sensiz olmaz
Kayıtlı Üye
Uzmanlar, gripten yeşil biber ve ağız sütü tüketilerek korunulabileceğini bildirdi
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak, Burun ve Boğaz (KBB) Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Enver Altaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gribal enfeksiyonun sıklıkla havaların soğumaya başladığı bahar ve kış aylarında görüldüğünü belirterek, gribin ''hapşırma, kırgınlık, bitkinlik, burun akıntısı, halsizlik ve vücudun çeşitli yerlerinde ağrılar'' gibi belirtilerle kendini gösterdiğini söyledi.
Gribin bazı insanlarda daha ağır geçtiğini ifade eden Altaş, ''Grip ağırlaştığı dönemlerde öksürük, nefes darlığı gibi başka şikayetlere de yol açabilir. Bunun dışında, kulak iltihabına, akciğer enfeksiyonuna, kalp yetersizliklerine de yol açabilen önemli bir hastalıktır'' dedi.
Gribal enfeksiyonun viral bir enfeksiyon olduğunu belirten Prof. Dr. Altaş, soğuk algınlıklarıyla ortaya çıkan gribal enfeksiyon için toplumda ''grip'', ''gribal enfeksiyon'' ve ''nezle'' terimlerinin kullanıldığını söyledi.
Nezlede burun akıntısı ve hapşırma görülmesine rağmen gripte burun akıntısı görülmediğine dikkati çeken Altaş, ''Gripte nezleye göre daha yüksek bir ateş, nefes darlığı ve öksürük dikkatimizi çeken unsurlardandır'' diye konuştu.
VÜCUT DİRENCİNİ ARTIRACAK GIDALAR
Gribal enfeksiyondan korunmak için özellikle soğuk algınlığına bağlı vücut direncini düşüren durumlardan kaçınılması gerektiğini belirten Altaş, soğuk algınlığıyla vücut direnci düştüğü zaman gribin toplumda kolaylıkla diğer insanlara bulaşacağını bildirdi.
Prof. Dr. Altaş, ''Toplumda çok yaygın olarak görülen grip, toplumun özellikle çalışan kesimlerinde iş kaybına, ekonomik kayıplara yol açan bir durumdur'' diye konuştu.
Gribin çok görüldüğü bazı yıllarda yoğun ölümler olabildiğini ifade eden Altaş, şunları söyledi:
''Gripten korunmak için vücut direncini yükseltmek en önemli tedbirlerdendir. Vücut direncini yükseltmek için C, A vitamini yönünden zengin olan gıdalar tüketilmelidir. Özellikle turunçgiller, yeşil biber, kuşburnu gibi gıdalar önem arz ediyor. Bunun dışında, toplumlarda kullanılan ancak son yıllarda terk edilen hayvanların ilk sütü tüketilmelidir. Buzağı doğduktan sonra sığırların verdiği ilk süt 'ağız sütü' olarak biliniyor toplumda. Bu, globulinler yönünden zengin ve vücut direncini yükselten önemli bir gıda maddesidir.''
Prof. Dr. Altaş, ''Vücut direncini yükseltmek için portakal, mandalina, limon, havuç, greyfurt, yeşil biber, ve ağız sütü tercih edilmelidir. Ancak özellikle gripten korunmak için C vitamini bakımından çok zengin olan yeşil biber ile A vitamini bakımından zengin olan ağız sütü tüketilmelidir'' diye konuştu.
GRİP AŞISININ ÖNEMİ
Gribal enfeksiyon için kullanılan ilaçlara da dikkat edilmesi gerektiğini belirten Altaş, ''Özellikle 50 yaş üzerindeki insanlarda tansiyondan dolayı grip ilaçlarının kullanımına dikkat edilmesi gerekiyor. Çünkü bu ilaçlar tansiyonu yükseltebileceği için rastgele kullanılmamalı, doktor gözetiminde alınmalıdır'' şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Altaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Gribal enfeksiyon özellikle diyabeti, kalp, akciğer hastalıkları olanlarda ölüme kadar gidebilecek ağır etkiler bırakmaktadır. Bundan dolayı bu tür vakalar için grip aşısını tavsiye ediyoruz. Bildiğiniz gibi grip aşısı, bir önceki yılın grip virüsleriyle hazırlanmış bir aşıdır. Mevcut sene içerisinde de büyük oranda etkilerini göstermektedir. Yüzde 100 etkili olmasa bile yüzde 70'ler civarında olan bir etki azımsanmayacaktır. Kişilerdeki mevcut kalp, akciğer rahatsızlıklarının ağırlaşmaması açısından aşı yaptırmak önemlidir.''
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak, Burun ve Boğaz (KBB) Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Enver Altaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gribal enfeksiyonun sıklıkla havaların soğumaya başladığı bahar ve kış aylarında görüldüğünü belirterek, gribin ''hapşırma, kırgınlık, bitkinlik, burun akıntısı, halsizlik ve vücudun çeşitli yerlerinde ağrılar'' gibi belirtilerle kendini gösterdiğini söyledi.
Gribin bazı insanlarda daha ağır geçtiğini ifade eden Altaş, ''Grip ağırlaştığı dönemlerde öksürük, nefes darlığı gibi başka şikayetlere de yol açabilir. Bunun dışında, kulak iltihabına, akciğer enfeksiyonuna, kalp yetersizliklerine de yol açabilen önemli bir hastalıktır'' dedi.
Gribal enfeksiyonun viral bir enfeksiyon olduğunu belirten Prof. Dr. Altaş, soğuk algınlıklarıyla ortaya çıkan gribal enfeksiyon için toplumda ''grip'', ''gribal enfeksiyon'' ve ''nezle'' terimlerinin kullanıldığını söyledi.
Nezlede burun akıntısı ve hapşırma görülmesine rağmen gripte burun akıntısı görülmediğine dikkati çeken Altaş, ''Gripte nezleye göre daha yüksek bir ateş, nefes darlığı ve öksürük dikkatimizi çeken unsurlardandır'' diye konuştu.
VÜCUT DİRENCİNİ ARTIRACAK GIDALAR
Gribal enfeksiyondan korunmak için özellikle soğuk algınlığına bağlı vücut direncini düşüren durumlardan kaçınılması gerektiğini belirten Altaş, soğuk algınlığıyla vücut direnci düştüğü zaman gribin toplumda kolaylıkla diğer insanlara bulaşacağını bildirdi.
Prof. Dr. Altaş, ''Toplumda çok yaygın olarak görülen grip, toplumun özellikle çalışan kesimlerinde iş kaybına, ekonomik kayıplara yol açan bir durumdur'' diye konuştu.
Gribin çok görüldüğü bazı yıllarda yoğun ölümler olabildiğini ifade eden Altaş, şunları söyledi:
''Gripten korunmak için vücut direncini yükseltmek en önemli tedbirlerdendir. Vücut direncini yükseltmek için C, A vitamini yönünden zengin olan gıdalar tüketilmelidir. Özellikle turunçgiller, yeşil biber, kuşburnu gibi gıdalar önem arz ediyor. Bunun dışında, toplumlarda kullanılan ancak son yıllarda terk edilen hayvanların ilk sütü tüketilmelidir. Buzağı doğduktan sonra sığırların verdiği ilk süt 'ağız sütü' olarak biliniyor toplumda. Bu, globulinler yönünden zengin ve vücut direncini yükselten önemli bir gıda maddesidir.''
Prof. Dr. Altaş, ''Vücut direncini yükseltmek için portakal, mandalina, limon, havuç, greyfurt, yeşil biber, ve ağız sütü tercih edilmelidir. Ancak özellikle gripten korunmak için C vitamini bakımından çok zengin olan yeşil biber ile A vitamini bakımından zengin olan ağız sütü tüketilmelidir'' diye konuştu.
GRİP AŞISININ ÖNEMİ
Gribal enfeksiyon için kullanılan ilaçlara da dikkat edilmesi gerektiğini belirten Altaş, ''Özellikle 50 yaş üzerindeki insanlarda tansiyondan dolayı grip ilaçlarının kullanımına dikkat edilmesi gerekiyor. Çünkü bu ilaçlar tansiyonu yükseltebileceği için rastgele kullanılmamalı, doktor gözetiminde alınmalıdır'' şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Altaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Gribal enfeksiyon özellikle diyabeti, kalp, akciğer hastalıkları olanlarda ölüme kadar gidebilecek ağır etkiler bırakmaktadır. Bundan dolayı bu tür vakalar için grip aşısını tavsiye ediyoruz. Bildiğiniz gibi grip aşısı, bir önceki yılın grip virüsleriyle hazırlanmış bir aşıdır. Mevcut sene içerisinde de büyük oranda etkilerini göstermektedir. Yüzde 100 etkili olmasa bile yüzde 70'ler civarında olan bir etki azımsanmayacaktır. Kişilerdeki mevcut kalp, akciğer rahatsızlıklarının ağırlaşmaması açısından aşı yaptırmak önemlidir.''