Dev Fıkra Arşivi ! . . .

Kei*

Kayıtlı Üye
Kırmızı ışık




Adamın birini kırmızı ışıkta geçtiği için polis durdurmuş adamdan


ehliyet ruhsat istemiş. Adam da "Yanımda yok arkadaşın evinde
içiyorduk sanırım fazla kaçırdım biraz sarhoşum orada unutmuş olmam
lazım" demiş.. Polis dumur olmuş tabii..Kırmızı ışık alkol ehliyet ruhsat yok...Gitmiş komiserine durumu anlatmış...
Komiser gelmiş adama ehliyet ruhsat sormuş adam çıkartıp uzatmış hemen. Komiser şaşırmış tabiii...
Alkol metreyi çıkarıp üfletmiş adamda zerre alkol yok...
Şaşırmış tabi..
"Yaw memur bana sizin alkollü olduğunuzu ve ehliyetinizin yanınızda
olmadığını söyledi" demiş.
Bizim uyanık dönmüş komisere..
"Siz ona aldırmayın pek iyi değil galiba.. Birazdan size kırmızı ışıkta
geçtiğimi filan da söyleyebilir"
 
Tamamdır






İskoçya da iki avcı ava çıkarlar. Yürüme esnasında avcılardan biri yere düşer ve hareketsiz olarak yatar. Bunu gören arkadaşı hemen yanına gelir bakar ki arkadaşı nefes almıyorgözlerin deki ferin de

kaybolduğunu fark eder ve hemen acil sevisi arar.Arkadaşım öldüder ne yapmam gerekir diye sorar.Telefonun ucundaki ses:

-"Sakin olun ben size yardım edebilirim ama önce arkadaşının öldüğünden emin olmamız gerek"
derve birkaç saniye sessizlikten sonra bir el silah sesi duyulur.Sonra:

-"Tamam şimdi
 
Uzman



Uzman askerin biri bir bakışta herkesin boyunun ölçüsünü tam olarak doğru söylüyormuş ve arkadaşları buna çok şaşırıyorlarmış. Bir gün bunu komutana da götürmüşler ve olan biteni anlatmışlar. Komutan inanmamış...

- "Söyle bakalım benim boyumun ölçüsü kaç?" demiş.Asker aşağıdan yukarıya komutanı süzmüş ve
-"1.75 efendim" demiş.Komutan:
-"Doğru.. Hayret nasıl bildin?" demiş. Asker :
-"Bilirim tabi efendim ben kereste uzmanıyım
 
Burada Balık Yok

Temel dünya turuna çıkar ve yolu Canada'ya da düşer.
Kırk yılda bir Karadeniz'de hamsi avlamaktan daha değişik bir fırsat çıktığını düşünerek buz tutmuş bir gölde buzu kırıp balık tutmaya özenir. Oltasını ve takımlarını alarak işe koyulur.
Tam buzu kıracakken insanın içini titreten bir ses duyulur:
- Oğlum burada balık yok!
Temel az öteye gidip tekrar buzu kıracakken ses yine gürler
- Burada balık yok dedim sana...
Temel'in eli ayağı titreyerek seslenir:
- Tanrım sen misun yoksa?
Ses yeniden duyulur
- Hayır oğlum ben buz hokeyi stadının spikeriyim.
 
Zeki Temel

Gece karanlığında gezinen Temel önünde birşey olduğunu görmüş ve eğilip eline almış mıncıklamış yüzüne sürmüş koklamış ve demişki.:
"Ula pokmuş da iyiki üstüne basmadım
 
Utangaç Temel

Temel Fadime ile nişanlanmış.
Fadime'yi arabasına almış gezmeye çıkarmış.
Arabayla biryerlerde durmuşlar.
Kalkarken Temel vitesi bire almak istemiş eli Fadime'nin eline değimiş.
Fadime kızarmış.
Temel de utanmış.
Günler geçmiş.
Nihayet evlenmişler.
Balayına arabayla Bodrum'a yola çıkmışlar.
Bodrum'da otele vardıklarında Temel el frenini çekmiş.
O sırada yine eli Fadime'nin eline değmiş.
Fadime yine kıpkırmızı olmuş.
Ama laf etmekten de geri durmamış:
"Ula Temel artuk evlüyüz daaa daha ilerü cidebilürsün."
Temel bunu duyunca hemen el frenini indirmiş.
Marmaris'e doğru yola çıkmışlar...
 
Temel Ve Sarışın

Trafik polisi Temel sarışın bir bayan sürücüyü durdurur ve ehliyetini sorar. Kadın çantasını kucağına alıp aramaya başlar; ancak uzun süre geçmesine rağmen bir türlü aradığı şeyi bulamaz.

Temel beklemekten bunalır ve sabırsız bir ifadeyle kadına söylenir:
-"Hanımfendi aradığınızı bulamadığınız anlaşılıyor. Üzerinde kendi resminizin olduğu şeyi göstereceksiniz acele edin lütfen."
Kadın bu uyarı üzerine telaşlanır ve kısa bir süre sonra "hah buldum" diye sevinçle çığlıkk atıp çantasındaki makyaj aynasını Temel'e uzatır.

Temel aynayı ciddiyetle inceler ve kadına dönüp kibar bir ifadeyle konusur:
-"Buyrun belgenizi hanımefendi. Özür dilerim polis olduğunuzu söyleseydiniz durdurmazdım...
 
Dursunun Şiiri

Dursun bir kıza aşık olmuş.
Aşkındanda şiir yazmış:

Sabahları yemek yiyemiyorum; çünkü seni düşünüyorum
Öğlenleri yemek yiyemiyorum; çünkü seni düşünüyorum
Akşamları yemek yiyemiyorum;çünkü seni düşünüyorum
Geceleri uyuyamıyorum;
Çünkü AÇIM...
 
Temel Amerikaya Savaş Açarsa

Temel ve Dursun amerikanın ırak a savaş açmasını hazmedemeyip Amerikaya savaş açmaya karar vermişler.
ne yapıp edip Bush un telefonuna ulaşmışlar..
ve arayıp konuşmaya başlamışlar

Temel:sayın Bush siz Iraka savaş açtinuz bizde size açayruz
Bush:siz kimsiniz hangi ülkesiniz..
Temel:biz Rizeliyuz
Bush: peki asker sayınız kaçtır
Temel:ben ve arkadaşım Tursun toplam içi
Bush:silah sayınız kaçtır
Temel:benım dededen kalma çakıralmazTursun unda bi tekkırma tüfek
Bush:buna karşılık bizim 20.000 askerımiz5.000 uçaksavarımız3000 gemimiz var
Temel:ben sizi tekrar arayacağum..

Amerikalılar oturmuşlar aramışlar taramışlar sonunda Rize yi bulmuşlarbakmışlar ufak bir yer şok olmuşlar
Temel tekrar aramış..

Temelayın Bush biz size savaş açıyoruz
Bush:asker sayınız
Temel:benTursun ve kahveden birkaç arkadaş toplam 5 çişiyuz
Bush: peki silah sayınız
Temel:benim çakıralmazTursunun tekkırmakahvedeki arkadaşlardan birunun çakısı bide biçerdöver
Bush:buna karşilık bizim asker sayımız 50.000 e ulaştı10.000 uçaksavarımız ve 7.000 gemimiz oldu
Temel:biz sizi tekrar arayacağuz...

bir müddet sonra Temel tekrar arar
Temel:biz savaştan vaz geçtuk
Bush:neden?
Temel: o kadar savaş esirunu barındıracak yerumuz yok.
 
Tutayrum Oni

Temelkirsal alanda kucuk cisini yaparkengecmekte olan birkac kadin onu gormus
ve avvmavv diye kacismaya baslamislar.Temel
arkalarindan bagirmis:
-Korkmayunkorkmayun tutayrum oni.!
 
Slip

Temel don almaya gitmis.

Satici kiz sormus:

- Slip mi giyersiniz?

Temel cevap vermis:

- Pazen silip giyerim pazen de silmeden giyerim!
 
Şöför Temel

Temel birgün yolda arabasıyla gidiyomuş.firenlari patlak ama.önünde pazar varmış ama pazarın yanında bir yol varmış.yoldan adamın biri geçiyomuş.temel düşünüyor.''pazarı ezsem 100'lerce kişi ölcek.adamı ezsem 1 kişi ölcek.gazetede çıkmış temel 100'lerce kişi ezdi.temele sormuşlar.''nasıl oldu.temel:valla adamı ezsem 1 kişi ölcek pazarı ezsem 100'lerce kişi ölcek bende bir suç yok adam beni gördü pazara gitti.bende direk pazara gittim 100'lerce kişi öldi.
 
Unakıtan Ve Temel

Maliye Bakani Unakitan Akcaabat merkez ilce kongresine destek icin
Tayyip Erdogan tarafindan gorevlendirilir.

Temel Akcaabat'ta bisikletini meydana birakarak bir kahveye girer. 5
dakika sonra iceri giren bir polis memuru bagirir:

-Kardesim! Asfalttaki bisikletin sahibi kimse alsin Maliye Bakani
Unakitan gelecek.

Temel karsidan ayni ses tonuyla cevap verir:

-Hacan kilitledim oni... Bi sey olmaz
 
Benimkini Boşver

Temel ile dursun uzun zamandır birbirlerini görmüyorlarmış.büyük bir alışveriş merkezinde karşılaşmışlar.ikiside panik içindebirbirlerine eşlerini görüp görmediklerini sormuşlar.ama ikiside birbirlerinin eşlerini tanımıyorlarmış ve birbirlerine tarif etmeye başlamışlar.temel ''benim kerım 1.80 boyunda sarışın mavi gözlü 90 60 90ebadında güzel bir kadın.'' demiş."ya senin karın nasıl?"diye sormuş temel.dursun"benimkini boşver.seninkini arayalım" demiş.
 
Çekiyorum Gülümse

Savcı morgdaki üç cesedi incelemek üzere gelmişti.

Birinci ceset sırıtıyordu. Savcı nedenini sordu.

"Milli piyangoda büyük ikramiyeyi kazandısevincine dayanamadı kalp krizi geçirdi ve öldü" dediler.

İkinci ceset de sırıtıyordu. Savcı sordu;

-Bu neden sırıtıyor?

"Bunun da oğlu doğmuştu. Sevinçten kalbine yenik düştü" diye açıkladılar.

Üçüncü ceset Temel'in kömür halindeki cesediydi. O da sırıtıyordu.

"Bu neden oldu?" diye sordu savcı.

"Efendim buna yıldırım çarptı" dediler.

-Peki neden sırıtıyordu?

-Fotoğrafını çekiyorlar sanmış.
 
Ameliyat Yeri

Temel ile Fadime bir tepede oturup şehri seyrediyorlarmış temel fadime ile sevişmek istiyor ama bir türlü cesaret edemiyormış derken fadime temele dönüp temel sana gösümden amaliyat olduğum yeri göstereyimmi demiş bunu duyan temel bi fırsat doğduğunu düşünüp sevinçle tabi göster demiş fadime de parmağıyla işaret ederek karşıdaki binanın ikinci katında demiş.
 
Lakoste

Mısıra gezmeye giden Temel ile Dursun'un kayıgı Nil nehrinde batar. Tabii hünerlerini ortaya
koymanın tam zamanı gelmiştir. Sampiyonlar gibi yüzmeye baslarlar. Bir ara Temel kocaman bir nesnenin kendilerine dogru geldigini görür. Dev bir timsah iştahla onlara dogru yüzmektedir.

Temel keyifle bagırır; Ula Dursun işe bak adamların kurtarma gemileri bile LAKOSTE.
 
Limon Suyu

Genç rahibelerden biri koşarak gelir ve başrahibenin önünde diz çökerek;

- Değerli hemşire sormayın başıma neler geldi.
- Ne oldu kızım ?
- Arka bahçede çiçek topluyordum bahçıvanın oğlu ortaya çıktı ve
maalesef bana...
- Tecavüz mü etti ?
- Evet.
- Peki kızım sen şimdi git mutfaktan bir limon al kes ve suyunu iç.
Bahçıvanın oğlu ile ben ilgilenirim.
- Limon hamileliği önler mi ?
- Hamileliği önlemez de en azından sırıtmanı engeller
 
TEMEL için kız istemeye giderler. Temel’in babası kızı istedikten sonra kız babası sorar:

- Oglunizun sigara içki kumari var midur?

Temel’in babası cevap verir;

- Hepsi var bir tek kari eksik!
 
Cennetteki müteahhitler
Cennet ve cehennemdekiler iki tarafı birleştirmek için köprü yapmaya karar vermişler. Köprünün yarısını cennettekiler diğer yarısını da cehennemdekiler yapacakmış. Cehennemdekiler köprünün yarısını yapmışlar. Fakat karşı taraftan bir hareket yok. "Neden köprüyü yapmıyorsunuz" diye sormuşlar. Onlar da "Cennette hiç müteahhit yok" demişler.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst