Kadın ya da erkek olalım ilişkide en hassas olduğumuz nokta “dürüstlük” kuşkusuz.
Sevdiğimiz insana güvenmek istiyoruz. Kafamızda onunla ilgili soru işaretleri olduğunda, ilişkiyi sorgular ve yıpratır hale geliyoruz.
Yalansız ilişkiyi herkes ister… ama kimse yalan söylemeden duramaz. Hepimiz zaman zaman yalan söylüyoruz.
Sakın “ben söylemiyorum” demeyin…! Hepimiz…. söylüyoruz…!
Erkeklerin torbaları pembe yalanlar konusunda kadınlara nazaran biraz daha dolu. Kendilerini olduğundan farklı göstermeye çalışmak konusunda ustalar neredeyse.
Erkeklerin pembe yalan söylemek konusundaki en büyük savunması, “karşısındaki kadına kendini daha iyi hissettirmek için” söyledikleri…
Duruma bu açıdan bakınca, insanın kızası gelmiyor… Hatta gülesi geliyor…!
Bu cümleye “ayyy ne şekerrr !” diyecek kadınlar tanıdığımı söyleyebilirim..
Hangi Pembe Yalanları Söylüyor Erkekler…?
Ve biz yalan olduğunu bile bile inanıyoruz…! Ve işte o yalanlar…
“Ben mi ? Ders çalışmazdım ama sınıf birincisiydim… elbette sınıf başkanı hep ben seçilirdim…
“En klasik yalanlardan sayılabilir. Erkeğin kendini kadına populer ve akıllı olduğuna dair inandırma tavrıdır.
Erkeklerin başarısızlığı kabul etmek neredeyse imkansızdır, onlara göre hep en akıllı, en nitelikli, en başarılı, sen saygın kendileridir, aksi düşünülemez bile.
Erkekler, kadınların onlar ile gurur duyuyor olmasını isterler ve eğer eksik olduklarını düşündükleri bir nokta olursa, bu konuda pembe bir yalan söylerler, kendilerince sorun çözülmüş olur.
“Elbette Arkadaşlarını Seviyorum…”
Bir kadının 12 tane arkadaşı olduğunu farz edelim, erkek bunlardan 1 tanesi ile vakit geçirmekten hoşlanıyordur,
Şaka bir yana, pek hoşlanmıyorlar erkekler sevgililerinin kız arkadaşları ile.
Bunun en büyük nedeni geriliyor olmaları olabilir.
Malum kadınlar yalnız olduklarında, ilişkileri hakkında derinlemesine bilgi paylaşımında oldukları için ve erkekler bunu çok iyi bildiği için…! gerilmeleri normal.
“Kesinlikle Annemden Daha Güzel Yemek Pişiriyorsun…”
Siz şehrin en ünlü mekanında aşçı olsanız dahi, annesinin yaptığı domatesli pilavın, imam bayıldının ve kıymalı böreğin tadını yakalamanız imkansız. Nedense hiçbir erkek bunu annesinin yanında telafuz etmeye cesaret edemez.. edemez çünkü ederse, bir daha o yemeklerden yiyemez…
“Haftasonu Eğitimde Olacağım. Ne zaman ara verilirse O zaman Arayabilirim. Elimde Olan Bir durum Değil Bu…”
İşte size ilişkiden sıkıldığının en önemli sinyallerinden biri. Hatırlayın ilişkinin yeni başladığı zamanlarda,
tuvalet molalarında bile (tuvaletin duvarları nedeniyle, yarı eko’lu bir ses eşliğinde) aşk sözcükleri fısıldanıyordu.
Şimdi ne oldu da bu molaların sayısı azaldı. Kesinlikle araştırılması gereken bir yalan..
“Yoo…! Kilo Almadın, Bence Gayet İyisin…”
Şimdi bu cümle ile sevdiğimiz bize iyilik mi etmiş oluyor yani ?
Peki neden 2 ay sonra hayatım sen biraz kilo mu aldın diyip, 4 ay sonra terk ediliyoruz?
“Elbette Hayat Müşterek. Bebeğimiz Doğduğunda Geceleri Nöbetleşe Kalkmalıyız. Tabiiki Sana Destek Olacağım…”
Gözler önünde bir fotoğraf, karnı burnunda bir kadın, kadının karnında adamın eli…
Dünyaya gelmesi yakın olan bebeği hissetmeye çalışıyor.
Ve pespembe yalan çıkıveriyor ağızdan…!
Zaman su gibi akıp geçiyor, gece yarısı uykusu bir ağlama sesi ile bölünüyor kadının ama adamda “tık” yok. İlginçtirki erkeklerin uykuları zaman zaman derinleşiyor.