Sen ki cümle yetimliklerin elinden tuttun
Ey sevgililer sevgilisi
Sensin canımızın billur kasesi
Ölüm ki vaktin göğsünde bin bıçak yarası
Sensin sonumuza sonsuzluk müjdesi
Sen alemlere rahmet iken
Merhametini
tebessümünü
tesellini
Başkalarından sakındık
Ey sevgililer sevgilisi
Sensin canımızın billur kasesi
Ölüm ki vaktin göğsünde bin bıçak yarası
Sensin sonumuza sonsuzluk müjdesi
Sen alemlere rahmet iken
Merhametini
Başkalarından sakındık
Ey göğsünde yağmurları ağırlayan
ey yağmurlar yağmuru.
Sen kimseyi kimseden ayırmadan yağan yağmur iken
Senin merhametini daralttık.
Senin merhametini daralttık.
Dağlara da selam verdiğini unuttuk.
Çölün kumlarının seninle sevindiğini hatırlayamadık.
Çölün kumlarının seninle sevindiğini hatırlayamadık.
Seni sevinçlerle taşımak varken çocuklarımıza
Kendi yerimize koyduk seni
çatık kaşlı
anlayışsız
Hoşgörüsüz portreler çizdik.
Kendi yerimize koyduk seni
Hoşgörüsüz portreler çizdik.
Senin önce çocukları sevdiğini
önce minik kalpleri
Sevindirdiğini anlayamadık.
Sevindirdiğini anlayamadık.
Senin hatırına
küçük kızların masum gülüşleri kuyuların
Karanlığında düşmekten kurtuldu.
Karanlığında düşmekten kurtuldu.
Senin gözlerine tutunarak tattık anne-baba olma lezzetini.
Sen olmasaydın sonsuzluktan habersizdik;
Çocuklarımızı hiçliğin kuyusuna atmak üzere doğuracaktık.
Çocuklarımızı hiçliğin kuyusuna atmak üzere doğuracaktık.
Sensiz ayrılıklara teselli aramak imkansızdı; hep yokluk
Şüphesinin gölgesinde eriyiverecekti sevinçlerimiz.
Şüphesinin gölgesinde eriyiverecekti sevinçlerimiz.
Eziyet görmüş bir devenin gözyaşlarını ellerinle sildiğini
Hatırlayamadık
hatırlatmadık birbirimize.
Hatırlayamadık
Sanki bu kadarı da fazlaydı.
Bir gün bir çocuğun oyuna gelmediğini fark ettin.
Öğrendin ki kendisine alıştırdığı kuşu ölüvermiş.
Kalktın
üzüntüsünden odasına kapanan çocuğun kapısını araladın.
Öğrendin ki kendisine alıştırdığı kuşu ölüvermiş.
Kalktın
Kuşu öldüğü için teselli ettin.
Gül sözlerinle ötelerden çareler getirdin minik kalbin hüzünlerine.
Küçümsemedin
önemsiz görmedin.
Ama biz şimdi büyük işler peşinde koşuyoruz.
Çocuklarımızın hasetlerini yok sayıyoruz.onların
Küçücük sevinçlerine köreliyoruz.
Çocuklarımızın hasetlerini yok sayıyoruz.onların
Küçücük sevinçlerine köreliyoruz.
İçimizdeki çocuk gülücüklerini çoktan söndürdük
yüreğimizdeki yerlerini küçülttük.
yüreğimizdeki yerlerini küçülttük.
Ölen kuşları da
kuşları ölen çocukları da dert
Edinmediğimiz için senden özür diliyoruz ey Resul.
Edinmediğimiz için senden özür diliyoruz ey Resul.
Sen kalbimize eşsiz şefkatinin kanatlarını dokundurur musun?
Hayallerimiz sürgün ettik
Tutamadık ellerinden yetimliklerin
Kendi benliğimizin karanlığında kaybolduk
Saçlarını okşayamadık çocuklarımızın
Ayağımız dolandı
ellerimiz boşta kaldı
Seni bulamadık ve hatta arayamadık
Tutamadık ellerinden yetimliklerin
Kendi benliğimizin karanlığında kaybolduk
Saçlarını okşayamadık çocuklarımızın
Ayağımız dolandı
Seni bulamadık ve hatta arayamadık
Sen bulur musun bizi?