Erdoğan: Demokrasimiz üzerindeki gölgeyi kaldırıyoruz

Deniz kızı

Bayan Üye
020720131210188591338_2.jpg


Başbakan Erdoğan partisinin grup toplantısında konuştu. Erdoğan Lice'deki olayda karakol ve kalekolların bahane olduğunu belirterek, "Milletin evlatlarını, Avrupa'nın gençlerini zehirleyen uyuşturucu ticaretine çok ağır darbeler vuruldu. Bu kirli, zehirli ve kanlı ticareti gösterilerle örtmek, bu gösterilerin kılıfı altında bir hak arayışı, bir demokratik hak talebi gibi sunmak, en hafif tabiriyle ahlaksızlıktır, vicdansızlıktır" dedi. Erdoğan CHP için de çok sert konuştu: "İnanın, 1940'ların, 1950'lerin CHP'si zulümde ve çirkinlikte bugünkü CHP'nin yanında artık masum kalıyor. Zira, bugün CHP'nin başında bir işbirlikçi var. Bugün CHP'nin başında celladına yaranmak isteyen, celladına yaranmak için zencilikten beyazlığa geçebilmek için her çirkinliği, meşru, mübah gören bir genel başkan var. Kıyafeti, inancı, siyasi tercihleri her ne olursa olsun, bir kadına, yanında 6 aylık bebeği ile dolaşan bir kadına yapılan bu insanlık dışı saldırıyı (Gezi Eylemleri sırasında Kabataş'da başörtülü bir kadın ve bebeğine yapılan saldırı) görmezden gelen, bunu hafife alan, bunu yalan olarak nitelendiren bir genel başkan, CHP'nin de siyasetin de yüz karasıdır"

İşte açıklamalarından satırbaşları;

Erdoğan, 27 Mayıs 1960 ve 12 Eylül 1980 müdahaleleri, 28 şubat müdahalesi ve daha sonra tertiplenen müdahale girişimleri için gerekçe olarak hep TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinin gösterildiğini belirterek, "Şimdi biz bu kılıfı, bu yanlışı, demokrasimiz üzerindeki bu gölgeyi kaldırıyoruz. TSK'nın vazifesini ve askerlik kavramını yeniden tanımlıyor, bu maddenin farklı şekilde yorumlanmasının, durumdan vazife çıkarılmasının önüne geçiyoruz" dedi.

Bizim için Türk, Kürt, Laz, Boşnak, Çerkez, Roman, Arnavut, aklınıza ne gelirse, hepsi bizim canımız, ciğerimizdir, kardeşimizdir. Biz hepsine eşit mesafedeyiz. 'Birini bir kenara koy, birini bir kenara koy', bizim kitabımızda asla böyle bir şey yok.

Biz demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletiyiz. AK Parti tüm inanç gruplarına eşit mesafededir. Tüm inanç gruplarının inancını yaşama güvencesi, AK Parti iktidarıdır. Bizim anlayışımız budur.

"TARİH BUNLARI AFFETMEYECEK"

AK Parti bütün inanç gruplarına eşit mesafededir. Bunu farklı noktalara çekmek suretiyle tahrik etme gayreti içinde olanlar var. Tarih bunları affetmeyecektir.

"MAKARNACI DİYENLERİ ALLAH'A HAVALE EDECEĞİZ"

Bizim gerek teşkilat, gerek hükümet olarak sosyal yardımlar konusundaki hassasiyetimizi farklı yerlere çekenler olabilir. Türkiye’nin bazı yerlerini kendi lüks mahallesi gibi sanıp, orada yaşayanları makarnacı, kömürcü gibi niteleyenler olabilir. Bunlara kulak asmayacağız ve onları sadece Allah’a havale edeceğiz. Vatandaşımı makarna kömür için oyunu satan olarak niteleyenler, kibir içinde vicdanının kaybetmiş zavallılardır. Bu vicdansızlık millet karşısında kendisini kaybetmiştir. Kaybetmeye mahkumdur.

TERÖRE ÇÖZÜM ARAYIŞI

Geçtiğimiz hafta heyet üyeleri sunumlarını yaptı, raporlarını takdim ettiler. Raporları büyük bir hassasiyetle değerlendiriyoruz. Çözüm süreci adı üzerinde bir süreçtir. Her kesim her taraf sabırlı olmalı, itidalle davranmalıdır. Keşke bir gece içinde bütün sorunları bıçakla keser gibi kesebilsek, atabilsek.

Kardeşliğimizin önündeki bariyerleri kaldırmanın mücadelesini veriyoruz. Bir tarafı yaparken diğer tarafı yıkmadan bu süreci götürmek zorundayız. Ortak bir akılla geleceği inşa etmeliyiz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, sonuna kadar, tek bir ferdi kalıncaya kadar, ülkesini, milletini, sınırlarını, bayrağını, onurunu ve şerefini kahramanca korur ve koruyacaktır. Tarihin hiçbir döneminde vatanımız için canımızı ortaya koymaktan çekinmedik, bundan sonra da çekinmeyiz.

Bizim devlet anlayışımızda tek din anlayışı yoktur. Etnik, bölgesel, dinsel milliyetçilik yapmayacağız dedik. 78 vilayetten milletvekili çıkardık. Biz tüm halkımıza hitap eden bir partiyiz. Biz vatan topraklarının partisiyiz. Batı ile doğu arasındaki makas kapanıyor. Biz milletin hizmetkarıyız. Türkiye değişim dönüşüm yaşıyor. Biz baraj yapmaya çalışırken, BDP gibi partiler barajın karşısına dikiliyor.

Lice olayının da dayandığı yer, esrar olayıdır, hint keneviri olayıdır. Kalekol, karakol, bunların hepsi hikayedir. Daha güvenlikli karakolları yapmak durumundayız. Niçin? Ülkemizin güvenliği için. Bunun için de bazı siyasi partilerden ve örgütlerden izin alacak halimiz yok.

"Hepimiz kardeşiz. 76 milyonu acıya, kana, göz yaşına, yoksulluğa iteklemeye hiç kimsenin hakkı yoktur ve olamaz. Sürecin zor olduğunu, hassas olduğunu, sabır gerektirdiğini, çelik bir irade gerektirdiğini defalarca ifade ettik. Bu sürecin, sabotajlara, tahriklere, provokasyonlara açık olduğunu, sürecin her daim hedef alınabileceğini defalarca söyledik. Böylece bir süreci sabote etmek isteyen, bu iklimi, bu atmosferi bozmak isteyen, bunun sorumluluğundan, bunun kara lekesinden, bunun vicdan azabından asla kurtulması mümkün değildir. Biz bu sürece yüreğimizi koyduk, biz bu sürece sadece elimizi, sadece bedenimizi değil, canımızı koyduk. Hiçbir sabotaj, hiçbir provokasyon bizi bu kutlu yolculuktan alı koyamaz, bizi çözümden vazgeçiremez. Çünkü biz Türkiye'nin geleceğini bu çözümde görüyoruz. Millet artık gerilim değil, sükunet istiyor. Çatışma değil, huzur istiyor. Gerilimi, çatışmayı, şiddeti ve kaosu teşvik edenler, bu sürece de millete de ihanet etmiş olurlar"

Erdoğan Lice'deki olayda karakol ve kalekolların bahane olduğunu belirterek, "Milletin evlatlarını, Avrupa'nın gençlerini zehirleyen uyuşturucu ticaretine çok ağır darbeler vuruldu. Bu kirli, zehirli ve kanlı ticareti gösterilerle örtmek, bu gösterilerin kılıfı altında bir hak arayışı, bir demokratik hak talebi gibi sunmak, en hafif tabiriyle ahlaksızlıktır, vicdansızlıktır" dedi.

KILIÇDAROĞLI İŞBİRLİKÇİ

"İnanın, 1940'ların, 1950'lerin CHP'si zulümde ve çirkinlikte bugünkü CHP'nin yanında artık masum kalıyor. Zira, bugün CHP'nin başında bir işbirlikçi var. Bugün CHP'nin başında celladına yaranmak isteyen, celladına yaranmak için zencilikten beyazlığa geçebilmek için her çirkinliği, meşru, mübah gören bir genel başkan var. Kıyafeti, inancı, siyasi tercihleri her ne olursa olsun, bir kadına, yanında 6 aylık bebeği ile dolaşan bir kadına yapılan bu insanlık dışı saldırıyı (Gezi Eylemleri sırasında Kabataş'da başörtülü bir kadın ve bebeğine yapılan saldırı) görmezden gelen, bunu hafife alan, bunu yalan olarak nitelendiren bir genel başkan, CHP'nin de siyasetin de yüz karasıdır"

STAR
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst