AnGeL*mm
Bayan Üye
İlk olarak tanıtıyım kendimi .
- Ben .. , ben bir İnsan .
Gayet doyurucu oldumu açıklamam , olmuştur bilirim .
İnsan ; Suç işleyen varlığı ile yokluğu arasındaki sınırda kalan içi boş sanılan bedene verilen isimdir .
Ben insan , evet içim boş , ne ruhum kaldı ne duygularım terk edip yol aldılar paslı demirler arkasına .
Meğerse İnsan’nın işlediği suçu üstlenmişler . Paslı demirler ardına atılmış ruh muydı suçlu ?
– Hayır insandı ama kalbin hakimi inanmıyordu .
Suçu bedende değil ruh'da bulmuştu . Ruh ise sükût etmişti . Sakin sakin kaderine boyun eğmişti , neden insanın suçunu üstlenmiştiki cevap olarak bedenine , dışından gelen sese inandığını bahşetmişti .
Çöküntüler arasına sığınmıştım . Paslı demirler ardında , bir zamanlar bedenin yürüme işlevini gerçekleştiren ayaklar altında bulunan şimdi ise onunla bütünleştiğim soğuk beton vardı yanımda sadece . Oturdum yaşanılan virgüller film şeridine benzercesine geçiyordu gözümün önünden . Baş rolünü oynadığım film'i izliyordum sahibimsiz . Malûp çıkmıştım bu hayat savaşından , çağrışımlara açık ruh’um yüz tutmuştu donmaya ..
Paslı demirler ardında in ve cinle beraber olacaklardan habersiz ele geçirilen ruhumu namelerle siyahlara büründürüyorduk .
Beden birden çıkagelirse ruhunu ziyarete beni o karanlık hücrede göremesin diyeydi bu işlem .
Bilmediğim bir sona hazırlık yapıyordum , bildiğim bir şey vardıki bedenin beni yetim bırakmasıydı ..
Zamanlar birbirini kovalamıştı ayak sesleri duydum o kör ve karanlık hücrede gardiyan ruh , hücrenin kilidini açtı içeriye adım attı ve şöyle dedi .
‘ - bedeninden haber var , o çoktan seni unutmuş ve içine yeni bir Ruh bulmuş ‘ ..
Umut ile beklerken hepsi son bulmuştu ..
Artık bilmediğim bir sona değil , ölüme yaklaşırken onun mutlu sonunu düşünüyordum .
Paslı bir yalnızlıktı benimkisi ve bu bana İnsan yazgısını taşımayan bedenlerde çürümüş sevgiler olduğunu öğretti ..
- Ben .. , ben bir İnsan .
Gayet doyurucu oldumu açıklamam , olmuştur bilirim .
İnsan ; Suç işleyen varlığı ile yokluğu arasındaki sınırda kalan içi boş sanılan bedene verilen isimdir .
Ben insan , evet içim boş , ne ruhum kaldı ne duygularım terk edip yol aldılar paslı demirler arkasına .
Meğerse İnsan’nın işlediği suçu üstlenmişler . Paslı demirler ardına atılmış ruh muydı suçlu ?
– Hayır insandı ama kalbin hakimi inanmıyordu .
Suçu bedende değil ruh'da bulmuştu . Ruh ise sükût etmişti . Sakin sakin kaderine boyun eğmişti , neden insanın suçunu üstlenmiştiki cevap olarak bedenine , dışından gelen sese inandığını bahşetmişti .
Çöküntüler arasına sığınmıştım . Paslı demirler ardında , bir zamanlar bedenin yürüme işlevini gerçekleştiren ayaklar altında bulunan şimdi ise onunla bütünleştiğim soğuk beton vardı yanımda sadece . Oturdum yaşanılan virgüller film şeridine benzercesine geçiyordu gözümün önünden . Baş rolünü oynadığım film'i izliyordum sahibimsiz . Malûp çıkmıştım bu hayat savaşından , çağrışımlara açık ruh’um yüz tutmuştu donmaya ..
Paslı demirler ardında in ve cinle beraber olacaklardan habersiz ele geçirilen ruhumu namelerle siyahlara büründürüyorduk .
Beden birden çıkagelirse ruhunu ziyarete beni o karanlık hücrede göremesin diyeydi bu işlem .
Bilmediğim bir sona hazırlık yapıyordum , bildiğim bir şey vardıki bedenin beni yetim bırakmasıydı ..
Zamanlar birbirini kovalamıştı ayak sesleri duydum o kör ve karanlık hücrede gardiyan ruh , hücrenin kilidini açtı içeriye adım attı ve şöyle dedi .
‘ - bedeninden haber var , o çoktan seni unutmuş ve içine yeni bir Ruh bulmuş ‘ ..
Umut ile beklerken hepsi son bulmuştu ..
Artık bilmediğim bir sona değil , ölüme yaklaşırken onun mutlu sonunu düşünüyordum .
Paslı bir yalnızlıktı benimkisi ve bu bana İnsan yazgısını taşımayan bedenlerde çürümüş sevgiler olduğunu öğretti ..