ßy.MeCHuL
Kayıtlı Üye
Bir adam Hasan-i Basri Hz.lerine gelip "Falanca kişi, senin hakkında şunları söyledi", diyerek onun gıybetini yapınca, aralarında şöyle bir konuşma geçti:
- Ne zaman söyledi?
- Bugün
- Nerede?
- Evinde
- Onun evinde ne yapıyordun?
- Ziyafet vardı, onun için gitmiştim.
- Orada ne yedin?
- Sekiz çeşit yemek vardı, hepsinden yedim.
Bunun uzerine Hasan-i Basri:
- Sekiz çeşit yemeği karnına sığdırdın da bu sözü sığdıramadın ha? diyerek adamı yanından uzaklaştırır.
Sadi-i Sirazi anlatiyor:
Bir gece ibadet etmek niyetiyle, babamla birlikte geç vakte kadar oturmuştum. Bir ara pencereden dışarıya baktığımda, komşu evlerin karanlık olduğunu görerek:
- Baba, dedim. Ne olurdu şu evdekiler de kalkıp iki rekat namaz kılsalardı.Ölü gibi uyuyorlar.
Babam:
- Canım oğul, diye cevap verdi. Halkı çekiştireceğine, keşke sen de uyusaydın
- Ne zaman söyledi?
- Bugün
- Nerede?
- Evinde
- Onun evinde ne yapıyordun?
- Ziyafet vardı, onun için gitmiştim.
- Orada ne yedin?
- Sekiz çeşit yemek vardı, hepsinden yedim.
Bunun uzerine Hasan-i Basri:
- Sekiz çeşit yemeği karnına sığdırdın da bu sözü sığdıramadın ha? diyerek adamı yanından uzaklaştırır.
Sadi-i Sirazi anlatiyor:
Bir gece ibadet etmek niyetiyle, babamla birlikte geç vakte kadar oturmuştum. Bir ara pencereden dışarıya baktığımda, komşu evlerin karanlık olduğunu görerek:
- Baba, dedim. Ne olurdu şu evdekiler de kalkıp iki rekat namaz kılsalardı.Ölü gibi uyuyorlar.
Babam:
- Canım oğul, diye cevap verdi. Halkı çekiştireceğine, keşke sen de uyusaydın