Derin42
Bayan Üye
Ben naçizane bir tespitimi size aktaracağım. İkisi de beyaz, gelinlik de kefen de. Ne garip ki birlikte söylendiklerinde birbirlerinden çok uzak kelimelermiş gibi görünüyorlar.
Ne de olsa biri ölümü, diğeri düğünü hatırlatıyor. Ama bu iki kelime aslında birbirinden o kadar uzak değil. Hatta ortak yanları var. İkisi de bir başlangıcı ifade ediyor.
Birinde biri ile paylaşacağın yeni hayatına ilk adımını atarken diğerinde, bu hayattan farklı bir boyutta sonsuza kadar yaşayacağın yeni hayatın başlangıcını yapıyorsun.
İkisinin de başlangıcı belli ama sonra neler olacağı belirsiz. Yani bu başlangıçlar kefen için belki cennetin belki cehennemin ilk adımı, gelinlik içinse belki biri ile paylaşacağın mutlu bir hayatın ya da mutsuz bir hayatın ilk adımları.
Kefen giydirildikten sonra olacaklar sonsuza kadar sürecek ama gelinlik giydikten sonra olacakların ne kadar süreceği belirsiz.
Hatta gelinliği bir gün giyip giyemeyeceğin de belirsiz. Belki hiçbir zaman giyemeyeceksin. Ama kefeni bir gün giyeceğin kesin. Öyleyse şunu bil ki ölünce yapıp ettiklerin hatırlanacak. Bu hatırlatmayı da ilk kez cenazenin namazını kıldıracak hoca yapacak.
Soracak geride kalanlara merhumu nasıl bilirdiniz diye. Yani iki ezan arasındaki (doğduğunda isminin konması için okunan ezan ve öldüğünde cenaze namazının kılınması için okunan ezan) bu dünyadaki hayatın bir gün bitecek bitmesine de. Ne şekilde öleceksin, öldükten sonra arkandan ne diyecekler bunlar önemli gibi geliyor insana.
Ama aslında önemli olan yaşarken neler yapıp ettiğin, bu dünyadan öbür dünyaya sonsuza kadar sürecek yeni hayatına göçerken son nefesi nasıl verdiğin değil mi? Hayırlı günler
Ne de olsa biri ölümü, diğeri düğünü hatırlatıyor. Ama bu iki kelime aslında birbirinden o kadar uzak değil. Hatta ortak yanları var. İkisi de bir başlangıcı ifade ediyor.
Birinde biri ile paylaşacağın yeni hayatına ilk adımını atarken diğerinde, bu hayattan farklı bir boyutta sonsuza kadar yaşayacağın yeni hayatın başlangıcını yapıyorsun.
İkisinin de başlangıcı belli ama sonra neler olacağı belirsiz. Yani bu başlangıçlar kefen için belki cennetin belki cehennemin ilk adımı, gelinlik içinse belki biri ile paylaşacağın mutlu bir hayatın ya da mutsuz bir hayatın ilk adımları.
Kefen giydirildikten sonra olacaklar sonsuza kadar sürecek ama gelinlik giydikten sonra olacakların ne kadar süreceği belirsiz.
Hatta gelinliği bir gün giyip giyemeyeceğin de belirsiz. Belki hiçbir zaman giyemeyeceksin. Ama kefeni bir gün giyeceğin kesin. Öyleyse şunu bil ki ölünce yapıp ettiklerin hatırlanacak. Bu hatırlatmayı da ilk kez cenazenin namazını kıldıracak hoca yapacak.
Soracak geride kalanlara merhumu nasıl bilirdiniz diye. Yani iki ezan arasındaki (doğduğunda isminin konması için okunan ezan ve öldüğünde cenaze namazının kılınması için okunan ezan) bu dünyadaki hayatın bir gün bitecek bitmesine de. Ne şekilde öleceksin, öldükten sonra arkandan ne diyecekler bunlar önemli gibi geliyor insana.
Ama aslında önemli olan yaşarken neler yapıp ettiğin, bu dünyadan öbür dünyaya sonsuza kadar sürecek yeni hayatına göçerken son nefesi nasıl verdiğin değil mi? Hayırlı günler
