Diyet Tuzaklarından Uzak Kalmak İçin 10 Tüyo

ashli

Bayan Üye
Diyete başlamak kolay ama sağlıklı bir şekilde sürdürmek o kadar da kolay değil! Diyetisyen Banu Kazanç, sonuç alınmayan 'yap-boz' diyetleri, nasıl başarılı bir programa dönüştürebileceğiniz hakkında önemli ipuçları verdi.

Mola verilebilir

Günlük aktiviteler gereği diyete tam uyamadığınız noktada esnek olun! Diyetiniz, özel durumlar için alternatif içermelidir. Her şey yolunda giderken çıkacağınız kısa bir tatil stres yaşamanıza ve kontrol hissinizi kaybetmenize neden olur. O zaman diyetinize bir süre mola vermeniz gerekebilir. Mola vermek, kişiyi suçluluk duygusundan kurtaracağı gibi bu sürenin sonunda kişi motivasyonu daha çabuk sağlanabilir.

Kendinize güvenin

Tartıya çıktıkları zaman istedikleri kilo kaybını göremeyenler; "Her şeyi yapıyorum ama kilo veremiyorum!" düşüncesi ile diyete son verir. Bu konuda kendinize güvenin. Sürekli "Gerçekten kilo verebilecek miyim?" sorusuna odaklanıp diyetinizi strese sokmayın. Sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanmayı öğrenmek için bir programa başladığınızı düşünün.

Suçluluk duymayın

Diyette ara sıra ipin ucu kaçar. Bir sonraki gün veya öğünde durumu toparlamak mümkünken "Battı balık yan gider" diye kaçamakları abartmayın. Diyetinizi 'başka bir bahara' ertelemeyin. Hedefleriniz şaşsa da porsiyonları abartıp ve o günü sınırsız kaçamaklarla geçirmeyin. "Bugün çok yedim, bu yüzden yemeğe devam edeyim, yarın tekrar başlarım" demeyin. Diğer öğünlerde, durumu dengelemeye özen gösterin. Suçluluk duymayın, devam etmek için kendinizi motive edin.

Tabağı doldurmayın

"Hayır, bu kadar yeterli. Daha fazla istemem" demesini bilmeyenler, yemezse karşısındakine ayıp olacağını, kişileri kıracağını düşünenler, "Ziyan olmasın, tabağımda kalmasın, çöpe dökülmesin" diyenler, hedeflerine ulaşamaz ve diyetlerini sürdüremez! Yemeğinizin miktarına önce gözleriniz karar verir. Bu yüzden tabağınızı çok doldurma eğiliminde olmayın. Doymazsanız, bir kez daha alırsınız...

Gerginliğe gerek yok!

Sürekli diyet yaptığınızı tekrarlarsanız açlık duymadığınız halde sürekli yeme ihtiyacında olursunuz. Her gün tartı üstüne çıkıp yaşamlarını "Kilo verdim mi?" gerginliğini ile sürdürenler, sürekli ne yiyeceğini düşünüp yeme saatlerini iple çekenler; vücutlarında salgıladıkları kortizol hormonu seviyelerinin artmasına neden olurlar. Yeme isteği tetiklenince de kilo veremez ve diyetlerini bırakırlar.

Sağlık kontrolü

Kilo verememenin veya kilolu olmanın; sıklıkla vücuttaki hormonal dengesizlik, insülin direnci, kullanılan ilaçlar, genetik ve kronik rahatsızlıklar gibi birçok hastalıkla ilişkisi vardır. Nedeni belirlenmediği sürece fazla kiloları vermek zor, hatta tedavi edici ilaç kullanılmadığı zaman neredeyse imkansızdır. Diyete başlarken sağlık muayenesinden geçmeniz ve laboratuvar tetkiklerinizi yaptırmanız çok önemlidir.

Az ya da çok yemeyin

Bazıları diyet listelerini ihlal eder, bazıları da listedekileri azaltma eğilimindedir. Daha fazla kilo vermek amacıyla öğünler atlanır, daha az kalori almak istenir ama bu süreç metabolizmayı yavaşlatır. Diyet listeleriniz, günlük fiziksel aktiviteleriniz ve bazal metabolizma hızınız göz önüne alınarak verilir. Size öngörülenden azını veya çoğunu tüketmemelisiniz.

Yasaklarda serbest

Kendinizi aşırı kısıtlamamalı ve tüketmeyi sevdiğiniz gıdalardan yoksun kalmamalısınız. Diyette yasak besin olmaz çünkü kendinize yasakladığınız yiyeceklere karşı kriz şeklinde tanımlanan bir yeme isteği oluşur. Çok sık olmamak kaydıyla yasak yiyeceklerden de küçük porsiyonlarda tüketebilirsiniz.

Sevdiklerinize öncelik tanıyın

Hep aynı yiyecekleri tüketirseniz bu durum diyeti angarya olarak algılamanıza neden olur. Sevdiğiniz yiyecekler öncelikli olmalı, diyetiniz çeşitlilik içermeli ve sizi bıktırmamalıdır. İşin diğer boyutu ise hep aynı listeyi uygulayarak kilo veremeyeceğiniz gerçeğidir.

Kan şekerinin dengesi önemli

Diyetler dengeli olmalı, çeşitlilik içermeli ve kolay hazırlanmalıdır. Diyet yaparken fiziksel açlıkla mücadele için yeme sıklığı artırılır, öğünlere protein ilave edilebilir ve lifli besinleri tüketerek daha uzun süre tokluk sağlanır. Kan şekerinin aşırı düşük ve insülin seviyesinin çok yüksek olmaması sağlıklı bir diyet için önemlidir.

Duygusal açlığı frenlemek için...

Fiziksel doyum, beraberinde duygusal doyumu da gerektirir. Sunulan yemeğin doyurucu olması için tüm duygularımıza hitap etmesi onları da doyurması gerekir. Yenecek miktara önce gözlerimiz karar verir. Yemek yenecek ortam, renkler, ortamın ışıkları, gürültüsü, müziği, konuşulan konuların keyifli olması, yemekte beraber olduğunuz kişilerin yeme hızı; duygusal açlığı frenleyecek unsurlardır. Kendimizi bir şeylere inandırma, kolaylıkla kandırabilme yeteneğimiz vardır. Başkalarına çok sıkı diyet uyguladığımızı söylesek de yalnız kaldığımızda irademize yenilebiliriz. Lüzumsuz atıştırmalıklarla diyetinizi sabote etmeyin!

kaynak : Sabah İnternet
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers
vozol puff
antalya havalimanı transfer
Geri
Üst