Cennetten Mektuplar / İlahi Güzelliğinizi Geri Alın

ashli

Bayan Üye
Tanrı dedi ki:

İlahi ve insan olanın bir karışımısınız. Bazen bana öyle geliyor ki kendinizi aynı anda hem suçluyor hem de savunuyorsunuz. Hem savcı hem avukatsınız. İster inanın ister inanmayın insan olduğunuzdan ziyade ilahisiniz. Ah evet tabii, siz insan yönünüze odaklanıyor ve ilahilik açısından pek yaklaşmıyorsunuz. Bu açıdan yaklaşım göstermemeniz ilahi olmadığınız anlamına gelmez.

İnsan olma haliniz çok geniş bir alanı kapsar. İlahiliğiniz de öyle.

Harikulade yapıtlar veren bir ressam bazen kendisine pek hoş gelmeyen işler yapabilir. Fakat yapabileceğinden daha kötüsünü yaptığı zaman bunu kendisine hatırlatmak için o resmi duvarına asmaz. Fırçanın dikkatsiz ya da yorgun darbelerinin ölümcül bir hata olarak addedilmesi mi gerekir? O çalışmadan sonra ressamın kendisini daha değersiz bulması, kendisini affetmek zorunda kalması mı gerekir ya da sadece yeni bir resme mi başlar o sanatçı?

Aynı şey sizin hareketleriniz, düşünceleriniz ve sözleriniz için de geçerlidir. O zaman daha iyisini bilmiyorduysanız şayet, şimdi biliyorsunuz işte ve bu da yeterlidir. Kendi kendinizi kamçılamayın artık. Kendinize kötü olduğunuzu, hatalı olduğunuzu ya da yeterince iyi olmadığınızı söylemeyin artık. Yeterince iyisiniz. Böyle olmanız gerekiyor çünkü sizi ben yarattım ve siz Benim Kendimden yarattığım çocuğumsunuz.

Bakın, eğer sevgiden oluşan esasınızdan uzaklaşmışsanız ona geri dönün sadece. Geçmişi arkada bırakın. Dün dündü, bugünse bugündür. Sizi vazgeçilmez bir şekilde seviyorum ben. Sizin parlak ışığınızı görüyorum, hataların zikrini çeker gibi kendinize tekrar tekrar söylediğiniz tüm o şeyleri değil.

Bir zamanlar çocuktunuz ve çocuk gibi düşünüyordunuz. Bir zamanlar yaramaz bir çocuktunuz ve yaramaz bir çocuk gibi düşünüyordunuz. Üzerinizde sadece Tanrı'nın evladı yazan bir damga var sizin. Yanlış davrandığınız bir an olmuş olabilir fakat bu an geçmiştir artık ve şimdi, bugün, bu anda yeniden istediğiniz gibi olabilirsiniz. Esaretten kurtarın kendinizi.

Belki de bir zamanlar ayak parmağınızı kırmıştınız. Fakat iyileşmiştir o artık. Sizin İlahi Benliğinizden ne kırılıp koptuysa geçmişte, onun şifa bulmasını sağlayabilirsiniz. Kendinizden davacı olmanız gerekmez. Yaranızın üzerine tuz basmanız gerekmez.


Eğer tüm hayatınızı son derece uygunsuz bir şekilde geçirdiğinizi düşünüyorsanız bugün farklı hareket edebilir ve iyi bir şekilde hizmet edebilirisiniz. Bana ve dünyaya, arzu etmiş olduğunuz şekilde hizmet edebilirsiniz. Şimdiye kadar kendinize karşı menfi bir yaklaşım sergilemiş ve kendinize hep hayır demiş olabilirsiniz, lakin şu anda tek yapmanız gereken şey kendinize "Evet" demek ve bu "Evet" bayrağını önünüzde taşımaktır.

Sizi düşünceleriniz idare etmektedir. Eğer düşünceleriniz sizi dar ve karanlık geçitlere sevk ediyorsa düşüncelerinizi değiştirin ve keyifle yürüyeceğiniz geniş bulvarlara ya da ferah bir terasa çıkın. Eğer birisi Dünya hayatına katkıda bulunacaksa, onu zenginleştirecekse bu neden siz olmayasınız? Neden siz olmayasınız?

Tekrar tekrar üzerinde durduğum bir nokta var. Geçmiş arkanızda kalmıştır ve onu orada bırakmanız gerekir. Kendinizi geçmişten kalanlarla besleyemezsiniz, geçmişteki kötü olaylara saplanıp kalamazsınız. Geçmişten uzaklaşın. Arınmanızın yolu budur canlarım. İleri gidin. Arkaya bakıp durmayı bırakın.

Eğer bir zamanlar olumsuzluklara mazhar olduysanız bile şimdi kutsandınız artık. Kendinize izin verin. Eğer bir kez bile ya da düzinelerce kez kendi soyluluğunuzdan, kendi güzelliğinizden yana düşüş gösterdiyseniz, bu ilahi nitelikleri yeniden kabul etmek üzere kendinize izin verin artık. Bunlar benim size bahşettiğim şeylerdir ve sizin sahip olmanızı istiyorum ben. Sizindir bu ilahi soyluluk ve güzellik öyleyse sahip çıkın ona. Sizden bunu istiyorum ben. Sizden istediğim bu küçücük şeyi yapacak mısınız lütfen?

Çeviren: Engin Zeyno Vural
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst