Yaşamımıza diyet kelimesinin çok hızla girmesi, çocukluk çağı şişmanlığın tüm dünyada arttığı gibi ülkemizde de artması aileleri bilinçsizce yollara itmektedir. Görülüyorki; kilolu görünen her çocuk aileleri, arkadaşları ve güzel görünememe korkusuyla diyete sürüklenmekte. Fakat yanlış olan çocuklarda büyüme ve gelişme sürecinde diyetin ne anlama geldiğini bilmeden yetersiz ve dengesiz beslenme ile psikolojik bir yükde getirerek çocukları diyet depresyonuna sokmaktadırlar. Diyet karmaşasına giren çocuklar kilolu olmalarına mı üzülecekler, yaşamları boyunca sevdiği yiyeceklerden biranda uzaklaştığına mı kahrolacaklar, kendilerinde ne olduğunu anlamadan suçluluk psikolojisine girerek yaşıtlarından ayrı yere konulmanın haksızlığına mı isyan edecekler? Bu gibi sorunlarla içlerine kapanacak, derslerinde ve arkadaş ilişkilerinde sorunlar yaşayacaklar. Bunların dışında yanlış beslenme ile büyüme süreçleri etkilenecek, vitamin-mineral eksiklikleri, okul performanslarında azalma, diyet kelimesi ile yanlış beslenme sonucunda ileriki yıllarında yemek yeme davranışı bozukluğu hastalıklara yelken açmış olacaklar.
Bu durum Amerikan Pediatri Derneği, Amerikan Diyetisyenler Derneği ve Amerikan Şişmanlık Birliğinin bazı önerileri ile çocuklarda sağlıklı beslenmenin nasıl olacağı, kilo fazlalığının nasıl değerlendirileceği ve kilo fazlalığı olan çocuklarda hangi durumlarda ve nasıl bir yol izleneceğini belirlemişlerdir. Bilinen bazı gerçekler şunlardır:
1. Diyet büyümekte olan çocuklar için kullanılacak bir kelime değildir. Sağlıklı beslenme, porsiyon miktarını ayarlama ve çeşitli besinlerle beslenme en doğru kullanılacak terimlerdir.
2. Çocuklar büyüme ve gelişme süreleri içerisinde her ülkenin kendine özgü geliştirilen büyüme eğrileri ile boy, kilo ve baş çevreleri takip edilirler. Bu büyüme eğrileri çocuğun toplumun sağlıklı çocuklarına göre zayıf, kısa boylu, uzun boylu, normal veya kilolu olup olmadıklarını gösteren doğru kılavuzlardır.
3. Diyetisyen veya çocuk doktoru tarafından büyüme eğrisinde yaşına göre veya güncel boyuna uyan yaşına göre kilo fazlalığı var mı yok mu bakılmalı.
4. Kilolu olduğu belirlenirse kilo almasına nedenler detaylı araştırmalı. Çünkü bu nedenler hipotroidi, şişmanlığa sekonder neden olan hastalık tabloları olabilir. Ya da aşırı yemek yeme, psikolojik sorunlar, kortizon gibi ilaç kullanma, aktivite azlığı, bilgisayar ve TV izleme süresindeki artış vb… nedenlere bağlıda olabilir.
5. Eğer çocuğun diyetisyen veya çocuk doktoru tarafından büyüme eğrisinde yaşına göre veya güncel boyuna uyan yaşına göre kilo fazlalığı tesbit edilmişse, çocukta kronik bir hastalık (hipertansiyon, şeker hastalığı, kalp hastalığı, psikolojik sorunlar vb…) yoksa amaç kilo fazlalığına neden olan yemek yeme davranışındaki bozuklukları tesbit edip onları düzeltmektir. Fiziksel aktivite arttırılır, çocuğun yaşına uygun beslenme modeli aileye öğretilir. Kalorisi yüksek hacmi düşük besinlerden uzak durması sağlanı ve boyun artması ile aynı kiloda kalması sağlanarak hedefe ulaşılır.
6. Eğer çocuğun hem kilolu hemde kronik hastalığı varsa uygun bir doktor ve diyetisyen tarafından izlenimle ayda 400 gram kadar sağlıklı beslenme ile kilo kaybı sağlanan tedavi planlanmalıdır.
Özetle; çocuklar gelişi güzel diyetlerle kilo vermemelidirler. Büyümede kayıp yerine konulamayan ciddi bir durumdur. Aileler şişman çocuğum olmasın diye kısıtlı diyetlerle çocuklarını büyütmemelidirler. Erken diyet kavramını beyinlerine sokan çocuklarda ileriki yaşlarda Aneroksiya ve bilümiya nervoza adında pençesinden zor kurtulunan yemek yeme davranışı bozukluğu hastalıklarına yakalanmaktadırlar. Bunun yerine bütün besinlerin vücudumuz için yararlı olduğunu, sağlıklı beslenme ilkelerini öğrenerek de kilomuzun korunacağı veya fazla kilolarımızdan kurtulunabileceği anlatılmalı, yemekler beraber yenilerek porsiyon kontrolü yapılmalıdır.
Bu durum Amerikan Pediatri Derneği, Amerikan Diyetisyenler Derneği ve Amerikan Şişmanlık Birliğinin bazı önerileri ile çocuklarda sağlıklı beslenmenin nasıl olacağı, kilo fazlalığının nasıl değerlendirileceği ve kilo fazlalığı olan çocuklarda hangi durumlarda ve nasıl bir yol izleneceğini belirlemişlerdir. Bilinen bazı gerçekler şunlardır:
1. Diyet büyümekte olan çocuklar için kullanılacak bir kelime değildir. Sağlıklı beslenme, porsiyon miktarını ayarlama ve çeşitli besinlerle beslenme en doğru kullanılacak terimlerdir.
2. Çocuklar büyüme ve gelişme süreleri içerisinde her ülkenin kendine özgü geliştirilen büyüme eğrileri ile boy, kilo ve baş çevreleri takip edilirler. Bu büyüme eğrileri çocuğun toplumun sağlıklı çocuklarına göre zayıf, kısa boylu, uzun boylu, normal veya kilolu olup olmadıklarını gösteren doğru kılavuzlardır.
3. Diyetisyen veya çocuk doktoru tarafından büyüme eğrisinde yaşına göre veya güncel boyuna uyan yaşına göre kilo fazlalığı var mı yok mu bakılmalı.
4. Kilolu olduğu belirlenirse kilo almasına nedenler detaylı araştırmalı. Çünkü bu nedenler hipotroidi, şişmanlığa sekonder neden olan hastalık tabloları olabilir. Ya da aşırı yemek yeme, psikolojik sorunlar, kortizon gibi ilaç kullanma, aktivite azlığı, bilgisayar ve TV izleme süresindeki artış vb… nedenlere bağlıda olabilir.
5. Eğer çocuğun diyetisyen veya çocuk doktoru tarafından büyüme eğrisinde yaşına göre veya güncel boyuna uyan yaşına göre kilo fazlalığı tesbit edilmişse, çocukta kronik bir hastalık (hipertansiyon, şeker hastalığı, kalp hastalığı, psikolojik sorunlar vb…) yoksa amaç kilo fazlalığına neden olan yemek yeme davranışındaki bozuklukları tesbit edip onları düzeltmektir. Fiziksel aktivite arttırılır, çocuğun yaşına uygun beslenme modeli aileye öğretilir. Kalorisi yüksek hacmi düşük besinlerden uzak durması sağlanı ve boyun artması ile aynı kiloda kalması sağlanarak hedefe ulaşılır.
6. Eğer çocuğun hem kilolu hemde kronik hastalığı varsa uygun bir doktor ve diyetisyen tarafından izlenimle ayda 400 gram kadar sağlıklı beslenme ile kilo kaybı sağlanan tedavi planlanmalıdır.
Özetle; çocuklar gelişi güzel diyetlerle kilo vermemelidirler. Büyümede kayıp yerine konulamayan ciddi bir durumdur. Aileler şişman çocuğum olmasın diye kısıtlı diyetlerle çocuklarını büyütmemelidirler. Erken diyet kavramını beyinlerine sokan çocuklarda ileriki yaşlarda Aneroksiya ve bilümiya nervoza adında pençesinden zor kurtulunan yemek yeme davranışı bozukluğu hastalıklarına yakalanmaktadırlar. Bunun yerine bütün besinlerin vücudumuz için yararlı olduğunu, sağlıklı beslenme ilkelerini öğrenerek de kilomuzun korunacağı veya fazla kilolarımızdan kurtulunabileceği anlatılmalı, yemekler beraber yenilerek porsiyon kontrolü yapılmalıdır.