bu durum herhangi bir hastalık olduğunu ifade etmez. Hamilelikte idrardaki şeker asla şeker hastalığı olarak nitelendirilmemelidir. Şüphe duyulacak başka durumlar varsa, -aşın susuzluk, cenin boyutunun genişliği ve amniyotik sıvının aşırı miktarda olması hamilelikte şeker hastalığı için hemen araştırma yapılması gerekir, fakat tek başına şeker görülürse, bu çok düşük bir ihtimaldir veya bir anlam taşımamaktadır.
Hamilelikte bazı bölgelerde pigment birikmesi sonucu ciltte koyuluklar olabilir.
Hamilelikte göğüs ucu etrafında, göbek deliğinde ve perinede (apış arası) pigmentlerin çoğalması yaygındır. Ayrıca, göbekten kasığa uzanan koyu çizginin oluşumu da yaygındır. Tüm bunlar normaldir ve ciltteki koyulaşma geçicidir, doğumdan birkaç hafta sonra yok olur.
Karpal (el-ayak bileğine ait) tünel sendromu nedir?
Bir veya bazen iki elin parmaklarında ağrı, hissizlik ve hatta hastalık hissedildiği durumdur. Bu durum sadece hamilelikle sınırlandırılamaz fakat ilk olarak hamilelik esnasında ortaya çıkabilir. Bu durumda, su tutumu kısmen suçlanabilir. Az da olsa, bu belirtilerden kurtulmak için bazen cerrahi müdahale gerekmektedir. Ama çoğu vakada, parmakların tahta ile sarılması duruma yardımcı olabilir. Genelde doğumdan sonra yok olur.
GÖRÜNEN BELİRTİLER
Hamilelikte devamlı büyüyen boyutu rahim nasıl etkiler?
Rahmin boyutunun sürekli büyümesiyle, hamileliğin gelişiminin bağdaşması doğaldır.
Rahim hamilelik öncesinde 30-50 gr kadarken, ağırlık olarak her dönem 25-30 kez büyüyerek lOOOg (1 kg)' a kadar ulaşır. Hamilelik öncesinde rahim oyuğu 4-5 mi kadarken, dönem sonunda, 1000 katı kadar büyüklüktedir. Bu yapı, bir kadının yumruğundan bile küçükken, içinde bir bebek, plasenta ve sıvıyı barındıracak kadar büyür ve hepsiyle birlikte, 8kg'ya veya daha fazlasına (çoklu hamileliklerde mesela) ulaşır.
Hamilelik göbeği ne zaman belli olur?
12. haftaya kadar dışarıdan belli olmaz. Çünkü bu zaman kadar hamilelik tamamen pelvistedir. İstisna olarak çoklu hamileliklerde göbek daha erken çıkabilir. Kadının yapısına göre, 18-20 haftadan önce göbek çıkmayabilir. Bu yan dönemden sonra, karın şişer ve bedenin büyümesi hızla gözle görülür olur.
Nasıl olur da bazı kadınlar çok iri gözükürken, bazı kadınların hamilelikleri doğum döneminde bile zor anlaşılır?
Birçok etken buna sebeptir. Uterusun içerdikleri, karnın büyüklüğünü etkiler (ikiz taşıyan bir karın daha büyük olur), fakat bu tek etken değildir. Karın kaslarının durumu ve büyüyen rahmi idare edişi de önemlidir. Diğer bir etken ise, karın duvarında, cilt altında birikmiş yağ miktarıdır. Bu, dış görünüşü etkileyecek kadar büyük olabilir. Revaçta olan inanışın tersine, aslında, hamile karnının büyüklüğü bebeğin büyüklüğünü göstermek için zayıf bir rehberdir.
Aşağı jenital bölgesinde ne gibi değişiklikler beklenmektedir?
Vulva ve vajinaya giden kanda aşırı bir yoğunluk görülür. Bu bölgeler tıkanır ve vajinanın uzama ve esneme kabiliyeti artar, doğuma hazırlanır. Bazı durumlarda, vulvada varisli damarların ortaya çıkmasıyla, bu genişleme problem yaratabilir. Durum, aşın rahatsız edici olabilir ve doğumdan önce tedavisi mümkün değildir. Genelde, vajinal akıntı çoğalır ki, bu durum çoğu kadını alarma geçirir. Fiziksel değişiklikler bir yana, vaj inanın PH seviyesinin düşüşü daha asitli olmasına neden olur. Bu bakteriyel enfeksiyonları önlemeye yardımcı olur. Mamafih, pamukçuk oluşumunun artışı hamilelikte yaşanan ortak bir sorundur. Pamukçuk, hamileliği tehlikeye atmaz, sadece hamileye sıkıntı veren ana sorunlardan biridir.
Çatlaklara neden olan nedir? Çatlak oluşumu önlenebilir mi?
Karnın gerilmesi, cildin altındaki bağlayıcı dokuların kopmasına neden olur ve böylece çatlaklar oluşur. İşte bu yüzden, çatlak hamileliğin değişmez özelliğidir.
Bazıları diğerlerinden bu durma daha yatkındır. Aşırı şişmanlık bu oluşumun ihtimalini yükseltir. Bir de sarışın kadınlann daha yatkın oldukları savunulur.
Çatlaklar, koyulaşabilir, bazen koyu kahve hatta siyah olabilir. Doğumdan sonra rengi açılır, gümüşi beyaz ve düzensiz çizgiler olur. Zaman içinde, çeşitli losyonların çatlak oluşumunu önlediği iddia edilmiştir. Fakat buna dair kesin bir kanıt yoktur.
Kasılmaların, hamileliğin erken döneminde başladığı söylenir, öyleyse bu doğru mudur ve nedeni nedir?
Doğum öncesi kasılmaları deneyimi kadından kadına değişir. Aynı zamanda bir kadının bir hamileliğinden diğerine göre de değişir. 14. haftada başlayan ağrısız kasılmalardan hamile kadın bihaberdir. Hamilelik ilerledikçe, bir yok olup, bir ortaya çıkarak devam eder.
30. haftaya doğru, kadın bunların farkına varmaya başlayabilir, fakat bu dönem de nerdeyse hep ağrısız geçer bu kasılmalar. Braxton-Hicks adıyla bilinirler. Plasenta ve fetüs, bu kasılmalara neden olan bir sürü hormon üretir. Buna karşılık, mevcut diğer hormonlar (projesteron da bunların arasındadır), verdiği etkiyle durumu dengeler ve elde olmayan bir erken doğumu engeller.