sensiz olmaz
Kayıtlı Üye
En yakın arkadaşıma aşık oldum
Sevgili Güzin Abla ben 17 yaşında bir genç kızım. Ailem çevrem ve okulum çok iyidir.
Başarılı bir öğrenciyim ve hep kültürel faaliyetlerin içindeyim. Ben yıllar önce ülkemde okumak için yurtdışından geldim. Kafama göre arkadaş bulmak konusunda ilk önce zorlanmıştım ama şu an müthiş bir arkadaşım var...
Ama artık duygusal olarak da bir şeyler yaşamak istiyorum. Kendimi hep tuttum ve ayaklarım hep yere bastı.
Sonuçta aileme karşı ve kendime karşı sorumluluklarım var. Bu bir yana kafama uygun kimse yok bu konuda. Aslında işte biri var da bilemiyorum...
O erkek arkadaşım. O da yurtdışında yetişmiş dil bilen gezmiş görmüş kültürlü ve çok iyi biri. Kendisi benimle yaşıt.
Ailesi de beni çok seviyor benim ailem de onu çok seviyor. Onunla çıkmak konusunda beni çok destekliyorlar. Çünkü iyi bir aile çocuğu. Aslında bizim duygusal olarak ne olduğumuz belli de değil. Ne tam olarak arkadaşız ne de tam olarak sevgili. Zaten bunu kendisi de söyledi. Hatta bu konuda uzun uzun konuştuk. Ben seninle çıkamam' dedi. Ama bazen bana duygu dolu bakışlarla bakıyor. Birbirimize karşı kesinlikle boş değiliz.
Peki ben şimdi ne yapayım Güzin Ablacığım? Eğer bir geleceğim olabilecekse onunla şimdi ona bir yanlış bir söz söyleyerek bunu tehlikeye atmak istemiyorum. Ama onun dikkatinin de bende olması lazım değil mi?.. Yoksa sizce durumumuz kendiliğinden o aşamaya gelir mi? Lütfen bana cevap verin buna çok ihtiyacım var. Ablacım ellerinden öperim sayenizde çok şey öğrendim.
Rumuz: Kayıp yıldız
Belki önceleri çok iyi iki arkadaş olarak başladığınız için o erkek arkadaşın bu duruma değişik bir gözle bakmak istemiyordur. Erkekler özellikle bu gibi durumlarda karşı tarafa sanki ihanet etmişdostluğundan yararlanmış olmaktan korkarlar. Bunu bir tür erkeklik sorunu olarak kabul ederler. Her ne kadar senin de kendisine karşı boş olmadığını bilse de bu arkadaşın da sanırım aynı duygu ve düşünceler içinde...
Bir kere sizin aileye erkek arkadaşın güven duyulan biri olarak girmiş onlarla böyle tanışmış ya sanki emanete hıyanet gibi görürler bundan sonra sevgili olmayı...
Zaman içinde duygularını değerlendirecektir eminim. Hele senin peşinde başka erkeklerin dolaştığını görürse senin bir başkasıyla ilgilendiğini hissederse bak nasıl öfkelenecek nasıl tepki gösterecektir. Bence şimdilik onu zorlama zamana bırak... Bu arada ufak ufak ona duygularını hissettirecek davranışlarda bulunabilirsin tabii...
Hayat öyle acımasız ki korkuyorum
Sevgili Güzin Abla ben 18 yaşında genç bir kızım. Hayatımda o kadar değişikler olsun istedim kiküçüklüğümden beri mutluluk peşinden koştum. 4 yıl karşılıksız bir aşkla birini bekledim.
Ama sonuçta kendime zarar verdim. Boşu boşuna 4 yılım geçti. şimdi bir iyi bir iş hayatım düzenli giden bir ilişkim var. Ama ben hâlâ bu duruma alışamadım.
Çünkü uzun zamandır ciddi bir ilişkim olmadı. Belki de yaşım gereği bilemiyorum...
Şimdiki erkek arkadaşım bana o kadar iyi davranıyor ki ama hâlâ korkuyorum neden ben de bilmiyorum. şöyle bir bakıyorum çevreme... Hayat öyle acımasız ki.
Her sabah işe başlarken köşenizi okumadan hiçbir işe el sürmem...
Acaba bu sabah ne entrikalar yaşanmış diye okurum. Bir yönden de bu hayatın diğer yüzü; acaba bizi de neler bekliyor' diye düşünürüm...
Rumuz: Kaderin oyunu
Canım kızım 18 yaşındayım diyorsun ondan sonra da 4 yıl olmayacak bir aşkın peşinde koştum diye anlatıyorsun. Nasıl yani? 14 yaşında mı böyle bir aşka kapıldın? Bu aşk mı seni erkeklere karşı hayata karşı bu kadar güvensiz yaptı?
Evet ilişkilerde her zaman bir açık kapı bırakılması gerektiğini hatırlatırım hep. Ama seninki korku ve güvensizlik. Bu da hem sana hem ilişkine zarar verebilir.
Hiç kimseye sonsuz güven duymamalısın.
Ama sana bu kadar iyi davranan bir erkeğe de aslında çocukluk aşkı denebilecek o yaşadığın karşılıksız sevgi nedeniyle kötü davranmamalısın.
Hayat o kadar acımasız ki diye düşünmeni gerektirecek ne olmuş ki senin dünyanda?..
Henüz o kadar gençsin ki bu karamsarlığı mutlaka atmalısın üzerinden. Yoksa ne kendini ne de bir başkasını mutlu edemezsin. Köşemdeki öykülerden ders alabilirsin ama herkes için de böyle olacak diye bir kural yok.
Sevgili Güzin Abla ben 17 yaşında bir genç kızım. Ailem çevrem ve okulum çok iyidir.
Başarılı bir öğrenciyim ve hep kültürel faaliyetlerin içindeyim. Ben yıllar önce ülkemde okumak için yurtdışından geldim. Kafama göre arkadaş bulmak konusunda ilk önce zorlanmıştım ama şu an müthiş bir arkadaşım var...
Ama artık duygusal olarak da bir şeyler yaşamak istiyorum. Kendimi hep tuttum ve ayaklarım hep yere bastı.
Sonuçta aileme karşı ve kendime karşı sorumluluklarım var. Bu bir yana kafama uygun kimse yok bu konuda. Aslında işte biri var da bilemiyorum...
O erkek arkadaşım. O da yurtdışında yetişmiş dil bilen gezmiş görmüş kültürlü ve çok iyi biri. Kendisi benimle yaşıt.
Ailesi de beni çok seviyor benim ailem de onu çok seviyor. Onunla çıkmak konusunda beni çok destekliyorlar. Çünkü iyi bir aile çocuğu. Aslında bizim duygusal olarak ne olduğumuz belli de değil. Ne tam olarak arkadaşız ne de tam olarak sevgili. Zaten bunu kendisi de söyledi. Hatta bu konuda uzun uzun konuştuk. Ben seninle çıkamam' dedi. Ama bazen bana duygu dolu bakışlarla bakıyor. Birbirimize karşı kesinlikle boş değiliz.
Peki ben şimdi ne yapayım Güzin Ablacığım? Eğer bir geleceğim olabilecekse onunla şimdi ona bir yanlış bir söz söyleyerek bunu tehlikeye atmak istemiyorum. Ama onun dikkatinin de bende olması lazım değil mi?.. Yoksa sizce durumumuz kendiliğinden o aşamaya gelir mi? Lütfen bana cevap verin buna çok ihtiyacım var. Ablacım ellerinden öperim sayenizde çok şey öğrendim.
Rumuz: Kayıp yıldız
Belki önceleri çok iyi iki arkadaş olarak başladığınız için o erkek arkadaşın bu duruma değişik bir gözle bakmak istemiyordur. Erkekler özellikle bu gibi durumlarda karşı tarafa sanki ihanet etmişdostluğundan yararlanmış olmaktan korkarlar. Bunu bir tür erkeklik sorunu olarak kabul ederler. Her ne kadar senin de kendisine karşı boş olmadığını bilse de bu arkadaşın da sanırım aynı duygu ve düşünceler içinde...
Bir kere sizin aileye erkek arkadaşın güven duyulan biri olarak girmiş onlarla böyle tanışmış ya sanki emanete hıyanet gibi görürler bundan sonra sevgili olmayı...
Zaman içinde duygularını değerlendirecektir eminim. Hele senin peşinde başka erkeklerin dolaştığını görürse senin bir başkasıyla ilgilendiğini hissederse bak nasıl öfkelenecek nasıl tepki gösterecektir. Bence şimdilik onu zorlama zamana bırak... Bu arada ufak ufak ona duygularını hissettirecek davranışlarda bulunabilirsin tabii...
Hayat öyle acımasız ki korkuyorum
Sevgili Güzin Abla ben 18 yaşında genç bir kızım. Hayatımda o kadar değişikler olsun istedim kiküçüklüğümden beri mutluluk peşinden koştum. 4 yıl karşılıksız bir aşkla birini bekledim.
Ama sonuçta kendime zarar verdim. Boşu boşuna 4 yılım geçti. şimdi bir iyi bir iş hayatım düzenli giden bir ilişkim var. Ama ben hâlâ bu duruma alışamadım.
Çünkü uzun zamandır ciddi bir ilişkim olmadı. Belki de yaşım gereği bilemiyorum...
Şimdiki erkek arkadaşım bana o kadar iyi davranıyor ki ama hâlâ korkuyorum neden ben de bilmiyorum. şöyle bir bakıyorum çevreme... Hayat öyle acımasız ki.
Her sabah işe başlarken köşenizi okumadan hiçbir işe el sürmem...
Acaba bu sabah ne entrikalar yaşanmış diye okurum. Bir yönden de bu hayatın diğer yüzü; acaba bizi de neler bekliyor' diye düşünürüm...
Rumuz: Kaderin oyunu
Canım kızım 18 yaşındayım diyorsun ondan sonra da 4 yıl olmayacak bir aşkın peşinde koştum diye anlatıyorsun. Nasıl yani? 14 yaşında mı böyle bir aşka kapıldın? Bu aşk mı seni erkeklere karşı hayata karşı bu kadar güvensiz yaptı?
Evet ilişkilerde her zaman bir açık kapı bırakılması gerektiğini hatırlatırım hep. Ama seninki korku ve güvensizlik. Bu da hem sana hem ilişkine zarar verebilir.
Hiç kimseye sonsuz güven duymamalısın.
Ama sana bu kadar iyi davranan bir erkeğe de aslında çocukluk aşkı denebilecek o yaşadığın karşılıksız sevgi nedeniyle kötü davranmamalısın.
Hayat o kadar acımasız ki diye düşünmeni gerektirecek ne olmuş ki senin dünyanda?..
Henüz o kadar gençsin ki bu karamsarlığı mutlaka atmalısın üzerinden. Yoksa ne kendini ne de bir başkasını mutlu edemezsin. Köşemdeki öykülerden ders alabilirsin ama herkes için de böyle olacak diye bir kural yok.