Salvo
Kayıtlı Üye
DERİ VE DERİ MAMÜLLERİ İTHALAT VE İHRACAT VERİLERİ
İthalat (1982-1999)
Deri sanayi, büyük oranda dış alım gerçekleştiren bir sektördür. Dış alım, deri sektöründe kullanılan yardımcı maddeler ve deri ürünleri olmak üzere iki grupta gerçekleşmektedir. Sektörün ham deri ihtiyacı büyük oranda ithalat yoluyla karşılanmaktadır. Büyükbaş deri ihtiyacının ise yüzde 75’i ithal edilmektedir.
1983 yılına kadar toplam deri ithalatı önemli oranlarda artmamıştır. Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) kaynaklarına göre, 1982 yılında toplam deri ithalatı, 310.594 dolardan, 1983 yılında 15.263.654 dolara yükselmiştir. Bu yıldan sonra da deri ithalatında hızlı bir artış dönemine girilmiştir. 1986 yılında 101.860.230 dolar, 1990 yılında 275.4 milyon dolar, 1993 yılında 434.2 milyon dolar, 1996 yılında da 1 milyar 091 milyon dolar, 1997 yılında ise 1 milyar 157 milyon dolara yükselmiştir. Deri sektöründe en fazla ithalat yapılan kalemlerin başında, ham deri ve işlenmiş deri gelmektedir. 1983-1995 yıllarına kadar işlenmiş deri ithalatı, ilk sırada yer alırken, 1996 yılında ise, ilk sırayı ham deri ithalatı almaktadır. 1997 yılında ise toplam deri ithalatında ilk sırayı işlenmiş deri, ikinci sırayı ham deri alırken, bunu da ayakkabı ithalatı takip etmektedir. Görüldüğü en az konfeksiyon ve saraciye sanayiinde ithalat yapılmaktadır.
1998 yılında 787.4 milyon dolarlık ithalat gerçekleştiren sektörün ithalatı, 1999’da 348.3 milyon dolara düşerken, 2000 yılı (ocak-kasım) döneminde ithalat 532 milyon dolara çıktı. bu toplam ithalatın, 200 milyon dolarını deri, kösele ve ham postlar; 213 milyon dolarını hazırlanmış deriler, postlar ve mamulleri; 11 milyon dolarını da deri ve kürkten giyim; 108 milyon dolarını da ayakkabı ithalatı oluşturdu.
Türkiye’nin toplam ithalatında deri sektörünün ve alt sanayilerinin almış olduğu paylar incelendiğinde; deri sektörünün 1970 yılında toplam ithalat içindeki payı yüzde 0.185 oranındadır. 1987 yılında bu değer yüzde 1.527’ye yükselmiştir. 1984 yılında ise, yüzde 2.131, 1996 yılında da yüzde 2.501 düzeyine ulaşmıştır. Deri sektörü alt sanayilerinin ithalattan aldıkları paya bakıldığında, ithalat kalemlerinin en önemlisi; işlenmiş deri ve işlenmiş postlar ile ham deri oluşturmaktadır. Yurtiçi, ham deri arzı talebini karşılayamadığı için 1993 yılında da önemli miktarda ham deri ithali yapılmıştır. Özellikle gelişmekte olan ülkelerin kendi deri işleme sanayilerini desteklemek amacıyla ham deri ihracatına kısıtlamalar getirmeleri nedeniyle zaman içinde istenilen kalite ve miktarda ham deri temini güçleşmektedir. Bu nedenlerle yarı mamul ve mamul deri ithalatı, ham deriye oranla daha hızlı artmaktadır.
Önceki yıllarda olduğu gibi yarı mamul ve mamul deri ithalatının önemli bölümü ileri teknikler kullanılarak daha kaliteli üretim yapan AB ülkelerinden, ham deri ithalatının büyük kısmı ise AB dışı ülkelerden gerçekleştirilmektedir. 1991 yılından itibaren ithalat vergilerinde yapılan indirimler sonucu ayakkabı ithalatı da hızlı bir şekilde artmıştır.
Başlıca deri ve deri ürünleri ithalatı yapılan ülkeler arasında İtalya, Fransa, İspanya, İngiltere gibi Avrupa ülkelerinin yanında Kazakistan, İran ve Suudi Arabistan gibi Asya ülkeleri de bulunuyor. Türkiye deri ithalatında önemli diğer ülkeler sırasıyla; Avusturya, Yeni Zelanda, Rusya Federasyonu, Almanya, Amerika, Çin, Belçika ve İrlanda’dır.
İhracat (1984-2000)
Deri ve deri mamulleri sanayi, en çok ihracat gerçekleştiren sektörler arasında 5’inci sıradadır. 1984-1992 yılları arasındaki dönem toplam olarak değerlendirilirse, deri sektörü ihracatı bu yıllar içinde 1988 yılı sabit fiyatları ile yüzde 87 oranında artış göstermiştir. Deri ihracatı, 1988 yılı sabit fiyatları ile değerlendirildiğinde dalgalanmalı bir eğilim göstermektedir. 1984 yılında 1988 yılı sabit fiyatları ile 467 milyar TL olan sektör ihracatı, 1990 yılına kadar sürekli dalgalanma göstermiş, 1987 yılında yüzde 109 gibi bir değere ulaşan ihracat, 1988 yılında yüzde 22 oranında azalış göstermiştir. Bu dalgalanmalara rağmen Türk deri ihracatı artış oranlarının azalış oranlarının üzerinde olmasından dolayı, ihracat yıllar içinde sürekli artmasını sağlamıştır. Böylece, 1990 yılında Türk deri ihracatı 1988 yılı sabit fiyatları ile 1 trilyon lirayı geçmiştir.
