meridyen2
Kayıtlı Üye
Dünya Hayatında Ümitsizliğe Kapılan Kimseler, Ahirette Sonsuza Kadar Kurtuluştan Ümit Kesen İnsanlardan Olmaktan Korkmalıdırlar
Allah'ın sonsuz gücünü, rahmetini, kullarına olan sevgisini, bağışlayıcılığını gereği gibi takdir edemeyen insanlar karşılarına çıkan en küçük bir zorlukta dahi hemen ümitsizliğe kapılabilir ve Allah'ın rahmetinden umutlarını kesebilirler. Oysaki "...Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Çünkü kafirler topluluğundan başkası Allah'ın rahmetinden umut kesmez." (Yusuf Suresi, 87) ayetiyle Allah bunun inkar edenlere has bir özellik olduğunu bildirmiştir. Bu nedenle Kuran'ın bu hükmünü bildikleri halde, ahlaklarındaki bu önemli eksiği gidermeye yanaşmayan insanlar, sonsuza kadar bu sıkıntı içerisinde kalmaktan, ahirette gerçekten ümitsiz bir duruma düşmekten çekinmelidirler. Allah, Kuran'da cehennemdeki insanların ümitsizliklerini şöyle bildirir:
Onlardan (azab) hafifletilmeyecek ve orada onlar umutlarını kaybetmiş kimselerdir. (Zuhruf Suresi 75)
Kıyamet-saatinin kopacağı gün, suçlu-günahkarlar umutsuzca yıkılırlar. (Rum Suresi, 12)
Sahip Oldukları Nimetlere Karşı Nankörlük Edenler, Ahirette Tüm Nimetlerden Mahrum
Kalabileceklerini Unutmamalıdırlar
İçerisinde bulundukları güzelliklerden zevk alamayan, ellerindeki nimetlere nankörlük eden, Allah'ın lütfunu gereği gibi takdir edemeyen kimseler, bu ahlaklarından dolayı dünya hayatını mutsuzlukla geçirirler. Bu kimseler, Allah'ın kendilerine verdiği nimetlere nankörlükle karşılık vermelerinin karşılığını cehennem hayatı olarak alacaklardır. Allah ayetlerinde dünya hayatında nankörlük eden bu kimseler için azabın en şiddetlisi olduğunu şöyle bildirmektedir:
Siz ikiniz (ey melekler), her inatçı nankörü atın cehennemin içine, hayra engel olan, saldırgan şüpheciyi, ki o, Allah'la beraber başka bir ilah edinmişti. Artık ikiniz, onu en şiddetli olan azabın içine atın. (Kaf Suresi, 24-26)
(alıntı harun yahya Gizli Azapların Çözümü)
Allah'ın sonsuz gücünü, rahmetini, kullarına olan sevgisini, bağışlayıcılığını gereği gibi takdir edemeyen insanlar karşılarına çıkan en küçük bir zorlukta dahi hemen ümitsizliğe kapılabilir ve Allah'ın rahmetinden umutlarını kesebilirler. Oysaki "...Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Çünkü kafirler topluluğundan başkası Allah'ın rahmetinden umut kesmez." (Yusuf Suresi, 87) ayetiyle Allah bunun inkar edenlere has bir özellik olduğunu bildirmiştir. Bu nedenle Kuran'ın bu hükmünü bildikleri halde, ahlaklarındaki bu önemli eksiği gidermeye yanaşmayan insanlar, sonsuza kadar bu sıkıntı içerisinde kalmaktan, ahirette gerçekten ümitsiz bir duruma düşmekten çekinmelidirler. Allah, Kuran'da cehennemdeki insanların ümitsizliklerini şöyle bildirir:
Onlardan (azab) hafifletilmeyecek ve orada onlar umutlarını kaybetmiş kimselerdir. (Zuhruf Suresi 75)
Kıyamet-saatinin kopacağı gün, suçlu-günahkarlar umutsuzca yıkılırlar. (Rum Suresi, 12)
Sahip Oldukları Nimetlere Karşı Nankörlük Edenler, Ahirette Tüm Nimetlerden Mahrum
Kalabileceklerini Unutmamalıdırlar
İçerisinde bulundukları güzelliklerden zevk alamayan, ellerindeki nimetlere nankörlük eden, Allah'ın lütfunu gereği gibi takdir edemeyen kimseler, bu ahlaklarından dolayı dünya hayatını mutsuzlukla geçirirler. Bu kimseler, Allah'ın kendilerine verdiği nimetlere nankörlükle karşılık vermelerinin karşılığını cehennem hayatı olarak alacaklardır. Allah ayetlerinde dünya hayatında nankörlük eden bu kimseler için azabın en şiddetlisi olduğunu şöyle bildirmektedir:
Siz ikiniz (ey melekler), her inatçı nankörü atın cehennemin içine, hayra engel olan, saldırgan şüpheciyi, ki o, Allah'la beraber başka bir ilah edinmişti. Artık ikiniz, onu en şiddetli olan azabın içine atın. (Kaf Suresi, 24-26)
(alıntı harun yahya Gizli Azapların Çözümü)