SuskunDervis
Kayıtlı Üye
Dolunay için düşer çöllere gözyaşı şebnem Dolunayadır; toprağa gülümserken, avucumuzda açan ölüm çiçeğinin busesiâVe dolunay içindir dağları delen sevdamız.
Biz, dolunayda dolunayla ağlayan bir güvercin idik...Dolunayla hemhal olmuş, yakamoza tutulmuş, yüreğine mil çekilmiş bir güvercin...Kanat çırpıp aşk cemresine uçtuk, yürek ritmimiz beraber atan güvercinlerle. Alevlere emanet ettik yüreğimizi ve çöllere kaçtık yitik yarimizi bulmak için.
Görenler bizi tanıyamaz olsa da biz tanımıştık sevgiliyi... Sevgiliye serilmiş aşk yolunun kaldırımlarına atmıştık adımlarımızı arkamıza bakmadan...Araya araya dizlerimizin bağı çözüldüğü gecelerde yaktık, elem yüklü çakmakla hasret meşalesini...Ve gök kubbe buram buram hasret koktu, nefesimizle yüreğimize doldurduk hasreti.
Ve...
Bir gece yarısı dolunayda bulduk yitik yari...Edep merdiveniyle çıktık asumanlara ve acziyet hırkasını giyindik lal olmuş kainatta. Yıldızlara anlattık geceleri akan gözyaşlarını ve yıldızların mehtabı okşamasını izledik yüreğimizde...Dolunayda ortaya çıkan zümrüdü anka kuşunun, kanat çırpması ile, kanat çırpmaya başladık hasret yağdıran bulutlarda...Dağları delmeye hazırlandık Mecnunla, Ferhatla, Keremle...
Yüreğin eriyerek, kelimelerin korlardan çıkmasıyla dökülür kağıda dolunay sevdası...İpeksi meltemin ta süveydalarımıza aksettirdiği bir ışık; nurdan bir sütundur dolunay sevdası... Zemheri karanlıklardan güneş gibi doğar bu sevda gamzelerimizdeâ⬦ Aşk çağlayan gözlere vesile, arefesinde yaşanılan ölüme gülümseyiştir...
Dolunaydır kefenim...Dolunayadır gözyaşım...Dolunaydadır vefa ikliminde sineme çektiğim aşkım...
Üzerime hasret yüklü bulutlar düşse de, uçurumların kıyısındaki gelinciğe uzanacağım ve seni alıp aşkıma yoldaş yapacağım dolunay!
Yunus Emre Tozal
Biz, dolunayda dolunayla ağlayan bir güvercin idik...Dolunayla hemhal olmuş, yakamoza tutulmuş, yüreğine mil çekilmiş bir güvercin...Kanat çırpıp aşk cemresine uçtuk, yürek ritmimiz beraber atan güvercinlerle. Alevlere emanet ettik yüreğimizi ve çöllere kaçtık yitik yarimizi bulmak için.
Görenler bizi tanıyamaz olsa da biz tanımıştık sevgiliyi... Sevgiliye serilmiş aşk yolunun kaldırımlarına atmıştık adımlarımızı arkamıza bakmadan...Araya araya dizlerimizin bağı çözüldüğü gecelerde yaktık, elem yüklü çakmakla hasret meşalesini...Ve gök kubbe buram buram hasret koktu, nefesimizle yüreğimize doldurduk hasreti.
Ve...
Bir gece yarısı dolunayda bulduk yitik yari...Edep merdiveniyle çıktık asumanlara ve acziyet hırkasını giyindik lal olmuş kainatta. Yıldızlara anlattık geceleri akan gözyaşlarını ve yıldızların mehtabı okşamasını izledik yüreğimizde...Dolunayda ortaya çıkan zümrüdü anka kuşunun, kanat çırpması ile, kanat çırpmaya başladık hasret yağdıran bulutlarda...Dağları delmeye hazırlandık Mecnunla, Ferhatla, Keremle...
Yüreğin eriyerek, kelimelerin korlardan çıkmasıyla dökülür kağıda dolunay sevdası...İpeksi meltemin ta süveydalarımıza aksettirdiği bir ışık; nurdan bir sütundur dolunay sevdası... Zemheri karanlıklardan güneş gibi doğar bu sevda gamzelerimizdeâ⬦ Aşk çağlayan gözlere vesile, arefesinde yaşanılan ölüme gülümseyiştir...
Dolunaydır kefenim...Dolunayadır gözyaşım...Dolunaydadır vefa ikliminde sineme çektiğim aşkım...
Üzerime hasret yüklü bulutlar düşse de, uçurumların kıyısındaki gelinciğe uzanacağım ve seni alıp aşkıma yoldaş yapacağım dolunay!
Yunus Emre Tozal
Son düzenleme: