Evrenin Müziği

ashli

Bayan Üye
Bir astro-seismoloji uzmanı olan Prof. Kurtz 'a göre; bütün bu dünyasal sesler; davul,tibet çanakları vs. aslında dünyasal olmayan kaynaktan meydana gelirler.

Prof. Kurtz; "Seismoloji bizim objelerin içindeki titreşimleri incelememize izin verir. Biz bunu uzun yıllardır dünyada yapıyoruz. Mesela büyük bir depremden sonra dünya çan gibi çınlar ve ses dalgalarının nasıl dünyada dolaştığını, yol aldığını inceleyerek deprem hakkında bilgilere ulaşırız. Yakın zamanlarda artık bunu yıldızlara da uygulamaya başladık" diyor. Bu teori aslında Pisagor'a yanı 2500 yıl öncesine gidiyor. Pisagor'a göre evren armoni üzerine kurulmuştur. Yıldızlar, gezegenler dönerken kendilerine özgü bir hum sesi çıkarır ve her gezegenin kendi müziği vardır. Bu müzik sadece Tanrıların ya da ölümsüzlerin dinleyebileceği bir iletidedir. Pisagor'a göre her 7 gezegen kendi notasını merkeze uzaklığına göre -ki bu dünyadır- üretir ve bu müzik her yerdedir (music of spheres, kürelerin müziği). Pisagor'a göre farklı müzik modları farklı insanlara farklı biçimde etki eder. Bununla ilgili ilk çalışmalar bildiğiniz gibi ilk müzik terapi merkezi olan Bergama'da uygulanmıştır.

Belki Pisagor haklıydı! Gerçekten de evrendeki herşeyin kendi müziği var. Daha geçenlerde Perseus galaksi kümesinin notası keşfedildi. Perseus kümesinde, ses dalgaları kara delikteki aktivideki patlamalardan meydana geliyor ve Perseus galaksi kümesi çınlıyor, yankılanıyor. Astronomların anladığına göre, bu bilinmeyen ses dalgaları kümeyi çok sıcak bir gaz olarak tutan enerjinin de kaynağı. Peki Perseus kümesinin nota değeri ne? Ses dalgalarının en yüksek olduğu nokta ile sesin hızını ölçüt alarak yapılan ortalama hesaplara göre kozmik nota; B flat'in 57 oktav altındaki orta C'nin üstünde bir yerlere denk geliyor.

Kürelerin müziği ya da kürelerin armonisi, kökeni Pisagor’a dayanan, evrenin armoni gösteren sayılarla düzenlendiği fikri üzerine kurulu bir varsayımdır. Bu varsayım ya da önermeye göre, müzikal oranlara göre dizilmiş gezegenler arasındaki uzaklılar müzikal aralıklara tekabül etmektedir. Notalara paralel olarak sayıların da belirli bir düzene bağlı olduğunu savunan Pisagor’un bu varsayımında dokuz kozmik siferin, hareketleriyle, algılayamadığımız, uyumlu bir ses oluşturduğu öne sürülür. Pisagorcu öğreti mensupları kendi aralarında matematikçiler (« hesap edenler ») ve akuzmatikçiler (« dinleyenler ») olarak ikiye ayrılırlardı.

Eski metinlerde, siferler ya da kürelerle ilgili üç armoni biçiminin varlığı ileri sürülmüştür; bunlardan biri Plinius, biri Çiçero, biri de Platon tarafından ifade edilmiştir.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst