ßLaCK.AnqeL
Bayan Üye
Ey Hayat!
Bütün öfkem sana, bilesin!
Bu damarı çatlayan ar senin!
Günahını benim kanımda arama!
En fazla sen gibi, en az sen kadar bu ömrüm...
Adadığım adaklar dünlere,
Yarın, gözlerine yazılmış güzel bir şarkı gibi.
Sensiz dinlersem, bil ki; gözlerini unutmadım,
Ne çok direndim oysa!
Cevabını bilmek, sorunun can yakıcı ağırlığını hafifletmiyormuş.
Zaman, sadece bir süs kolumda...
Volta atıyorum, içimdeki virajlarında.
Sadece bir an, körkütük sarhoş olsam kederinle,
Kontrolden çıkar gözyaşlarım, sende paramparça olurum!
Tutuyorum tüm yolları,
Gelmiyorsun...
Gitmiyorum...
Varlığına deliyken,
Yokluğuna delir(e)memek,
Susuzluktan dudakları çatlamış bir ağıt gibi, yakıyor beynimi!
Tut ki; alev alsa senli bildiklerim,
Sen mi kül olursun, ben mi?
Hangi bakışa dokundun da,
Gülüşünü saklamadın bana?
Benimdi sandım, kadife bir uykuda büyütürken huzurumu,
Sanmalarım, hangi yabancı söze vuruldu böylesine?
Küf kokuyor caddeler, virajlarında boğuluyorum!
Ağıtlar, kendi kendini yakıyor!
Kırılıp dökülüyorum, yavaş yavaş,
Toplama!
Parmağımı basıyorum, acımın en kanayan yerine!
Öfkem, alnının ortasından vuruyor hayatı!
Avuçlarımdan düşüyor yüreğin...
Şimdi sen mi kanıyorsun, ben mi?
Ey Hayat!
Oluk oluk kanatsan da ömrümü,
Varlığın, burnumda ince bir sızıdan ibaret!...
Bütün öfkem sana, bilesin!
Bu damarı çatlayan ar senin!
Günahını benim kanımda arama!
En fazla sen gibi, en az sen kadar bu ömrüm...
Adadığım adaklar dünlere,
Yarın, gözlerine yazılmış güzel bir şarkı gibi.
Sensiz dinlersem, bil ki; gözlerini unutmadım,
Ne çok direndim oysa!
Cevabını bilmek, sorunun can yakıcı ağırlığını hafifletmiyormuş.
Zaman, sadece bir süs kolumda...
Volta atıyorum, içimdeki virajlarında.
Sadece bir an, körkütük sarhoş olsam kederinle,
Kontrolden çıkar gözyaşlarım, sende paramparça olurum!
Tutuyorum tüm yolları,
Gelmiyorsun...
Gitmiyorum...
Varlığına deliyken,
Yokluğuna delir(e)memek,
Susuzluktan dudakları çatlamış bir ağıt gibi, yakıyor beynimi!
Tut ki; alev alsa senli bildiklerim,
Sen mi kül olursun, ben mi?
Hangi bakışa dokundun da,
Gülüşünü saklamadın bana?
Benimdi sandım, kadife bir uykuda büyütürken huzurumu,
Sanmalarım, hangi yabancı söze vuruldu böylesine?
Küf kokuyor caddeler, virajlarında boğuluyorum!
Ağıtlar, kendi kendini yakıyor!
Kırılıp dökülüyorum, yavaş yavaş,
Toplama!
Parmağımı basıyorum, acımın en kanayan yerine!
Öfkem, alnının ortasından vuruyor hayatı!
Avuçlarımdan düşüyor yüreğin...
Şimdi sen mi kanıyorsun, ben mi?
Ey Hayat!
Oluk oluk kanatsan da ömrümü,
Varlığın, burnumda ince bir sızıdan ibaret!...