Sektör ihracatında 1980’li yıllarda gözlenen hızlı artış, 1991 yılından itibaren, Batı Avrupa ülkelerinin deri giyim eşyası taleplerinin düşmesi nedeniyle azalma eğilimine girmiştir. Deri sektörü ihracat değerlerini TL olarak inceledikten sonra, ayrıca dolar değerleri ile incelenmiştir. 1990 yılında deri ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 19,5 oranında artış göstermiş ve 774.6 milyon dolara yükselmiştir. Fakat, 1991 ve 1992 yıllarında gerek Körfez savaşı gerekse yetersiz teşvik, maliyet artışı, yeni bölgelere nakil gibi sorunlar sonucunda bir önceki yıla oranla düşüş göstermiştir. 1993 yılında tekrar hareketlenen sektör, aynı yıl 1992’ye oranla yüzde 2,3 oranında artış göstererek, 639.8 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. Sektör, 1994 yılında da mevcut ekonomik krize rağmen 1993’e oranla yüzde 12.8 oranında bir artışla 691.4 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirmiştir.
Bu yıllarda deri ihracatında gözlenen daralma ve düşüş eğiliminin, iç ve dışı koşullardan kaynaklandığı öne sürülebilir. Türkiye içi nedenler; deri üretiminin yapıldığı yerlerin değişmesi, işgücü maliyetlerinin hızla artması ve enflasyonun olumsuz etkileridir. Türkiye dışı nedenler ise; gelişmiş batılı ülkelerde 1990 yılından bu yana yaşanan ekonomik daralma ve durgunluk eğilimidir. Bunun yanında, daha ucuz üretim kaynakları ile üretim yapan ülkelerin gelişmiş ülke pazarlarındaki rekabetidir. Örneğin, Pakistan, Çin ve Hindistan gibi ülkeler uluslararası pazarlara çok ucuza mal sürmektedirler. Bunun sonucunda da özellikle AT pazarlarında fiyat tutturma güçlüğü ile karşılaştırılmaktadır. Kuzey pazarlarından gelen talebe bağlı olarak deri işleme kapasitesinin artmasıyla, son sekiz yılda, ithalatını 5 kat, toplam dış ticaret hacmini ise, yüzde 66.4 oranında artıran deri sanayi, 1996 yılında 588 milyon dolar olan kayıtlı ihracatını, 1997’de yüzde 29 oranında artırarak 723 milyon dolara çıkardı.
1998 yılında (Ocak-Eylül) 660.4 milyon dolar ihracat gerçekleştiren sektör, 1999 yılında 507.8 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)’in rakamlarına göre, 2000 yılında da, yüzde 7,5 artışla 516.9 milyon dolar deri ve deri mamulleri ihracatı gerçekleştirildi. Bu ihracatın, 348.3 milyon dolarını deri giyim, 110.8 milyon dolarını ayakkabı, 46 milyon dolarını saraciye, 40.9 milyon dolarını da diğer ürünler oluşturdu. Kayıtlara yansıyan bu rakamlar haricinde, başta Laleli olmak üzere, İzmir, Trabzon gibi şehirlerde yapılan ve yurtiçi döviz satışlar olarak tanımlanan 3.5 milyar doların üzerindeki bavul ticareti de eklendiğinde, Türk deri sanayiinin yıllık ihracat hacmi, 4 milyar doların üzerine çıkıyor.
Ham Deri
Türkiye’de deri sektörünün ithalatı daha ziyade konfeksiyon girdisine yönelik ham deri ihtiyacına dayanmaktadır. 1980 sonrası deri konfeksiyon sanayi ürünleri ihracatındaki artış nedeniyle, kaliteli ham deri talebi de artmıştır. Talebi karşılayamayan ham deri üretimi nedeniyle ithalata gidilmiştir. Son yıllarda hayvancılıkta yaşanan olumsuz gelişmelere bağlı olarak ham deri üretimin düşmesi, ham deri ithalatının gümrüksüz yapılması ve ithal edilen derilerin daha kaliteli olması ithalatı artırmaktadır. Türk deri ürünleri üretiminde kullanılan büyükbaş hayvan derilerinin yüzde 75’i, küçükbaş hayvan derilerinin ise yüzde 56’sı ithalat ile karşılanmaktadır.
Deri İşleme (Tabaklama)
Deri işleme sektörü, ülke genelinde yıllık 400 bin ton işleme kapasitesine sahiptir. Sektörde, 1200’ün üzerinde tabakhane faaliyet göstermekte olup, giysilik deride İzmir-Menemen, İstanbul-Tuzla ve Uşak birinci derecede öneme sahip illerdir. Ayakkabılık deri işleyen işletmeler ise, özellikle Tuzla, daha sonra da Bursa, Bolu, Gerede ve Çorlu’da yoğunlaşmaktadır. Bor, Antakya ve Kula ise, diğer önemli deri işleme merkezleridir.
