Çanakkale Şavaşında Kimyasal Silah kullanılmış...

$owaLyé

Kayıtlı Üye
Başbakanlık Osmanlı Arşivi'nden çıkan yeni bir belge, Çanakkale savaşlarıyla ilgili korkunç bir gerçeği ortaya çıkardı. İhtilaf devletleri, Mehmetçiğe karşı kimyasal silah kullandı.

Başbakanlık Osmanlı Arşivi'nde görevli uzmanlarca ortaya çıkarılan yeni bir arşiv belgesinde İhtilaf Devletleri'nin Türk askerlerine karşı boğucu türden gaz içeren kimyasal silah kullandığı belirtiliyor. Aksiyon Dergisi'nin haberine göre, belgede gazın hangi ülke kuvvetleri tarafından kullanıldığı belirtilmiyor. Verdiği zarar konusunda da bir bilgi yok. Fakat, araştırmacılar binlerce askerin kimyasal silahların tesiriyle şehit düşme ihtimalinin olduğunu belirtiyor ve muhtemelen İngilizler tarafından böyle bir yola başvurulduğu görüşünde birleşiyor.

2 Temmuz 1915 tarihinde Başkumandan vekili n***** Müsteşar imzasını taşıyan ve cepheden Hariciye Nezareti'ne gönderilen belgede düşman kuvvetleri tarafından kimyasal silahlar kullanıldığı belirtilip tarafsız ve dost devletlerin olayı protesto etmesi isteniyor. Dost devletlerin insanlık dışı bu hadiseyi protesto ettiğine dair bir bilgiye rastlanmıyor; ama bu belge Çanakkale'yi kimyasal silahların kullanıldığı savaşlar arasına sokuyor. Daha önce 19. yüzyılın sonlarında Fransızlar Almanlar'a karşı zehirli gaz kullanmış, aynı şekilde Almanlar da Fransızlar'a misillemede bulunmuştu.

DOMDOM KURŞUNU

Çanakkale'de destan yazan askerlerimize yönelik uluslararası savaş hukukuna aykırı hareketler kimyasal silahlarla sınırlı değil. Tespit edilen iki ayrı belge, iki ayrı savaş ihlalini daha ortaya çıkarıyor. Savaş hukukuna kesinlikle aykırı olmasına rağmen domdom (parçalayıcı, dağıtıcı özelliği çok fazla) kurşunları da Mehmetçiğe sıkılmış. Başkumandan vekili Enver imzasını taşıyan 20 Mayıs 1915 tarihli Hariciye Nezaretine gönderilen belgede Çanakkale'de yaralanıp Tekirdağ Hastanesi'ne yatırılmış bir askerin bacağından domdom kurşunu çıktığı rapor ediliyor. Aynı belgede domdom kurşunlarının İngiliz askerleri tarafından kullanıldığının altı çiziliyor.

10 Mayıs 1915'e ait bir başka belgede de İngiliz savaş gemilerinin balonlar yardımıyla Maydos kasabasında Hilal-i Ahmer bayrağı çekmiş hastaneyi bombalayarak 30 kadar yaralı askerin şehit olmasına yol açtığı belirtiliyor. Osmanlı Hükümeti "insanlığa sığmayan" bu saldırı sonrasında Amerika Sefareti aracılığıyla İngiltere'nin uyarılması talebinde bulunuyor. Bu üç belge ve üç örnek, savaş kurallarının hiçe sayıldığı Çanakkale'de nasıl bir trajedinin yaşandığını gözler önüne seriyor.

* * *

Belgeler şimdi sergide, sonra kitapta

Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü savaşların 90. yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde iki ciltten oluşan "Osmanlı Belgelerinde Çanakkale Muharebeleri" kitabının ilk cildini kısa bir süre sonra piyasaya sürecek. İlk kitap, kronolojik olarak 10 Ağustos 1914 ile 31 Ağustos 1915 tarihleri arasındaki olayları anlatan belgelerden oluşuyor. İkinci cildiyle birlikte bu kitap bir yıl içinde tamamlanacak. İkinci cilt ise 1 Eylül 1915 ve 9 Ocak 1916 tarihleri arasını kapsayacak. Arşiv bünyesinde kurulan ve beş uzmanın çalıştığı Çanakkale Masası'nın ortaya koyduğu belge ve fotoğraflar da kitaptan önce bir sergide kamuoyuna sunulacak. Başbakanlık Osmanlı Arşivi ile 18 Mart Üniversitesi tarafından 14-25 Mart tarihleri arasında ortaklaşa düzenlenecek sergide 50 arşiv belgesiyle çeşitli fotoğraflar yer alacak.

* * *

10 bin kayıp asker

3 Kasım 1914'te başlayan Çanakkale Savaşları 9 Ocak 1916 tarihinde İhtilaf Devletleri'nin çekilmesiyle sona erdi. Çanakkale'de ortaya çıkan rakamlar savaşın ne kadar şiddetli geçtiğini anlatmaya yetiyor. Yaklaşık bir yıl süren çarpışmalar sonucunda İhtilaf Devletleri 252 bin kayıp verirken, Osmanlı Devleti ise 251 bin şehit verdi. 3 Kasım 1914'te Seddülbahir Kalesi'ndeki cephaneliğe yapılan saldırıda 5 subay 83 er şehit oldu. Bunlara "ilk şehitler" deniyor.
 
soykırımı yapanlar

Dünya Savasi'nda



Ingilizlere, 150 bin askerimiz
esir düstü. Bu askerlerden bir kismi da Misir'in Iskenderiye sehri
yakinlarinda bulunan Seydibesir Usare Kampi'na hapsedildi.

Kampin tam adi, 'Seydibesir Kuveysna Osmanli Useray-i Harbiye Kampi' idi. Bu kampta, 1918'de Filistin cephesinde esir düsen 16. Tumen'in 48.
Alayi'na bagli Osmanli askerleri tutuluyordu. 12Haziran 1920'ye kadar
iki yil boyunca her türlü iskence, eziyet, agir hakaret ve asagilamaya
maruz kaldilar.

Bu insanlik disi muamelenin nedeni ise
Ermenileridi... Kamptaki, Türkçe bilen Ermeni tercümanlaryn yalan,
yanlis çevirileri ve kiskirtmalari nedeniyle, kamplarin Ingiliz
komutanlari, azili Türk düsmani kesilmislerdi. Savas bitmisti. Ancak,
kamptaki agir kosullar nedeniyle ölenler disindaki askerleri teslim
etmek, Ingilizler'in isine gelmiyordu. Cünkü, olasi yeni bir savasta,
bu askerlerin yeniden karsilarina cikabilecekleri, Ermeniler tarafyndan, Ingilizlerin beyinlerine islenmisti.

Çözüm toplu katliamdi... Askerlerimiz, mikrop kirma bahanesiyle,
süngü zoruyla dezenfekte havuzlarina sokuldu. Ancak suya normalin cok uzerinde krizol maddesi katilmisti. Mehmetçik, daha ayagini soktugunda, asiri krizol maddesi nedeniyle haslaniyorlardi. Ancak Ingiliz askerleri dipçik darbeleri ile askerlerimizin havuzdan çikmalarina izin vermiyorlardi.

Mehmetçikler,bele kadar gelen suya baslarini sokmak istemedi. Ancak bu
kezIngilizler havaya ates etmeye basladi. Askerlerimiz, ölmemek için
çömelerek > >>>baslarini suya soktular. Ancak basini sudan kaldiran artik göremiyordu .
Cünkü gözler yanmisti... Disari çikanlarin halini gören siradaki askerlerimizin direnisleri de fayda etmedi ve 15 bin
askerimiz kör oldu. Bu vahset, 25 Mayis 1921 tarihinde TBMM'de görüsüldü.

Milletvekilleri Faik ve seref beyler bir önerge vererek,
Misir'da esirlerin krizol banyosuna sokularak 15 bin vatan
evladinin gözlerinin kör edildigini, bunun faili olan Ingiliz tabip,
garnizon komutani ve askerlerinin cezalandirilmasi icin TBMM'nin
tesebbüse geçmesini istediler.

Tabiiki yeni kurulan devletin bin türlü sorunu vardi. Bu hesap sorma iside unutuldu gitti.
A

Tabiiki yeni kurulan devletin bin türlü sorunu vardi. Bu hesap sorma iside unutuldu gitti.
Ama onlar unutmuyorlar Kendi ihanetlerini bile soykirim ambalajina sarip,dünya kamuoyuna sunuyorlar. En uzucu olany da

>>>malum birilerinin, bu karalama kampanyalarina çanak tutmasi...



ERMENILER SOYKIRIM YAPILDI DIYE DÜNYAYI AYAGA KALDIRIYOR BIZIM TARIHIMIZDEN HABERIMIZ YOK.>
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers haber
vozol puff
Geri
Üst