Dünya Diplomasisi ve Medyası Şok Belgelerle Çalkalanıyor !!!

уαяєη

ɘƨмɘя
Bayan Üye
Fransız Le Monde gazetesi de dünyada büyük merakla beklenen internet sitesi WikiLeaks'in sızdırdığı ''gizli devlet'' belgelerini yayınladı. Gazetede yer alan gizli bilgilere göre, İsrail, İran'a yönelik politikasını sertleştirmesi için ABD'ye baskı yapıyor.

Fransız gazetesinin internet sitesinde yer alan, 18 Kasım 2009 tarihle gizli belge, ABD'nin İran konusunda 2010'u ''kritik bir yıl''olarak gördüğünü ortaya koydu.

Belgelerde, İran'ın nükleer sitelerinin korunmasını güçlendirmeye devam etmesi halinde, ABD'nin müdahalesinin zorlaşacağı yorumuna yer verildi.

Yine belgelerde, ABD' yönetiminin, yeraltı sığınaklarını (bunker) delmek için gerekli silahları 2010 mayıs ayında İsrail'e teslim ettiği ortaya çıktı.

Gizli belgeler, İsrail gizli servisi Mossad şefinin, 2007 yılında, ABD yönetimine, ''İran'da rejimi devirmek için üzerinde tartışılacak seçenekler arasında, öğrenciler, demokratlar, Kürt ve Azeriler gibi etnik grupların desteklenmesini önerdiği'' ifade edildi.

Fransız gazetesi, gizli belgelerin ABD Savunma Bakanı Robert Gates'in, Fransız mevkidaşı Herve Morin ile bu yıl Şubat ayında yaptığı görüşmede, ''İran'a saldırırsak, bu ülkenin atom bombası yapmasını sadece bir ile üç yıl arasında değişen bir süre için erteletebiliriz'' dediğini de duyurdu.

DİPLOMASİNİN 11 EYLÜL'Ü OLACAK
İtalya Dışişleri Bakanı Franco Frattini, gizli belgelerin yayımlanması öncesinde Katar'ın başkenti Doha'ya giderken uçakta yaptığı değerlendirmede ise, ''WikiLeaks belgeleri, diplomasinin 11 Eylül'ü olacaktır. Güvenlik açısından 11 Eylül dünya düzeninde nasıl bir değişikliğe yol açtıysa, WikiLeaks aracılığıyla yayımlanan belgeler de ülkeler arasındaki diplomatik ilişkilerde aynı çapta değişikliğe sebep olacaktır'' dedi.

Frattini, ''Diplomasi samimiyete, gizliliğe ve güvene dayalıdır. Belgelerin yayımlanması sonrasında kimse kimseye güvenmez hale gelecektir'' diye konuştu.
SURİYE'DE ERİŞİM ENGELLENDİ
Bu arada Suriye ve Suudi Arabistan, WikiLeaks internet sitesine erişimi engelledi.

WikiLeaks'in internet sitesinin çökertildiği iddialarının ardından belgeleri dünya basınında ilk veren yayın kuruluşları, New York Timas, The Guardian, El Pais ve Le Monde oldu.
Dünya basını belgelerin ilk bölümünün açıklanmasının ardından flaş başlıklarla belgeleri manşetlerine taşıdı.

İŞTE DÜNYA BASININDAN BELGELERE İLK TEPKİLER

Daily Telegraph:

Wikileaks tarafından yayımlanan ABD belgelerinde Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad “Hitler”, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ise “çıplak imparator” olarak adlandırılıyor.

Guardian

ABD elçiliklerinin iç yazışmaları küresel diplomatik krize neden oldu ABD bugün elçiliklerinin kendi içindeki 250 binden fazla iç yazışmasının medyaya sızmasının ardından dünya çapında bir diplomatik krizin içine çekildi.

Belgelerde, Arap liderler İran'a bir hava saldırısı düzenlenmesi için kulis yapıyor.

Belgelerde ayrıca, ABD'li yetkililere BM'nin üst düzey görevlileri hakkında casusluk yapmaları talimatı veriliyor.

New York Times

Belgeler ABD eski Başkanı George W. Bush ve halefi Barack Obama'nın İran'la başa çıkmak için gösterdiği çabaları ve Obama'nın daha sert yaptırımlar için nasıl destek bulduğunu anlatıyor.

Belgelerde, Çin'in İran'a olan enerji bağımlılığından kurtulması için Suudi Arabistan'ın Pekin'e düzenli olarak petrol sağlamasını amaçlayan bir ABD planından da söz ediliyor.

Jerusalem Post

Wikileaks'in yayımladığı belgelerde İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak'ın barış süreci ve İran'ın nükleer hırsları konusundaki görüşleri de yer alıyor.

ABD'nin Tel Aviv Büyükelçiliği'nden gönderilen 2 Haziran 2009 tarihli bir belgeye göre, Barak, “İran ve Kuzey Kore'nin önünü kesmek için hiçbir opsiyonun masadan kaldırılmaması gerektiğini”söylüyor.

Barak ayrıca, ABD ve İsrail'in İran konusunda aynı istihbaratı paylaştığı ancak edindikleri bilgiyi farklı analiz ettiklerini söyledi.

Barak'a göre, ABD, İran'ı “suçluluğu ispatlanana kadar masum” olduğunu düşünüyor, oysa “bölgenin ve dünyanın kaderi İran'ın nükleer silah elde etmesini engellemekten geçiyor.”

Haaretz

ABD hükümetine ait 2009 tarihli bir iç yazışmada, Savunma Bakanı Ehud Barak'ın İsrail'i ziyaret eden Amerikan yetkililere, İran'ın nükleer tesislerine yönelik bir saldırının 2010 yılı sonuna kadar uygulanabilirliği olduğunu, ancak bu tarihten sonra ortaya konacak herhangi bir askeri çözümün sonuçlarının kabul edilemeyecek derecede hasarlara neden olabileceğini söylüyor.

Der Spiegel:

ABD Dışişleri Bakanlığı'na ait 251 bin gizli belge Washington'ın dünya üzerindeki etkisini nasıl korumaya çalıştığını gösteriyor.

Yayımlanan belgelere göre, ABD'nin eski Berlin Büyükelçisi William Timken Dışişleri Bakanlığı'na yaptığı bildirimde, iki ülke arasındaki ilişkilerinde bir gelişme olduğunu ancak Almanya Başbakanı Angela Merkel'in ilişkilerin daha da ileriye gitmesi için gerekli olan cesur adımları atamadağını belirtiyor.


Konuyu haber olarak açtım arkadaşlar yalnız ileriki günlerde tartışma bölümüne kaydırabilirz.

Bu konu hayli gündem olcak gibi gözüküyor.
 
---> Kim bu adam?

Bay sızıntı olarak anılan WikiLeaks sitesinin kurucusu Julian Assange, bir tecavüz suçundan hakkında tutuklama kararı bulunduğu ve CIA ajanlarından korktuğu için
için İngiltere’de gizli bir yaşam sürüyor


575739_detay.jpg



Wikileaks'in kurucusu Julian Assange ile ilgili en net ve ilginç bilgi, hakkında pek bir bilgi olmaması. Dünyayı sarsan dosyaları yayınlayan, tehdit altında yaşadığı için bir nevi global seyyah halinde yaşayan Assange ve geçmişi hakkında rivayet muhtelif.
Avustralya doğumlu siber-aktivist kimine göre yalnız bir anne tarafından yetiştirilmiş, üvey baba tacizine maruz kalmış, doğuştan savaşçı bir ruh. Daha 14 yaşına gelmeden annesiyle farklı yerlere 37 defa taşınmış ve 11 yaşına geldiğinde de evden kaçmış. Onun yaptıklarından rahatsız olanlarının iddiaları Assange'ın genç yaşta hackerlık yapmaya başlayıp, kurumlara zarar vermiş bir suçlu olduğu dolayısıyla güvenilemeyeceği yönünde.
Bir başka bilgiye göre ise anne-babası Vietnam Savaşı karşıtı bir gösteride tanışmış. Muhalif tavrı ona ebeveynlerinden miras. Avustralyalı "internet canavarı" gazeteci Julian Assange, 'Yönetişim olarak Komploculuk' başlıklı bir tür manifestosunda; bilgi sızdırılması sayesinde, bilgiyi gizli tutmak sayesinde hükmünü sürdüren ve halkını temsil etmeyen yönetimlerin nasıl yıkılabileceğini anlatıyor. Sitesinde ifşa ettiği gerçeklerle sanal ortamdaki aktivizmi bambaşka bir boyuta taşıyan Assange, kendi deyişiyle "radikal demokrasi"yi vaaz ediyor.

Oradan oraya sayısız taşınmayla geçen çocukluğunda, Assange bir ara bir elektrik dükkanının karşısında oturmuş. Orada bilgisayar programcılığı ve program kırma konusunda ilk bilgileri edinen bu inanılmaz derecede yetenekli çocuk daha sonra matematik ve fizik okumuş. Ve 'hacker'lar dünyasına adım atmış.

O ve arkadaşları çok sayıda bilgisayara girmişler, siteyi çökertmişler. Çökerttikleri sitelerin arasında Amerikan Savunma Bakanlığı'nınkinin de bulunduğu zannediliyor. Ülkesi Avustralya'da adli makamlar bir süre sonra Assange'ın faaliyetlerini tespit etmiş. Hakim karşısına çıkmış ama sembolik bir tazminatla kurtulmuş. Bu olaydan sonra 'hacker'lığa son verip kendine gazetecilik alanında bir kariyer oluşturmuş.

Julian Assange'ı gizemle örülü şöhretine taşıyan dönüm noktası, 2006'da Wikileaks adlı siteyi kurması oldu. Bu site, kendine gelen gizli bilgi ve belgeleri yayınlayarak dünyanın pek çok yerindeki "kirli çamaşırları" ortaya döküyor. Wikileaks'in ortaya çıkardıkları arasında Küba'daki Amerikan üssü Guantanamo'da esirlere yapılan muameleye dair kurallar, Kenya'daki yargısız infazlar, Irak'ta sivillerin Amerikan askerleri tarafından öldürülme görüntüleri de yer alıyor.

Kenya'ya dair ifşaatıyla 2009'da Uluslararası Af Örgütü'nden ödül alan Avustralyalı gazeteci-aktivist, geçen Nisan ayında da Iraklı siviller ve bir Reuters fotoğrafçısının ABD askerlerince öldürülmesine dair görüntülerle Irak'ta depreme yol açtı. Pentagon'u zor durumda bırakan görüntülerde askerlerin söz konusu ölümlerle eğlenmelerini ortaya koyan ses kayıtları da vardı.

Assange son olarak Afganistan'a ilişkin gizli belgeleri sitesine koyarak dünya çapında kendinden söz ettirdi.

Ancak Julian Assange ve arkadaşları elbette tüm bunları büyük bir gizlilik içinde yapmak zorunda kalıyor. Yalnızca 5 tam-zamanlı editörü ve 800 gönüllüsü bulunan Wikileaks'in şefi Assange, ülkeden ülkeye dolaşmak zorunda kalıyor (ancak bundan bir rahatsızlık duyduğuna dair herhangi bir emare bulunmuyor). Avustralyalı internet canavarı faaliyetlerini yürütebilmek için kimi zaman Doğu Afrika'da Kenya ve Tanzanya'ya, kimi zaman İzlanda'ya gidiyor.

Yaşı bile belli değil
Geleneksel medyanın yayınladığı dosyalar sonucu tazminat ödemek zorunda kalmak gibi sıkıntılar yaşayabildiğini, internetinse bu konuda avantaj sağladığını belirten Assange'ın yaşı bile tam bilinmiyor. Bir iddiaya göre 37, bir diğerine göre 39 yaşında. Kaç yaşında olduğunu bile söylemeye niyeti yok yeni çağın istihbarat kralının: "P.. kurularını tahmin yürütmek zorunda bırakmayı tercih ediyorum".
 
---> Wikileaks belgelerinde ABD'li diplomatların Recep Tayyip Erdoğan tarifi de yer alıyor

İşkolik, inatçı, mükemmeliyetçi fakat despotik değil

Wikileaks belgelerinde ABD'li diplomatların Recep Tayyip Erdoğan tarifi de yer alıyor



575823_detay.jpg




Wikileaks tarafından yayınlanan belgelerde Türkiye'deki hükümet ile asker ilişkileri yanında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili ifadeler de öne çıkıyor.

"Başbakanla çok yakın çalışan" bir ABD'li diplomata göre Erdoğan; Atatürk ile aynı idealleri paylaşan bir harekete liderlik ediyor. O işkolik, inatçı, mükemmeliyetçi biri fakat despotik değil.

ERDOĞAN'IN TARZI: MÜKEMMELİN DE MÜKEMMELİ VARDIR
Belgede ismi saklı olarak verilen ABD'li diplomat, Erdoğan'ın tarzını şöyle anlatıyor: Erdoğan kendinde ve çevresinde mükemmeli arayan biri. Her zaman mükemmel şeylerin bile geliştirilebileceği bir yol arıyor. 22 Temmuz seçimlerinde AK Parti'nin beklentilerinin bile üzerinde (yüzde 46.6) sonuç elde etmesinin ardından herkes Erdoğan'dan Parti Meclisi'nde övgü bekliyordu. Fakat o, sıradaki hedefin AK Parti yönetiminde olmayan belediyelerin alınması olduğunu söyledi ve "AK Parti Türkiye'nin partisi. İzmir, Trabzon, Tunceli ve Çankaya'yı almamız gerek" dedi.

EKİBİ ERDOĞAN YATANA KADAR OFİSTE KALIYOR
Erdoğan'ın "işkolik" olarak nitelendirildiği diplomatın izlenim raporunda "Seçim dönemindeyiz. Erdoğan her gün üç seçim bölgesini geziyor. Şu anda üç günlük tatilde. Bu onun için çok uzun bir zaman. Seçim döneminin dışında ekibi saat 23:00'e veya gece yarısına kadar çalışıyor. Ekip, Başbakan'ın yatağına gittiğini duyana kadar ofiste kalıyor" ifadeleri yer alıyor.

BUZ GİBİ PUTİN'LE BİLE KUCAKLAŞTI
Diplomatın Erdoğan'la ilgili izlenimleri ise şöyle: Eğer Erdoğan'ın iyi olduğunu biliyorsanız, ne kadar inatçı olduğunu da bilirsiniz. Eğer kafasını bir şeye taktıysa, daha da önemlisi eğer birşeye inandıysa, onu vazgeçirmeniz imkansızdır. Çok kararlıdır da.
Ayrıca birlikte çalıştığı yabancılarla dostluğa varan kişisel ilişkilerinde becerikli ve etkileyicidir. Buna örnekler Başkan Bush ile yaptığı uzun görüşme ve "buz gibi" Putin'le bile kucaklaşması.

KORUMA HALİT DE WIKILEAKS BELGELERİNDE
Aynı belgede yer alan bir diğer izlenim raporunda ise, "Erdoğan çalışanlarına karşı çok adildir. Çalışanlarına destek olur, sorunlarıyla ilgilenir. Büyük bir kalbi ve vefa duygusu vardır. Geçtiğimiz Ramazan, Erdoğan zırhlı makam aracında düşük kan şekeri nedeniyle bayılıp kilitli kaldığında yaşananlardan sonra bile koruması Halit'in işine son vermedi. Başbakan, Halit'in fiyaskoyla sonuçlanan balyozla zırhlı aracın camını kırmaya çalışma girişiminin kendisine olan sevgisi ve duygusal bağlılığından kaynaklandığını düşünüyordu" deniyor.

Yine ABD'li diplomatın belgelerde yer alan Filistin konusunda, "Araplar sessizken Erdoğan'ın Hamas'a desteğinin faydası yok" sözleri de dikkat çekici.

"ERDOĞAN ÜSTE ÇIKTI, BAŞBUĞ BUNUNLA YAŞAMAYI ÖĞRENDİ"
ABD'li diplomatların Türkiye'de ordu, Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğu, hükümet ve Başbakan arasındaki ilişkileri de değerlendirdiği belgelerde dikkat çeken bir diğer ifade şu oldu: Erdoğan üste çıktı, Başbuğ bununla yaşamayı öğrendi.

"ERDOĞAN, ÇİÇEK VE ATALAY'I KABİNEDEN UZAKLAŞTIRABİLİR"
Belgelerde, ABD'nin Türkiye hükümetindeki dengeleri de çok yakından takip ettiği dikkat çekiyor. Buna göre belgelerde bir ABD'li diplomatın "Erdoğan, Çiçek ve Atalay'ı kabineden uzaklaştırabilir" sözleri yer alıyor.
 
---> Dünya Diplomasisi ve Medyası Şok Belgelerle Çalkalanıyor !!!

Trabzonspora da devletten örtülü ödenek aktarıldığı dipnotunuda unutmamak lazım.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst