Deathalone
Banned
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) dün yüzde 1,92 puan artışla 56.787 puana yükseldi. Dolar ise euro/dolar paritesindeki hareketlerin de etkisiyle yurtiçinde 1.55 TL`li seviyelere geriledi. Enflasyondaki düşüşün asıl etkisi ise bono piyasaları üzerinde yaşanıyor. 25 Ocak 2012 vadeli gösterge kağıtta dün spot kapanışta yüzde 8,5`un da altına gerileyen faiz oranları, yüzde 8,46 seviyesine geriledi. Faizlerdeki düşüşün sürmesi ve faizin önümüzdeki günlerde yüzde 8,30 seviyesini görmesi bekleniyor.
Bono faizlerindeki gerilemenin bir kaç temel nedeni var. Bunların başında enflasyondaki düşüş geliyor. Haziran ayında tüketici fiyatları yüzde 0.56 düşerken, yıllık enflasyon da yüzde 8,37 seviyesine geriledi. Merkez Bankası da (MB) haziran ayı enflasyon verilerinin ardından yayımladığı Haziran ayı fiyat gelişmeleri raporunda temel enflasyon göstergelerinin orta vadeli hedeflerle uyumlu seyrinin sürdüğüne işaret ediyor.
Yüzde 8`in altı zor
Faizdeki düşüşün bir diğer nedeni de enflasyondaki düşüşle birlikte Merkez Bankası`ndan (MB) kısa vadede faiz artırım olasılığının neredeyse sıfıra inmesi. Piyasa oyuncuları arasında da yılın son çeyreğinden önce Merkez`den faiz artırımı bekleyenlerin sayısı da iyice azalıyor. Nitekim, Cnbc e`nin yapmış olduğu kotasyon anketine göre 21 analistin 12`si 2010 yılı içerisinde faiz artırımı beklemiyor.
Haziran ayı içerisinde aynı kurum tarafından gerçekleştirilen ankete katılan 19 analistin tümü 2010 yılı içerisinde çeşitli vadelerde faiz artırımı beklediğini açıklamış. Faizlerdeki düşüş trendinin diğer bir nedeni de küresel ekonomiyle ilgili gelişmelerle ilgili. Euro Bölgesi yanında ABD ekonomisiyle ilgili son açıklanan veriler küresel ekonomideki toparlanmanın biraz daha zaman alacağını gösteriyor. Bu nedenle gerek Avrupa Merkez Bankası gerekse ABD Merkez Bankası`ndan (FED) kısa dönemde faiz artırımı beklenmemesi de yurtiçinde faizlerin düşük seyretmesinde etkili oluyor.
Faizlerdeki düşüşün önümüzdeki günlerde de sürmesi bekleniyor ve faizin gösterge kağıtta yüzde 8,30 seviyesine gerileyebileceği kaydediliyor. Ancak, yılsonu enflasyon beklentileriyle karşılaştırıldığında reel faizin de yüzde 1-1,5 seviyesine gerilediği dikkate alındığında faizde aşağı yönlü hareketin biraz da yolun sonuna yaklaştığı gözüküyor.
Faiz oranlarının yüzde 8`i görebileceğine dikkat çeken Finansbank Hazine Araştırma-Satış Grup Yöneticisi Tunç Erdal, Merkez Bankası`nın faizlerde 2011`de 100-150 baz puan artış yapması durumunda, Merkez Bankası`ndan fonlama maliyeti de yüzde 8`ler civarında olacak. Bu nedenle faizlerin yüzde 8`in altına düşmesini mümkün görmüyorum diyor. Gelecek haftaki Hazine ihalelerinin de faizlerde aşağı yönlü trendi yavaşlatmakla birlikte küresel piyasalarda bozulma olmadığı sürece faizler üzerinde yükseltici bir etki yapması beklenmiyor.
Bono faizlerindeki gerilemenin bir kaç temel nedeni var. Bunların başında enflasyondaki düşüş geliyor. Haziran ayında tüketici fiyatları yüzde 0.56 düşerken, yıllık enflasyon da yüzde 8,37 seviyesine geriledi. Merkez Bankası da (MB) haziran ayı enflasyon verilerinin ardından yayımladığı Haziran ayı fiyat gelişmeleri raporunda temel enflasyon göstergelerinin orta vadeli hedeflerle uyumlu seyrinin sürdüğüne işaret ediyor.
Yüzde 8`in altı zor
Faizdeki düşüşün bir diğer nedeni de enflasyondaki düşüşle birlikte Merkez Bankası`ndan (MB) kısa vadede faiz artırım olasılığının neredeyse sıfıra inmesi. Piyasa oyuncuları arasında da yılın son çeyreğinden önce Merkez`den faiz artırımı bekleyenlerin sayısı da iyice azalıyor. Nitekim, Cnbc e`nin yapmış olduğu kotasyon anketine göre 21 analistin 12`si 2010 yılı içerisinde faiz artırımı beklemiyor.
Haziran ayı içerisinde aynı kurum tarafından gerçekleştirilen ankete katılan 19 analistin tümü 2010 yılı içerisinde çeşitli vadelerde faiz artırımı beklediğini açıklamış. Faizlerdeki düşüş trendinin diğer bir nedeni de küresel ekonomiyle ilgili gelişmelerle ilgili. Euro Bölgesi yanında ABD ekonomisiyle ilgili son açıklanan veriler küresel ekonomideki toparlanmanın biraz daha zaman alacağını gösteriyor. Bu nedenle gerek Avrupa Merkez Bankası gerekse ABD Merkez Bankası`ndan (FED) kısa dönemde faiz artırımı beklenmemesi de yurtiçinde faizlerin düşük seyretmesinde etkili oluyor.
Faizlerdeki düşüşün önümüzdeki günlerde de sürmesi bekleniyor ve faizin gösterge kağıtta yüzde 8,30 seviyesine gerileyebileceği kaydediliyor. Ancak, yılsonu enflasyon beklentileriyle karşılaştırıldığında reel faizin de yüzde 1-1,5 seviyesine gerilediği dikkate alındığında faizde aşağı yönlü hareketin biraz da yolun sonuna yaklaştığı gözüküyor.
Faiz oranlarının yüzde 8`i görebileceğine dikkat çeken Finansbank Hazine Araştırma-Satış Grup Yöneticisi Tunç Erdal, Merkez Bankası`nın faizlerde 2011`de 100-150 baz puan artış yapması durumunda, Merkez Bankası`ndan fonlama maliyeti de yüzde 8`ler civarında olacak. Bu nedenle faizlerin yüzde 8`in altına düşmesini mümkün görmüyorum diyor. Gelecek haftaki Hazine ihalelerinin de faizlerde aşağı yönlü trendi yavaşlatmakla birlikte küresel piyasalarda bozulma olmadığı sürece faizler üzerinde yükseltici bir etki yapması beklenmiyor.