CADIII
Bayan Üye
Enteresan balıklardan olan cichlidlerin öğrenme içgüdüleri çok iyi gelişmiştir. Bakıcısına çok kısa bir sürede alışır. Gençken eğitilen büyük boyutlardaki Orta Amerika cichlidleri; sahibinin elinden yemek yer, avucuna oturur, kendisini kedi gibi sevdirir. Akvaryum literatürlerinde cichlasoma türleri ile, oskarlar (astronotus) hakkında birçok örnek vardır. Örneğin; çemberden geçirme, ışıklardan yem alma gibi.
İhtiyologlar tarafından yapılan çalışmalarda 3 tip davranış biçimi gözlenmiştir:
a) Üreme davranışları,
b) Münakaşa yoluyla istediğini elde etme veya saldırganlık davranışları,
c) Yavrularını büyütürken gösterdiği olağanüstü davranışlar.
- Üreme davranışları birçok grupta farklılıklar gösterir. Bir kerede anlaşıp, düz yumurta döken türlerde ilişkiler biraz daha kalıcı iken, ağızda kuluçka yapan türlerde beraberlik yumurtlamadan hemen sonra biter.
Cichlidler yaşamları süresince birbirleri ile sadece üreme maksadı ile eşleşirler. Doğadaki bir cichlid çifti hala birlikte ise tekrar yumurtlamak içindir. Bir çok düz yumurta döken türler de (dişinin, erkeğin de görevini üstlendiği türlerde) erkek, yumurtaların döllenme işleminden sonra, bir kaç gün dişinin yanında kalır. Fakat yanlarına karnı yumurta ile dolu hazır bir dişi balık atıldığında, eski dişiyi bırakıp yeni gelenle yuva kurmaya çalışır.
Onlar için önemli olan kendi türlerinin devamlılığını sağlamaktır. Doğada cichlidler, memelilerde veya bazı köpek balığı türlerinde olduğu gibi devamlı aynı eşle birlikte değillerdir. Akvaryumda, sürekli aynı eşle birlikte tutulduğunda, eşlerden biri diğerini öldürebilir. Bu nedenle akvaryumda bir türden birkaç tane tutmakta yarar vardır. çünkü, düz yumurta döken türlerde erkekler her dişiyle eşleşmezler (Karnı yumurta ile dolu olan dişiler hariç). Dişiler de erkekler gibi ilgisini çeken bir erkekle eş tutar. Yumurtlama (düz yumurta döken) sırasında eşler birbirlerine su dalgaları gönderip, ağızlarını birleştirip ileri geri çekerek aşk oyunları yaparlar. Diğer balıklara karşı ise aşırı saldırgan bir tavır takınırlar. Belli bir alana sahip çıkarlar ve o bölgeye kimseyi yaklaştırmazlar. Arada bir eşler arasında huzursuz davranışlar ortaya çıkar ve eşlerden biri diğerini öldürebilir. Bu genellikle bölgelerini koruma sırasında birbirleri ile anlaşamamaktan ileri gelir. Doğada erkek, yumurtalardan biraz daha ileride durarak, çevreden gelebilecek herhangi bir tehlikeye karşı dişisini ve yavrularını korur. Dişi balık ise bu esnada, yavruların başında kalıp, yuvadan dağılan yavruları toplayarak önceden açtıkları çukurlara doldurur. Akvaryumlarda iyi bir ortam yaratılmasına rağmen yumurtlama işleminden sonra da kavga ettikleri görülür ve eşlerden biri (genellikle erkek) diğerini öldürüp yuvayı dağıtabilir veya yavrulara tek başına bakmak isteyebilir. Doğal ortamlarında yapılan çalışmalarda tespit edilmiştir ki, kesinlikle bir kavga söz konusu değildir. Çünkü doğal tabiatlarındaki ortam akvaryumlarda zor sağlanmaktadır. Balığı beslenme diyetinden başka ışık ve akvaryumdaki diğer materyaller de balığı psikolojik olarak etkilemektedir. Akvaryumlarda üretim yapılacaksa, mutlaka çok iyi anlaşan eşler seçilmelidir. Dişi yumurtlamaya hazır, erkek de bölgesini seçmiş ve cinsel olgun1uğa gelmiş olmalıdır.
İhtiyologlar tarafından yapılan çalışmalarda 3 tip davranış biçimi gözlenmiştir:
a) Üreme davranışları,
b) Münakaşa yoluyla istediğini elde etme veya saldırganlık davranışları,
c) Yavrularını büyütürken gösterdiği olağanüstü davranışlar.
- Üreme davranışları birçok grupta farklılıklar gösterir. Bir kerede anlaşıp, düz yumurta döken türlerde ilişkiler biraz daha kalıcı iken, ağızda kuluçka yapan türlerde beraberlik yumurtlamadan hemen sonra biter.
Cichlidler yaşamları süresince birbirleri ile sadece üreme maksadı ile eşleşirler. Doğadaki bir cichlid çifti hala birlikte ise tekrar yumurtlamak içindir. Bir çok düz yumurta döken türler de (dişinin, erkeğin de görevini üstlendiği türlerde) erkek, yumurtaların döllenme işleminden sonra, bir kaç gün dişinin yanında kalır. Fakat yanlarına karnı yumurta ile dolu hazır bir dişi balık atıldığında, eski dişiyi bırakıp yeni gelenle yuva kurmaya çalışır.
Onlar için önemli olan kendi türlerinin devamlılığını sağlamaktır. Doğada cichlidler, memelilerde veya bazı köpek balığı türlerinde olduğu gibi devamlı aynı eşle birlikte değillerdir. Akvaryumda, sürekli aynı eşle birlikte tutulduğunda, eşlerden biri diğerini öldürebilir. Bu nedenle akvaryumda bir türden birkaç tane tutmakta yarar vardır. çünkü, düz yumurta döken türlerde erkekler her dişiyle eşleşmezler (Karnı yumurta ile dolu olan dişiler hariç). Dişiler de erkekler gibi ilgisini çeken bir erkekle eş tutar. Yumurtlama (düz yumurta döken) sırasında eşler birbirlerine su dalgaları gönderip, ağızlarını birleştirip ileri geri çekerek aşk oyunları yaparlar. Diğer balıklara karşı ise aşırı saldırgan bir tavır takınırlar. Belli bir alana sahip çıkarlar ve o bölgeye kimseyi yaklaştırmazlar. Arada bir eşler arasında huzursuz davranışlar ortaya çıkar ve eşlerden biri diğerini öldürebilir. Bu genellikle bölgelerini koruma sırasında birbirleri ile anlaşamamaktan ileri gelir. Doğada erkek, yumurtalardan biraz daha ileride durarak, çevreden gelebilecek herhangi bir tehlikeye karşı dişisini ve yavrularını korur. Dişi balık ise bu esnada, yavruların başında kalıp, yuvadan dağılan yavruları toplayarak önceden açtıkları çukurlara doldurur. Akvaryumlarda iyi bir ortam yaratılmasına rağmen yumurtlama işleminden sonra da kavga ettikleri görülür ve eşlerden biri (genellikle erkek) diğerini öldürüp yuvayı dağıtabilir veya yavrulara tek başına bakmak isteyebilir. Doğal ortamlarında yapılan çalışmalarda tespit edilmiştir ki, kesinlikle bir kavga söz konusu değildir. Çünkü doğal tabiatlarındaki ortam akvaryumlarda zor sağlanmaktadır. Balığı beslenme diyetinden başka ışık ve akvaryumdaki diğer materyaller de balığı psikolojik olarak etkilemektedir. Akvaryumlarda üretim yapılacaksa, mutlaka çok iyi anlaşan eşler seçilmelidir. Dişi yumurtlamaya hazır, erkek de bölgesini seçmiş ve cinsel olgun1uğa gelmiş olmalıdır.