Toplam deri ve deri ürünleri ihracatımız içinde 1999 yılı itibarıyla % 9.4 oranında paya sahip olan ham deri ve işlenmiş derilerde 1999 yılında 47.6 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirmiştir. Son üç yıllık ihracat trendine bakıldığında söz konusu ürünlerde 1997 yılında 48.4 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilmişken 1998 yılında ihracat düzeyi yüzde 39.7 oranında artarak 67.6 milyon dolar düzeyine yükselmiştir. 1999 yılında ise, bir yıl öncesine göre % 29.5 oranında azalarak 47.6 milyon dolara gerilemiştir.
Ham deri ve işlenmiş derilerde en önemli ülkeler sırasıyla Güney Kore, Tayvan, Macaristan, Rusya, Çin ve ABD’dir. Ham deri ve işlenmiş derilerin toplam deri ve deri ürünleri içindeki payı oldukça yüzde 56.1 ile yüksek seviyededir. Son üç yıllık ham deri ve işlenmiş deri ithalatına bakıldığında, global ekonomik krizle bağlantılı olarak bir azalma eğilimi görülmektedir. 1997 yılında 784.9 milyon dolarlık ham ve işlenmiş deri ithalatı söz konusuyken, 1998’de yüzde 34.6’lık bir düşüşle 513 milyon dolara, 1999’da ise, yüzde 62’lik bir düşüşle 195,4 milyon dolara gerilemiştir.
Ham deri ve işlenmiş deri ithalatının yapıldığı başlıca ülkeler, sırasıyla % 21.9’luk payıyla İtalya, % 15.4 ile İngiltere, % 5.9 ile Fransa, % 5,7 ile İspanya, % 4.4 ile ABD ve % 4.1 ile Avustralya’dır.
Deri Konfeksiyon
Türk deri konfeksiyon sektörü, yaklaşık 300 milyon dolarlık resmi ihracatı, 2,5 milyar dolarlık bavul ihracatı kapasitesiyle ihracat sektörleri arasında önemli bir yer teşkil etmektedir. Resmi istatistiklere yansımamakla birlikte 75 bin kişilik istihdam hacmi ve miktar bazında 50 milyon adet, değer bazında 1998 yılı fiyatlarıyla 983 trilyon liralık üretim kapasitesiyle deri ve deri mamulleri ihracatında önemli bir yeri teşkil etmektedir.
Deri sektörü ihracatının en önemli kalemini deri konfeksiyon ürünleri oluşturmaktadır. Her ne kadar 1998 yılında 1997 yılına göre yüzde 2’lik bir artış kaydedilmiş olsa da, 1994 yılından beri deri konfeksiyon ürünlerinde bir düşüş yaşandığı görülmektedir. 1994 yılında 410.4 milyon dolar olan ihracat tutarı, 1998 yılında 270.0 milyon dolara gerilemiştir. Bunun nedenleri arasında tek pazara bağlı kalınması, AB ülkeleri arasında pazar payının kaybedilmesi, rakip ülkelerin yoğun rekabeti, Rusya Federasyonu’nda yaşanmakta olan ekonomik kriz sayılabilir. Deri konfeksiyonda, 1999 yılında 270.7 milyon dolarlık ihracat gerçekleşti. Sektör, 2000 yılına deri konfeksiyonda, dünyada lider olmayı hedefliyor. Deri konfeksiyonda kayıtlı ihracatta pazar olarak Almanya ve Fransa ilk sırada gelirken, bavul ticaretinde ise Rusya ve Ukrayna başta olmak üzere BDT ve Doğu Avrupa ülkeleri ilk sırada geliyor.
Ayakkabı
Toplam deri ve deri ürünleri ihracatı içinde en büyük ikinci kategori ayakkabılardadır. 1999 yılı itibarıyla toplam deri ürünleri ihracatı içinde ayakkabıların payı % 21.6 olup, söz konusu yılda 109.5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirmiştir. Son üç yıllık gelişmelere bakıldığında ayakkabı ihracatında önemli düşüşler gözlenmektedir. 1997 yılında 209.4 milyon dolar düzeyinde olan ayakkabı ihracatı 1998 yılında yüzde 11 bir düşüşle 186.3 milyon dolara gerilemiş, 1999 yılında da yine bir yıl öncesine göre yüzde 41.2 gibi ciddi bir oranda düşüş göstererek 109.5 milyon dolar düzeyine inmiştir.
1999 yılı rakamlarıyla ayakkabı ihracatının yapıldığı başlıca ülkeler, yüzde 20.5’lik payı ile Rusya, yüzde 9,1 ile Suudi Arabistan, yüzde 7.4 ile Polonya, yüzde 5.9 ile İsrail, yüzde 5.2 ile Fransa ve yüzde 4.3 ile Almanya gelmektedir. 1999 yılı ayakkabı ithalatında da, yüzde 79.7 milyon dolarlık ayakkabı ithal edilmiş olup, ayakkabıların toplam deri ürünleri ithalatı içindeki payı yüzde 22.9’dur. 1997 yılında 135.2 milyon dolar olan toplam ayakkabı ithalatı, 1998 yılında bir yıl öncesine göre yüzde 5.2 oranında gerileyerek, 128.4 milyon dolara yükselmiştir. 1999 yılında ise, yüzde 37.9’luk bir düşüşle 79.7 milyon dolara gerilemiştir. 1999 yılı itirabıyla ithalatta başlıca ülkeler sırasıyla yüzde 40.4 ile İtalya, yüzde 12 ile Çin, yüzde 7.8 ile İspanya, yüzde 5.7 ile Fransa, yüzde 5.3 ile Tayvan ve yüzde 4.4 ile Vietnam izlemektedir.
Diğer taraftan ayakkabı ithalatında son üç yılda negatif bir trend söz konusu iken Vietnam, Tayvan, İspanya ve Fransa gibi ülkelerin değer bazında olması bile miktar bazında ciddi artışlar kaydettiği görülmektedir.
Deri sanayi için oldukça önemli olan ve ihracatta geleceğin lokomotif sektörlerinden biri olan ayakkabı sektörü, üretimin yüzde 30’nu fabrikalarda, yüzde 70’nin ise küçük ölçekli atölyelerde gerçekleştiriyor.Ayakkabı sektörü, toplam 400 bin kişiye ulaşan istihdam gücü ile, üretimini ve ihracatını 2000’li yıllarda daha da artırmayı ve dünyanın en büyükleri arasına girmeyi hedefliyor.
Saraciye
Deri sanayiinin bir diğer önemli sektörü olan ve dünya standartlarına üretim yaparak, ihracatını önemli ölçüde artıran saraciye sektörü ise, istatistiklere bağımsız olarak yeterince yansıyamaması ya da deri konfeksiyon içinde görünmesi nedeniyle, hakkında sağlıklı bilgi vermek zor. Ancak sektörün kaliteli üretim ile dünya pazarlarındaki payını artırdığı bir gerçek. Üçüncü dünya ülkeleri ile yoğun bir rekabet halinde olan saraciye sektörü, Hindistan, Tayvan, Güney Kore ve Brezilya ile rekabet ediyor.
DPT’nin kaynaklarına göre, saraciye sektörü, 1997 yılında bavul ticareti ile birlikte toplam 208.5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirirken, ihracat 1998’de 177.2 milyon dolara düştü. 1999 yılında (bavul ticareti hariç) 36.7 milyon dolar ihracat gerçekleştiren sektör, 2000 yılının ilk 11 ayında (bavul tic. hariç) 33.3 milyon dolarlık kayıtlı ihracat gerçekleştirdi. İhracatta 13 milyon dolarla okul ve evrak çantaları en yüksek rakamı oluşturuyor. İhracatta yaşanan bu dalgalanmalar, küresel krizden ve son yıllarda yaşanan ithalat artışlarından kaynaklanıyor. Sektör, ihracattaki payını 2000’li yıllarda 200 milyon dolara çıkarmayı hedefliyor.
1997’de 20.509 milyon dolarlık ithalat gerçekleştiren sektör, İtalya, Çin ve Fransa ithalat yapıyor. 1999 yılında 27.614 milyon dolarlık ithalat gerçekleştiren sektör, 2000 yılının ilk 11 ayında 29.463 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirdi. (DİE-geçici rakamlar)
Son yıllarda sektörün ithalatında bir artış gözleniyor. Üretimin düşmesine neden olan bu artışlar, sektörün üretimini ve ihracatını önemli ölçüde etkiliyor.
Deri Kimyasalları
Deri sanayinin önemli bir parçasını oluşturan deri kimyasalları yan sanayii ise, Türk deri sanayinin deri işleme kapasitesindeki artışa paralel olarak gelişen önemli bir yan sanayidir. Türkiye’de deri kimyasallarına yönelik olarak üretim yapan belli başlı firmaların sayısı 25 civarında olup, bunlar yurtiçi tüketiminin yüzde 70’ni karşılıyorlar. Dünyada üretilen kromun önemli bir kısmını üreten Türkiye’de, sektörün ihracat yaptığı ülkeler arasında, Arap Emirlikleri, Türki Cumhuriyetler, Karadeniz ülkeleri ve İtalya ilk sırada geliyor. Sektör, ithalat da yapıyor. İthalatta, Almanya, Çin, Güney Kore, İtalya, İngiltere, İspanya, Hollanda, Hindistan ve ABD başta geliyor. Deri ve ayakkabı makinaları sektöründe faaliyet gösteren belli başlı firmaların sayısı ise, 100 civarında olup, firmaların büyük bir kısmı İstanbul ve İzmir’de bulunuyor.
Deri makineları
Sektör, geçmiş yıllarda deri sanayiinin ihtiyacı olan makinaların büyük bir kısmını ithal ederken, bugün, kendi markalarını dünya standartlarında üretip, ihraç eder konuma gelmiştir. Sektörün ihracat yaptığı ülkeler arasında, Rusya, Türki Cumhuriyetler, Hindistan, Pakistan, İtalya, Fransa, Bangladeş, Suriye, İran ve Lübnan ilk sıralarda geliyor.
İthalat (1982-1999)
Deri sanayi, büyük oranda dış alım gerçekleştiren bir sektördür. Dış alım, deri sektöründe kullanılan yardımcı maddeler ve deri ürünleri olmak üzere iki grupta gerçekleşmektedir. Sektörün ham deri ihtiyacı büyük oranda ithalat yoluyla karşılanmaktadır. Büyükbaş deri ihtiyacının ise yüzde 75’i ithal edilmektedir.
1983 yılına kadar toplam deri ithalatı önemli oranlarda artmamıştır. Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) kaynaklarına göre, 1982 yılında toplam deri ithalatı, 310.594 dolardan, 1983 yılında 15.263.654 dolara yükselmiştir. Bu yıldan sonra da deri ithalatında hızlı bir artış dönemine girilmiştir. 1986 yılında 101.860.230 dolar, 1990 yılında 275.4 milyon dolar, 1993 yılında 434.2 milyon dolar, 1996 yılında da 1 milyar 091 milyon dolar, 1997 yılında ise 1 milyar 157 milyon dolara yükselmiştir. Deri sektöründe en fazla ithalat yapılan kalemlerin başında, ham deri ve işlenmiş deri gelmektedir. 1983-1995 yıllarına kadar işlenmiş deri ithalatı, ilk sırada yer alırken, 1996 yılında ise, ilk sırayı ham deri ithalatı almaktadır. 1997 yılında ise toplam deri ithalatında ilk sırayı işlenmiş deri, ikinci sırayı ham deri alırken, bunu da ayakkabı ithalatı takip etmektedir. Görüldüğü en az konfeksiyon ve saraciye sanayiinde ithalat yapılmaktadır.
1998 yılında 787.4 milyon dolarlık ithalat gerçekleştiren sektörün ithalatı, 1999’da 348.3 milyon dolara düşerken, 2000 yılı (ocak-kasım) döneminde ithalat 532 milyon dolara çıktı. bu toplam ithalatın, 200 milyon dolarını deri, kösele ve ham postlar; 213 milyon dolarını hazırlanmış deriler, postlar ve mamulleri; 11 milyon dolarını da deri ve kürkten giyim; 108 milyon dolarını da ayakkabı ithalatı oluşturdu.
Türkiye’nin toplam ithalatında deri sektörünün ve alt sanayilerinin almış olduğu paylar incelendiğinde; deri sektörünün 1970 yılında toplam ithalat içindeki payı yüzde 0.185 oranındadır. 1987 yılında bu değer yüzde 1.527’ye yükselmiştir. 1984 yılında ise, yüzde 2.131, 1996 yılında da yüzde 2.501 düzeyine ulaşmıştır. Deri sektörü alt sanayilerinin ithalattan aldıkları paya bakıldığında, ithalat kalemlerinin en önemlisi; işlenmiş deri ve işlenmiş postlar ile ham deri oluşturmaktadır. Yurtiçi, ham deri arzı talebini karşılayamadığı için 1993 yılında da önemli miktarda ham deri ithali yapılmıştır. Özellikle gelişmekte olan ülkelerin kendi deri işleme sanayilerini desteklemek amacıyla ham deri ihracatına kısıtlamalar getirmeleri nedeniyle zaman içinde istenilen kalite ve miktarda ham deri temini güçleşmektedir. Bu nedenlerle yarı mamul ve mamul deri ithalatı, ham deriye oranla daha hızlı artmaktadır.
Önceki yıllarda olduğu gibi yarı mamul ve mamul deri ithalatının önemli bölümü ileri teknikler kullanılarak daha kaliteli üretim yapan AB ülkelerinden, ham deri ithalatının büyük kısmı ise AB dışı ülkelerden gerçekleştirilmektedir. 1991 yılından itibaren ithalat vergilerinde yapılan indirimler sonucu ayakkabı ithalatı da hızlı bir şekilde artmıştır.
Başlıca deri ve deri ürünleri ithalatı yapılan ülkeler arasında İtalya, Fransa, İspanya, İngiltere gibi Avrupa ülkelerinin yanında Kazakistan, İran ve Suudi Arabistan gibi Asya ülkeleri de bulunuyor. Türkiye deri ithalatında önemli diğer ülkeler sırasıyla; Avusturya, Yeni Zelanda, Rusya Federasyonu, Almanya, Amerika, Çin, Belçika ve İrlanda’dır.
İhracat (1984-2000)
Deri ve deri mamulleri sanayi, en çok ihracat gerçekleştiren sektörler arasında 5’inci sıradadır. 1984-1992 yılları arasındaki dönem toplam olarak değerlendirilirse, deri sektörü ihracatı bu yıllar içinde 1988 yılı sabit fiyatları ile yüzde 87 oranında artış göstermiştir. Deri ihracatı, 1988 yılı sabit fiyatları ile değerlendirildiğinde dalgalanmalı bir eğilim göstermektedir. 1984 yılında 1988 yılı sabit fiyatları ile 467 milyar TL olan sektör ihracatı, 1990 yılına kadar sürekli dalgalanma göstermiş, 1987 yılında yüzde 109 gibi bir değere ulaşan ihracat, 1988 yılında yüzde 22 oranında azalış göstermiştir. Bu dalgalanmalara rağmen Türk deri ihracatı artış oranlarının azalış oranlarının üzerinde olmasından dolayı, ihracat yıllar içinde sürekli artmasını sağlamıştır. Böylece, 1990 yılında Türk deri ihracatı 1988 yılı sabit fiyatları ile 1 trilyon lirayı geçmiştir.
Sektör ihracatında 1980’li yıllarda gözlenen hızlı artış, 1991 yılından itibaren, Batı Avrupa ülkelerinin deri giyim eşyası taleplerinin düşmesi nedeniyle azalma eğilimine girmiştir. Deri sektörü ihracat değerlerini TL olarak inceledikten sonra, ayrıca dolar değerleri ile incelenmiştir. 1990 yılında deri ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 19,5 oranında artış göstermiş ve 774.6 milyon dolara yükselmiştir. Fakat, 1991 ve 1992 yıllarında gerek Körfez savaşı gerekse yetersiz teşvik, maliyet artışı, yeni bölgelere nakil gibi sorunlar sonucunda bir önceki yıla oranla düşüş göstermiştir. 1993 yılında tekrar hareketlenen sektör, aynı yıl 1992’ye oranla yüzde 2,3 oranında artış göstererek, 639.8 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. Sektör, 1994 yılında da mevcut ekonomik krize rağmen 1993’e oranla yüzde 12.8 oranında bir artışla 691.4 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirmiştir.
Bu yıllarda deri ihracatında gözlenen daralma ve düşüş eğiliminin, iç ve dışı koşullardan kaynaklandığı öne sürülebilir. Türkiye içi nedenler; deri üretiminin yapıldığı yerlerin değişmesi, işgücü maliyetlerinin hızla artması ve enflasyonun olumsuz etkileridir. Türkiye dışı nedenler ise; gelişmiş batılı ülkelerde 1990 yılından bu yana yaşanan ekonomik daralma ve durgunluk eğilimidir. Bunun yanında, daha ucuz üretim kaynakları ile üretim yapan ülkelerin gelişmiş ülke pazarlarındaki rekabetidir. Örneğin, Pakistan, Çin ve Hindistan gibi ülkeler uluslararası pazarlara çok ucuza mal sürmektedirler. Bunun sonucunda da özellikle AT pazarlarında fiyat tutturma güçlüğü ile karşılaştırılmaktadır. Kuzey pazarlarından gelen talebe bağlı olarak deri işleme kapasitesinin artmasıyla, son sekiz yılda, ithalatını 5 kat, toplam dış ticaret hacmini ise, yüzde 66.4 oranında artıran deri sanayi, 1996 yılında 588 milyon dolar olan kayıtlı ihracatını, 1997’de yüzde 29 oranında artırarak 723 milyon dolara çıkardı.
1998 yılında (Ocak-Eylül) 660.4 milyon dolar ihracat gerçekleştiren sektör, 1999 yılında 507.8 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)’in rakamlarına göre, 2000 yılında da, yüzde 7,5 artışla 516.9 milyon dolar deri ve deri mamulleri ihracatı gerçekleştirildi. Bu ihracatın, 348.3 milyon dolarını deri giyim, 110.8 milyon dolarını ayakkabı, 46 milyon dolarını saraciye, 40.9 milyon dolarını da diğer ürünler oluşturdu. Kayıtlara yansıyan bu rakamlar haricinde, başta Laleli olmak üzere, İzmir, Trabzon gibi şehirlerde yapılan ve yurtiçi döviz satışlar olarak tanımlanan 3.5 milyar doların üzerindeki bavul ticareti de eklendiğinde, Türk deri sanayiinin yıllık ihracat hacmi, 4 milyar doların üzerine çıkıyor.
Ham Deri
Türkiye’de deri sektörünün ithalatı daha ziyade konfeksiyon girdisine yönelik ham deri ihtiyacına dayanmaktadır. 1980 sonrası deri konfeksiyon sanayi ürünleri ihracatındaki artış nedeniyle, kaliteli ham deri talebi de artmıştır. Talebi karşılayamayan ham deri üretimi nedeniyle ithalata gidilmiştir. Son yıllarda hayvancılıkta yaşanan olumsuz gelişmelere bağlı olarak ham deri üretimin düşmesi, ham deri ithalatının gümrüksüz yapılması ve ithal edilen derilerin daha kaliteli olması ithalatı artırmaktadır. Türk deri ürünleri üretiminde kullanılan büyükbaş hayvan derilerinin yüzde 75’i, küçükbaş hayvan derilerinin ise yüzde 56’sı ithalat ile karşılanmaktadır.
Deri İşleme (Tabaklama)
Deri işleme sektörü, ülke genelinde yıllık 400 bin ton işleme kapasitesine sahiptir. Sektörde, 1200’ün üzerinde tabakhane faaliyet göstermekte olup, giysilik deride İzmir-Menemen, İstanbul-Tuzla ve Uşak birinci derecede öneme sahip illerdir. Ayakkabılık deri işleyen işletmeler ise, özellikle Tuzla, daha sonra da Bursa, Bolu, Gerede ve Çorlu’da yoğunlaşmaktadır. Bor, Antakya ve Kula ise, diğer önemli deri işleme merkezleridir.
Toplam deri ve deri ürünleri ihracatımız içinde 1999 yılı itibarıyla % 9.4 oranında paya sahip olan ham deri ve işlenmiş derilerde 1999 yılında 47.6 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirmiştir. Son üç yıllık ihracat trendine bakıldığında söz konusu ürünlerde 1997 yılında 48.4 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilmişken 1998 yılında ihracat düzeyi yüzde 39.7 oranında artarak 67.6 milyon dolar düzeyine yükselmiştir. 1999 yılında ise, bir yıl öncesine göre % 29.5 oranında azalarak 47.6 milyon dolara gerilemiştir.
Ham deri ve işlenmiş derilerde en önemli ülkeler sırasıyla Güney Kore, Tayvan, Macaristan, Rusya, Çin ve ABD’dir. Ham deri ve işlenmiş derilerin toplam deri ve deri ürünleri içindeki payı oldukça yüzde 56.1 ile yüksek seviyededir. Son üç yıllık ham deri ve işlenmiş deri ithalatına bakıldığında, global ekonomik krizle bağlantılı olarak bir azalma eğilimi görülmektedir. 1997 yılında 784.9 milyon dolarlık ham ve işlenmiş deri ithalatı söz konusuyken, 1998’de yüzde 34.6’lık bir düşüşle 513 milyon dolara, 1999’da ise, yüzde 62’lik bir düşüşle 195,4 milyon dolara gerilemiştir.
Ham deri ve işlenmiş deri ithalatının yapıldığı başlıca ülkeler, sırasıyla % 21.9’luk payıyla İtalya, % 15.4 ile İngiltere, % 5.9 ile Fransa, % 5,7 ile İspanya, % 4.4 ile ABD ve % 4.1 ile Avustralya’dır.
Deri Konfeksiyon
Türk deri konfeksiyon sektörü, yaklaşık 300 milyon dolarlık resmi ihracatı, 2,5 milyar dolarlık bavul ihracatı kapasitesiyle ihracat sektörleri arasında önemli bir yer teşkil etmektedir. Resmi istatistiklere yansımamakla birlikte 75 bin kişilik istihdam hacmi ve miktar bazında 50 milyon adet, değer bazında 1998 yılı fiyatlarıyla 983 trilyon liralık üretim kapasitesiyle deri ve deri mamulleri ihracatında önemli bir yeri teşkil etmektedir.
Deri sektörü ihracatının en önemli kalemini deri konfeksiyon ürünleri oluşturmaktadır. Her ne kadar 1998 yılında 1997 yılına göre yüzde 2’lik bir artış kaydedilmiş olsa da, 1994 yılından beri deri konfeksiyon ürünlerinde bir düşüş yaşandığı görülmektedir. 1994 yılında 410.4 milyon dolar olan ihracat tutarı, 1998 yılında 270.0 milyon dolara gerilemiştir. Bunun nedenleri arasında tek pazara bağlı kalınması, AB ülkeleri arasında pazar payının kaybedilmesi, rakip ülkelerin yoğun rekabeti, Rusya Federasyonu’nda yaşanmakta olan ekonomik kriz sayılabilir. Deri konfeksiyonda, 1999 yılında 270.7 milyon dolarlık ihracat gerçekleşti. Sektör, 2000 yılına deri konfeksiyonda, dünyada lider olmayı hedefliyor. Deri konfeksiyonda kayıtlı ihracatta pazar olarak Almanya ve Fransa ilk sırada gelirken, bavul ticaretinde ise Rusya ve Ukrayna başta olmak üzere BDT ve Doğu Avrupa ülkeleri ilk sırada geliyor.
Ayakkabı
Toplam deri ve deri ürünleri ihracatı içinde en büyük ikinci kategori ayakkabılardadır. 1999 yılı itibarıyla toplam deri ürünleri ihracatı içinde ayakkabıların payı % 21.6 olup, söz konusu yılda 109.5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirmiştir. Son üç yıllık gelişmelere bakıldığında ayakkabı ihracatında önemli düşüşler gözlenmektedir. 1997 yılında 209.4 milyon dolar düzeyinde olan ayakkabı ihracatı 1998 yılında yüzde 11 bir düşüşle 186.3 milyon dolara gerilemiş, 1999 yılında da yine bir yıl öncesine göre yüzde 41.2 gibi ciddi bir oranda düşüş göstererek 109.5 milyon dolar düzeyine inmiştir.
1999 yılı rakamlarıyla ayakkabı ihracatının yapıldığı başlıca ülkeler, yüzde 20.5’lik payı ile Rusya, yüzde 9,1 ile Suudi Arabistan, yüzde 7.4 ile Polonya, yüzde 5.9 ile İsrail, yüzde 5.2 ile Fransa ve yüzde 4.3 ile Almanya gelmektedir. 1999 yılı ayakkabı ithalatında da, yüzde 79.7 milyon dolarlık ayakkabı ithal edilmiş olup, ayakkabıların toplam deri ürünleri ithalatı içindeki payı yüzde 22.9’dur. 1997 yılında 135.2 milyon dolar olan toplam ayakkabı ithalatı, 1998 yılında bir yıl öncesine göre yüzde 5.2 oranında gerileyerek, 128.4 milyon dolara yükselmiştir. 1999 yılında ise, yüzde 37.9’luk bir düşüşle 79.7 milyon dolara gerilemiştir. 1999 yılı itirabıyla ithalatta başlıca ülkeler sırasıyla yüzde 40.4 ile İtalya, yüzde 12 ile Çin, yüzde 7.8 ile İspanya, yüzde 5.7 ile Fransa, yüzde 5.3 ile Tayvan ve yüzde 4.4 ile Vietnam izlemektedir.
Diğer taraftan ayakkabı ithalatında son üç yılda negatif bir trend söz konusu iken Vietnam, Tayvan, İspanya ve Fransa gibi ülkelerin değer bazında olması bile miktar bazında ciddi artışlar kaydettiği görülmektedir.
Deri sanayi için oldukça önemli olan ve ihracatta geleceğin lokomotif sektörlerinden biri olan ayakkabı sektörü, üretimin yüzde 30’nu fabrikalarda, yüzde 70’nin ise küçük ölçekli atölyelerde gerçekleştiriyor.Ayakkabı sektörü, toplam 400 bin kişiye ulaşan istihdam gücü ile, üretimini ve ihracatını 2000’li yıllarda daha da artırmayı ve dünyanın en büyükleri arasına girmeyi hedefliyor.
Saraciye
Deri sanayiinin bir diğer önemli sektörü olan ve dünya standartlarına üretim yaparak, ihracatını önemli ölçüde artıran saraciye sektörü ise, istatistiklere bağımsız olarak yeterince yansıyamaması ya da deri konfeksiyon içinde görünmesi nedeniyle, hakkında sağlıklı bilgi vermek zor. Ancak sektörün kaliteli üretim ile dünya pazarlarındaki payını artırdığı bir gerçek. Üçüncü dünya ülkeleri ile yoğun bir rekabet halinde olan saraciye sektörü, Hindistan, Tayvan, Güney Kore ve Brezilya ile rekabet ediyor.
DPT’nin kaynaklarına göre, saraciye sektörü, 1997 yılında bavul ticareti ile birlikte toplam 208.5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirirken, ihracat 1998’de 177.2 milyon dolara düştü. 1999 yılında (bavul ticareti hariç) 36.7 milyon dolar ihracat gerçekleştiren sektör, 2000 yılının ilk 11 ayında (bavul tic. hariç) 33.3 milyon dolarlık kayıtlı ihracat gerçekleştirdi. İhracatta 13 milyon dolarla okul ve evrak çantaları en yüksek rakamı oluşturuyor. İhracatta yaşanan bu dalgalanmalar, küresel krizden ve son yıllarda yaşanan ithalat artışlarından kaynaklanıyor. Sektör, ihracattaki payını 2000’li yıllarda 200 milyon dolara çıkarmayı hedefliyor.
1997’de 20.509 milyon dolarlık ithalat gerçekleştiren sektör, İtalya, Çin ve Fransa ithalat yapıyor. 1999 yılında 27.614 milyon dolarlık ithalat gerçekleştiren sektör, 2000 yılının ilk 11 ayında 29.463 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirdi. (DİE-geçici rakamlar)
Son yıllarda sektörün ithalatında bir artış gözleniyor. Üretimin düşmesine neden olan bu artışlar, sektörün üretimini ve ihracatını önemli ölçüde etkiliyor.
Deri Kimyasalları
Deri sanayinin önemli bir parçasını oluşturan deri kimyasalları yan sanayii ise, Türk deri sanayinin deri işleme kapasitesindeki artışa paralel olarak gelişen önemli bir yan sanayidir. Türkiye’de deri kimyasallarına yönelik olarak üretim yapan belli başlı firmaların sayısı 25 civarında olup, bunlar yurtiçi tüketiminin yüzde 70’ni karşılıyorlar. Dünyada üretilen kromun önemli bir kısmını üreten Türkiye’de, sektörün ihracat yaptığı ülkeler arasında, Arap Emirlikleri, Türki Cumhuriyetler, Karadeniz ülkeleri ve İtalya ilk sırada geliyor. Sektör, ithalat da yapıyor. İthalatta, Almanya, Çin, Güney Kore, İtalya, İngiltere, İspanya, Hollanda, Hindistan ve ABD başta geliyor. Deri ve ayakkabı makinaları sektöründe faaliyet gösteren belli başlı firmaların sayısı ise, 100 civarında olup, firmaların büyük bir kısmı İstanbul ve İzmir’de bulunuyor.
Deri makineları
Sektör, geçmiş yıllarda deri sanayiinin ihtiyacı olan makinaların büyük bir kısmını ithal ederken, bugün, kendi markalarını dünya standartlarında üretip, ihraç eder konuma gelmiştir. Sektörün ihracat yaptığı ülkeler arasında, Rusya, Türki Cumhuriyetler, Hindistan, Pakistan, İtalya, Fransa, Bangladeş, Suriye, İran ve Lübnan ilk sıralarda geliyor.