ßy.MeCHuL
Kayıtlı Üye
İŞTE RENKLERİMİZİN ÖYKÜSÜ
Galatasaray’ın ilk renkleri kırmızı-beyazdır. Galatasaray’ın kırmızı beyaz olan ilk formalarının, Ali Sami Bey’in kız kardeşi ile Asım Tevfik’in annesi tarafından dikilmiş olması da ilginç bir noktadır. Ancak bu renklerin, ulusal takımın renkleri olması yüzünden daha sonra da sarı-kırmızı renklerde karar kılınmıştır.
Bunun öyküsünü Ali Sami Yen şöyle anlatıyor:
“Bir çok yerleri dolaştıktan sonra nihayet Bahçekapı’daki Şişman Yanko’nun dükkanına giderek orada zarif iki yünlü kumaşa tesadüf ettik. Biri vişneye çalan koyuca bir kırmızı, öteki de içinde turuncudan iz taşıyan tok bir sarı.
Tezgahtar mahirane bir el hareketiyle kumaşların dalgalarını birbirleriyle birleştirdi. Bir saka kuşunun başı ile kanadının yarattığı renk güzelliğine benzer bir parlaklık hasıl oldu. Ateşin içindeki renk oynaklıklarını görür gibi olmuştuk. Sarı-kırmızı alevinin takımımız üzerindeki parıldamasını tasavvur ediyor ve derhal galibiyete götüreceğini tahayyül ediyorduk. Nitekim de öyle oldu.”
Kuruculardan Bekir Sıtkı Bircan, bu renklerin seçiminin çok daha derin bir ilhamdan kaynaklandığını şöyle anlatıyor:
“Galatasaray formasını oluşturan renklerin seçiminde bir efsanenin de etkisi olmuştur. Sultan 2.Beyazıt, bu günkü Galatasaray Lisesi’nin bulunduğu yerde avlanırken, Gül Baba adındaki bir ihtiyara rastlar. Gül Baba’ya muradını sorar. Gül Baba gül bahçesine bir mektebin yapılmasını diler ve sultana sarı-kırmızı renklerden oluşan bir gül demeti sunar. Galatasaray’ı temsil eden renklerin seçiminde, bu güllerden ilham alınmıştır.”
Galatasaray’ın ilk renkleri kırmızı-beyazdır. Galatasaray’ın kırmızı beyaz olan ilk formalarının, Ali Sami Bey’in kız kardeşi ile Asım Tevfik’in annesi tarafından dikilmiş olması da ilginç bir noktadır. Ancak bu renklerin, ulusal takımın renkleri olması yüzünden daha sonra da sarı-kırmızı renklerde karar kılınmıştır.
Bunun öyküsünü Ali Sami Yen şöyle anlatıyor:
“Bir çok yerleri dolaştıktan sonra nihayet Bahçekapı’daki Şişman Yanko’nun dükkanına giderek orada zarif iki yünlü kumaşa tesadüf ettik. Biri vişneye çalan koyuca bir kırmızı, öteki de içinde turuncudan iz taşıyan tok bir sarı.
Tezgahtar mahirane bir el hareketiyle kumaşların dalgalarını birbirleriyle birleştirdi. Bir saka kuşunun başı ile kanadının yarattığı renk güzelliğine benzer bir parlaklık hasıl oldu. Ateşin içindeki renk oynaklıklarını görür gibi olmuştuk. Sarı-kırmızı alevinin takımımız üzerindeki parıldamasını tasavvur ediyor ve derhal galibiyete götüreceğini tahayyül ediyorduk. Nitekim de öyle oldu.”
Kuruculardan Bekir Sıtkı Bircan, bu renklerin seçiminin çok daha derin bir ilhamdan kaynaklandığını şöyle anlatıyor:
“Galatasaray formasını oluşturan renklerin seçiminde bir efsanenin de etkisi olmuştur. Sultan 2.Beyazıt, bu günkü Galatasaray Lisesi’nin bulunduğu yerde avlanırken, Gül Baba adındaki bir ihtiyara rastlar. Gül Baba’ya muradını sorar. Gül Baba gül bahçesine bir mektebin yapılmasını diler ve sultana sarı-kırmızı renklerden oluşan bir gül demeti sunar. Galatasaray’ı temsil eden renklerin seçiminde, bu güllerden ilham alınmıştır.”