Kei*
Kayıtlı Üye
Türkçe'nin Rekorları
Temel Rekorlar
En uzun kelime: muvaffakiyetsizleştiricileştiriveremeyebilecekleri mizdenmişsinizcesine (70) (Açıklama sayfanın altında.)
TDK'daki en uzun kelime: kuyruksallayangiller (20)
En uzun palindromik kelime: esneyemeyense (13)
Tersten okunduğunda da anlamlı olan en uzun kelime: ıralamamalara, aralamamaları (13)
Art arda çifter çifter en çok harf bulunduran kelime: maatteessüf (4)
En uzun bir sesli bir sessiz giden kelime: mücadelecileşiveremeyebileceğimizin (35)
Harf tekrarı içermeyen en uzun ekli kelime: hüpletiyormuşsanız ve hödükleşmiyorsanız (1
Harf tekrarı içermeyen en uzun eksiz kelime: konseptüalizm (13)
Sadece bir harfi farklı olan en uzun eksiz kelime çifti: mahrumiyet, mahkumiyet (10)
Alfabemizin ilk 14 harfi ile yazılan en uzun kelime: affedicideki (12) (İsmet Keskinsoy)
Alfabemizin son 14 harfi ile yazılan en uzun kelime: tutuşturtuşumuzunmuş (20)
En uzun kısaltma: İYSSKSİİD (9)
(İş Yerinde Sağlık, Sağlık Korunması ve Sigorta İle İlgili Danışma (Komitesi).
En çok anlamı olan kelime: çıkmak
(TDK'da 58 anlamı sayılmış)
Aynı kökene sahip olup en çok farklı şekilde kullanılan kelime: hakan, han, kaan, kağan (4)
Farklı köklere sahip olup en çok anlamı olan kelime: karın (4)
(Dört anlamı: kar kelimesinin 1.tekil şahıs iyelik hali, karmak fiilinin 2. çoğul şahıs emir hali, karı kelimesinin 2. tekil şahıs iyelik hali, karın kelimesi.)
En çok anlamdaş: tuvalet, ayakyolu, memişhane, apteshane, kenef, hela, yüz numara, kademhane (
Bir harfi en çok içeren kelimeler:
alafrangalaştıramayacaklardansalar (13)
beybabalaşabilen (4)
seccadecileşecekmişsinizcesine (5)
çiçekçiymişçesine (4)
didindirdiklerimizdendir (6)
gelenekselleştiriveremeyebileceklerdenseler (15)
gepgergin (3)
dağdağasızlığa (3)
hahhah (4)
sıkıntısızlaştırıcılığınızın (11)
kişiliksizleştiricileştiriverebileceklerimizdenmiş sinizcesine (16)
janjan (2)
kikirikleşecektik (5)
tellallaşılabilmeli (7)
mükemmelleşemememmiş (7)
anneanneninkininsin (9)
otokontrolsüzleşiyor (5)
hötöröf (3)
muharrirleştirivermişlerdir (7)
hassasiyetsizleşseymişsin (6)
şişikleşmişmiş (5)
tattırttıktan (6)
unutturuculuğumuzunmuş (10)
düşündürttürücülüğümüzünmüş (11)
verevleşivermek (3)
yayımlayamayayım (5)
lezzetsizleşemezseniz (5)
Harf Sayıları
2 harften oluşan en uzun kelime: ememememe (9)
3 harften oluşan en uzun kelime: yamayamamaya, yamayamamama (12)
4 harften oluşan en uzun kelime: mayalayamamamla (15)
5 harften oluşan en uzun kelime: mayalayamamalıyım (17)
İçindeki her harf birden fazla geçen en uzun kelime: serserileşememişlerse (21)
İçindeki her harf tam ikişer kez geçen en uzun kelime: kükürtatarının (14)
(kükürtatar: kükürtlü buhar çıkaran ve üzerinde kükürt biriken alan)
İçindeki bütün harfler ya bir ya da iki kez geçen en uzun kelime: törpüleyemiyormuşsanız (22)
İçinde en çok sayıda farklı harf bulunduran kelime: gölcükleştiriyormuşsanız (20)
Sesliler Ve Sessizler
Sesli / sessiz oranı en yüksek kelime: aile, iade (3/1)
Sessiz / sesli oranı en yüksek kelime: sfenks, sprint (5/1)
Ardarda en çok sesli: suiistimal, maaile (3)
Ardarda en çok sessiz: angström (5)
Bir seslinin bir kelimede en çok kullanımı (başka sesli yok): badanalayamayacaklardansalar (12)
Bir sessizin bir kelimede en çok kullanımı (başka sessiz yok): anneannenin (6)
Sadece birer harfleri farklı olan ve aynı eki taşımayan en çok kelime:
3 harfli: ban, can, çan, dan, fan, han, kan, lan, pan, san, şan, tan, van, yan, zan (15)
4 harfli: kaba, kaça, kafa, kaka, kala, kama, kana, kapa, kara, kasa, kaya, kaza (12)
5 harfli: kabın, kaçın, kadın, kalın, kapın, karın, kaşın, katın, kayın (9)
(kabın: kap + tamlayan eki; kapın: kapı + iyelik eki; katın: katmak eylemi 2. çoğul kişi emir kipi.)
6 harfli: sarmak, sarmal, sarmam, sarman, sarmaş, sarmaz (6)
7 harfli: çekinik, çekinim, çekinin, çekinip, çekinir, çekiniş, çekiniz (7)
En çok anagram:
3 harf: aks, ask, kas, sak (4)
4 harf: aksı, asık, askı, ıska, kası, kısa, sakı, sıka (
5 harf: çakır, çarık, çarkı, çıkar, çıkra, çırak, kaçır, kıraç, arkçı, ırkça (10)
(Son iki kelimeyi İsmet Keskinsoy gönderdi.)
6 harf: kelime, ekilme, eklemi, melike, kileme, ekelim, emekli, ekimle, ekmeli, lekemi (10)
7 harf: akıldır, aklıdır, alırdık, darılık, kaldırı, kalırdı, kıladır, kılardı, lakırdı (9)
Harf sırası:
Harfleri sıralı olan en uzun kelime: dekorsuz (
(Bu rekor, TZV Oyun'99 Yarı Final sınavında soru olarak çıktı.)
En çok sessiz harfi sıralı olan kelime: bıçaklamanız (7)
Harfleri ters sıralı olan en uzun kelime: Soğdca (6)
En çok sessiz harfi ters sıralı olan kelime: yatırmak (5)
Harfleri sıralı olan en uzun cümle: Aç değil mortuz. (13)
Harfleri ters sıralı olan en uzun cümle: Vur, on mıh feda! (12)
Atasözleri ve deyimler:
En uzun atasözü: Abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır. (57)
En kısa atasözü: Aç ayı oynamaz. (12)
En uzun sıfat-deyim: huyu huyuna suyu suyuna uygun (25)
En uzun fiil-deyim: Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak (42)
En uzun söz-deyim: Geline oyna demişler, yerim dar demiş; yer göstermişler, yenim dar demiş. (59)
Özel isimler:
En uzun ad: Abdulmuttalip (13)
En uzun soyad: Kocakethüdaoğullarından (23)
(Mehmet ~, Balıkesir telefon rehberinden)
En çok ad: Hasan Hüseyin Kerem Uğur Arda (4)
En sık rastlanan ad soyad: Mehmet Yılmaz
En sık rastlanan aynı ad soyad: Yılmaz Yılmaz
(Son iki rekor için kaynak ÖSYM'nin veritabanıdır.)
En uzun il adı: Afyonkarahisar (14)
En uzun ilçe adı: Şereflikoçhisar (15)
En uzun cadde, sokak adı: Profesör Doktor Muammer Aksoy Caddesi (26)
(Ankara-Bahçelievler eski 2. Cadde.)
Başka bir dilde farklı bir anlamı olan en uzun sözcük:
Almanca: kalender ( (Almanca'da "takvim")
Fransızca: piller (6) (Fransızca'da "yağmalamak")
İngilizce: deliver (7) (İngilizce'de "dağıtmak")
İspanyolca: rey (3) (İspanyolca'da "kral")
İtalyanca: usare (5) (İtalyanca'da "kullanmak")
Latince: hasta (5) (Latince'de "mızrak")
En uzun kelime için açıklama: Kötü amaçların güdüldüğü bir öğretmen okulundayız. Yetiştirilen öğretmenlere öğrencileri nasıl muvaffakiyetsizleştirecekleri öğretiliyor. Yani öğretmenler birer muvaffakiyetsizleştirici olarak yetiştiriliyorlar. Fakat öğretmenlerden biri muvaffakiyetsizleştirici olmayı, yani muvaffakiyetsizleştiricileştirilmeyi reddediyor, bu konuda ileri geri konuşuyor. Bütün öğretmenleri kolayca muvaffakiyetsizleştiricileştiriverebileceğini düşünen okul müdürü bu duruma sinirleniyor, ve söz konusu öğretmeni mak***** çağırıp ona diyor ki: "Muvaffakiyetsizleştiricileştiriveremeyebilece kler imizdenmişsinizcesine laflar ediyormuşsunuz ha? ..."
Dünya üzrenide en çok kullanılan 10 şifre
10. 'thomas' (0.99‰)
9. 'arsenal' (1.11‰)
8. 'monkey' (1.33‰)
7. 'charlie' (1.39‰)
6. 'qwerty' (1.41‰)
5. '123456' (1.63‰)
4. 'letmein' (1.76‰)
3. 'liverpool' (1.82‰)
2. 'password' (3.780‰)
1. '123' (3.784‰)
Aşçıların şapkaları
Bir kere kafalarına bir şeyler giymeleri zorunludur. Yoksa saçları yiyeceklerin içine düşebilir. Ama aşçıların bu kafanın üzerinde silindirik bir şekilde yükselen, ucu da balonumsu şekilde kıvrımlarla biten beyaz şapkaları giymelerinin asıl nedeni başkadır.
Bu tip şapkalarda, özellikle mutfakların çok sıcak ortamlarında, hava şapkanın içinde rahatlıkla dolaşabilir ve aşçının kafasını serin tutar, terlemeyi önler. Mutfağın kalabalık ve hareketli yaşamında, aynı tip giysiler içindeki aşçılar arasından aşçıbaşını ilk görüşte ayırt edebilmek için onun şapkası biraz daha uzun ve ucu kıvrımlıdır.
Bu şapkaların beyaz, yani boyasız olmalarının nedeni ise beyaz kumaşın, boyalı kumaşa göre daha hijyenik olarak kabul edilmesidir. Beyaz renk her yerde insanlarda temizlik, saflık, iyi niyet ve barış duyguları uyandırır. Muharebe sırasında barış mesajı göndermek isteyen birliklerin beyaz bayrak çekmelerinin nedeni de budur. Gelinliklerin beyaz olması ise barıştan ziyade saflığı ve masumiyeti simgeler.
biliyormusunuz
Bir yılan 3 yıl uyuyabilir.
> - Ördeğin sesi yankı yapmaz.
> - Denizyıldızlarının beyni yoktur.
> - Üzüm mikrodalga fırında patlar.
> - İnsan yılda en az bin 460 rüya görür.
> - İçtiğimiz sular 3 milyar yaşındadır.
> - Karınca iki hafta su altında yaşayabilir.
> - İnsan kalbi dakikada 60-80 defa çarpar.
> - "Pi" sayısının bir milyarıncı rakamı 9´dur.
> - Dünyada insanlardan daha çok tavuk var.
> - İnsanın kalça kemiği betondan daha sağlamdır.
> - Türkiye´de Mehmet adında 1 milyon 229 kişi var.
> - Sabahları elma kahveden daha fazla uykunuzu açar.
> - Yerçekimsiz ortamda mum alevi küre şeklinde olur.
> - Otomobil sayısı insan sayısından 3 kat daha hızlı artıyor.
> - Doğum gününüzü en az 9 milyon kişiyle paylaşıyorsunuz.
> - Bir bardak sıcak su, buzdolabında soğuk sudan daha çabuk donar.
> - Dünyada bir yılda gerçek paradan daha fazla Monopol parası basılıyor.
> - Eksi 90 derecede nefesimiz, havanın ortasında donar ve düşer.
> - Vücudumuzdaki tüm damarları uç uca ekleseniz 19 bin 200 kilometre eder.
> - Çin´de İngilizce konuşan kişi sayısı Amerika´dan daha fazladır.
> - Elma, soğan ve patatesin tadı aynıdır. Fark sadece tamamen kokularından kaynaklanır. Aslında hepsi tatlıdır.
> - 13 rakamının uğursuz olarak bilinmesi nedeniyle ABD´de birçok otelde 13. katta oda bulunmaz.
> - En uzun boylu insan 1940 yılında ölen 2.72 metre boyunda ABD´li R.P. Wadlow olmuştur.
> - Kibrit kutusu büyüklüğündeki altın külçesi yufka gibi açılarak bir tenis kortu büyüklüğüne kadar yırtılmadan uzatılabilir.
> - İnsan daha çok oksijen alabilmek ve vücudundaki karbon gazını boşaltmak için esner.
> - İnsan bir günde 28-33 bin litre hava, 500-700 litre oksijen, 2 kilogram yiyecek tüketir.
> - Dünyanın en hızlı kuşu boğazlı kırlangıçtır. 3 saniye süreyle saatte 128 km. sürate ulaşmıştır.
> - Ünlü basketbolcu Michael Jordan bir yılda Nike´tan Nike´ın Malezya fabrikası personelinin hepsinden fazla para kazanıyor.
> - ABD, Ohio´da lisans olmadan fare yakalamak yasaktır.
> - Eğer aynı zamanda aksırır, hıçkırır ve gaz çıkarırsanız, patlarsınız.
> - Aşık olduğumuzda beynimiz "phenylethylamine" üretir. Bu kalp atışınızı hızlandırır ve sizi mutlu yapar. Bu kimyasal madde çikolatada da vardır.
> - Uzayda yerçekimi olmadığı için astronotlar ağlayamaz. Çünkü gözyaşı aşağı düşmez.
> - Birinci Dünya Savaşı´nda Fransa ülkedeki tüm taksileri devraldı ve askerler cepheye bu taksilerle taşındı.
> - 1994 Dünya Kupası´nda, Bulgaristan futbol takımının 11 oyuncusunun hepsinin isminin sonu "OV" ile bitiyordu.
> - Sivrisinek kovucu spreyler sinekleri kovmaz, sizi gizler. Sivrisineğin alıcılarını bloke ederek sizin orada olduğunuzu anlamalarını engeller.
> - Kahve sarhoş bir insanın ayılmasına yardımcı olmaz. Hatta çoğu zaman alkolün etkisinin artmasına yol açar.
> - Kereviz yerken harcanan kalori, kerevizin içindeki kaloriden daha fazladır.
> - Bir pire, kendi büyüklüğünün 150 kat yüksekliğine zıplayabilir. Bu oranı tutturmak için insanın yaklaşık 30 metre zıplaması gereklidir.
> - Klinik ölüm sonrası insan 5 dakika içinde hayata geri getirilebilir. 5 dakika sonra beyin hücreleri ölmeye başlar, ama yine de bu süreyi 5 dakika daha uzatmak mümkündür.
> - İnsan uzun süre bir böbrek ve bir akciğerle, midesiz, dalaksız yaşayabilir, ama karaciğersiz bir dakika bile yaşayamaz.
> - Bir kilo limonda bir kilo çilekten daha fazla şeker vardır.
Mısır'ın Tarihçesi
* Mısır,yaklaşık 3000 yıllık bir tarihe sahiptir.Bu kocaman asırları,bölüm bölüm inceleyecek olursak, şöyle parçalayabiliriz;
* Tarih öncesi,
* Thisler dönemi (I. ve II. sülaleler),
* Eski imparatorluk (2780-2380,III.-VI. sülaleler),
* Birinci ara dönem ve orta imparatorluk (2260-2065,VII.-XII. sülaleler),
* İkinci ara dönem (1785-1580,XIII.-XVII. sülaleler),
* Yeni imparatorluk (1580-1085,XIII.-XX. sülaleler),
* Üçüncü ara dönem ve aşağı dönem (1085-333,XXI.-XXXI. sülaleler),
* Yunan,Roma,Bizans ve Arap dönemleri (M.Ö.333-M.S.395).
Mısır'da Edebiyat
Mısır'da, edebiyat da çok gelişmişti.Edebiyat alanında yapılanlar aşağıdaki gibidir;
Tarih öncesi: Hiyeroglif yazının bulunması.
Eski imparatorluk: Öğretici türün doğuşu:İmhotep'in yazdığı ahlak dersleri;geleneklere ve hiyerarşiye saygıyı amaçlayan Ptahotep'in Bilgeliği.Smith tıp papirüsü.Ölenlerin yaşamlarını parlak bir biçimde sürdürmelerini amçlayan büyü edebiyuatının geliştirilmesi: VI sülale dönemindeki firavunlar için yazılmış piramit metinleri.
Birinci ara dönem ve orta imparatorluk: Kötümser edebiyat:Umutsuzun şiiri. Ahlak dersleri:Kral Merikare için ders;Amenemhat I.'nin oğlu Sesostris için ders.Taş sanduka metinleri:Özel kişilerin tabutları üstüne yazılmış ölümle ilgili sözler.Halk masalları.
İkinci ara dönem yeni imparatorluk: Matematik papirüsleri ve bilimsel öğretilerin geliştirilmesi.Ebers tıp papirüsü.Tarihsel edebiyat:Tutmes III. yıllıkları;Kardeş şiiri.Tanrıların ve kralların onuruna dikme taşlar üzerine yazılmış ilahiler.Ölüler Kitabı:Taş sandukalardaki metinlerden alınmış sözler derlemesi. Re'nin her gün yeniden doğuşundaki gizemi açıklayan kozmografi kitapları.Halk masalları.Harris papirüsü.
Aşağı dönem: Halk masalı:Unamon'un Byblos'daki yolculuğu.Tarihsel edebiyatlankhy dikmetaşı.VI. yy.'dan başlayarakdemotikos lehçesiyle yazılmış masallar.Ptolemaios V. döneminde yazılmış Menfis kararnamesi(Daha çok "Reşittaşı" adıyla bilinir.).
Misirlilardan günümüze gelen bazi siir ve sözler vardir. Mesela kral Akhenaton’u bizzat günes için yazdigi kaside, Amarna devrinin bir edebi saheseri olarak anilir. Çünkü bu yazilar sadece dini bir vecdin ifadesi degil, ayni zamanda tabiatin en büyük kudretine karsi duyulan hayranligin bir örnegidir. Mesela günese hitap ederek söylene su sözlerde, ne kadar içten gelen bir duyus vardir:
“Göklerin ufkunda belirmen ne kadar güzeldir,
Ey! Hayatin esnasinda yasayan Aton
Sen dogu semasinin ufkundan dogdugun zaman
Bütün memleketi güzelliginle doldurursun...
Uzaklassan da, isiltin dünya üzerindedir.
Ne kadar yüksek olursan ol, Senin adimlarinin izleri gündüzdür.
Sen isiltilarini dagittigin zaman.
Misir’in iki ülkesi birden her gün bayram içindedir.
Hepsi uyanik ve ayaklarinin üzerinde dik durular,
Çünkü sen onlari uyandirmissindir.
Onlar bütün organlarini Sende yikarlar, elbiselerini giyerler
Ve kollarini yukariya kaldirarak Seni safakta selamlarlar.
Sonra tüm dünyada herkes kendi isini yapar.
Hayvanlar otlardan zevk alirlar, tüm agaçlar ve bitkiler çiçeklenirler.
Kuslar, kanatlari sana dogru ibadet edercesine kalkik batakliklarda uçarlar,
Bütün koyunlar ayaklari üzerinde oynarlar,
Bütün kanatli mahluklar uçmaya hazirlanirlar,
Sen üzerlerinde oldukça onlar yasarlar.
Gemiler nehirden çikar ve inerler.
Su içindeki baliklar Senin önünde siçrarlar.
Isiltilarin büyük deniz ortasinda kivilcimlar saçar,
Kadinda çocugu Sen yaratirsin.
Ananin karninda çocuga Sen hayat verirsin
Ve aglamamasi için o besiginde sallanir,
Sen ana rahminde bile bir çocugu besleyensin.
Ne zaman civciv kabugu içinde bagirirsa,
Sen ona hayat vermek için nefes verirsin.
Yumurtayi bütün kuvvetiyle kirarak o hayata çikar,
Ey Tanrim! Senin ne kadar çok eserlerin vardir.
Sen! Ezeliyetin hakimi! Senin isteklerin hep iyidir,
Sen hayatin ta kendisisin ve hayat sende yasar.”
Mısır'da Sanat
Eski Mısır'da konuşulan dilde tam olarak "sanat" 'ı ya da "sanatçı" 'yı anlatan kelimeler yoktu.Çünkü insanlar,her şeyin bir iş için, işe yaramak için yapıldığını düşünürlerdi.Eski Mısırca'da sadece "zanaatkâr" ve "çalışma" kavramlarından söz edilirdi.
Eski Mısır'da insanlar, yaptıkları sanatı,işledikleri maddeleri, firavun ya da tanrılar için yaparladı ve bunları yaparken de daima doğadan ilham alırlardı.
Mısırlılar genelde sanatlarını,mezar,tapınak,tanrı ve firavunla alakalı süslemeler için konuştururlardı. Mısır'da,taşların üzerine kazınan yazılar ve yapılan kabartmalar en çok yapılan sanatlardandı.Bu tür işlemeler genelde duvar ve tavanları süslemek için yapılırdı.
Heykelcilik: Firavunlar dönemi Mısır'ı için bir heykel, hareketli bir varlık kadar canlıdır.İlahi bir varlık,bir kralın,bir kralın veya daha başka bir kişinin görüntüsü biçiminde yontulan heykel fazla değer taşırdı.Heyke,temsil ettiği kişinin canlı bir varlığıydı.Bu yüzden kimin heykeli olduğunu ve o kişinin özelliklerini heykel üzerine yazmak önemliydi.Hiyeroglifle yazılmış açıklamalardan yoksun anonim bir heykel gücünü yitirirdi.Canlılığını kaybeder,madde boyutuna indirgenirdi.Çünkü,dünyadaki herhangi bir heykelde veya tapınakta bir kişinin ismi yazılı olursa, tanrıların o ismi görüp,ismin sahibini unutmayacağına inanılırdı.
Mısır'da Bilim
Misir'da okullar yalnizca varlikli ailelerin erkek çocuklari içindi.Çogu çocuk okula gitmezdi.Bunun yerine ,erkek çocuklara babalari bir meslek ögretir,kizlarsa evde annelerine yardim ederlerdi.Misirdaki okullar tapinaklara bagliydi.Erkek çocuklar yedi yaslarina geldiklerinde okula baslarlardi.Okuma-yazmayi ögrenir ve zamanlarinin çogunu metinleri kopyalayarak geçirirlerdi. Papirüs çok pahali bir bitki oldugundan çocuklar,kirik çömlek parçalarina yaziyorlar. Ögretmenleri de yazicilar oluyordu. 9 yada 10 yaslarinda bir erkek çocuk baska bir okula devam edebilirdi.Burada, mektup ve yasal belgelerin nasil yazilacagini ögrenirdi.Ayni zamanda,aralarinda tarih, edebiyat, cografya,din,diller,muhasebe ,matematik,ve tip konularinin da oldugu bir dizi alanda egitim alabilirlerdi. Tip Okulu: Misir da büyük olasilikla ,uzman tip okullari vardi;çünkü misirli doktorlar ustaliklariyla ünlüydüler.Kimi yabanci kralliklarda egitim vermek üzere diger ülkelere giderlerdi. Misirli doktorlar bedenin isleyisinden oldukça iyi anlarlardi.Sinir sistemi ve biraz da beyinle ilgili bilgileri vardi.Ayni zamanda kalbinde bir pompa gibi çalistigini biliyorlardi.Dininde tipta önemli bir yeri vardi.Insanlar sikça,bir tanridan sifa dilemeye tapinaklara giderlerdi. Takvimler: Misirlilar,yildiz ve gezegenlerle ilgilenmislerdir.Bu konudaki bilgileriyle çok ayrintili takvimler hazirlamislardir.Bir takvim "Sopdet" adli bir yildiza göre olusturulmustu. Sopdet'in ufuk çizgisinde her yil ayni zamanda kayboldugunu ve bundan 70 gün sonra tam gün dogumundan hemen önce yeniden ortaya çiktigini fark etmislerdi. Bu da Nil sularinin yükseldigi yillik su baskinlarinin basladigi sirada gerçeklesmisti. Bu tarihi, yilbasi kabul ettiler.Bir baska takvimse, ay dönümüne göre olusturulmustu. Romalilar, Misir'i isgal ettiklerinde bundan o kadar çok etkilenmislerdi ki hemen benimsemislerdi. Bu takvim Avrupa'nin her yaninda 16.yy a kadar kullanilmistir. Su saatleri: Misirlilar da bir günü 24 saate bölmüslerdi. Zamani su saatleri kullanarak anlarlardi. Su saatleri iç yanlarina saatlerin isaretlenmis oldugu kaplardi. Içleri suyla doluydu ve dip taraflarinda açilmis ufak bir oluk vardi. Su disari akip bosaldikça ortaya çikan, saatleri gösteren numaralar zamani bildirirdi. Ölçüler: Ölçüler yetiskin bir insanin bedenine göre belirlenmisti. Dirsekten parmak uçlarina kadar olan uzunluga bir 'Kübit' denirdi.
Temel Rekorlar
En uzun kelime: muvaffakiyetsizleştiricileştiriveremeyebilecekleri mizdenmişsinizcesine (70) (Açıklama sayfanın altında.)
TDK'daki en uzun kelime: kuyruksallayangiller (20)
En uzun palindromik kelime: esneyemeyense (13)
Tersten okunduğunda da anlamlı olan en uzun kelime: ıralamamalara, aralamamaları (13)
Art arda çifter çifter en çok harf bulunduran kelime: maatteessüf (4)
En uzun bir sesli bir sessiz giden kelime: mücadelecileşiveremeyebileceğimizin (35)
Harf tekrarı içermeyen en uzun ekli kelime: hüpletiyormuşsanız ve hödükleşmiyorsanız (1
Harf tekrarı içermeyen en uzun eksiz kelime: konseptüalizm (13)
Sadece bir harfi farklı olan en uzun eksiz kelime çifti: mahrumiyet, mahkumiyet (10)
Alfabemizin ilk 14 harfi ile yazılan en uzun kelime: affedicideki (12) (İsmet Keskinsoy)
Alfabemizin son 14 harfi ile yazılan en uzun kelime: tutuşturtuşumuzunmuş (20)
En uzun kısaltma: İYSSKSİİD (9)
(İş Yerinde Sağlık, Sağlık Korunması ve Sigorta İle İlgili Danışma (Komitesi).
En çok anlamı olan kelime: çıkmak
(TDK'da 58 anlamı sayılmış)
Aynı kökene sahip olup en çok farklı şekilde kullanılan kelime: hakan, han, kaan, kağan (4)
Farklı köklere sahip olup en çok anlamı olan kelime: karın (4)
(Dört anlamı: kar kelimesinin 1.tekil şahıs iyelik hali, karmak fiilinin 2. çoğul şahıs emir hali, karı kelimesinin 2. tekil şahıs iyelik hali, karın kelimesi.)
En çok anlamdaş: tuvalet, ayakyolu, memişhane, apteshane, kenef, hela, yüz numara, kademhane (
Bir harfi en çok içeren kelimeler:
alafrangalaştıramayacaklardansalar (13)
beybabalaşabilen (4)
seccadecileşecekmişsinizcesine (5)
çiçekçiymişçesine (4)
didindirdiklerimizdendir (6)
gelenekselleştiriveremeyebileceklerdenseler (15)
gepgergin (3)
dağdağasızlığa (3)
hahhah (4)
sıkıntısızlaştırıcılığınızın (11)
kişiliksizleştiricileştiriverebileceklerimizdenmiş sinizcesine (16)
janjan (2)
kikirikleşecektik (5)
tellallaşılabilmeli (7)
mükemmelleşemememmiş (7)
anneanneninkininsin (9)
otokontrolsüzleşiyor (5)
hötöröf (3)
muharrirleştirivermişlerdir (7)
hassasiyetsizleşseymişsin (6)
şişikleşmişmiş (5)
tattırttıktan (6)
unutturuculuğumuzunmuş (10)
düşündürttürücülüğümüzünmüş (11)
verevleşivermek (3)
yayımlayamayayım (5)
lezzetsizleşemezseniz (5)
Harf Sayıları
2 harften oluşan en uzun kelime: ememememe (9)
3 harften oluşan en uzun kelime: yamayamamaya, yamayamamama (12)
4 harften oluşan en uzun kelime: mayalayamamamla (15)
5 harften oluşan en uzun kelime: mayalayamamalıyım (17)
İçindeki her harf birden fazla geçen en uzun kelime: serserileşememişlerse (21)
İçindeki her harf tam ikişer kez geçen en uzun kelime: kükürtatarının (14)
(kükürtatar: kükürtlü buhar çıkaran ve üzerinde kükürt biriken alan)
İçindeki bütün harfler ya bir ya da iki kez geçen en uzun kelime: törpüleyemiyormuşsanız (22)
İçinde en çok sayıda farklı harf bulunduran kelime: gölcükleştiriyormuşsanız (20)
Sesliler Ve Sessizler
Sesli / sessiz oranı en yüksek kelime: aile, iade (3/1)
Sessiz / sesli oranı en yüksek kelime: sfenks, sprint (5/1)
Ardarda en çok sesli: suiistimal, maaile (3)
Ardarda en çok sessiz: angström (5)
Bir seslinin bir kelimede en çok kullanımı (başka sesli yok): badanalayamayacaklardansalar (12)
Bir sessizin bir kelimede en çok kullanımı (başka sessiz yok): anneannenin (6)
Sadece birer harfleri farklı olan ve aynı eki taşımayan en çok kelime:
3 harfli: ban, can, çan, dan, fan, han, kan, lan, pan, san, şan, tan, van, yan, zan (15)
4 harfli: kaba, kaça, kafa, kaka, kala, kama, kana, kapa, kara, kasa, kaya, kaza (12)
5 harfli: kabın, kaçın, kadın, kalın, kapın, karın, kaşın, katın, kayın (9)
(kabın: kap + tamlayan eki; kapın: kapı + iyelik eki; katın: katmak eylemi 2. çoğul kişi emir kipi.)
6 harfli: sarmak, sarmal, sarmam, sarman, sarmaş, sarmaz (6)
7 harfli: çekinik, çekinim, çekinin, çekinip, çekinir, çekiniş, çekiniz (7)
En çok anagram:
3 harf: aks, ask, kas, sak (4)
4 harf: aksı, asık, askı, ıska, kası, kısa, sakı, sıka (
5 harf: çakır, çarık, çarkı, çıkar, çıkra, çırak, kaçır, kıraç, arkçı, ırkça (10)
(Son iki kelimeyi İsmet Keskinsoy gönderdi.)
6 harf: kelime, ekilme, eklemi, melike, kileme, ekelim, emekli, ekimle, ekmeli, lekemi (10)
7 harf: akıldır, aklıdır, alırdık, darılık, kaldırı, kalırdı, kıladır, kılardı, lakırdı (9)
Harf sırası:
Harfleri sıralı olan en uzun kelime: dekorsuz (
(Bu rekor, TZV Oyun'99 Yarı Final sınavında soru olarak çıktı.)
En çok sessiz harfi sıralı olan kelime: bıçaklamanız (7)
Harfleri ters sıralı olan en uzun kelime: Soğdca (6)
En çok sessiz harfi ters sıralı olan kelime: yatırmak (5)
Harfleri sıralı olan en uzun cümle: Aç değil mortuz. (13)
Harfleri ters sıralı olan en uzun cümle: Vur, on mıh feda! (12)
Atasözleri ve deyimler:
En uzun atasözü: Abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır. (57)
En kısa atasözü: Aç ayı oynamaz. (12)
En uzun sıfat-deyim: huyu huyuna suyu suyuna uygun (25)
En uzun fiil-deyim: Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak (42)
En uzun söz-deyim: Geline oyna demişler, yerim dar demiş; yer göstermişler, yenim dar demiş. (59)
Özel isimler:
En uzun ad: Abdulmuttalip (13)
En uzun soyad: Kocakethüdaoğullarından (23)
(Mehmet ~, Balıkesir telefon rehberinden)
En çok ad: Hasan Hüseyin Kerem Uğur Arda (4)
En sık rastlanan ad soyad: Mehmet Yılmaz
En sık rastlanan aynı ad soyad: Yılmaz Yılmaz
(Son iki rekor için kaynak ÖSYM'nin veritabanıdır.)
En uzun il adı: Afyonkarahisar (14)
En uzun ilçe adı: Şereflikoçhisar (15)
En uzun cadde, sokak adı: Profesör Doktor Muammer Aksoy Caddesi (26)
(Ankara-Bahçelievler eski 2. Cadde.)
Başka bir dilde farklı bir anlamı olan en uzun sözcük:
Almanca: kalender ( (Almanca'da "takvim")
Fransızca: piller (6) (Fransızca'da "yağmalamak")
İngilizce: deliver (7) (İngilizce'de "dağıtmak")
İspanyolca: rey (3) (İspanyolca'da "kral")
İtalyanca: usare (5) (İtalyanca'da "kullanmak")
Latince: hasta (5) (Latince'de "mızrak")
En uzun kelime için açıklama: Kötü amaçların güdüldüğü bir öğretmen okulundayız. Yetiştirilen öğretmenlere öğrencileri nasıl muvaffakiyetsizleştirecekleri öğretiliyor. Yani öğretmenler birer muvaffakiyetsizleştirici olarak yetiştiriliyorlar. Fakat öğretmenlerden biri muvaffakiyetsizleştirici olmayı, yani muvaffakiyetsizleştiricileştirilmeyi reddediyor, bu konuda ileri geri konuşuyor. Bütün öğretmenleri kolayca muvaffakiyetsizleştiricileştiriverebileceğini düşünen okul müdürü bu duruma sinirleniyor, ve söz konusu öğretmeni mak***** çağırıp ona diyor ki: "Muvaffakiyetsizleştiricileştiriveremeyebilece kler imizdenmişsinizcesine laflar ediyormuşsunuz ha? ..."
Dünya üzrenide en çok kullanılan 10 şifre
10. 'thomas' (0.99‰)
9. 'arsenal' (1.11‰)
8. 'monkey' (1.33‰)
7. 'charlie' (1.39‰)
6. 'qwerty' (1.41‰)
5. '123456' (1.63‰)
4. 'letmein' (1.76‰)
3. 'liverpool' (1.82‰)
2. 'password' (3.780‰)
1. '123' (3.784‰)
Aşçıların şapkaları
Bir kere kafalarına bir şeyler giymeleri zorunludur. Yoksa saçları yiyeceklerin içine düşebilir. Ama aşçıların bu kafanın üzerinde silindirik bir şekilde yükselen, ucu da balonumsu şekilde kıvrımlarla biten beyaz şapkaları giymelerinin asıl nedeni başkadır.
Bu tip şapkalarda, özellikle mutfakların çok sıcak ortamlarında, hava şapkanın içinde rahatlıkla dolaşabilir ve aşçının kafasını serin tutar, terlemeyi önler. Mutfağın kalabalık ve hareketli yaşamında, aynı tip giysiler içindeki aşçılar arasından aşçıbaşını ilk görüşte ayırt edebilmek için onun şapkası biraz daha uzun ve ucu kıvrımlıdır.
Bu şapkaların beyaz, yani boyasız olmalarının nedeni ise beyaz kumaşın, boyalı kumaşa göre daha hijyenik olarak kabul edilmesidir. Beyaz renk her yerde insanlarda temizlik, saflık, iyi niyet ve barış duyguları uyandırır. Muharebe sırasında barış mesajı göndermek isteyen birliklerin beyaz bayrak çekmelerinin nedeni de budur. Gelinliklerin beyaz olması ise barıştan ziyade saflığı ve masumiyeti simgeler.
biliyormusunuz
Bir yılan 3 yıl uyuyabilir.
> - Ördeğin sesi yankı yapmaz.
> - Denizyıldızlarının beyni yoktur.
> - Üzüm mikrodalga fırında patlar.
> - İnsan yılda en az bin 460 rüya görür.
> - İçtiğimiz sular 3 milyar yaşındadır.
> - Karınca iki hafta su altında yaşayabilir.
> - İnsan kalbi dakikada 60-80 defa çarpar.
> - "Pi" sayısının bir milyarıncı rakamı 9´dur.
> - Dünyada insanlardan daha çok tavuk var.
> - İnsanın kalça kemiği betondan daha sağlamdır.
> - Türkiye´de Mehmet adında 1 milyon 229 kişi var.
> - Sabahları elma kahveden daha fazla uykunuzu açar.
> - Yerçekimsiz ortamda mum alevi küre şeklinde olur.
> - Otomobil sayısı insan sayısından 3 kat daha hızlı artıyor.
> - Doğum gününüzü en az 9 milyon kişiyle paylaşıyorsunuz.
> - Bir bardak sıcak su, buzdolabında soğuk sudan daha çabuk donar.
> - Dünyada bir yılda gerçek paradan daha fazla Monopol parası basılıyor.
> - Eksi 90 derecede nefesimiz, havanın ortasında donar ve düşer.
> - Vücudumuzdaki tüm damarları uç uca ekleseniz 19 bin 200 kilometre eder.
> - Çin´de İngilizce konuşan kişi sayısı Amerika´dan daha fazladır.
> - Elma, soğan ve patatesin tadı aynıdır. Fark sadece tamamen kokularından kaynaklanır. Aslında hepsi tatlıdır.
> - 13 rakamının uğursuz olarak bilinmesi nedeniyle ABD´de birçok otelde 13. katta oda bulunmaz.
> - En uzun boylu insan 1940 yılında ölen 2.72 metre boyunda ABD´li R.P. Wadlow olmuştur.
> - Kibrit kutusu büyüklüğündeki altın külçesi yufka gibi açılarak bir tenis kortu büyüklüğüne kadar yırtılmadan uzatılabilir.
> - İnsan daha çok oksijen alabilmek ve vücudundaki karbon gazını boşaltmak için esner.
> - İnsan bir günde 28-33 bin litre hava, 500-700 litre oksijen, 2 kilogram yiyecek tüketir.
> - Dünyanın en hızlı kuşu boğazlı kırlangıçtır. 3 saniye süreyle saatte 128 km. sürate ulaşmıştır.
> - Ünlü basketbolcu Michael Jordan bir yılda Nike´tan Nike´ın Malezya fabrikası personelinin hepsinden fazla para kazanıyor.
> - ABD, Ohio´da lisans olmadan fare yakalamak yasaktır.
> - Eğer aynı zamanda aksırır, hıçkırır ve gaz çıkarırsanız, patlarsınız.
> - Aşık olduğumuzda beynimiz "phenylethylamine" üretir. Bu kalp atışınızı hızlandırır ve sizi mutlu yapar. Bu kimyasal madde çikolatada da vardır.
> - Uzayda yerçekimi olmadığı için astronotlar ağlayamaz. Çünkü gözyaşı aşağı düşmez.
> - Birinci Dünya Savaşı´nda Fransa ülkedeki tüm taksileri devraldı ve askerler cepheye bu taksilerle taşındı.
> - 1994 Dünya Kupası´nda, Bulgaristan futbol takımının 11 oyuncusunun hepsinin isminin sonu "OV" ile bitiyordu.
> - Sivrisinek kovucu spreyler sinekleri kovmaz, sizi gizler. Sivrisineğin alıcılarını bloke ederek sizin orada olduğunuzu anlamalarını engeller.
> - Kahve sarhoş bir insanın ayılmasına yardımcı olmaz. Hatta çoğu zaman alkolün etkisinin artmasına yol açar.
> - Kereviz yerken harcanan kalori, kerevizin içindeki kaloriden daha fazladır.
> - Bir pire, kendi büyüklüğünün 150 kat yüksekliğine zıplayabilir. Bu oranı tutturmak için insanın yaklaşık 30 metre zıplaması gereklidir.
> - Klinik ölüm sonrası insan 5 dakika içinde hayata geri getirilebilir. 5 dakika sonra beyin hücreleri ölmeye başlar, ama yine de bu süreyi 5 dakika daha uzatmak mümkündür.
> - İnsan uzun süre bir böbrek ve bir akciğerle, midesiz, dalaksız yaşayabilir, ama karaciğersiz bir dakika bile yaşayamaz.
> - Bir kilo limonda bir kilo çilekten daha fazla şeker vardır.
Mısır'ın Tarihçesi
* Mısır,yaklaşık 3000 yıllık bir tarihe sahiptir.Bu kocaman asırları,bölüm bölüm inceleyecek olursak, şöyle parçalayabiliriz;
* Tarih öncesi,
* Thisler dönemi (I. ve II. sülaleler),
* Eski imparatorluk (2780-2380,III.-VI. sülaleler),
* Birinci ara dönem ve orta imparatorluk (2260-2065,VII.-XII. sülaleler),
* İkinci ara dönem (1785-1580,XIII.-XVII. sülaleler),
* Yeni imparatorluk (1580-1085,XIII.-XX. sülaleler),
* Üçüncü ara dönem ve aşağı dönem (1085-333,XXI.-XXXI. sülaleler),
* Yunan,Roma,Bizans ve Arap dönemleri (M.Ö.333-M.S.395).
Mısır'da Edebiyat
Mısır'da, edebiyat da çok gelişmişti.Edebiyat alanında yapılanlar aşağıdaki gibidir;
Tarih öncesi: Hiyeroglif yazının bulunması.
Eski imparatorluk: Öğretici türün doğuşu:İmhotep'in yazdığı ahlak dersleri;geleneklere ve hiyerarşiye saygıyı amaçlayan Ptahotep'in Bilgeliği.Smith tıp papirüsü.Ölenlerin yaşamlarını parlak bir biçimde sürdürmelerini amçlayan büyü edebiyuatının geliştirilmesi: VI sülale dönemindeki firavunlar için yazılmış piramit metinleri.
Birinci ara dönem ve orta imparatorluk: Kötümser edebiyat:Umutsuzun şiiri. Ahlak dersleri:Kral Merikare için ders;Amenemhat I.'nin oğlu Sesostris için ders.Taş sanduka metinleri:Özel kişilerin tabutları üstüne yazılmış ölümle ilgili sözler.Halk masalları.
İkinci ara dönem yeni imparatorluk: Matematik papirüsleri ve bilimsel öğretilerin geliştirilmesi.Ebers tıp papirüsü.Tarihsel edebiyat:Tutmes III. yıllıkları;Kardeş şiiri.Tanrıların ve kralların onuruna dikme taşlar üzerine yazılmış ilahiler.Ölüler Kitabı:Taş sandukalardaki metinlerden alınmış sözler derlemesi. Re'nin her gün yeniden doğuşundaki gizemi açıklayan kozmografi kitapları.Halk masalları.Harris papirüsü.
Aşağı dönem: Halk masalı:Unamon'un Byblos'daki yolculuğu.Tarihsel edebiyatlankhy dikmetaşı.VI. yy.'dan başlayarakdemotikos lehçesiyle yazılmış masallar.Ptolemaios V. döneminde yazılmış Menfis kararnamesi(Daha çok "Reşittaşı" adıyla bilinir.).
Misirlilardan günümüze gelen bazi siir ve sözler vardir. Mesela kral Akhenaton’u bizzat günes için yazdigi kaside, Amarna devrinin bir edebi saheseri olarak anilir. Çünkü bu yazilar sadece dini bir vecdin ifadesi degil, ayni zamanda tabiatin en büyük kudretine karsi duyulan hayranligin bir örnegidir. Mesela günese hitap ederek söylene su sözlerde, ne kadar içten gelen bir duyus vardir:
“Göklerin ufkunda belirmen ne kadar güzeldir,
Ey! Hayatin esnasinda yasayan Aton
Sen dogu semasinin ufkundan dogdugun zaman
Bütün memleketi güzelliginle doldurursun...
Uzaklassan da, isiltin dünya üzerindedir.
Ne kadar yüksek olursan ol, Senin adimlarinin izleri gündüzdür.
Sen isiltilarini dagittigin zaman.
Misir’in iki ülkesi birden her gün bayram içindedir.
Hepsi uyanik ve ayaklarinin üzerinde dik durular,
Çünkü sen onlari uyandirmissindir.
Onlar bütün organlarini Sende yikarlar, elbiselerini giyerler
Ve kollarini yukariya kaldirarak Seni safakta selamlarlar.
Sonra tüm dünyada herkes kendi isini yapar.
Hayvanlar otlardan zevk alirlar, tüm agaçlar ve bitkiler çiçeklenirler.
Kuslar, kanatlari sana dogru ibadet edercesine kalkik batakliklarda uçarlar,
Bütün koyunlar ayaklari üzerinde oynarlar,
Bütün kanatli mahluklar uçmaya hazirlanirlar,
Sen üzerlerinde oldukça onlar yasarlar.
Gemiler nehirden çikar ve inerler.
Su içindeki baliklar Senin önünde siçrarlar.
Isiltilarin büyük deniz ortasinda kivilcimlar saçar,
Kadinda çocugu Sen yaratirsin.
Ananin karninda çocuga Sen hayat verirsin
Ve aglamamasi için o besiginde sallanir,
Sen ana rahminde bile bir çocugu besleyensin.
Ne zaman civciv kabugu içinde bagirirsa,
Sen ona hayat vermek için nefes verirsin.
Yumurtayi bütün kuvvetiyle kirarak o hayata çikar,
Ey Tanrim! Senin ne kadar çok eserlerin vardir.
Sen! Ezeliyetin hakimi! Senin isteklerin hep iyidir,
Sen hayatin ta kendisisin ve hayat sende yasar.”
Mısır'da Sanat
Eski Mısır'da konuşulan dilde tam olarak "sanat" 'ı ya da "sanatçı" 'yı anlatan kelimeler yoktu.Çünkü insanlar,her şeyin bir iş için, işe yaramak için yapıldığını düşünürlerdi.Eski Mısırca'da sadece "zanaatkâr" ve "çalışma" kavramlarından söz edilirdi.
Eski Mısır'da insanlar, yaptıkları sanatı,işledikleri maddeleri, firavun ya da tanrılar için yaparladı ve bunları yaparken de daima doğadan ilham alırlardı.
Mısırlılar genelde sanatlarını,mezar,tapınak,tanrı ve firavunla alakalı süslemeler için konuştururlardı. Mısır'da,taşların üzerine kazınan yazılar ve yapılan kabartmalar en çok yapılan sanatlardandı.Bu tür işlemeler genelde duvar ve tavanları süslemek için yapılırdı.
Heykelcilik: Firavunlar dönemi Mısır'ı için bir heykel, hareketli bir varlık kadar canlıdır.İlahi bir varlık,bir kralın,bir kralın veya daha başka bir kişinin görüntüsü biçiminde yontulan heykel fazla değer taşırdı.Heyke,temsil ettiği kişinin canlı bir varlığıydı.Bu yüzden kimin heykeli olduğunu ve o kişinin özelliklerini heykel üzerine yazmak önemliydi.Hiyeroglifle yazılmış açıklamalardan yoksun anonim bir heykel gücünü yitirirdi.Canlılığını kaybeder,madde boyutuna indirgenirdi.Çünkü,dünyadaki herhangi bir heykelde veya tapınakta bir kişinin ismi yazılı olursa, tanrıların o ismi görüp,ismin sahibini unutmayacağına inanılırdı.
Mısır'da Bilim
Misir'da okullar yalnizca varlikli ailelerin erkek çocuklari içindi.Çogu çocuk okula gitmezdi.Bunun yerine ,erkek çocuklara babalari bir meslek ögretir,kizlarsa evde annelerine yardim ederlerdi.Misirdaki okullar tapinaklara bagliydi.Erkek çocuklar yedi yaslarina geldiklerinde okula baslarlardi.Okuma-yazmayi ögrenir ve zamanlarinin çogunu metinleri kopyalayarak geçirirlerdi. Papirüs çok pahali bir bitki oldugundan çocuklar,kirik çömlek parçalarina yaziyorlar. Ögretmenleri de yazicilar oluyordu. 9 yada 10 yaslarinda bir erkek çocuk baska bir okula devam edebilirdi.Burada, mektup ve yasal belgelerin nasil yazilacagini ögrenirdi.Ayni zamanda,aralarinda tarih, edebiyat, cografya,din,diller,muhasebe ,matematik,ve tip konularinin da oldugu bir dizi alanda egitim alabilirlerdi. Tip Okulu: Misir da büyük olasilikla ,uzman tip okullari vardi;çünkü misirli doktorlar ustaliklariyla ünlüydüler.Kimi yabanci kralliklarda egitim vermek üzere diger ülkelere giderlerdi. Misirli doktorlar bedenin isleyisinden oldukça iyi anlarlardi.Sinir sistemi ve biraz da beyinle ilgili bilgileri vardi.Ayni zamanda kalbinde bir pompa gibi çalistigini biliyorlardi.Dininde tipta önemli bir yeri vardi.Insanlar sikça,bir tanridan sifa dilemeye tapinaklara giderlerdi. Takvimler: Misirlilar,yildiz ve gezegenlerle ilgilenmislerdir.Bu konudaki bilgileriyle çok ayrintili takvimler hazirlamislardir.Bir takvim "Sopdet" adli bir yildiza göre olusturulmustu. Sopdet'in ufuk çizgisinde her yil ayni zamanda kayboldugunu ve bundan 70 gün sonra tam gün dogumundan hemen önce yeniden ortaya çiktigini fark etmislerdi. Bu da Nil sularinin yükseldigi yillik su baskinlarinin basladigi sirada gerçeklesmisti. Bu tarihi, yilbasi kabul ettiler.Bir baska takvimse, ay dönümüne göre olusturulmustu. Romalilar, Misir'i isgal ettiklerinde bundan o kadar çok etkilenmislerdi ki hemen benimsemislerdi. Bu takvim Avrupa'nin her yaninda 16.yy a kadar kullanilmistir. Su saatleri: Misirlilar da bir günü 24 saate bölmüslerdi. Zamani su saatleri kullanarak anlarlardi. Su saatleri iç yanlarina saatlerin isaretlenmis oldugu kaplardi. Içleri suyla doluydu ve dip taraflarinda açilmis ufak bir oluk vardi. Su disari akip bosaldikça ortaya çikan, saatleri gösteren numaralar zamani bildirirdi. Ölçüler: Ölçüler yetiskin bir insanin bedenine göre belirlenmisti. Dirsekten parmak uçlarina kadar olan uzunluga bir 'Kübit' denirdi.