SuskunDervis
Kayıtlı Üye
Gadir bayramı, Şiaların Zilhicce ayının 18inde kutladıkları büyük İslami bayramlardan biridir. Bugün Hz. Resulü Kibriya Efendimiz (s.a.a) ilahi emir gereği Hz. Aliyi (a.s) hilafet ve imamet makamına atamıştır. Bu olay, hicretin onuncu yılında Zilhicce ayının on sekizinde Veda haccında Gadir-i Hum denen yerde gerçekleşmiştir.
Şia hadislerinde bugün için İydullahil Ekber (en büyük bayram,(1) Muhammed Ehlibeytinin Bayramı(2) ve en üstün bayram(3) gibi tabirler kullanılmıştır.
Şialar bugünde dünya genelinde çeşitli kutlama ve şenlikler düzenlemektedir.
Gadir Vakıası
Rivayetlerin naklettiğine göre hazreti peygamber hicretin onuncu yılında zilkade ayının 24 veya 25inde hac ibadetlerini yerine getirmek için Medineden Mekkeye doğru yola koyuldu.(4) Allah Resulünün bu haccına Veda Haccı, Hiccetül İslam ve Hiccetül Baliğe de denmektedir. Hac ibadetleri bittikten sonra Müslümanlar Mekkeyi terk ederek Medineye doğru yola koyuldular. Müslümanlar, zilhicce ayının 18inde Gadir Hum denen yere vardılar. Şam, Mısır ve Irak hacıları topluluktan ayrılmadan önce Cebrail (a.s) tebliği ayetini Hz. Peygambere nazil etti ve Allah tarafından Hz. Aliyi kendisinden sonra insanlara veli ve vasi olarak tayin etmesini emretti.
Bu ayet nazil olduktan sonra Hz. Peygamber (s.a.a) hacılar kervanına durma emrini verdi. Sonra önde gidenlerin ve geride kalanların Gadir-i Hum denen yere ulaşmalarını istedi. Sonra Hz. Resulullah (s.a.a) insanların görmesi için Hz. Alinin (a.s) elini havaya kaldırarak şöyle buyurdu: Ey insanlar! Ben sizlere sizlerden daha çok velayet (ve yönetici) hakkına sahip değil miyim? insanlar hep birden şöyle dediler: Evet ey Resulullah! Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: Allah benim Mevlamdır, ben de müminlerin Mevlasıyım. Ben onlara kendi nefislerinden daha evla ve layık kimseyim. Daha sonra da emin olmak ve yanlıştan kaçmak için şu cümleyi üç defa tekrarladı: Ben kimin Mevlasıysam, bu Ali de onun Mevlasıdır. Peygamber daha sonra şöyle dua etti: Allahım! Alinin velayetini kabul eden ve onu seven kimseyi sen de sev. Aliye düşmanlık eden kimseye sen de düşmanlık et. Allahım! Alinin yardımcılarına yardım et, Alinin düşmanlarını hor ve hakir kıl ve Aliyi hakkın merkezi kıl. Daha sonra oradakilere: bu mesajı burada olmayanlara ulaştırsın, diye emirde bulundu.
Hadislerde Gadir Bayramı
Ehli sünnet kaynaklarında rivayet edildiğine göre her kim zilhicce ayının on sekizinde (Gadir-i Hum günü) oruç tutarsa, orucunun sevabı altı aylık oruca bedeldir. İşte bugün Gadir-i Hum günüdür.(5)
Hz. Fahri Kâinat Efendimiz (s.a.a) şöyle buyurmuştur: Gadir-i Hum günü ümmetimin en önemli bayramlarından biridir. O gün yüce Allah, kardeşim Ali b. Ebu Talibi benden sonra insanların hidayet olması için ümmetimin sancaktarı olarak tayin etmemi emretti. İşte o gün Allah Teâlâ, dinini ikmal etti ve nimetini ümmetime tamamladı ve İslamı onlar için beğendi.(6)
Aynı şekilde İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: Gadir-i Hum günü büyük bir bayramdır. Allah, bugünü bayram saymayan ve azametini bilmeyen hiçbir peygamberi görevlendirmemiştir. Bugünün adı göklerde ahit ve sözleşme günü, yerde ise sağlam anlaşma ve herkesin hazır olduğu gündür.(7)
Yine İmam Cafer Sadık (a.s) Gadir bayramını Müslümanların en azametli ve şerefli bayramı bilmekte ve onun her saatinde Allaha şükredilmeli ve insanlar karşılığı altmış yıllık oruç sevabı olan şükür orucu tutmalıdır.(8)
İmam Rıza (a.s) şöyle buyurmuştur: Gadir günü gök ehline yer ehlinden daha meşhurdur Eğer insanlar bugünün kıymetini bilecek olsalardı, hiç kuşkusuz melekler her gün onlarla on defa musafaha (tokalaşma, selamlaşma) ederdi.(9)
Gadir Bayramının Tarihçesi
Müslümanlar ve hassaten Şialar, ilk dönemlerden olmak üzere her zaman Gadir gününü büyük bayramlardan biri olarak saymış ve bugün onların yanında Gadir Bayramı olarak meşhurdur.(10)
Mesudi (ö.k. 346) kitabında Müminlerin Emiri Hz. Alinin (a.s) çocukları ve Şiaların, bugünü büyük günlerden saydıklarını yazmaktadır.(11) Kuleyni (ö.k. 329) Şiaların bugünde kutlama şenlikleri düzenlediğini nakletmiştir.(12) Dolayısıyla Gadir bayramının üçüncü ve dördüncü asırda kutlandığı yaygın bir durumdur. Bundan öncede Feyyaz b. Muhammed b. Ömer Tusi, İmam Rızanın (şehadeti: k. 203) Gadir gününü bayram olarak kutladığını nakletmiştir.(13) İmam Rıza (aleyhi selam) ikinci asrın sonlarına doğru yaşadığına göre Gadir gününün bayram ve şenlikler havasında çok eskiden beri geçtiği açıkça ortaya çıkmaktadır.
Bu kutlama şenlikleri sonraki asırlarda da Müslümanlar arsında yaygındı şöyle ki hatta Mısır hâkimlerinden Mustali b. Mustansırın biati hicretin 487. Yılında Gadir-i Hum günü gerçekleşmiştir.(14)
Son yüzyılda ise bu kutlama şenlikleri, Şianın şiarlarından biri olarak sayılmaktadır.
Mısırda Fatımi halifeleri Gadir bayramına resmiyet kazandırmış, İranda ise Şah İsmail Safavi hükümete gelince hicretin 907sinden günümüze kadar Gadir bayramı İranda resmi bayramlardan biri olarak kutlanmaktadır.
Irakın Necef kentinde de bugün (İmam Alinin türbesinde) Alevi Avlusunda çok görkemli bir şekilde kutlanmakta ve Şia ulemaları, insanlar ve İslam ülkeleri büyükelçilikleri toplanarak Gadiriye hutbe ve kasideleri okunmaktadır. Yemende Zeydi Şialar Gadir gününü şenliklerle ve aydınlatma gösterileri ile kutlamaktadırlar.
Gadir-i Hum gecesi de Müslümanların yanında önemli günlerden biri olarak bilinmektedir.(15)
Gadir Bayramının Amelleri
* Oruç tutmak
* Gusül almak
* Eminullah Ziyaretini okumak
* Nudbe duasını okumak
* Müminlerle karşılaşıldığında şu şekilde tehniyette bulunmak: El-Hamdulillahi Lezzi ceelena minel Mutemessikine bi-Vilayeti Emiril Müminin vel Eimmetil Masumine aleyhimus selam
* Güzel ve temiz elbiseler giymek
* Süslenmek
* Güzel koku sürmek
* Sıla-ı rahîm
* Müminlere yemek vermek.(16)
ABNA.İR
wikishia.net
Gadir Hakkındaki Kaynaklar
* el-Gadir, Allame Emini;
* Abakatul Envar fi İmametil Eimmetil Ethar (Gadir Hadisi), Mir Hamit Hüseyin Kenturi Lekenhevi;
* Gadir der ayne-i Kitab, Muhammed Ensari;
* Çahardeh Garn ba Gadir, Muhammed Bakır Ensari;
* Hemgam ba Peygamber der Hiccetül Veda, Hüseyin Vasiki;
* el-Gadir vel Muarizun, Seyyid Cafer Murtaza Amuli;
* el-Gadir fil İslam, Muhammed Rıza Ferecullah Halefi Necefi;
* Şerh ve Tefsir Hutbe-i Peygamber Ekrem der Gadir-i Hum, Seyyid Muhammed Taki Nakavi.
Dipnotlar
1. Hürrü Amuli, Vesailuş Şia, c. 8, s. 82.
2. Seyyid İbn Tavus, İkbalul Amal, s. 464.
3. Kuleyni, Kafi, c. 1, s. 203.
4. Tabersi, c. 1, s. 56; Mufid, s. 91; Halebi, c. 3, s. 308.
5. Hatib Bağdadi, c. 8, s. 284.
6. Saduk, Emali, s. 125.
7. Hürrü Amuli, Vesailuş Şia, c. 5, s. 224.
8. Hürrü Amuli, Vesailuş Şia, c. 10, s. 443.
9. Tusi, c. 6, s. 24.
10. Ebu Reyhan Biruni, s. 95.
11. Et-Tenbih vel İşraf, s. 221.
12. Kâfi, c. 4, s. 149.
13. Biharul Envar, c. 95, s. 322.
14. İbn Hallakan, c. 1, s. 60.
15. Salebi, s. 511.
16. Kummi, Zilhicce ayının on sekizinci gününün amelleri.
Kaynaklar
* Kuran-ı Kerim
* İbn Esir, Usdul Gabe, tahkik, Muhammed İbrahim Bena, Darüşşifa, Kahire.
* İbn Hallakan, Vefayatul Ayan, tahkik: İhsan Abbas, Darusekafe, Lübnan.
* İbn Abdurrabbe, Ukdetul Ferid, daru ve mektebetul Hilal, Beyrut.
* İbn Ukde Kûfi, Kitabul Velayet, tahkik: Abdurrezzak Hirzuddin, İntişarat delilima, Kum.
* İbn Esir, el-Bidayetu ven Nihayet, tahkik: Ali Şiri, daru İhyaut Turas, Beyrut.
* İbn Mağazili, Menakibu Ali b. Ebu Talib, mektebetu İslamiyye, Tahran.
* Ebu Reyhan Biruni, Asarul Bakiye, intişar ibn Sina, Tahran.
* Emini, el-Gadir, darul Kitabil Arabi, Beyrut.
* Salebi, Semarul Kulub, tahkik: İbrahim Salih, darul Beşair, Dimeşk.
* Salebi, el-Keşf vel Beyan an tefsiril Kuran, daru ihyaut turas el-Arabi, Beyrut, k. 1422.
* Hürrü Amuli, Vesaliuş Şia, müessese Alulbeyt, Kum.
* Halebi, es-Siyretul Halebiye, Darul Marifet, Beyrut.
* Hamuni Cuveyni, Feraidus Simteyn, tahkik: Muhammed Bakır Mahmudi, müessese Mahmudi, Beyrut.
* Hatip Bağdadi, Tarihi Bağdat, tahkik: Mustafa Abdul Kadir, darul Kutubul İlmiye, Beyrut.
* Rey Şehri, Müessese İmam Ali b. Ebu Talib, darul Hadis, Kum.
* Saduk, Emali, tahkik: müessese Biset, müessese biset, Kum.
* Saduk, Hisal, tahkik: Ali Ekber Gaffari, Camiu Müderrisin, Kum.
* Tabersi, el-İhticac, neşr Murtaza, Meşhed.
* Tusi, Tehzibul Ahkam, Seyyid Hasan Musevi Horasan, darul Kutubul İslamiye, Tahran.
* Kummi, Mefatihul Cenan.
* Meclisi, Biharul Envar, müessese el-Vefa, Beyrut.
* Müfid, İrşat, müessese Alulbeyt, Kum.
* Vahidi Nişaburi, Esbabun Nuzulul Ayet, müessese Halebi, Kahire.
* İbn Tavus, İkbalul Amal, darul kutubul İslamiye, Tahran, h.ş. 1367.
* Kuleyni, Muhammed b. Yakub, el-Kafi, darul Kutubul İslamiye, Tahran.
* Mesudi, Ali b. El-Hasan, et-Tenbih vel İşraf, darus savi, Kahire, h.k. 1357.
Şia hadislerinde bugün için İydullahil Ekber (en büyük bayram,(1) Muhammed Ehlibeytinin Bayramı(2) ve en üstün bayram(3) gibi tabirler kullanılmıştır.
Şialar bugünde dünya genelinde çeşitli kutlama ve şenlikler düzenlemektedir.
Gadir Vakıası
Rivayetlerin naklettiğine göre hazreti peygamber hicretin onuncu yılında zilkade ayının 24 veya 25inde hac ibadetlerini yerine getirmek için Medineden Mekkeye doğru yola koyuldu.(4) Allah Resulünün bu haccına Veda Haccı, Hiccetül İslam ve Hiccetül Baliğe de denmektedir. Hac ibadetleri bittikten sonra Müslümanlar Mekkeyi terk ederek Medineye doğru yola koyuldular. Müslümanlar, zilhicce ayının 18inde Gadir Hum denen yere vardılar. Şam, Mısır ve Irak hacıları topluluktan ayrılmadan önce Cebrail (a.s) tebliği ayetini Hz. Peygambere nazil etti ve Allah tarafından Hz. Aliyi kendisinden sonra insanlara veli ve vasi olarak tayin etmesini emretti.
Bu ayet nazil olduktan sonra Hz. Peygamber (s.a.a) hacılar kervanına durma emrini verdi. Sonra önde gidenlerin ve geride kalanların Gadir-i Hum denen yere ulaşmalarını istedi. Sonra Hz. Resulullah (s.a.a) insanların görmesi için Hz. Alinin (a.s) elini havaya kaldırarak şöyle buyurdu: Ey insanlar! Ben sizlere sizlerden daha çok velayet (ve yönetici) hakkına sahip değil miyim? insanlar hep birden şöyle dediler: Evet ey Resulullah! Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: Allah benim Mevlamdır, ben de müminlerin Mevlasıyım. Ben onlara kendi nefislerinden daha evla ve layık kimseyim. Daha sonra da emin olmak ve yanlıştan kaçmak için şu cümleyi üç defa tekrarladı: Ben kimin Mevlasıysam, bu Ali de onun Mevlasıdır. Peygamber daha sonra şöyle dua etti: Allahım! Alinin velayetini kabul eden ve onu seven kimseyi sen de sev. Aliye düşmanlık eden kimseye sen de düşmanlık et. Allahım! Alinin yardımcılarına yardım et, Alinin düşmanlarını hor ve hakir kıl ve Aliyi hakkın merkezi kıl. Daha sonra oradakilere: bu mesajı burada olmayanlara ulaştırsın, diye emirde bulundu.
Hadislerde Gadir Bayramı
Ehli sünnet kaynaklarında rivayet edildiğine göre her kim zilhicce ayının on sekizinde (Gadir-i Hum günü) oruç tutarsa, orucunun sevabı altı aylık oruca bedeldir. İşte bugün Gadir-i Hum günüdür.(5)
Hz. Fahri Kâinat Efendimiz (s.a.a) şöyle buyurmuştur: Gadir-i Hum günü ümmetimin en önemli bayramlarından biridir. O gün yüce Allah, kardeşim Ali b. Ebu Talibi benden sonra insanların hidayet olması için ümmetimin sancaktarı olarak tayin etmemi emretti. İşte o gün Allah Teâlâ, dinini ikmal etti ve nimetini ümmetime tamamladı ve İslamı onlar için beğendi.(6)
Aynı şekilde İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: Gadir-i Hum günü büyük bir bayramdır. Allah, bugünü bayram saymayan ve azametini bilmeyen hiçbir peygamberi görevlendirmemiştir. Bugünün adı göklerde ahit ve sözleşme günü, yerde ise sağlam anlaşma ve herkesin hazır olduğu gündür.(7)
Yine İmam Cafer Sadık (a.s) Gadir bayramını Müslümanların en azametli ve şerefli bayramı bilmekte ve onun her saatinde Allaha şükredilmeli ve insanlar karşılığı altmış yıllık oruç sevabı olan şükür orucu tutmalıdır.(8)
İmam Rıza (a.s) şöyle buyurmuştur: Gadir günü gök ehline yer ehlinden daha meşhurdur Eğer insanlar bugünün kıymetini bilecek olsalardı, hiç kuşkusuz melekler her gün onlarla on defa musafaha (tokalaşma, selamlaşma) ederdi.(9)
Gadir Bayramının Tarihçesi
Müslümanlar ve hassaten Şialar, ilk dönemlerden olmak üzere her zaman Gadir gününü büyük bayramlardan biri olarak saymış ve bugün onların yanında Gadir Bayramı olarak meşhurdur.(10)
Mesudi (ö.k. 346) kitabında Müminlerin Emiri Hz. Alinin (a.s) çocukları ve Şiaların, bugünü büyük günlerden saydıklarını yazmaktadır.(11) Kuleyni (ö.k. 329) Şiaların bugünde kutlama şenlikleri düzenlediğini nakletmiştir.(12) Dolayısıyla Gadir bayramının üçüncü ve dördüncü asırda kutlandığı yaygın bir durumdur. Bundan öncede Feyyaz b. Muhammed b. Ömer Tusi, İmam Rızanın (şehadeti: k. 203) Gadir gününü bayram olarak kutladığını nakletmiştir.(13) İmam Rıza (aleyhi selam) ikinci asrın sonlarına doğru yaşadığına göre Gadir gününün bayram ve şenlikler havasında çok eskiden beri geçtiği açıkça ortaya çıkmaktadır.
Bu kutlama şenlikleri sonraki asırlarda da Müslümanlar arsında yaygındı şöyle ki hatta Mısır hâkimlerinden Mustali b. Mustansırın biati hicretin 487. Yılında Gadir-i Hum günü gerçekleşmiştir.(14)
Son yüzyılda ise bu kutlama şenlikleri, Şianın şiarlarından biri olarak sayılmaktadır.
Mısırda Fatımi halifeleri Gadir bayramına resmiyet kazandırmış, İranda ise Şah İsmail Safavi hükümete gelince hicretin 907sinden günümüze kadar Gadir bayramı İranda resmi bayramlardan biri olarak kutlanmaktadır.
Irakın Necef kentinde de bugün (İmam Alinin türbesinde) Alevi Avlusunda çok görkemli bir şekilde kutlanmakta ve Şia ulemaları, insanlar ve İslam ülkeleri büyükelçilikleri toplanarak Gadiriye hutbe ve kasideleri okunmaktadır. Yemende Zeydi Şialar Gadir gününü şenliklerle ve aydınlatma gösterileri ile kutlamaktadırlar.
Gadir-i Hum gecesi de Müslümanların yanında önemli günlerden biri olarak bilinmektedir.(15)
Gadir Bayramının Amelleri
* Oruç tutmak
* Gusül almak
* Eminullah Ziyaretini okumak
* Nudbe duasını okumak
* Müminlerle karşılaşıldığında şu şekilde tehniyette bulunmak: El-Hamdulillahi Lezzi ceelena minel Mutemessikine bi-Vilayeti Emiril Müminin vel Eimmetil Masumine aleyhimus selam
* Güzel ve temiz elbiseler giymek
* Süslenmek
* Güzel koku sürmek
* Sıla-ı rahîm
* Müminlere yemek vermek.(16)
ABNA.İR
wikishia.net
Gadir Hakkındaki Kaynaklar
* el-Gadir, Allame Emini;
* Abakatul Envar fi İmametil Eimmetil Ethar (Gadir Hadisi), Mir Hamit Hüseyin Kenturi Lekenhevi;
* Gadir der ayne-i Kitab, Muhammed Ensari;
* Çahardeh Garn ba Gadir, Muhammed Bakır Ensari;
* Hemgam ba Peygamber der Hiccetül Veda, Hüseyin Vasiki;
* el-Gadir vel Muarizun, Seyyid Cafer Murtaza Amuli;
* el-Gadir fil İslam, Muhammed Rıza Ferecullah Halefi Necefi;
* Şerh ve Tefsir Hutbe-i Peygamber Ekrem der Gadir-i Hum, Seyyid Muhammed Taki Nakavi.
Dipnotlar
1. Hürrü Amuli, Vesailuş Şia, c. 8, s. 82.
2. Seyyid İbn Tavus, İkbalul Amal, s. 464.
3. Kuleyni, Kafi, c. 1, s. 203.
4. Tabersi, c. 1, s. 56; Mufid, s. 91; Halebi, c. 3, s. 308.
5. Hatib Bağdadi, c. 8, s. 284.
6. Saduk, Emali, s. 125.
7. Hürrü Amuli, Vesailuş Şia, c. 5, s. 224.
8. Hürrü Amuli, Vesailuş Şia, c. 10, s. 443.
9. Tusi, c. 6, s. 24.
10. Ebu Reyhan Biruni, s. 95.
11. Et-Tenbih vel İşraf, s. 221.
12. Kâfi, c. 4, s. 149.
13. Biharul Envar, c. 95, s. 322.
14. İbn Hallakan, c. 1, s. 60.
15. Salebi, s. 511.
16. Kummi, Zilhicce ayının on sekizinci gününün amelleri.
Kaynaklar
* Kuran-ı Kerim
* İbn Esir, Usdul Gabe, tahkik, Muhammed İbrahim Bena, Darüşşifa, Kahire.
* İbn Hallakan, Vefayatul Ayan, tahkik: İhsan Abbas, Darusekafe, Lübnan.
* İbn Abdurrabbe, Ukdetul Ferid, daru ve mektebetul Hilal, Beyrut.
* İbn Ukde Kûfi, Kitabul Velayet, tahkik: Abdurrezzak Hirzuddin, İntişarat delilima, Kum.
* İbn Esir, el-Bidayetu ven Nihayet, tahkik: Ali Şiri, daru İhyaut Turas, Beyrut.
* İbn Mağazili, Menakibu Ali b. Ebu Talib, mektebetu İslamiyye, Tahran.
* Ebu Reyhan Biruni, Asarul Bakiye, intişar ibn Sina, Tahran.
* Emini, el-Gadir, darul Kitabil Arabi, Beyrut.
* Salebi, Semarul Kulub, tahkik: İbrahim Salih, darul Beşair, Dimeşk.
* Salebi, el-Keşf vel Beyan an tefsiril Kuran, daru ihyaut turas el-Arabi, Beyrut, k. 1422.
* Hürrü Amuli, Vesaliuş Şia, müessese Alulbeyt, Kum.
* Halebi, es-Siyretul Halebiye, Darul Marifet, Beyrut.
* Hamuni Cuveyni, Feraidus Simteyn, tahkik: Muhammed Bakır Mahmudi, müessese Mahmudi, Beyrut.
* Hatip Bağdadi, Tarihi Bağdat, tahkik: Mustafa Abdul Kadir, darul Kutubul İlmiye, Beyrut.
* Rey Şehri, Müessese İmam Ali b. Ebu Talib, darul Hadis, Kum.
* Saduk, Emali, tahkik: müessese Biset, müessese biset, Kum.
* Saduk, Hisal, tahkik: Ali Ekber Gaffari, Camiu Müderrisin, Kum.
* Tabersi, el-İhticac, neşr Murtaza, Meşhed.
* Tusi, Tehzibul Ahkam, Seyyid Hasan Musevi Horasan, darul Kutubul İslamiye, Tahran.
* Kummi, Mefatihul Cenan.
* Meclisi, Biharul Envar, müessese el-Vefa, Beyrut.
* Müfid, İrşat, müessese Alulbeyt, Kum.
* Vahidi Nişaburi, Esbabun Nuzulul Ayet, müessese Halebi, Kahire.
* İbn Tavus, İkbalul Amal, darul kutubul İslamiye, Tahran, h.ş. 1367.
* Kuleyni, Muhammed b. Yakub, el-Kafi, darul Kutubul İslamiye, Tahran.
* Mesudi, Ali b. El-Hasan, et-Tenbih vel İşraf, darus savi, Kahire, h.k. 1357.