Gelişimin Kritik Dönemleri, Özellikleri

Efsunkar

Bayan Üye
Çocuklar, bazı gelişim dönemlerinde ve yaşlarda belli tür öğrenmelere karşı yüksek duyarlılık gösterme eğilimindedirler. Çevre etkilerine karşı daha duyarlıdırlar ve çevrede düzenlenen öğrenme yaşantılarını diğer dönemlerden daha hızlı kazanabilirler. Psikologlar bu döneme kritik gelişim dönemleri adını vermektedirler.

Ana-baba ve öğretmenler, çocukların üst düzeyde gelişimlerini sağlamak istiyorlarsa, bu kritik gelişim dönemlerinde, çocukların belirli yaşantıları geçirmeleri için olanaklar hazırlamalıdırlar. Örneğin; çocukların başkalarıyla yakın ilişkiler kurabilmesi için bebeklere yakın, sevecen, sıcak davranılmalıdır. Bu şansı, bebeklere sağlamadaki gecikme, en fazla altı ayı geçtiği taktirde, okul yıllarında sosyal ilişkiler geliştirme yeteneği zayıflayabilir. (Bowlby, 1965)

Burada can alıcı nokta zamanlamadır. Eğer öğrencilere yaşamlarının belirli zamanlarında öğrenme fırsatları sağlanmamışsa gelişim ya yavaşlayabilir ya da tamamen durabilir. Birçok psikologa göre okul öncesi yılları psıko-sosyal gelişim için olduğu kadar zihin ve dil gelişimleri için de kritik gelişim dönemidir. Bu nedenle, özellikle sosyo- kültürel açıdan geri olan çevrelerde yaşayan çocukların bu dezavantajını gidermek için erken yönlendirici programların uygulanması gerekmektedir. Aksi taktirde çocuklar çok önemli bazı, yaşantıları zamanında kazanamayacaklarından dolayı yaşıtlarından daha geride görünebilirler.

İlk yıllarda gelişim çok önemlidir. Bunu ilk kez Freud kişilik uyumsuzluğuna ilişkin çalışmalarında ortaya koymuştur. Freud birçok kişilik uyum bozukluğu gösteren kişilerin çocukluk yıllarında başarısız deneyimlere sahip olduğunu saptamıştır. Erikson ise bu devreyi güven evresi olarak değerlendirir.

Knobloch ve Pasamanich 1974 yılında gerçekleştirdikleri, yaşamın ilk beş yılını kapsayan model gelişime ilginç bir yorum getirmektedir. Beş davranışın sağlıklı bir gelişim için bütünleşmesi gerektiğini söylerler.

Bunlar:

1. Algı, duygu hareket tepkileri ve göz el koordinasyonu içeren uyum,

2. Başın dengesi oturma, ayakta durma, emekleme ve yürümeyi içeren tüm motor davranışlar,

3. Objeleri el ve parmakları kullanarak yakalama ve kavramayı içeren motor davranış,

4. Cümleler, yüz ifadeleri, mimik ve sözcüklerle kavrayış içeren dil faaliyeti,

5. Beslenme becerisi, tuvalet eğitimi, bağımsızlık ve işbirliğini içeren kişisel-sosyal davranıştır.

Knobloch ve Pasamanich, Arnold Gesell’in çalışma ve ölçümlerini geliştirerek, gelişimin ilk beş yılında bazı kritik yaşların varlığını savunmuşlardır. Bu kritik ay ve yaşlar şöyle özetlenir.

Birinci yılın ilk üç ayında, bebekler göz kürelerinin hareketini sağlayan” oculomotor “kaslarının kontrolünü kazanırlar. Dört haftalık yeni doğan, başının üstünde asılı duran bir objeyi hemen fark etmez, ama obje, çocuğun görme çizgisi üzerinde hareket ettirilirse çocuk onu sınırlı bir alan içinde baş ve göz hareketleriyle izler.

İlk yılın ikinci çeyreğini oluşturan 18. ve 28 haftalarda başı ve bedenin üst kısmını destekleyen kaslarla, el ve kolların hareketini sağlayan kasların kontrolü kazanılır. Bebek, yastıklarla desteklenmiş olarak oturmaktan hoşlanır ve başını destek olmadan dik tutabilir, bir objeye uzatabilir.

İlk yılın üçüncü çeyreği olan 28. ve 40. haftalar arasında, gövde ve parmaklardaki kontrolün geliştiği görülür. Çocuğun bu evrede başparmağını kullanabilmesi yakalama becerisini geliştirir.

40. ve 52. haftalar arasında, çocukların bacaklarıyla ayaklarını kontrol edebildikleri ve bu evrede destekle ayakta durup yürüyebildikleri görülür. Bacaklar gövdeyi taşıyacak kadar kuvvetlidir, ama vücuttaki denge zayıftır. Çocuk rahatça oturabilir, vücudunu döndürebilir ve düşmeden bir yana eğilebilir. Yüzükoyun yatarken oturabilir, yerde sürünerek ilerleyebilir ya da emekleyebilir.

İkinci yılda koşma ve yürüme gelişir, çocuklar küçük ve büyük tuvaletlerini kontrol etmeyi başarırlar. Konuşmaya başlarlar ve kişisel kimliğe sahip olmak isterler.

İki ve üç yaşlarında çocuklar, dili bir düşünce aracı olarak kullanabilirler.

Dördüncü yılda çocuklar gerek kişisel yaşamlarında, gerekse ev ortamlarında daha bağımsız olmaya başlarlar. dört yaş çocuğunun motor davranışı daha mükemmelleşmiş, her hareket tek başına yapılabilir hale gelmiştir.

Beşinci yılda motor kontrolü olgunlaşmış dil oldukça yeterli bir biçimde ifade edilebilir hale gelmiş ve sosyal uyum görülmeye başlamıştır. Çocuğun hareketleri gelişmiş, dengesi kusursuz hale gelmiştir.

Ayrıca ilk çocuklukta iki buçuk ve beş yaş kritik dönemlerdir. İki buçuk yaş dönemi bir geçiş dönemidir. 2, 5 yaş dönemi bir dönüm noktası ve sinir döneminin gelişiminde bir ara dönemidir. 2, 5 yaş dönemi çocuğunun dengesi tam değildir. En önemli özellik farklı kutuplar arasında yalpalamadır. sonuç olarak bu yaş bir aykırılık ve dengesizlik yaşıdır.

5 yaş çocuğunun dönemi bir olgunluk dönemidir. 5 yaş çocuğu 4 yaş çocuğundan değişiktir. 4 yaş çocuğu değişkenlere kaypaktır. 5 yaş çocuğu ise olgun bir yapıdadır. Kısaca 5yaş çocuğu kendi kendine yeter, sosyaldir, kendinden emindir, şekilci ve uyumludur, rahat ve ciddidir, dikkatli ve kararlıdır. Nazik bir dosttur. 3 yaş çocuğunun gelişmiş biçimidir.

Son çocuklukta ise 6 ve 10 yaştır. 6 yaşında çocuk 2, 5 yaşının olumsuzluklarını gösterir. değişken yaştır. Bedensel ve patolojik değişmeler dikkat çeker.

10 yaşında düzenli huzurlu ve elde edilen bilgilerin özümlendiği toplandığı, dengelendiği ara evredir. 10 yaş çocuğunun günlük gereksinimine duygusal yaşamına sosyal gelişimine dikkat edilmelidir.
 
---> Gelişimin Kritik Dönemleri, Özellikleri

Gelişim, bio – fizyolojik ve sosyo – psikolojik süreçlerin karşılıklı olarak etkileşmesinin ürünündür. Buna göre bireyin belli bir yaşantı deneyimini edinilebilmesi için belli bir yeterlik düzeyine ulaşması gerekmektedir. Burada belirleyici etken, zamandır.

Gelişim sürecinde bireyler göreceli olarak farklı özellikler göstermekle birlikte, zaman değişkenine gör, belli yaşlı gruplarında ortak kişilik özellikleri de bulunmaktadır.

Örneğin bireyin bilişsel, dil ya da ahlaki gelişiminin kalıtsa ve çevresel değişkenlere göre, bir ölçüde farklı olması doğaldır. Ancak kategorik olarak, normal koşullarda her bireyin yaş değişkenine göre, belli bir gelişme evresinde ulaştığı kabul edilmektedir. Gelişimin kritik dönemi olarak tanımlanan bu evrelerde, bireyler belli öğrenme yaşantılarına, bir önceki evreye oranla daha uygun ve hazır konumda bulunurlar.

Öğrenme yaşantılarının desenleşmesi ve standardize edilmiş programların hazırlanması, gelişimin kritik dönemleri kavramı ile ilişkilidir. Bu nedenle öğretmenler ve anne – babalar çocukların eğitimde her kritik dönemin özelliklerine uygun bir öğretme – öğrenme stratejisi benimsemelidir.

Örneğin kas ve kemik gelişiminin yanı sıra, zihinsel açıdan belli bir gelişmişlik düzeyine ulaşamayan çocuğun yürümeyi öğrenemeyeceği bilinmelidir. Aynı şekilde, zihinsel ve sosyal gelişim açısından belli yoksunluklar içinde bulunan çocukların, öğrenmede bazı güçlükler karşılaşabilecekleri uzak tutulmamalıdır.


Alıntı
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol puff
Geri
Üst