Furkan doğan anısına...

İnsan olduğunu belli etmek için ölmek gerek bazen. Öldürülenle ölmek, ölenle ölmek. Ölmeyen bilemez azrailin pençelerindeki o soğuk esintiyi. Hiç bir surat dökülemez zamanın sularına ilmek ilmek. Her gün azrailin yakaladığı evlerde yaşamayan ölümün ne denli rutin olduğunu bilemez. Yıkık şehirlerin çığlığını duymamış olan vicdanlara çarpan yankısını akledemez. Velhasılı kelam ölemez yani ölümün en harbisiyle.

Ölümün en kralını ,vuslatın en hızlısını , gidişlerin en fiyakalısını sevenler var halen aramızda;hiç ölmeyenler.. Barışın adı olan ,zalimin karşısında dimdik duranlar.. Tüm insanlığın vicdanını çarpsak toplasak onlarınkine denk gelmeyen muazzam yürekliler..Katıksız,organik sevdalılar; Rachel'ler, Furkan'lar var hiç gitmeyenler..

Benim sevdalarına sevdalı olduğum, gönlümün titrek ışığını hara dönüştüren, yaşayışlarıyla deniz feneri niteliğinde olan beni adam ettiğine inandığım nice şahsiyet var..Ama bu şahsiyetler başka. Genci , yaşlıyı herkesi silkeyen şahsiyetler bunlar..

Bir yazısında Hakan Albayrak '' Furkan'ın şehadetinden evvel, yaşayışına özenmeli gençler'' demişti. bu kadar dillenen yaşamı merak etmiştim.Öğrendikten sonra aslında ölü olduğumu hissetiğim o olgun yaşayışı. ölümün en şerefli haliyle ölmenin bir bedeli olmalı değil mi?Kaçırılmayan namazlar, hatimli teravihler, gönüllü hizmetler.. arşın beklenen misafiri olmak için bunlar yeterli sebeplerden birkaçı..

Ama yiğitlikten geriye delinen ve sonra da zaferle sonuçlanan ablukalar , yeni heyecanlar ,yeni umutlar kaldı..Açık hava hapishanelerinde dalgalanan zafer bayraklarının yeli eksikti
o da oldu inşallah...rüzgar estiren, kanatları rüzgar atlılara selam olsun.

Vesselam.
 
takipçi satın al
instagram takipçi hilesi
takipçi satın al
tiktok takipçi hilesi
vozol
antalya havalimanı transfer
Geri
Üst