Esami

Efsunkar

Bayan Üye
Bu yazıya bir isim gerekliydi.
Tıpkı dünya defterine düşen her harfe verilen bir isim gibi…
Esasen küçük bir esamî defterinden ibaretti dünya denilen de…
Ve sen, ey bu yazının isimsiz muhatabı! Dünyaya inen bunca isim arasında kulağına değil kalbine üflenenin talibiydin. Bir ismin peşine düşmüşlüğün, düşkünlüğün hep bundan… Kâşifi olma niyetiyle bir isme bağlanmışlığın ve dağlanmışlığın tek bir kelimenin ateşiyle…
Hep bundan…
lafzxq6.gif

Bir isimle başladı her şey…
Aşk diye üflenirken ney ve aşk diye içilirken mey… Onun adıyla başladı her şey… Harfler ki, hücre hücre kanında. Heceler ki, damla damla damarında. Ve işte o kelime, lime lime can veren canında.
Bir kara noktada… Kalbin en gizemli çağında…
İsim ki… Habbetü’s-sevdâda…

Buldun alfabendekileri: Esmâ…
Bildin kalbindekileri: Hüsnâ…
Belâ deminde bir rüya misali ruhuna ziyası dolan o muammâ…
İsim…
Rahman ve Rahim…
Onun adıyla… İşte öyle mest olmuş bir elest huzurunda, Onun adı üflendi senin kalbine de. Gönlüne bezenen harflerin cismini bulduğun gün, bildin Onun ismini. Sen ki, dünya ve ahiret arasında, benliğinin sınırındaydın. Âşinâ bir isim aradın. Bağlandın belki tek bir kelimeye…
Elif, Lam ve He’nin hattatları kıskandıran gizemine…
Bilmem hilâle mi, yoksa laleye?
Kadim bir alfabeden gelen o sese kulak ver. Harfler ki, Elifba’nın dervişâne sesleri…
Ve sen, ey bu yazının isimsiz muhatabı!
O sese kulak ver. Elif, Lam ve He… Harfler halka halka zincir oldu: Kelime… Kelimeler ateşle şerha şerha oyuldu: İki hece… Herkesin bildiği fakat hiçkimsenin bilemediği bir bilmece: Elif, Lam ve He…

Aşk efsanelerinin merkezinde bir yığın esami duruyorken elinde, bir tek ism-i âzam vardı kalbinde. Kesretin boşluğu vahdetin hoşluğuna yenilmişti. Senin cismin ancak Onun ismiyle bilinmişti.
Vakit geldi. Bütün Leylâlar kaderinden silinmişti.
Zannınca aşkta tevhid gerekliydi.
Ve bu aşka…
Bu aşka bir isim gerekliydi.
“Zannımca aşklar, eğer gerçekten başlayacaksa bir isim bilgisiyle başlardı. Bir ismi olmalıydı. İsmini bilmezsem, onun varlığına gerçek diyemezdim. En çok duyduğu ona en z söylediği bir isimdi onun kendi ismi. Ve kim bilir kaç kez tekrarlanan bu isim, bir zikir olarak onun varlığını etkilemiş olmalıydı. Çünkü duaydı isim, isimden sahibine hisse vardı.” demişti Bekiroğlu.

Evet..
Bu aşka bir isim gerekliydi elbet.
Elif, Lam ve He bu aşkın ismini oluşturmaya namzet… Harfler asker gibi dizi dizi… Dize oluşturmak, Aşkistan’ın en güzel şiirini yazıp gönül Kâbesine asmak ister gibi… Harfler karşında bir emir bekler gibi…
Bilmem hilâl mi, yoksa lale mi?
Yoksa bu harfler herkesten ve her şeyden öncenin ismine işaret mi?

Sen ki, ey isimsiz okuyucu!
Kalbine üflenen ismi bildin. Ben sadece harfleri yan yana getirmekle mükelleftim.
Bu isme ise bir yazı gerekliydi.
Yazmak?
İsimsiz bir okuyucuya bütün isimlerin ve en büyük ismin sahibi olanı hatırlatan yazıcının belki en büyük ibadetiydi.
“Çünkü duaydı isim.”

SENEM GEZEROĞLU
 
---> Esami

harika bir yazi. muthis muhtesem.

cok sagol paylastigin icin ALLAH razi olsun...

elif,lam,he
ALLAH.... harika...
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst